Deprem geliyorum diyor, ya bekleyeceğiz ya da harekete geçeceğiz... Tek yol topyekûn seferberlik
Ankara24.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Her sarsıntı geçen her günün aleyhimize olduğunu gösteriyor. Ülke genelinde 6 milyon, İstanbul’da 1.5 milyon riskli konut dönüşümü bekliyor. Kamu, yasal düzenlemeler ve destek hamleleri ile süreci hızlandırmayı hedefliyor. Ama daha fazlası gerek...
Geçen onca yıl bize gösteriyor ki; ne tek başına yasal düzenlemeler, ne de vatandaşın istediği işe yaramıyor. Bakanlık, yerel yönetim, sivil toplum kuruluşları, özel sektör ve vatandaşın topyekûn seferberlikle ‘depreme hazır Türkiye’yi’ inşa etmesi gerekiyor. Aksi takdirde hâlâ hafızalarda olan 6 Şubat felaketinin yerini yeni acılar alacak...
Peki, hem kamu hem de vatandaş cephesinden bakarsak bugün atılması gereken en kritik adımlar neler? İşte yanıtları...
VATANDAŞ NE YAPMALI?
Kentsel dönüşümde en zorlu süreç karar aşaması. Özellikle çok sayıda konut olan yerlerde sadece uzlaşmak 2-3 yılı alıyor... Riskli evi dönüşüme girecek vatandaş haklı olarak en iyisini istiyor. Ama kimi dönüşüm alanlarında fedakârlık olmadan bu iş çözülemiyor.
Mesela riskli evi 100 metrekare olan vatandaş, evinin 70 metrekareye düşmesini kabul etmiyor, ‘Ben aynı evi isterim’ diyor. Oysa küçülen ev hem güvenli, hem eskisinden çok daha değerli olacak. Yapılan metrekare hesapları ile çok sayıda vatandaş, kendisinin yanında komşularının da can güvenliğini riske atıyor.
Yapılan son düzenlemeye göre; dönüşüm projeleri için hissedarların salt çoğunluğu (yüzde 50+1) yeterli. Ama müteahhitlerin çoğu yüzde 100 uzlaşı olmadan işe başlamak istemiyor. Ya da başlanılsa da açılan davalar ciddi zaman kayıplarına neden oluyor. Bu da dönüşümün önündeki ilk engelin riskli evde oturanın kendisi olduğunu gösteriyor.
GELİN ÖNCE DÖNÜŞÜMÜ ANLATALIM
Kentsel dönüşümün hızlanması için önce vatandaşın aklındaki soru işaretlerinin giderilmesi gerek. Çünkü kulaktan dolma bilgiler insanları korkutuyor ya da hatalı bilgilerle farklı beklentiler doğuyor. Bunun için bir farkındalık seferberliği düzenlenebilir. Belediyeler seçim döneminde yaptıkları etkinlikler gibi dönüşüm temalı toplantılar düzenleyebilir, her ilçede kurulacak ofislerle vatandaşın soruları yanıtlanabilir.
Özetle önümüzde çok da seçenek yok... Ya depremi bekleyip faturasını 81 milyon birlikte ödeyeceğiz, ya da harekete geçeceğiz...
KAMUDAN BEKLENTİLER
‘Vatandaş da riskli evi dönüşsün ister ama maliyet engeline takılıyor’ diyebilirsiniz, haklısınız da. Dönüşümün önündeki bir diğer engel de bu. Kamu finansal destekler konusunda önemli adımlar attı ama ihtiyaç daha fazla. Şöyle ki;
İstanbul’da yaşayanlar için ‘Yarısı Bizden’ kampanyası uygulanıyor. Kampanya kapsamında her bir konut için 875 bin TL hibe, 875 bin TL uygun şartlarda kredi ve 125 bin TL taşınma desteği veriliyor. Böylece her bir konut için 1 milyon 875 bin TL’lik finansman desteği sağlanmış oluyor. Bakanlık haklı bir bakış açısı ile kampanyayı İstanbul’dan başlattı ve bu kampanya ile 73 bin konut dönüştü. Ama son dönemde meydana gelen depremler ve uyarılar diğer iller için de adım atılmasının zorunlu olduğunu gösteriyor. Bu nedenle kampanya kapsamının genişletilmesi bekleniyor.
Bakanlık, evi dönüşüme giren vatandaşlara aylık kira desteği veriyor. İstanbul için 8 bin TL, Ankara, Antalya, Bursa, İzmir’de 6 bin 500 TL, diğer büyükşehirlerde 5 bin 500 TL, kalan tüm illerde ise 4 bin 500 TL ödeniyor. Rakamlar maalesef kira bedellerini karşılamakta yetersiz kalıyor. Bu nedenle dar ve orta gelirli dönüşüm kararı vermekte zorlanıyor. Bu noktada önemli bir çözüm yine bakanlıktan geldi. İstanbul’da 15 bin sosyal konut inşa edilecek, evi dönüşüme giren vatandaşlar geçici süre bu evlerde kiracı olacak. İstanbul ile başlayan bu çözümün diğer illere de yayılması gerekiyor. Gerekirse özel sektör işbirliği ile hızlanılması, riskli tüm illerde rezerv konutlar inşa edilmesi bekleniyor.
Bakanlık, kentsel dönüşüm kredilerine faiz desteği de sunuyor. Ancak kredi miktarlarının düşük kalması, yüksek faiz ve bankaların kredi vermek noktasındaki isteksizliği bu fırsatın kullanımını engelliyor. Uzmanlar, güncel maliyetler üzerinden düşük faizli bir kampanya yapılması halinde, dönüşüm sürecinin hızlanacağını dile getiriyor.
Kamu tarafında tek sorumluluk bakanlıkta olmamalı. Aslında bu işin merkezine yerel yönetimler konulmalı. Mahallesini, binalarını ve halkını en iyi tanıyan onlar... Bugüne kadar farklı kaygılarla dönüşüme mesafeli duran belediyeler artık harekete geçmeli. İlk adımları da risk envanteri çıkarmak olabilir. Çünkü bugün hâlâ net rakamlar verilemiyor.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:21
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 29 Ekim 2025 07:09 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















