Ankara24.com
close
up
Kelimelerin feryadı Ersin Çelik

Kelimelerin feryadı Ersin Çelik

Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com haber yayımlıyor.

Harfleri tespih tanesi dizer gibi yazan ve okurken neredeyse kelimesi kelimesine tasavvur ettiren yazarlara gıpta ediyorum. Gökhan Özcan ağabey öyledir, satırlarındaki virgüle kadar göz göze selamlaşırsın. Mustafa Kutlu hocamız bir kitapta bir şehri sokak sokak dolaştırır. Tarık Tufan o evde yaşatır, bir bakmışsın pencereden bakan sensindir. Türk edebiyatının mihenk taşlarından Sâmiha Ayverdi’yi okurken sanırsın ki, mektuplarını sana yazmış. Politikaya, coğrafyaya veyahut güncele dair yazan usta

Harfleri tespih tanesi dizer gibi yazan ve okurken neredeyse kelimesi kelimesine tasavvur ettiren yazarlara gıpta ediyorum.

Gökhan Özcan

ağabey öyledir, satırlarındaki virgüle kadar göz göze selamlaşırsın.

Mustafa Kutlu

hocamız bir kitapta bir şehri sokak sokak dolaştırır. Tarık Tufan o evde yaşatır, bir bakmışsın pencereden bakan sensindir. Türk edebiyatının mihenk taşlarından

Sâmiha Ayverdi’yi

okurken sanırsın ki, mektuplarını sana yazmış. Politikaya, coğrafyaya veyahut güncele dair yazan usta kalemler ise olayların ortasına sürükler okurunu. Yoldaşlarım

Aydın Ünal, İsmail Kılıçarslan, Taha Kılınç

gibi

.

Yazmak şu mekanik zamanlarda büyük iş. Ciddi mesai. Dürtüsel bir eylem aynı zamanda.

Bir de yazılara bedel, neredeyse çağ açıp çağ kapayan kavramlar var. Son yıllarda etraflarında dönüp duruyoruz. Bir, en fazla iki kelime öbeği ile kendimizi tanıyor, aslında çaresizliğimizle yüzleşiyoruz. Kelimelerin bir iletişim anahtarı olmaktan çıkıp,

toplumların zihin dünyalarını çözen şifrelere dönüşümüdür

bu kavramlar.

***

TOMOGRAFİ DEĞİL, RUHSAL OTOPSİ

Dünya genelinde sözlüklerin anketlerle belirlediği “

yılın kelimesi

” sonuçlarını dikkatle takip ediyorum. Daha önce üzerine konuştuklarım, yazdıklarım var. Ancak toplumların bu yeni “dil hali” neredeyse bir sözlük hacmine ulaşacak. Özellikle 2016 yılından beri seçilen kelime veya kavramlar, insanlığın sürüklendiği uçuruma işaret etme vazifesi görüyorlar.

Oxford, Cambridge ve nihayet Türk Dil Kurumu...

Aslında hepsi farkında olmadan aynı soruyu soruyorlar:

“Bu yıl insanlığın en kırılgan yönü neresiydi?”

Sözlükler her yıl bir kelime seçip önümüze koyuyor ama aslında yaptıkları bir durum tespiti değil,

modern insanın otopsisini çekiyorlar.

Bu arada neden tomografi değil de ölülere yapılan “otopsi” kavramını kullandığımı izah edeyim:

İnsanı ruhen öldüren bir şeyler var ve bu durum ancak otopsi ile tespit edilebilir.

***

YALANIN DOĞURDUĞU KAVRAM: GOBLİN MODU

Otopsi raporunun ilk satırı 2016 yılından: Oxford’un belirlediği “

post

-

truth

(hakikat ötesi)

kavramı hayatımıza girdiğinde gerçeklik bu kadar yok olmamıştı. Artık hakikatin değil, algının geçer akçe olduğu zamanlardayız.

İşte algının gerçeği nasıl alt ettiğini, yalanın nasıl bir karaktere büründüğünü görmek için 2022’de seçilen

“goblin modu” (goblin mode)

kavramına dikkat çekmemiz gerekiyor. Kavram; modern insanın toplumsal beklentileri bilinçli biçimde askıya alarak, nasıl göründüğünü umursamadan, dağınık ama dürüst (!) bir varoluş hâline çekilmesini anlatıyor.

Hikâyesi ise tam da 2016’da başlayan “hakikat ötesi” çağın vücut bulmuş hâli. Terim farklı anlamlarda kullanılırken, “JUNIPER” isimli bir Twitter kullanıcısı, Julia Fox’un sevgilisi Kanye West’ten ayrılma sebebini “goblin moduna girmesi” olarak gösteren,

üzerinde oynanmış sahte bir röportaj

görselini paylaştı. Fox bu röportajı kesin bir dille yalanladı,

“Ben böyle bir şey demedim”

diye haykırdı. Ama nafile!

Hakikat çoktan ölmüştü

. Kimse gerçeği umursamadı. İnternette “goblin modu” aramaları patladı ve kitleler yalanın peşine takıldı.

Sonuç? Oxford, temeli bir manipülasyona dayanan bu ifadeyi 2022’de “yılın kelimesi” seçti. Yani,

“post-truth” (yalan), “goblin modu”nu doğurdu.

İnsanlık, sahte bir haberin rüzgârıyla; bencil, paspal ve tembel bir ruh hâlini sahiplendi.

***

“PUSULA” KIRILDI, “RADAR” DEVREDE

Bu savrulma hâli öyle bir noktaya geldi ki, insanlık olarak bir an durup nefes almak, aynaya bakmak istedik. Yalanlardan, filtrelerden, yapaylıktan boğulmuştuk. 2023 yılında Amerika’nın en eski sözlük yayımcısı Merriam-Webster, şu günlerde mumla aranan, “otantik/hakiki/özgün” anlamına gelen “

authentic

” kelimesini yılın kelimesi seçti. Bu aslında bir imdat çığlığıydı. Deepfake videoların, yapay zeka botlarının yazdığı metinlerin ve kurgu yaşamların arasında insan,

“Gerçek tam olarak nedir?”

diye sormaya başladı.

Ancak bu dertli arayış, dijital obeziteye yenik düştü. Çünkü 2024’e geldiğimizde küresel çapta Oxford’un masaya koyduğu kelime “

brainrot

” (

beyin çürümesi

) olurken, kendi topraklarımızda Türk Dil Kurumu (TDK) insanlığın tükenmişliğine bir nokta daha koydu: “

Kalabalık yalnızlık

.”

TDK’nın 2024 yılı için belirlediği bu kavram, aslında sosyolojik bir kehanetin 74 yıl sonra gerçekleşmesinden başka bir şey değil. Çünkü Amerikalı sosyolog

David Reisman

, daha internetin i’si bile yokken, 1950 yılında yazdığı o meşhur kitabına Yalnız Kalabalık ismini vermişti.

Reisman, modern Amerikan toplumundaki insanın karakter değişimini anlatırken; “

rota

”, “

pusula

” ve “

radar

” metaforlarını fazlasıyla kullanır. Eskiden, geleneklerine bağlı insanın elinde bir “pusulası” vardı. Fırtına da çıksa, kimse görmese de o pusula; vicdan, inanç, fıtrat ve sosyal çevre eliyle kişiye doğru yönü gösterirdi. Ama modern zamanlarda o pusula kırıldı. Yerine, başkalarının ne düşündüğünü, neyi beğendiğini, hangi akımın moda olduğunu sürekli tarayan bir alıcı olarak “

radar

” takıldı. İşte bugün elimizdeki akıllı telefonlar, Reisman’ın bahsettiği o radarın vücudumuza sonradan eklenmiş bir organa dönüşmesidir.

***

ÖFKE YEMİYLE BESLENEN AVLAR

Kendi iç sesimizi değil, dışarıdan gelen sinyalleri dinliyoruz. Radarımız “Şunu linç et!” diyorsa ediyoruz, “Şuna üzül!” diyorsa göstermelik de olsa üzülüyoruz. TDK’nın teşhisiyle “kalabalık yalnızlık” çekmemizin sebebi de bu. Milyonlarca kişiyle aynı “ağ”da ve “an”dayız ancak pusulamız olmadığı için derin bir “kimsesizlik” çekiyoruz. Toplum Bilimci Doç. Dr. Nergis Dama Hanımefendi, geçtiğimiz aylarda yaptığımız söyleşide;

“Yalnız değiliz ama kimsesizleşiyoruz”

diyerek, insanî yoksunluğumuzun tanımını yapmıştı.

***

MODERN İNSAN ZOKAYI YUTUYOR

Şimdi dikkatler geride bıraktığımız 2025 yılının kelime ve kavramlarında. Cambridge Sözlüğü ‘

Parasosyal

’ kelimesini belirledi. İnsanların ünlülerle, fenomenlerle hatta artık yapay zekâ botlarıyla tek taraflı, karşılıksız ama yoğun duygusal bağlar kurması... Tam da çağın güven bunalımının teşhisi.

Oxford Sözlüğü ise 2025 yılının en popüler kelimesinin “

öfke yemi

” anlamına gelen “

rage

bait

” olduğunu duyurdu. Kelime, sosyal medyada etkileşimi artırmak için öfkeyi tetikleyen, kışkırtıcı veya kıran, döken paylaşımları ifade ediyor. İsimlendirme o kadar manidar ki;

dijital düzenin bizleri birer “av”, en insani duygularımızı ise “yemlenecek zaaflar” olarak gördüğünü ilan ediyor.

Eskiden, saf insanlar için “oltaya gelmek” tabiri kullanılırdı. Modern insan ise oltaya gelmiyor, “

öfke yemini

bile isteye yutuyor

. Çünkü insan, doğruyu yanlıştan ayırt edebilme yetilerini yitirdi. Kaosu gördüğü an sürünün geri kalanı gibi olay mahalline koşuyoruz. Dijital ekosistemi kuranlar, işletenler ve geliştirenler bizleri kışkırtıyorlar; çünkü en savunmasız anımız öfkelendiğimiz an. Bizi birbirimize düşürüyorlar, çünkü

“kalabalık yalnızlık” ancak kaosla yönetilebilir.

***

TDK’NIN REÇETESİ DE ACI

Bu arada Türk Dil Kurumu (TDK), geçtiğimiz yıl ilgi gören yılın kelimesini belirleme sürecini kamuoyuna mal etme yolunu seçti. Kurum’un belirlediği 5 kelime internet üzerinden oylamaya sunuldu. Yani halka, kendi otopsisini yapma imkanı sağlandı. Aday kelimelerin beşi de internetin ve özellikle de sosyal medyanın hayatımıza girmesinden sonra yitirdiğimiz değerlere, hasletlere ve insani ilişkilerin yok oluşuna dikkat çekiyor.

Muhtemelen bugün belli olacak kelimeler ve TDK’ya göre anlamları şöyle:

Dijital vicdan: Gerçek hayatta sorumluluk almayıp sosyal medyadaki paylaşım veya beğenilerle vicdanı rahatlatma eylemi.

Vicdanî körlük: Birey ve toplumların ağır zulüm karşısında ahlâkî duyarlılıklarını yitirerek kayıtsızlaşması.

Çorak: Kısır toprak anlamındaki kelime; manevi dünyadan küresel ısınma kaynaklı susuzluğa kadar geniş kapsamlıdır.

Eylemsiz merhamet: İyi niyete rağmen duygusal farkındalık ile sorumluluk alma arasındaki boşluğu görünür kılan ifade.

Tek tipleşme: Bireylerin dil, düşünce, estetik ve mekân tercihleri açısından birbirine benzemesi durumu.

***

HERKESLEŞTİK

Oylamada ben de tercihimi yaptım ve açıkçası zorlandım. Üzerinde biraz düşünerek, diğer kavramların anlattığı insan davranışlarını sıradanlaştıran veya normlaştıran “tek tipleşme”

kavramını seçtim. Ben buna “herkesleşmek” diyorum. Sadece dil, düşünce, estetik ve mekan tercihlerinde değil, dönüp ekranlara ve bir şekilde ünlü olmuş insanlara bir bakın; yüz ve vücut hatları dahil bir aynılaşma söz konusu.

TDK’nın oylamasından ne çıkarsa çıksın, acı bir reçete ya da otopsi raporu olarak önümüzde duracak. Trajik olan ise seçilen kavram bile manasından soyutlandırılarak etkileşim aracına ve “bak herkes, hepimiz böyleyiz” normalleştirmesinin senedine dönüştürülecek.

Tüm bu kelime ve kavramlar bize tek bir durumu işaret ediyor: Tüm otoriteler sarsıldı, etkisizleşti; hakikat anlamını ve gücünü yitirdi. Kurumların yerini yapay profiller, öğretmenlerin yerini fenomenler aldı. Hayat, sanal bir akışa bırakıldı. Ruhumuz ise çok gerilerde kaldı.

Burada sorun tam olarak teknoloji değil. İnsanın; insanla, fıtratla ve hakikatle kurduğu bağın çözülmesinde. Kelimelerin feryadı da işte bu yüzden değil mi?

Önemli haberleri ve güncellemeleri kaçırmamak için Ankara24.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:92
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 28 Aralık 2025 04:03 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Ankara 2026 Yılı Türk Dünyası Turizm Başkenti ünvanını resmen aldı

27 Aralık 2025 00:51see176

Türkiye nin hamlesi İsrail in İran koridorunu kapatabilir: Oyun havadan bozulacak!

28 Aralık 2025 00:15see173

ABD yi sarsan fırtınalar tatil dönüşlerini kabusa çevirdi: Binlerce uçuş iptal

27 Aralık 2025 00:59see161

Apart odasında çıkan yangın panikletti Aydın Haberleri

26 Aralık 2025 19:37see158

Cevdet Yılmaz: Bu tören, verilen sözlerin sabır ve kararlılıkla yerine getirilmesinin en somut göstergesidir

28 Aralık 2025 00:52see157

Yıl olmuş 2026, hâlâ dövize vergi yok Özgür Bayram Soylu

27 Aralık 2025 04:24see157

Yurt genelinde 91 bin 384 litre sahte ve kaçak içki ele geçirildi

26 Aralık 2025 08:00see156

Şampiyon sporcu 18 yaşında hayatını kaybetti

27 Aralık 2025 00:36see155

Ömer Sarıgül den karşı hamle: Revna Sarıgül e 10 milyon TL lik dava

26 Aralık 2025 21:35see154

Borsa düşüyor, altın şişmeye devam ediyor: İşte haftanın kazananları

26 Aralık 2025 19:54see147

Suudi Arabistan da gizli oryantal dans dersleri gündem oldu

26 Aralık 2025 19:12see137

Brezilya da uçak düştü: Pilot hayatını kaybetti

28 Aralık 2025 00:23see123

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ HİZMETİ ALINACAKTIR

27 Aralık 2025 00:08see121

Ermenistan Başbakanı Paşinyan davul çalarken görüntülendi

28 Aralık 2025 00:49see117

3 ilde dev fuhuş operasyonu: 10 şüpheli tutuklandı 14 kadın kurtarıldı

27 Aralık 2025 02:44see117

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Keçeli: İsrail’in bu adımı, Somali’nin iç işlerine açık bir müdahale niteliği taşımaktadır

26 Aralık 2025 21:05see116

Halkın gücü geri adım attırdı Sözcü Gazetesi

26 Aralık 2025 05:53see115

Düzce Valiliği nden darp iddialarına ilişkin açıklama

27 Aralık 2025 04:15see114

Hind Receb’in Sesi ne kulak verin Sinema Haberleri

27 Aralık 2025 04:35see114

Ela Rumeysa Cebeci nin spiker kardeşinden açıklama var! Hande Sarıoğlu detayı ilginç

27 Aralık 2025 20:08see113
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları