Ankara24.com
close
up
Menu

Sultangazi de boşandığı eşinin eski kocasını öldürdü; şüphelinin iş yerinin önünde beklediği anlar kamerada

İstanbul için kriz kapıda: 50 günlük suyu kaldı

Rüşvetle gayrimenkul zengini oldular! Sistem İmamoğlu ve ekibine yaramış

TCDD 780 işçi alacak

Yerlikaya CHP binasına baskının nedenini açıkladı: Türkiye hukuk devletidir deseydiniz...

CHP nin sorusuna MHP nin yayın organından yanıt geldi Sözcü Gazetesi

Market denetimlerinde şoke eden görüntüler: Raflarda tarihi geçmiş tüm ürünler tespit edildi

Başsavcılıktan suç örgütüne darbe! 14 örgüt üyesi gözaltına alındı

İzmir de korku dolu anlar, seyir halindeki otobüs alev aldı

Neşeli Günler filmi gerçek oldu: Karşılıklı turşucu açtılar

Otomobilin çarptığı elektrikli bisiklet sürücüsü yaralandı; kaza anı kamerada

Muğla da AKP li Aydın Ayaydın’ın villasının bulunduğu alan için Danıştay’dan durdurma kararı

Çığ felaketi davası: Kulüp yöneticisi iddiaları kabul etmedi

Bursa da Doğu ve Güneydoğulu kanaat önderlerinden Terörsüz Türkiye ye destek Bursa Haberleri

İBB iddianamesini okuyan Bakırhan şaştı kaldı: Biz de yapıyoruz inşallah hakkımızda dava açmazlar

Karim Benzema emekli olacak mı? Kendisi açıkladı Futbol Haberleri

Şanlıurfa da çırağın kompresörle yaralanmasıyla ilgili savcılık açıklaması

Bir vaka da Niğde den, pastırma yedikten sonra fenalaştılar

Bugün ve yarın geçerli: Yurt içi biletler 1000 TL’den satışta

Giresun da uzman çavuş evinde silahla vurulmuş halde bulundu Giresun Haberleri

İnsan makine iş birliği: Geleceğin çalışma dünyası Düşünce Günlüğü Haberleri

İnsan makine iş birliği: Geleceğin çalışma dünyası Düşünce Günlüğü Haberleri

Yenisafak kaynağından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com açıklama yapıyor.

Yapay zekâ örüntüleri tanır, olasılık üretir, öneri sunar fakat bağlam kurma, normatif değerlendirme ve “Neden bu” sorusuna verilecek cevabın sorumluluğu hâlâ insandadır. Asıl liderlik, işte bu iki paradigmayı aynı masada konuşturma becerisidir; bu da bu alanda günümüz insanının atması gereken asıl imzadır.

Mehmet Serdar Tufan / Bilgisayar Mühendisi, Hukukçu

Sanayi Devrimi’nin emekle makine ilişkisini dönüştürmesi gibi, bugün yapay zekâ bilişsel emeği dönüştürüyor. Fiziksel kuvvetten zihinsel süreçlere (düşünme, analiz etme, karar verme) uzanan geniş bir yelpazede görevler artık makinelerle paylaşılıyor. Bu tablo çalışan ve işveren açısından temel soruları beraberinde getiriyor: İşin doğası nasıl değişiyor? Yeni değer nerede üretiliyor? Hangi yetkinlikler işin merkezinde kalmaya devam edecek?

TEHDİT DEĞİL EŞ-ÇALIŞAN

Giderek daha fazla şirket, yapay zekâyı operasyonlarının çekirdeğine yerleştiriyor. Dönüşüm yalnızca iş yapma biçimini değil, insan-makine ilişkisinin mahiyetini de yeniden tarif ediyor; roller, sınırlar ve beklentiler baştan yazılıyor. Günümüz itibarıyla yapay zekâyı bir tehdit olarak değil, akıllı bir eş-çalışan olarak konumlamak, kazanımın ilk şartıdır. Yapay zekâ araçları; otomasyon, tekrarlayan ve düşük katma değerli işleri üstlenerek insan zamanını strateji, tasarım, ilişki yönetimi ve yaratıcılığa açıyor. Muhasebede fatura işleme akışlarının saniyelere inmesi,

finans ekiplerinin risk iç görülerine ve senaryo üretimine odaklanabilmesini sağlıyor. Benzer şekilde pazarlama ekipleri, sınıflandırma ve içerik üretiminde yapay zekâdan destek alırken müşteriyle kurdukları bağın özgün kısmına daha çok yatırım yapabiliyor.

Bu dönüşüm sektör sınırı elbette tanımıyor. Sağlıkta klinik karar destek sistemleri hekimlerin teşhis sürecini veriyle besliyor; hukukta sözleşme inceleme araçları yüzlerce sayfalık dokümanı dakikalar içinde özetliyor; finansta anomali tespiti ve dolandırıcılık önleme güncel kalıpları yakalıyor; eğitimde uyarlanabilir öğrenme platformları her öğrenciye kişiselleştirilmiş bir rota sunuyor. Üretimde ise kestirimci (tam zamanında) bakım, tedarik zinciri optimizasyonu ve kalite güvence hattında yapay zekâ hem maliyet düşürücü hem de israf önleyici bir iskelet görevi görüyor.

İŞ YOK OLMUYOR YENİDEN ŞEKİLLENİYOR

Elbette dönüşümün ölçeği, istihdam dinamikleri hakkında meşru kaygılar doğuruyor. Otomasyonun rutin ve tekrar eden işlere karşı “ikame gücü” yüksek; bazı pozisyonlar daralırken yeni rol kümeleri oluşuyor. Belirli iş aileleri küçülürken veri bilimi, yapay zekâ mühendisliği, ürün analitiği, robotik süreç tasarımı, model yönetişimi ve yapay zekâ etiği gibi alanlarda güçlü bir genişleme var. Kısacası iş yok olmuyor; işin bileşimi, araç seti ve yetkinlik profili yeniden şekilleniyor.

Tam bu noktada sürekli öğrenme, yeniden beceri kazanma ve beceri derinleştirme stratejik önceliğe dönüşüyor. Teknik yetkinlikler (veri okuryazarlığı, temel istatistik, sorgulama dilleri, üretken yapay zekâ araç bilgisi) kadar insana özgü kabiliyetler de (eleştirel düşünme, yaratıcılık, etik muhakeme, iletişim ve iş birliği) değer kazanıyor. Çünkü yapay zekâ örüntüleri, diğer bir deyişle genel geçer konseptleri, tanır, olasılık üretir ve öneri sunar; fakat bağlam kurma, normatif değerlendirme ve “Neden bu” sorusuna verilecek cevabın sorumluluğu hâlâ insandadır. Asıl liderlik ise, işte bu iki paradigmayı aynı masada konuşturma becerisidir, bu da bu alanda günümüz insanının atması gereken asıl imzadır.

KİLİT ROL ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞ BİRLİĞİNDE

Türkiye’de yapay zekâ araçlarının kullanımı doğal olarak ivme kazanmış durumda. Son yıllarda en önde yatırımlar yapılan ve sonuçlar alınan savunma sanayinde otonom sistemler, görüntü işleme ve görev planlamanın dışında, yine büyük bir hacme sahip bankacılık sektöründe kredi skorlama, dolandırıcılık tespiti ve müşteri analitiğinin yapılması; iletişim sektöründe ağ optimizasyonları, perakendede talep tahmini ve kişiselleştirme gibi kullanım alanları yaygınlaştırıyor. Bankacılıkta, henüz mükemmel seviyede olmasa da sohbet botları yalnızca işlem yükünü hafifletmiyor; müşteri deneyimini standartlaştırıyor ve erişilebilirliği artırıyor.

Bununla birlikte, emek piyasasındaki yetenek açığı dönüşümün hızını sınırlayabiliyor. Yapay zekâ ve veri biliminde nitelikli insan kaynağı arzının halen sınırlı olması, kurumları iki yönlü bir stratejiye zorluyor: içerideki ekipler için sistematik beceri derinleştirme programları ve dış ekosistemle derin iş birlikleri. Müfredatlara yapay zekâ ve veri odaklı içeriklerin eklenmesi olumlu; fakat kalıcı etki eğitimin proje-temelli, disiplinlerarası ve endüstriyle temas hâlinde tasarlanmasıyla mümkün. Aynı şekilde, kurum içi eğitimler yalnız araç kullanımına değil, problem tanımı, ürün tasarımı ve model yönetişimine odaklandığında gerçek fayda üretiyor.

Üniversite-sanayi iş birliği burada kilit rol görüyor. ODTÜ, Boğaziçi, İTÜ gibi kurumların açtığı programlar ve teknopark ekosistemleri; girişimlerin kurumsal sorunlara hızlı, modüler çözümler geliştirmesini sağlıyor. Kamu destekleri ve özel sektörün ortak fon mekanizmaları, erken aşama yapay zekâ projelerini riskten arındırarak ölçeklenmeyi hızlandırabiliyor. Türkiye’nin teknoloji girişimleri, niş alanlarda küresel pazarlara açılabildikçe, içerideki iş gücünün niteliği de “öğrenen ekonomi” mantığıyla yukarı taşınıyor.

Dönüşümün toplumsal maliyetlerini görmezden gelmeden ilerlemek ise bir yönetim meselesi. Yapay zekâ destekli otomasyon, yüksek vasıflı işlere geçiş için fırsatlar yaratırken, bazı gruplar için kısa vadede geçim baskısı doğurabilir. Sanayi politikaları kapsamında hedefli ve odaklı geçiş programları, yaşam boyu öğrenme için mali teşvikler, bölgesel istihdam fonları ve sosyal koruma ağlarının modernizasyonu bu noktada kritik öneme sahiptir. Şirketler tarafında etik ilkeler, şeffaflık, hesap verebilirlik ve model tarafsızlığına ilişkin yönetişim çerçeveleri, güveni inşa etmenin anahtarıdır.

YAPAY ZEKANIN SACAYAKLARI

Yapay zekâ yalnızca bir teknoloji yatırımı değil; kültür ve süreç dönüşümüdür. Başarılı kurumlar, yapay zekâyı üç katmanda birlikte kurguluyor: Nerede değer yaratacağı net biçimde tanımlandığı yapay zekanın stratejisi; veriye erişim, kalite, mimari ve MLOps (makine öğrenme operasyonları) pratiklerinin kurumsallaştığı operasyon katmanı ile rollerin, yetkinliklerin ve teşvik sisteminin yeniden tasarlandığı insan katmanı. Bu üç ayak birlikte yürüdüğünde, insanlar ve makineler arasında hem yeni bir denge kurulur hem de kararların hızı artarken kalite ve sorumluluk çıtası düşmez.

Bugünün GPT, Grok, Gemini gibi büyük dil modelleri, özünde bir sonraki kelimeyi tahmin etmeye ayarlı olasılıksal sistemlerdir. Geniş veri kümeleri üzerinde, devasa hesaplama altyapılarıyla eğitilen bu modeller, bağlam içindeki örüntüleri yakalayıp insan yazımını istatistiksel olarak taklit eder. Bu yüzden “zekâ”dan ziyade yüksek kapasiteli bir dil simülasyonu yürütürler: bağlamı sıkıştırır, dağılımları öğrenir, en muhtemel devamı üretirler. Literatürdeki stochastic parrots yani istatistiksel papağanlar tartışması, tam da bu doğaya işaret eder; güçlü dil üretimi, kavramsal anlayışla karıştırılmamalıdır. Bunun yönetişim karşılığı nettir: çıktılar kanıtlanır, izlenir ve doğrulanır; model “nihai karar verici” değil, yardımcı olarak konumlanır.

Bu taklit gücünün sınırı, donanımın sınırlarıdır.

EN İYİ SORUYU SORAN EN DOĞRU CEVABI ALIR

Ödevler açıktır: Bugünün liderleri için iş akışlarını yeniden hayal etmek, işleri görev düzeyinde parçalayarak “insan-yapay zekâ orkestrasyonu” kurmak, çıktı kalitesini tarafsız metriklerle ölçmek ve etik ilkeleri işletme geneline yaymak. Çalışanlar içinse sürekli öğrenmeyi günlük rutine gömmek, veriyle düşünme becerisini geliştirmek ve yaratıcılığı öne çıkaran alanlarda derinleşmek. İnsan ve makinenin birbirini tamamladığı bu düzende, üretkenlik yalnız hızdan değil, daha iyi sorular sorma ve daha isabetli cevaplar üretme kapasitesinden doğmaktadır. Kısacası, en iyi soruyu soran en doğru cevabı alır…

Daha fazla bilgi ve son haberler için Ankara24.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:57
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 19 Kasım 2025 04:03 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Sultangazi de boşandığı eşinin eski kocasını öldürdü; şüphelinin iş yerinin önünde beklediği anlar kamerada

17 Kasım 2025 13:34see112

İstanbul için kriz kapıda: 50 günlük suyu kaldı

17 Kasım 2025 14:46see111

Rüşvetle gayrimenkul zengini oldular! Sistem İmamoğlu ve ekibine yaramış

17 Kasım 2025 19:38see110

TCDD 780 işçi alacak

17 Kasım 2025 08:50see110

Yerlikaya CHP binasına baskının nedenini açıkladı: Türkiye hukuk devletidir deseydiniz...

18 Kasım 2025 02:17see110

CHP nin sorusuna MHP nin yayın organından yanıt geldi Sözcü Gazetesi

17 Kasım 2025 15:37see109

Market denetimlerinde şoke eden görüntüler: Raflarda tarihi geçmiş tüm ürünler tespit edildi

17 Kasım 2025 17:57see109

Başsavcılıktan suç örgütüne darbe! 14 örgüt üyesi gözaltına alındı

17 Kasım 2025 18:00see109

İzmir de korku dolu anlar, seyir halindeki otobüs alev aldı

17 Kasım 2025 10:19see108

Neşeli Günler filmi gerçek oldu: Karşılıklı turşucu açtılar

17 Kasım 2025 18:42see108

Otomobilin çarptığı elektrikli bisiklet sürücüsü yaralandı; kaza anı kamerada

17 Kasım 2025 22:34see108

Muğla da AKP li Aydın Ayaydın’ın villasının bulunduğu alan için Danıştay’dan durdurma kararı

17 Kasım 2025 15:16see108

Çığ felaketi davası: Kulüp yöneticisi iddiaları kabul etmedi

17 Kasım 2025 16:08see108

Bursa da Doğu ve Güneydoğulu kanaat önderlerinden Terörsüz Türkiye ye destek Bursa Haberleri

17 Kasım 2025 09:22see107

İBB iddianamesini okuyan Bakırhan şaştı kaldı: Biz de yapıyoruz inşallah hakkımızda dava açmazlar

18 Kasım 2025 13:52see107

Karim Benzema emekli olacak mı? Kendisi açıkladı Futbol Haberleri

17 Kasım 2025 20:31see107

Şanlıurfa da çırağın kompresörle yaralanmasıyla ilgili savcılık açıklaması

17 Kasım 2025 12:10see107

Bir vaka da Niğde den, pastırma yedikten sonra fenalaştılar

17 Kasım 2025 15:11see106

Bugün ve yarın geçerli: Yurt içi biletler 1000 TL’den satışta

17 Kasım 2025 10:47see106

Giresun da uzman çavuş evinde silahla vurulmuş halde bulundu Giresun Haberleri

18 Kasım 2025 01:19see106
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları