‘Bazen en derin temas hiç dokunmamaktır’
Hurriyet sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, Ankara24.com duyuru yapıyor.
Oyuna sayılı günler kala büyük bir koşturma içinde. Çekim ve röportaja da provadan çıkıp geliyor. Bu yeni işinin heyecanı onda büyük. Ama her zamanki neşesinden de bir şey kaybetmemiş. Kendini “Genelde neşeliyimdir. Ama sinirlendiğim zamanlar da oluyor her insan gibi. Melankolik bir tarafım da var, onu da evimde yaşarım” diye anlatıyor. Çekim için gelen kostümleri giyerek bol bol poz veriyor. Ardından birer kahve eşliğinde başlıyoruz sohbete...
◊ Yeni oyunun ‘İyi Değilim Ama Anlatacak Kadar da Kötü Değilim’... Oyunun sözlerinden biri şu: “Kimse kimsenin vitrini olmayacak.” Bunu biraz açarak başlayalım. Bizler artık birilerinin vitrini miyiz?
Evet, bu benim için de geçerli, hepimiz vitriniz.
◊ Neden öyle düşünüyorsun?
Bu oyunda da söylediğim gibi beden ve ten sanatın önüne geçiyor. Onun için vitrin gibi hissediyoruz ve ben vitrin gibi hissetmek istemiyorum. Oysa o vitrinin arkası dolu, bu herkes
için de geçerli. O güzel kadınların, kızların da arkası çok dolu. Ama biz bir tek onların güzelliğini görüyoruz. Bunun sebebi de aslında onlar değil, onlara fırsat vermiyorlar. Onun için kimse kimsenin vitrini olmasın artık.
◊ Röportajlarda da birçok oyuncu, başarılarında yetenek kadar güzelliğin etkisi olduğunu kabul ediyor...
Çünkü onlar buna inandırıldı, tabii görsel bir iş yapıyoruz, güzellik önemli ama beden ve ten iyi bir konuşmanın, zekânın ya da yeteneğin önüne geçiyor. Setlerde mesela güzel kızların “Hayır, ben topuklu ayakkabı giymek istemiyorum” ya da “Ben burada makyajsız olmak istiyorum” deme şansları aslında ellerinden alınıyor. On-
lar da “Tamam, siz nasıl istiyorsanız kendimi öyle göstereyim” diyor.
◊ Sen kariyerinde bunu yaşadın mı?
Çok iyi hatırlıyorum, bir dizide bacaklarım beyaz diye, ki bence beyaz çok makul bir şeydir, “Bacaklarını spreyle bronzlaştıralım, böyle tuhaf duruyor” dediler, “Ne demek bu, beyaz tenli kadınım ve böyle çıkacak” dedim. Sektörün seni sunduğu bir ölçü, bir beden, bir renk, bir burun, bir ağız var, sen bunun içindeysen oradasın, değilsen
değilsin.
◊ Sen kendin gibi kalıp başarılı oldun. Bu durum bir mücadele gerektirdi mi?
Sen kendinden emin olursan, işini çok iyi yapıyorsan bir mücadeleye gerek kalmıyor. Ama mesela “Ayşe karakterini arıyoruz, çok zayıf olsun” diyorlarsa, ben aşırı iyi oynayabilirim ama sektör diyor ki: “İstediği kadar oynasın, ben bunu istemiyorum, diğer görseli istiyorum.” Ürün gibi bakıyor. Bu da ruhu bozuyor. Bu çok güzel kadınlar için de geçerli çünkü onların da alternatifi var, bu herkes için çok yıkıcı bir şey.
‘BU OYUN DEMLENE DEMLENE GELDİ’
◊ Tiyatro sahnesinde ilk kez yazıp, yönetip aynı zamanda oynadığın bir oyundasın. Bu da çok fazla değil mi?
Bazen oynadı, yönetti, yazdı falan gibi şeyleri duyduğumda bana da çok fazla geliyordu ama bu hikâye benim için çok başka bir şeye dönüştü, demlene demlene geldi... Evet, bir ara başkasını oynatmak, başkasının yönetmesini istedim ama sonra ben oynadım, partnerim de Deniz Karaoğlu.
◊ Nasıl demlene demlene geldi oyun?
Aslında oyunu beş sene önce dizi olarak yazdım. Sonra proje sinema filmine dönüştü. Fakat bir türlü olmadı. Hikâye dünyanın da değişimiyle dönüştü, öyle bir yere geldi ki bunu tiyatro oyunu yapmak istedim. Çok severek çalıştığım ve güven duyduğum bir yapım şirketi, Satsuma adı altında bir tiyatro oluşumu kurdu ve ilk oyun olarak bu iş çıktı.
◊ Yazdığın bir şeyi hem yönetmek hem oynamak zor muymuş?
Çok zor. Tabii yardımcı yönetmenimiz, asistanlarımız, yapımcımız var. Prova yaptıkça metinde neyin işleyip işlemediğini görüyorum, o çok iyi oluyor ama oynarken kendimi göremediğim için yönetmen gözü açısından zorluyor.
◊ Burada ilk kez bu oyundan haberi olan birine hikâyeyi nasıl anlatırsın?
Bir karı-koca hikâyesi. Hikâye aşama aşama açılıyor. Bir ilişki hikâyesiyle başlayıp dünyada ilişkiler konusunda bizi neyin beklediğine dair bir öngörü sunuyor. Zamanında annesi tarafından üstünde bir baskı kurulduğunu
düşünen bir kızın, annesini anlama hikâyesine de bir yandan şahit oluyoruz.
‘BİR YERDE GÖRÜP TANIŞTIĞI BİR KADINLA ALDATTI’
◊ Oyunda olduğu gibi hayatındaki bir kişinin seni sosyal medyadan aldattığını yakaladın mı?
Birinin beni sosyal medya üzerinden aldattığını hiç yakalamadım, aldatıldım ama beni sosyal medyada biriyle konuşarak değil, bir yerde görüp tanıştığı bir kadınla aldattı.
◊ Sevgilin sosyal medya üzerinden biriyle sadece yazışsa, bu aldatmayı affeder misin?
Yok, direkt bırakırım! Biliyor musun aldatmanın ötesinde sosyal medyadan bir sevgili arayışına girip onunla yazışma sürecini düşündüğüm zaman, yani benim için orada biter.
◊ Sosyal medyayla aran nasıl?
Benim sadece Instagram’ım var, aşırı seviyorum.
◊ Fake adresin var mı?
Yok, herkese de çok rahat bakarım, yanlışlıkla like ettiklerim oluyor arada, onu da bırakıyorum.
◊ Oradan hiç flört ettin mi?
Instagram üzerinden hayatımda flört etmedim. Zaten evden çıktığım da yok. Ben işkolik bir kadınım, boş ver flörtü.
Esra Dermancıoğlu’nun başrolünü Deniz Karaoğlu’yla paylaştığı yeni oyunu ‘İyi Değilim Ama Anlatacak
Kadar da Kötü Değilim’ 30 Ekim’de Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde ilk kez seyirciyle buluşacak.
‘SIRF CİNSELLİK İÇİN İTİBARLARINI, AİLELERİNİ KAYBEDİYORLAR’
◊ Oyunun tanıtımlarında “Biz yakınlaşmayı öğrendik, yakınlaşmamayı öğrenemedik” diyorsun. Nedir bu tam olarak?
Bizler hep yakınlaşmayı öğrendik ama yakınlaşmamayı öğrenemedik. Dokunmayı biliyoruz, çok rahat dokunabiliyoruz ama dokunmamayı hiç bilmiyoruz. Yani tenin dilini öğreniyoruz ama durmayı öğrenemedik.
◊ Biraz açar mısın?
Oynadığım Mine karakteri oyunda bir yerde kocasına “Bedene bağımlıyız, eğer bedeni, cinselliği yok edersen sanki hiçbir şey yok gibi” diyor. Bu erkek için de kadın için de geçerli. Sanki her şey bunun üzerinden yürüyormuş gibi. Düşün, insanlar sırf cinsellik için hayatlarını, itibarlarını, ailelerini kaybediyor. Bu da başta söylediğim o dokunma güdüsüyle oluyor. O hız ve duramamak, anlık bir şeyle her şey yok olabiliyor.
◊ Oyunda “Bir gün dokunmamak devrimi olacak” diyor, sence dokunmadan aşk olur mu?
Olur. Bazen en derin temas hiç dokunmamaktır.
‘GÖRÜNDÜĞÜM KADAR ÇAPKIN DEĞİLİM’
◊ Oyunun şöyle bir lafı daha var: “Biriyle kalabilmek zor mudur?” Sence?
Biriyle kalabilmek, olabilmek... Kardeşin, sevgilin, arkadaşın fark etmez. Dünyanın bu gidişatında, ilişki dünyasında bence çok zor. Bu çok zor olanı eğer iki taraf da istiyorsa oluyor. Yani gerçekten kalabilir misin? Keşke olsa.
◊ Sen biriyle yaşlanmak istemez misin?
İsterim ama yalnızlığı da çok seven biriyim, onun için de o topraklara artık girmiyorum. Ama çok kafama yatan biri olursa neden olmasın?
◊ Göründüğün kadar çapkın bir kadın değil misin?
İtiraf edeyim, göründüğüm kadar çapkın değilim. Bunu etrafım, beni çok iyi tanıyanlar iyi bilir.
‘BENDE YÜZLEŞME HASTALIĞI VAR’
◊ Yıllardır sektörün her alanında oldun. Kadınlar tüm dünyada fiziksel ve psikolojik olarak yaşadıklarını dile getiriyor. Sen neler yaşadın?
Bu illaki sanatçılara ve setlere özel bir şey değil. Benim başıma da geldi mi, geldi. Ben o zaman anne-babamla bunu paylaştım. Çok travmatik bir şey değildi ama yavaş yavaş büyüdükçe kadından da erkekten de çok mobbing yedim. Onun için bu duruma kadın veya erkek değil, insandan yediğim mobbing olarak bakıyorum.
◊ Ne yaptın bununla karşılaşınca?
Bende yüzleşme hastalığı var.
◊ Nasıl yüzleşirsin?
Asla karşılıklı yüzleşmem. “Gel bir konuşalım” olayını hiç sevmem, toplu halde konuşacağız, herkes duyacak. Çünkü yanlış anlaşılmaya mahal vermekten hoşlanmıyorum. Olayın olduğu yerde otorite kimse,
“Bir toplantı düzenleyelim” derim. Kendim de bir hata yaptıysam “Kusura bakma, bir hata yaptım” derim.
◊ Son olarak Fransa’yı sorayım. Orada bir evin var, orada hayat nasıl gidiyor?
Ben Türkiye’de oturuyorum. Yazları çalışmadığım dönemlerde oraya tatile gidiyorum.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:20
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 26 Ekim 2025 07:36 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















