Ankara24.com
close
up
Menu

Tayvan da Fung wong Süper Tayfunu alarmı!

Jackie Chan öldü mü? Sosyal medya söylentisine yalanlama magazin haberleri

Ümit Milli Futbol Takımı nın Ukrayna maçının biletleri ücretsiz olacak

Meteoroloji duyurdu: Kar yağışı başlıyor! Bu illerde yaşayanlar dikkat Sıcaklıklar sert düşüyor! Sağanak yağış yurt genelinde etkili olacak

Sabah yağışı İstanbul da trafiği durma noktasına getirdi: Yoğunluk yüzde 74 e çıktı VİDEO İZLE

Eşi için beIN Sports u bastı: İfadesi ortaya çıktı Sözcü Gazetesi

Van semalarında bulut ve ışık şöleni: Gündüz bulutların dansı, akşam büyülü manzaralar Van Haberleri

Hatimoğulları: Süreç ikinci aamaya geçti, demokratik siyaset zamanı Agos

Şırnak’ta emniyet ekipleri sınırda suçlulara geçit vermedi

Ancelotti den eski öğrencisine mesaj!

Ne yaptın Mourinho! İstediği transferleri görmelisiniz

3742 sayfalık İBB iddianamesinde İmamoğlu nun oğlu ve babası da yer aldı!

İtalya da İBB iddianamesi tepkisi: Absürt cezalandırma!

SON DAKİKA: Gebze faciasından geriye sadece Dilara Bilir kalmıştı! Dedesi konuştu: Hastaneden çıkar çıkmaz mezarlığa gitti

Hastaneye kaldırıldı! Brezilyalı yıldız Oscar korkuttu Fanatik Gazetesi Futbol Haberleri Spor

Meghan Markle 8 yıl sonra setlere döndü: Biraz paslanmışım ama harika hissediyorum

Tehlikeyi açık açık yazdılar: İsrail in Kıbrıs hamlesi kötü sonuçlanacak Dünya Haberleri

Mamdani den Trump a zeytin dalı: New York için Beyaz Saray la işbirliği şart

Çanakkale de hortum kamerada

3 kilosuna daire satın alınıyor: Askerler tarlanın başında gece gündüz nöbete başladı Sözcü Gazetesi

Hızın gölgesinde insan Düşünce Günlüğü Haberleri

Hızın gölgesinde insan Düşünce Günlüğü Haberleri

Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com duyuru yapıyor.

Hız geçer, mânâ kalır; kelâmın ağırlığı istikameti berraklaştırır, istikamet berraklaşınca tek tipleşen insanın perdesi aralanır. Farklılığını koruyan, haysiyetle kök salmış bir cemiyet, sessiz bir seher gibi ufukta belirir. Bu seher, kelimenin sabrı, yavaşlığın riyâzeti, fıtratın şefkati ve meşveretin ferâsetiyle doğar.

Doç. Dr. Kemal Şamlıoğlu

Zaman, kadrini yitiren bir cevher gibi parmaklarımızdan kayarken, an kıvılcım misali parlayıp sönüyor; idrâk, serapa gürültüye maruz kalarak kendi derinliğinden uzaklaşıyor. Kalbin sükûnu, tefekkürün nefesi dar koridorlarda zor ilerliyor; insan, vakti inşa etmek yerine vakte sürükleniyor. Medeniyet tasavvurunun omurgası hükmündeki mânâ kelimeden çekildikçe sûret büyüyor, hakîkat silikleşiyor ve biz, süratin büyüsüne kapılıp fıtratın sükûnundan kopuyoruz. Her geçen gün, mânâdan uzak her eylem bizi kendi benliğimizin dışına itiyor. Zaman, sabırla kavranan bir cevher olmaktan sıyrılıyor; zihnin tezekkürü, kalbin tahatturu unutuluyor ve insan, kendi tarihinin içinde kaybolmuş bir mütehayyir gibi kalıyor.

Bakışın kıblesi kalpten ekranın ışığına döndüğünde, maziyle ülfetimiz gevşiyor; mebde ile meâd arasındaki uzun hat, saniyelik kesitlere sıkışıyor. Tarih şuûru inceldikçe idrâk zayıflıyor; insan, istikamet duygusunu gündelik telaşın karmaşasında yitiriyor. Bir vakit kelime eşyaya ruh üflerdi; kelime ağırlaştığında düşünce berraklaşır, düşünce berraklaşınca hâl olgunlaşır, hâl olgunlaşınca cemiyet nizâm bulurdu. Şimdi kelime boşalınca mânâ savruluyor; metin yoruluyor, okuma zevki hızın yüzeyine indirgenince marifetle irfân arasındaki köprü sarsılıyor. Her kelime bir vitrin süsü, her cümle geçici bir yankı hâline geliyor. Tefekkürün sabrı aceleyle yer değiştiriyor, anlam anın hızı içinde tükeniyor ve kelâmın hikmeti sönüyor.

HAKÎKAT KESİNTİSİZ BİR HÂTIRANIN SÜREĞİNDE OLGUNLAŞIR

Edebiyat, bir cemiyetin ruh nakşıydı; şiirin sükûtu, nesrin uzun kıvrımı, bir paragrafta gizlenen efkâr insana kendi derinliğini hatırlatırdı. Sayfalar kalbin içine pencere açar, kelimeler insanın iç nizâmını kurardı. Bugün sûretler arttıkça ses çoğalıyor, hakîkatin ağır adımı vitrinler arasında siliniyor. İnsan artık düşünmüyor, yalnız tepki veriyor; her fikir bir saniyelik gösteriye, her kelime bir dijital yankıya dönüşüyor. Söz hikmetten uzaklaştıkça düşünce gövdesiz kalıyor. Düşüncenin gölgesi uzadıkça ruhun alanı daralıyor; insan, zihnin gösterisini kalbin sükûnuna tercih ediyor. Makineleşen çağ, ruhtan çok faydayı kutsuyor; kalbin zamanı yerine fabrikanın ritmini dayatıyor ve insan, üretim hattının bir uzvuna dönüşüyor.

Yeni olan her şey, eskiyi susturarak kendine alan açıyor; yenilik, devamın kisvesinde bir kopuşa dönüşüyor. Oysa hakîkat, kesintisiz bir hâtıranın süreğinde olgunlaşır. Eski, hatırlanması gereken bir kök olmaktan çıkarılıp yük sayılmakta. Yeninin cazibesi, geçmişi bastırdıkça insan hafızasızlaşıyor; hafıza silindikçe istikamet zayıflıyor. Her yenilik, biraz da hâtırayı unutuşa yakın bir eşiğe taşır. Eskinin bilgeliği veri gürültüsüne, geçmişin hikmeti anlık kırıntılara bırakılıyor. Lâkin hakîkat, daima devamın içinden konuşur. Kökü olmayan bir yenilik, rüzgârda savrulan bir yaprak misali tesirden yoksun kalır; sesi yükselir, fakat anlamı kısa sürer.

YENİNİN TEK SESLİ GALEBESİ ESKİNİN HİKMETİNİ GÖLGELİYOR

Sözün düşüşüyle birlikte düşünce de inceliyor. Kelâmın hikmeti kaybolduğunda aklın istikameti bulanıklaşıyor; bugünün insanı, sözün emaneti yerine gürültünün cazibesini öne çıkarıyor. Dijital sûretler arttıkça mânâ çekiliyor; tefekkür, ekrandaki bir hareketin parıltısına hapsoluyor. İnsan, kelimenin taşıdığı hakîkati duymak yerine, sesin uğultusunda savruluyor. Makineleşen zihin, duyguyu ölçüye, sezgiyi veriye tercüme etmeye çalışıyor. Her şey erişilebilir hâle geldikçe değersizleşiyor; mânâ, hesabın soğuk düzeninde sıradanlaşıyor. Bu sebeple çağımız, çeşitliliği taklit eden bir yeknesaklık içinde, insanı benzersiz kılan derinliğini aşındırıyor.

Metal vuruşların yeknesak adımı, düşüncenin metafizik omurgasını sarsarken simülasyon hakîkatin yerini alacak kadar yüksek bir uğultu üretiyor; ekranın parlak yüzeyi, derûnî idrâkin karanlık kuyularına inmeyi güçleştiriyor. Algoritmalar, seçimi kolaylaştırırken iradeyi gevşetiyor; ölçü çoğalırken mizân zayıflıyor ve akıl, faydanın çıplak hesabına kilitlenince kalbin yavaş ve derin nabzı işitilmez hâle geliyor. Kelâm, sır vasfını yitirdikçe kelime bir kabuğa dönüşüyor; gizem çekildikçe iç kudret derin bir sükûta gömülüyor ve mânâ, gürültülerin arasında kesik bir nefesin çırpınışına benziyor. Böylece yeninin tek sesli galebesi, eskiden kalan hikmeti gölgeleyip hafızanın köprülerini inceltiyor; köprüsü incelmiş bellek, istikamet ararken rüzgârın önünde savrulan bir yaprak gibi titriyor.

GERÇEK TERAKKİ AKILLA KALBİN BARIŞTIĞI YERDE BAŞLAR

İlerleme fikri bütünüyle idrâkin tekelinde kaldığında gönül gölgede kalıyor. Zihin hükmetmeye, kalp anlamaya yöneliktir; akıl hızla sonuç ister, kalp sabırla hikmet bekler. Aklın büyümesiyle ölçü çoğalıyor, mizân azalıyor; hesap kuvvetleniyor, sezgi sönüyor. İdrak, köksüz bir ilerleme peşinde koşarken gönül, bir an durup nefes almanın unutturulmuş faziletini arıyor. Terakkî, kalbin iştirâkinden yoksun kaldığında mekanikleşiyor; insan, niceliğin efendisi, mânânın yetimi hâline geliyor. Gerçek terakkî, akılla kalbin barıştığı yerde başlıyor; biri düzeni kuruyor, diğeri ruha yön veriyor. Kalpsiz bir idrâk medeniyet kurabilir; zira nizâm kurulur, ama ruh menziline eremez.

Yavaşlığın ilmi, atalete benzeyen bir gevşeme vehmini reddeder; tefekkürü mümkün kılan derûnî bir nizâmdır. Vakti israf eden alışkanlıklar terk edilince nefes genişler, kalp işitir, an hikmete kapı aralar. Günde kısa bir riyâzet, ruhun seyri misali, meşguliyetleri mihverine oturtur; dikkat berraklaşır, tezekkür güçlenir ve insan, vakti tüketen bir aktörden vakti inşâ eden bir varlığa evrilir. İnsan biriktirmek, eşyayı yığmaktan farklı bir sermayedir; muhabbetle kurulan irtibat, hürmetle tahkim edilen meclis, ilim sohbetiyle olgunlaşan muhît, ruhun mertebelerini çoğaltır. Selâm, ikram, nezâket görünmez direkler kurar; gösteri sönükleşir, hakîkat sessizce sözü devralır ve mânâ, kalbin eşiğinde bekleyen misafir yerine evin sâhibi olur.

Medeniyet, taş ile mermerden ziyâde mânâ ve edebin çilesiyle yoğrulur. Mânâ dirilince lisân vakurlaşır, lisân vakurlaşınca kalp sükûn bulur; kalp sükûn bulunca zaman, kadrini yeniden kazanır. Hız geçer, mânâ kalır; kelâmın ağırlığı istikameti berraklaştırır, istikamet berraklaşınca tek tipleşen insanın perdesi aralanır. Farklılığını koruyan, haysiyetle kök salmış bir cemiyet, sessiz bir seher gibi ufukta belirir. Bu seher, kelimenin sabrı, yavaşlığın riyâzeti, fıtratın şefkati ve meşveretin ferâsetiyle doğar. İnsan, kendi içinde kaybettiği vakti yeniden bulduğunda, medeniyetin kalbi bir kez daha uyanır.

Durumu takip etmeye devam edin, Ankara24.com her zaman en yeni haberleri sunuyor.
seeGörüntülenme:32
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 13 Kasım 2025 04:05 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Tayvan da Fung wong Süper Tayfunu alarmı!

11 Kasım 2025 17:30see109

Jackie Chan öldü mü? Sosyal medya söylentisine yalanlama magazin haberleri

11 Kasım 2025 11:36see109

Ümit Milli Futbol Takımı nın Ukrayna maçının biletleri ücretsiz olacak

11 Kasım 2025 17:43see109

Meteoroloji duyurdu: Kar yağışı başlıyor! Bu illerde yaşayanlar dikkat Sıcaklıklar sert düşüyor! Sağanak yağış yurt genelinde etkili olacak

11 Kasım 2025 08:36see108

Sabah yağışı İstanbul da trafiği durma noktasına getirdi: Yoğunluk yüzde 74 e çıktı VİDEO İZLE

11 Kasım 2025 09:49see108

Eşi için beIN Sports u bastı: İfadesi ortaya çıktı Sözcü Gazetesi

11 Kasım 2025 10:26see106

Van semalarında bulut ve ışık şöleni: Gündüz bulutların dansı, akşam büyülü manzaralar Van Haberleri

11 Kasım 2025 10:43see106

Hatimoğulları: Süreç ikinci aamaya geçti, demokratik siyaset zamanı Agos

11 Kasım 2025 14:01see105

Şırnak’ta emniyet ekipleri sınırda suçlulara geçit vermedi

11 Kasım 2025 10:33see105

Ancelotti den eski öğrencisine mesaj!

11 Kasım 2025 23:08see105

Ne yaptın Mourinho! İstediği transferleri görmelisiniz

12 Kasım 2025 08:55see105

3742 sayfalık İBB iddianamesinde İmamoğlu nun oğlu ve babası da yer aldı!

11 Kasım 2025 21:57see105

İtalya da İBB iddianamesi tepkisi: Absürt cezalandırma!

11 Kasım 2025 22:27see104

SON DAKİKA: Gebze faciasından geriye sadece Dilara Bilir kalmıştı! Dedesi konuştu: Hastaneden çıkar çıkmaz mezarlığa gitti

11 Kasım 2025 16:12see104

Hastaneye kaldırıldı! Brezilyalı yıldız Oscar korkuttu Fanatik Gazetesi Futbol Haberleri Spor

11 Kasım 2025 23:27see104

Meghan Markle 8 yıl sonra setlere döndü: Biraz paslanmışım ama harika hissediyorum

11 Kasım 2025 19:01see104

Tehlikeyi açık açık yazdılar: İsrail in Kıbrıs hamlesi kötü sonuçlanacak Dünya Haberleri

12 Kasım 2025 10:05see104

Mamdani den Trump a zeytin dalı: New York için Beyaz Saray la işbirliği şart

12 Kasım 2025 17:11see104

Çanakkale de hortum kamerada

11 Kasım 2025 13:48see104

3 kilosuna daire satın alınıyor: Askerler tarlanın başında gece gündüz nöbete başladı Sözcü Gazetesi

11 Kasım 2025 11:17see104
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları