‘Sınır tanımayan veliler’ öğretmenleri bezdirdi… Gecenin yarısı arayan da var hesap soran da
Ankara24.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
ÖĞRETMENLER, bazı anne babaların kendilerinden tuhaf taleplerde bulunmalarından, arada olması gereken mesafe ve sınırı ise dikkate almamalarından mustarip. Öyle ki bazı öğretmenler mesleği bırakma noktasına bile gelmiş. Bir ilkokul öğretmeni, velinin kendisinden çocuğunun altını kontrol etmesini istemesine isyan edip bir video paylaştı. Bir başka öğretmen de velilerle her gün 17.30-18.00 arasında görüşebileceğini söyledi ama tepkilerle karşılaştı.
‘HOCAM PARDON BU NE MESAFE’
Öğretmenin bu talebine bir veli, “18:05’te yazsam cevap vermeyecek misin? Hocam pardon? Ne bu mesafe? Saat mi kuralım?” derken bir diğeri, “Bizim kızın öğretmeni çok garip, görüşmelere sınır koymuş” diye tepki gösterdi. Öğretmenlerin bir diğer yakınması ise bazı velilerin kendilerini yerli yersiz CİMER’e şikâyet etmesi. Bazı velilerin çocuğuna, ‘Öğretmenine nasıl bunu yaparsın?’ demek yerine ne yaşandığını dinlemeden anlamadan gelip hesap sormaya kalkması da öğretmenlerin işini zorlaştıran bir başka davranış şekli.
‘BAKICI’ GİBİ DAVRANMAK
Akdeniz Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehduh Sami Taner sınır tanımayan velilerle ilgili şu uyarıları yaptı: “Bazı velilerin öğretmene bir ‘bakıcı’ gibi davrandığını görüyoruz. Bunlar giderek çığrından çıkmış, şımarmış veli talepleri. Bir öğretmenin veliye karşı sorumlu olduğu maddeler işin mevzuatında bellidir. Biz eğitim fakültesinde veliyle nasıl ve ne zaman ilişki kurulması gerektiğini öğretiriz. İletişim, davranış bilimleri, eğitim sosyolojisi, eğitim psikolojisi dersleri var. Öğretmen vakitsiz aranıyor, hayatına müdahale sınırı aşılıyorsa kişiye uygun bir dille o zamanın kendisine ait olduğunu, yaptığının zamanlama konusunda bir garabet olduğunu anlatması ve görüşme saati belirleyip çağırması gerekir.”
‘SAYGILI VE SEVİYELİ BİR İLİŞKİ OLMALI’
Prof. Dr. Taner, veli ile öğretmenler arasında olması gereken ilişkiyi şöyle tanımladı: “Bir öğretmen, anne babanın en yakın arkadaşı olmalı. Çocuğun yetiştirilmesinde birlikte hareket etmek zorundalar. Öğretmenin pedagojik bilgisi, insanı biçimlendirme konusundaki donanımı çoğu anne babada yoktur. Konu öğretmenle ilişkiye geldiğinde veli saygı duymalı ve seviyesini korumalıdır. Öğretmene meslek bilgisini ve öğretme yöntemlerini hatırlatacak konuşmalar yanlıştır. Hele ki anne baba öğretmene bu kötü yaklaşımını çocuğun yanında yapıyorsa, çocuk sınıfta aynısını yapar.
Dünyanın kendi ailesi çevresinde döndüğünü zanneden ve çocuğunun her dediğini doğru kabul eden helikopter ebeveynler bu tutumlarını öğretmenle ilişkilerine de yansıtabiliyor. Bizim kuşakta öğretmenimizle ilgili bir sorunu ailemize götürdüğümüzde; ‘Sen öğretmenini şikâyet edemezsin’ denirdi.
Şimdi bir başkasının işine karışılıyor ve adına da ‘çocuğumun eğitimini önemsiyorum’ deniyor. Öğretmene teslim olmak lazım. Öğretmenin önemini ve yetkilerini artırmalı. Velinin öğretmene karşı saygısını inşa edebilmek için eski dönemlerde olduğu gibi itibarı güçlendirilmeli.”
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:40
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 20 Aralık 2025 07:12 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















