Saç beyazlamasını yavaşlatmak hatta tersine çevirmek mümkün mü? Uzmanlar uyarıyor! Cımbızdan uzak durun
Hurriyet sayfasından alınan bilgilere göre, Ankara24.com açıklama yapıyor.
Saçlarınıza aklar düşmeye başladıkça yeni çıkan gri saç tellerini kabulleiyor ya da onları tek tek cımbızla yolmaya çalışıyoruz. Ancak saçların beyazlaması yaşlanmanın kaçınılmaz bir parçası. Mount Sinai’deki Icahn Tıp Fakültesi’nde dermatoloji bölümünde Yrd. Doç. Helen He, Washington Post’a “Nasıl ki cilt yaşlanırsa ve vücudunuzdaki diğer organlar yaşlanırsa, saç da yaşlanır” dedi.
Amerikan Dermatoloji Akademisi’ne göre, bu beyazlama süreci kişiden kişiye farklı hızlarda gerçekleşiyor ancak çoğumuz 30’lu veya 40’lı yaşlarımızda giderek artan beyaz saçları fark etmeye başlıyoruz. Bu dönemde, saç telinin içine pigment yerleştirmekten sorumlu olan saç folikülü hücreleri olan melanosit kök hücreleri tükenmeye ya da işlevsiz hale gelmeye başlıyor.
Pensilvanya Üniversitesi Perelman Tıp Fakültesi’nde dermatoloji bölümü başkanı ve saç folikülü kök hücre araştırmacısı George Cotsarelis, “Melanosit kök hücrelerinin neden öldüğüne dair çok fazla şey bilinmiyor” dedi. Ancak stres ya da DNA hasarı gibi bu kök hücrelerin hayatta kalmasını engelleyebilecek çeşitli nedenler olduğu düşünülüyor.
Doç. Dr. Helen He, bu sürecin “hücresel yaşlanma” olarak adlandırıldığını ve saçın zamanla pigmentini kademeli olarak kaybetmesine neden olduğunu, daha önce siyah, kahverengi, kızıl ya da sarı olan tellerin folikülden gri ya da gümüş-beyaz olarak çıkmaya başladığını, hatta bazı insanların gri saçlarının daha sert bir dokuya sahip olduğunu da fark ettiklerini sözlerine ekledi.
Yaş, bir kişinin saçlarının ne zaman beyazlamaya başlayacağının en önemli göstergesi olmaya devam ediyor.
2012 yılında 4.000’den fazla katılımcıyla yapılan bir araştırma, 45 ila 65 yaşları arasında olanların neredeyse dörtte üçünün en azından kısmen beyaz saçlara sahip olduğunu ortaya koydu.
UCI Health’te saç beyazlaması üzerine çalışan dermatolog Natasha Mesinkovska, artık uzmanların bu süreci giderek daha fazla “dinamik bir süreç” olarak görmeye başladığının altınızı çizdi.
Mesinkovska, daha önce uzmanların saçın yaşla birlikte kaçınılmaz olarak beyazladığını düşündüğünü ancak daha yeni araştırmaların, “pigmentasyon deseninin sabit değil, canlı bir süreç olduğunu” öne sürdürdüklerini söyledi. Bu da demek oluyor ki, bazı faktörler saçın beyazlama süreci üzerinde sandığınızdan daha fazla etkiye sahip olabilir.
Muhtemelen saçlarınız, ebeveynlerinizin beyazladığı şekilde beyazlayacak
Cotsarelis, “Genetik, tek etken olmasa da büyük rol oynuyor. Sonuçta, ne zaman beyazlayacağınızı belirleyen şey bu” dedi.
BEYAZ TENLİLERDE BEYAZLAMA DAHA ERKEN BAŞLIYOR
Bilim insanları, saç beyazlamasında rol oynayan ve aynı zamanda kellik, kaş şekli ve sakal yoğunluğu gibi özellikleri de etkileyebilen bazı genleri keşfettiler.
Araştırmalar, beyaz tenli insanların Afrika ve Asya kökenlilere göre daha erken beyazladığını, doğal sarışınların ise daha erken ve daha yüksek oranda beyazlama yaşadığını gösteriyor.
Cotsarelis’e göre net bir şekilde tanımlanmamış olsa da, erken yaşta saç beyazlaması bazen beyaz tenliler için 20 yaşından, Asyalılar için 25’ten ve Afrikalılar için 30 yaşından önce beyazlamaya başlamak olarak kabul ediliyor. Bu da saç beyazlaması üzerinde genetiğin rolünün büyük olduğunu gösteriyor.
Mesinkovska IRF4 adlı bir gen varyantının “erken beyazlamayla güçlü şekilde ilişkili,” olduğunu, nadir de olsa, pigment sorunlarına neden olan Griscelli sendromu gibi bazı kalıtsal hastalıkların doğuştan beyaz saçlara yol açabileceğini söyledi.
ERKEKLERİN SAÇI ŞAKAKTAN KADINLARIN SAÇI ÖN KISMINDAN BEYAZLAMAYA BAŞLIYOR
Kadınlar ve erkekler eşit oranda beyazlama eğilimindeyken, biyolojik cinsiyet erken beyazlamanın başladığı bölgeyi etkileyebilir: Erkekler genellikle favori ve şakak bölgelerinde beyazlamaya başlarken, kadınlar genellikle başın ön kısmında ilk beyaz telleri fark eder.
B12 VE DEMİR EKSİKLİĞİNE DİKKAT
Yaşam tarzı da beyazlamayı etkileyebilir. Uzmanlar, yaşam tarzının beyazlamayı nasıl etkilediği konusunda hâlâ pek çok bilinmeyen olduğunu söylüyor. Ancak bazı çalışmalar, B12 vitamini ve demir gibi besin eksikliklerinin erken yaşta saç beyazlamasıyla ilişkili olduğunu buldu. Yine de Cotsarelis’e göre bu tür eksiklikler genellikle ciddi düzeyde olur ve ABD gibi ülkelerde sık görülmez.
Çoğu insanın takviyeye ihtiyacı olmayacağını belirten uzmanlar, bazı mineral eksikliklerinin erken beyazlamayla bağlantılı olması nedeniyle, beslenmenin yeterli ve dengeli olmasının önemli olduğunu vurguluyor.
Stresin de saçların beyazlama sürecinde rol oynadığı düşünülüyor. Mount Sinai’de onkolojik bilimler ve dermatoloji bölümlerinde profesör olan Sarah Millar, “Stres altındaki insanların beyazladığı hep gözlemlenmiştir” diyor.
STRES SAÇLARI BEYAZLATIYOR
2020’de Nature dergisinde yayımlanan bir çalışmada, farelerde stresin melanosit kök hücrelerinin kaybına neden olduğu görüldü. Sempatik sinir sistemi olarak biline “savaş ya da kaç” tepkisi aktive edildiğinde, bu kök hücrelerin çoğalıp farklılaştığı ve bulundukları nişten uzaklaştıkları gözlemlendi. Millar, bu çalışmanın “nöronların stresle aktive olmasının saç beyazlamasıyla mekanik bir bağlantısının ilk kez gösterildiği” araştırma olduğunu söylüyor.
2021’de Columbia Üniversitesi’nden araştırmacılar, 14 gönüllünün tek tek saç tellerini inceledikleri bir çalışmada, beyazlamayla katılımcıların yüksek stres bildirdikleri haftalar arasında bir ilişki gözlemlediler.
Yine de stresin azaltılmasının bu süreci yavaşlatıp yavaşlatmayacağı net değil; daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Mesinkovska, “Kronik şeylerin sizi yıprattığına inanıyorum. Farelerde yapılan çalışmalar da bunu gösteriyor. Onları sürekli rahatsız ederseniz, beyazlıyorlar.” dedi.
Araştırma ekibinden Dr. Martin Picard, "Katılımcılardan biri tatile gitti ve bu süre zarfında 5 saç telinin renginin yeniden koyulaştığını gördük" dedi. Stresi azaltmak ve tatile çıkmak, beyazlayan saçların rengini eski haline döndürmüştü. Ancak araştırmacılar, saçın yeniden orijinal rengine dönmesinin sadece belirli yaşlarda görüldüğünün, saçın grileşmeden önce bir eşiğe ulaşması gerektiğinin, zaten beyaz renkli çıkan saçın ise renginin değişemeyeceğinin altını çiziyor. Orta yaşlarda, biyolojimiz ve stres gibi diğer etkenler saçların renginin beyazlamasına neden oluyor.
Sao Paolo ve Harvard üniversitelerinden araştırmacıların saç beyazlaması ile ilgili benzer bir çalışması Nature dergisinde yayımlandı. Harvard Üniversitesi araştırmacısı Prof. Ya-Cieh Hsu "Saç ve ciltteki değişimlerinin en büyük sorumlusunun stres olduğundan artık eminiz" sözleri ile stres faktörünün önemli olduğunu söyledi.
YAŞLANMA KARŞITI HARİKA ALIŞKANLIKLAR EDİNİN
Sigara içmemek (erken beyazlamaya neden olduğu bilinen bir alışkanlık), yeterince uyumak, stresi azaltmak ve sağlıklı beslenmek genel sağlığınız için olduğu kadar saç köklerinizin sağlığı için de faydalı olabilir. Dr, He bu konuda şunları söyledi:
“Bunlar genel olarak yaşlanma karşıtı harika alışkanlıklardır ve bu da saç beyazlamasını geciktirme sürecinin bir parçası olabilir.”
Bu alışkanlıklara egzersiz de dahil edilebilir. Bir çalışma, erken beyazlamayı hareketsiz yaşam tarzıyla ilişkilendirmiştir.
Ayrıca alkol tüketimini sınırlamak da faydalı olabilir.
Peki saç beyazlamasını yavaşlatmak hatta tersine çevirmek mümkün mü?
Dermatolog Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, bu sorumuza şöyle yanıt verdi:
“Beyazlaşan saçların eski rengine dönme ihtimali var fakat olasılık düşüktür. Eğer ki beyazlaşmaya neden olan vitamin eksiklikleri, stres ve depresyon gibi bir durum varsa ve bu sorun tedavi edilirse saçlar eski rengine dönebilir. Gençlerde daha etkilidir. Özellikle yaşlı bireylerde sorunu çözmek saç beyazlamasını tedavi etmeyebilir, işe yaramazsa saç boyama gibi ya da doğal boyalardan kına gibi kozmetik çözümler tercih edilebilir.”
Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Numan Konuk, ağır stres karşısında saçların aniden beyazlamasının psikosomatik olgulardan biri olduğunu çünkü beden ve ruh sağlığının bir elmanın yarısı gibi birbirini tamamladığını söyledi. Konuk, ayrıca erken saç beyazlamasının her zaman bir hastalığa ya da strese işaret etmeyeceğinin altını, genetik faktörler ya da stres gibi başka faktörlerin de aynı sonucu doğurabileceğini sözlerine ekledi.
Cotsarelis, “Yaşam tarzı değişiklikleri dışında, beyaz saç telleri için gerçekten yapabileceğiniz pek bir şey yok. Saçınızı boyamak ya da yeni tonunuzu sevmek dışında.” sözleri ile en azından şimdilik böyle bir geri dönüşün mümkün olmadığını dile getirdi.
Ancak NYU Grossman Tıp Fakültesi’nde Dermatoloji Bölümü’nde profesör olan Mayumi Ito Suzuki aynı fikirde değil.
Suzuki, “Geçmişte bu alan, melanosit kök hücrelerindeki değişiklikleri tanımlamaya odaklanmıştı. Bir sonraki adım, bu değişiklikleri nasıl tersine çevirebileceğimizi anlamak, böylece saç beyazlamasını önleyebiliriz.” dedi.
Suzuki, bazı uzmanların melanosit kök hücrelerinin yenilenme sürecinde yanlış bir konumda sıkışıp kalabileceğini öne sürdüğünü, teorik olarak, sağlıklı kök hücreler korunursa, saç beyazlaması geçici olabileceğini söyledi.
Kök hücrelerden melanositlerin nasıl yenilendiğini inceleyen laboratuvarı, bu fikri 2023 yılında Nature dergisinde yayımlanan bir çalışmada araştırdı. Ito’nun ekibi, genç ve yaşlı farelerde kök hücrelerin konumlanma desenlerini gözlemledi. Ekip sonuç olarak eğer yaşlanma sırasında bir şekilde farklı bir yerde konumlanırlarsa, uykuda kalıyorlar ve olgun melanosit üretmediklerini söyledi. Bu da pigment üretiminin durmasına neden oluyor. Ekibi şu anda insan örnekleri üzerinde çalışarak, melanositlerin yeniden konumlandırılmasının beyazlama sürecini önleyip önleyemeyeceğini araştırıyor.
Dr. He, “Bazı reçetesiz topikal ürünler saç beyazlamasını tersine çevirdiğini iddia etse de hiçbirinin etkinliği kanıtlanmamıştır,” dedi.
Cotsarelis ise genel olarak topikal ürünler zor olduğunu çünkü pigment üreten melanosit kök hücrelerinin saç folikülünün en derin kısmında bulunduğunu, bu nedenle, kirpikleri uzatıp koyulaştırmada etkili olan ilaçların kafa derisinde işe yaramayacağını çünkü cilt çok kalın olduğunu belirtti.
Mesinkovska, yeni tedavi seçenekleri üzerine yapılan bazı araştırmaların oldukça ilgi gördüğünü söyledi.
Miami Üniversitesi Miller Tıp Fakültesi’nden 2023 tarihli bir çalışma, Organ reddini önlemek için kullanılan bir bağışıklık baskılayıcı olan ilacın melanin üretimini yeniden uyarabileceğini buldu. Ancak bu kullanım için Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmamıştır ve oldukça güçlü bir ilaçtır.
Mesinkovska, eğer erken yaşta saç beyazlama yaşıyorsanız, bir doktora danışmanızın faydalı olabileceğini, her zaman bu durumu düzeltilebilecek belirli bir neden olmasa da, bazen besin eksiklikleri, tiroid bozukluğu ya da iltihaplanmanın ele alınmasının yardımcı olabileceğini söyledi.
Cotsarelis, “Her yeni saç döngüsü, pigment olmadan yeniden çıkma ihtimali olan bir tel için fırsattır. Bu nedenle, çok fazla saç dökülmesi yaşıyorsanız, beyazlamayı hızlandırabilirsiniz.” dedi.
Saç dökülmesi her zaman önlenemez. Yaş, kalıtsal yatkınlık ve kemoterapi yaygın nedenlerdir ancak Amerikan Dermatoloji Akademisi, saç kırılmasını en aza indirmek için perma gibi zarar verici işlemlerden ve saç derisini çeken saç modellerinden kaçınılmasını öneriyor.
CIMBIZDAN UZAK DURUN
Dr. He’nin bir diğer önerisi de cımbızdan da uzak durmanız. He, “Eğer beyaz bir saç telini koparırsanız daha fazlası çıkar” efsanesinin doğru olmadığını ama etkili bir strateji gibi de görülmemesi gerektiğini, bunu yaparsanız büyük olasılıkla, o folikülden çıkan bir sonraki saç telinin de yine beyaz çıkacağını ifade etti.
Kutlubay, bilinenin aksine saç boyamanın saçların erken beyazlamasına neden olmadığını, bazı uzmanların saç boyalarının içinde bulunan bir takım maddelerin beyazlaşmayı kolaylaştıracağını iddia etseler de; bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek olmadığının altını belirtiyor.
Yine en sık dile getirilen yanlışlardan biri de beyaz saçları koparmanın beyaz saç tellerini çoğaltacağını düşüncesinin çok yanlış olduğunu söyleyen Kutlubay, koparılan saç telinin diğer saç köklerini etkilemeyeceğini ve bu konuda endişe duymaya gerek olmadığını vurguladı.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:38
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 18 Aralık 2025 12:21 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















