Trump ile Şi’nin Busan buluşması: Gerginliğe “ihtiyaç molası”
Ankara24.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
Son haftalarda iptal edilmenin eşiğine gelmişti neredeyse ama nihayet ABD Başkanı Donald Trump ile Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Başkanı Şi Cinping Güney Kore’nin Busan kentinde bir araya gelebildiler. Yaklaşık 100 dakika süren zirvenin başlangıcında iki liderin birbirlerini övmesi son derece dikkat çekiciydi. Trump’a alıştık tabii, yerli yersiz övgülerde bulunma konusunda üstüne yok. Busan’da da “düşününce, uzun zamandır arkadaşım olan biriyle birlikte olmak gerçekten büyük bir onur” gibi laflar ederek övdü Şi’yi. Macaristan Başbakanı Victor Orban’ı, R.T.Erdoğan’ı övdüğü gibi.
Şi de altta kalmadı tabii. O da Trump’ı övücü laflar etti. Ancak öveyim derken Trump’a “barış çabalarınızı takdir ediyoruz” demesini yadırgadım doğrusu. Ciddi ciddi Trump’ın savaşları sona erdirdiğine mi inanıyor acaba? Şi, “uzun yıllar oldu. Başkan’la yeniden seçilmesinden bu yana üç kez telefonda görüştük, birkaç mektup alışverişinde bulunduk, yakın temas halinde olduk” diyerek iki ülke arasındaki ilişkilerin “genel olarak istikrarlı” kaldığını da söyledi. “İstikrarlı” olanın ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşları ile zaman zaman yükselen gerginlikler olduğunu biliyoruz ama biz. Diplomasinin “nezaketine” aldanmamak lazım. Sonuçta iyi geçti zirve. Trump, duyurduğu gibi gelecek yılın Nisan ayında Pekin’i de ziyaret edip Çin’den büyük miktarda soya fasulyesi de satın alırsa iki ülke ilişkileri “tadından yenmez” olacak.
Zirveden birkaç da anlaşma çıktı. Trump’ın dediğine göre Çin'in ana çatışma noktalarından biri olan nadir toprak elementleri ihracatına yönelik kısıtlamaların bir yıl süreyle ertelenmesi konusunda anlaşmaya varıldı örneğin. Şimdi, kısıtlamalar önümüzdeki 12 ay boyunca belirsizliğini koruyacak yine de. Bir Çinli yetkili “Çin, 9 Ekim'de açıklanan ilgili ihracat kontrol tedbirlerinin uygulanmasını bir yıl süreyle askıya alacak, belirli planların ayrıntılı formülasyonunu inceleyecek” dedi. Her iki taraf da, birkaç hafta önce uygulamaya konulan yeni karşılıklı liman tarifelerini bir yıl süreyle askıya almayı kabul etti. Çin hükümeti, “fentanil ile ilgili uyuşturucu ile mücadele işbirliği, tarım ticaretinin genişletilmesi, belirli ticari vakaların ele alınması” konusunda uzlaşma sağlandığını da duyurdu.
Aynı şekilde, Çinli yetkiliye göre, Çin ile ABD ticaret müzakerecileri arasında Eylül ayında Madrid'de yapılan toplantıda kararlaştırıldığı üzere, popüler Çinli video sosyal ağı TikTok'un ABD'deki satışına ilişkin çerçeve anlaşması da yeniden yürürlüğe girdi.
Gerginlik bundan sonra da çeşitli düzeylerde devam edecek, buna kuşku yok. Bu son zirve yine de bu tür anlaşmaların yapılmasına engel olmadı. Çünkü Pekin ile Washington arasındaki gerginliğin sürmesi ABD’nin de Çin’in de işine yaramıyor. Her iki ülkede ticareti sürdürmek zorunda. Şi’nin, “Ticaret, Çin-ABD ilişkilerinin dengeleyici, itici gücü olmaya devam etmeli, engel veya çatışma kaynağı olmamalıdır” demesinden de anlamak mümkün bunu. Şi’nin hem her iki ülkeye de “misilleme döngüsünden” kaçınmaları çağrısında bulunması hayli anlamlı. Zaman zaman Busan Zirvesi gibi “aralar” verilmesi gerekiyor gerginliğe bu yüzden.
Maalesef ABD’nin, bir Joe Biden doktrini olan “önümüzdeki ilk on yılın hedef ülkesi Çin” stratejisinden vazgeçmeye niyeti yok. Ticaret savaşlarının biteceği yok demektir bu. İlişkileri geren gerekçeler çok ciddi, bilindiği gibi. Trump Ocak ayında Beyaz Saray'a yeniden dönmesinin ardından, Çin’e karşı bir fiili ticaret ablukası düzeyine ulaşan gümrük vergisi savaşını başlatmıştı.
Zirve, Mayıs ayında üzerinde anlaşmaya varılan, Ağustos ayında uzatılan karşılıklı gümrük vergileri ateşkesinin sona ermesine sadece birkaç gün kala gerçekleşti. Bu ateşkes bugün (1 Kasım) sona eriyor. Yine bugün yürürlüğe girecek olan yeni yüzde 100 oranındaki Çin ithalat vergileri tehdidi de giderek büyüyor. Trump, bu yeni vergileri Pekin’in nadir toprak elementlerine getirdiği son kısıtlamalara karşılık olarak duyurmuştu. Yani durum pek iyi değil.
Zirve bir iki anlaşmanın dışında bir işe yaramadı mı yani? Yaradı tabii. En azından gerginlik ortasında hala bazı konularda anlaşılabileceğini gösterdi Busan Zirvesi. Ancak Zirve’den bir iki anlaşma çıktı çıkmasına da “savaş” devam ediyor hala.
Zirve’ye bir “nefeslenme” arası demek daha doğru olacak.
Şöyle bir “nefeslensin” Trump, yine saldırmaya devam edecek Çin’e.
“Eli kulağında” neredeyse.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:97
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 01 Kasım 2025 05:09 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar


















