Asgari ücrette 28 bin lira iddiası tepki çekti! “Kiralar zaten 25 bin lira olmuş!” Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com duyuruda bulunuyor.
Yıl sonuna yaklaşılırken milyonlarca çalışanı ilgilendiren asgari ücrete ne kadar zam yapılacağına ilişkin tartışmalar sürüyor. Bu yıl, işçi tarafını temsil eden sendikalar Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda yer almayacağını duyururken zammın ne şekilde belirleneceği ve ortalama zammın ne kadar olacağı merak konusu oldu.
Konuya ilişkin ANKA Haber Ajansı’na konuşan Türkiye Merkez Bankası'ndan emekli ekonomi uzmanı Dr. Ayhan Bülent Toptaş, günlük değil, bütüncül çözümler geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Vatandaşlar ise asgari ücretin en az 40-45 bin lira bandında olması gerektiğini ifade etti.
İŞÇİLER EN HASSAS GRUBU OLUŞTURUYORİşçi temsilinin olmadığı bir komisyonun "mantığa aykırı" olduğunu belirten Toptaş, "Bu asgari ücretin tespiti mantığına aykırı bir gelişme olur. Çünkü asgari ücret komisyonu devlet tarafından işveren ve işçiler tarafından oluşturuyor. Ama işçiler bu konuda en hassas grubu oluşturuyorlar. Çünkü en zayıf konumda olan kesim, özellikle enflasyon ve geçim sıkıntısıyla karşı karşıya olan kesim. O nedenle de mutlaka temsil edilmeleri gerekiyor. Bunun da bir çözümünün bulunması gerekiyor" dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısında değişiklik yapılacağı iddialarını da yorumlayan Toptaş, "aracı" önerisi getirerek, şunları söyledi:
"Baktığınız zaman devlet ve işverenin işçi kesiminin karşısında çoğunlukta olduğunu görüyoruz. Aracılık yapabilecek nitelikte komisyon üyeleri belirlenebilir. Belki üniversite hocalarından veya iş hukukuyla ilgili mahkemelerden kişiler komisyona dahil edilebilir. Bu şekilde uzmanlık sağlanabilir.
2013'ten beri Türkiye ekonomisinde meydana gelen bir bozulma var. Bu ekonomik bozulma, her türlü uzlaşmayı zorlaştırıyor. Bir tarafta işverenler var. İşverenler özellikle son ekonomik sıkılaşma nedeniyle kendilerinin zor durumda olduğunu belirtiyorlar ve sürekli bunu gündeme getiriyorlar.
Diğer tarafta işçiler gittikçe artan ekonomik baskılar altında eziliyorlar. Yani pasta küçülürken komisyonun şurasını burasını değiştirmek de çok geçici bir çözüm olabilir. Bizim bir taraftan bu konuda nasıl uzlaşacağımızı düşünürken bir taraftan da bu pastadaki küçülmeye neden meydana geliyor, bu pastayı yeniden nasıl yeniden büyüteceğimizi düşünmemiz gerekiyor" dedi.
"KOMİSYON DIŞI ÇÖZÜMLERE İHTİYAÇ VAR"
Hükümetin yer almadığı masanın olup olmayacağını da değerlendiren Toptaş, "Elimizdeki komisyonda devlet arada hakem, bir tarafta işverenler, bir tarafta işçilerin olduğu bir komisyon uygun gözüküyor.
Bugüne kadar ilk defa böyle büyük bir anlaşmazlık yaşanıyor. O nedenle bu dengeleri değiştirseniz de, komisyonun yapısını değiştirseniz de meselenin temeli ekonomik olduğu için çözüm bulmak çok zor. Şöyle kompozisyonu olan bir yapıyla bu sorun çözülür demek o kadar kolay değil. Çünkü hem işveren kesimi hem işçi kesimi büyük baskı altında. Komisyon dışı çözümlere ihtiyaç var” diye konuştu.
"YÜZDE 30'UN ÜSTÜNDE BİR ZAM GEREKLİ"Toptaş, asgari ücrete en azından yüzde 30 bandında zam yapılması gerektiğinin altını çizerek, şu ifadeleri kullandı:
"Şu an için yüzde 30’un üstünde bir zammın gerekli olduğunu düşünüyorum. Ama bunu söylemek kolay. Çünkü işveren kesimi de sürekli olarak çok zor durumda olduklarını söylüyorlar. O nedenle bu 30 bin liranın bulunup verilmesi de oldukça zor. Önümüzdeki birkaç ay içerisinde çok sorun yaşayacağımızı düşünüyorum. Ama bir taraftan da bu asgari ücret konusu çok daha büyük bir resmin bir parçası. O resmin düzeltilmesi gerekiyor" dedi.
Hedeflenen enflasyona göre zam yapılması durumunda sosyal ve kültürel birçok sorunu beraberinde getireceğini söyleyen Toptaş, şu ifadeleri kullandı:
"Hedeflenen enflasyon orta vadeli planda yüzde16 olarak açıklandı. Bu çok düşük olur. Diyelim ki 26-27 bin lira yapıldı. Ama bu önümüzdeki yıl çok ciddi sosyal sorunların da karşımıza çıkmasına yol açabilir. Zaten sosyal anlamda da bir bozulma görüyoruz. Ekonomik alan, sosyal alan, siyasal alan, kültürel alan bunlar hepsi birbiriyle ilişkili.
O nedenle siz isterseniz sabit de tutabilirsiniz. Yani iktidar gücünüzü kullanabilirsiniz. Ama sonuçta bunun sosyal, ekonomik, kültürel pek çok sonucu var. Artık insanların dayanılacak gücü kalmadı ve bunun yansımalarını bir şekilde görüyoruz. Bizim ekonomimizin güçlü ekonomiye geçiş programında olduğu gibi baştan ele alınıp hızlı bir şekilde iyileştirilmesine ihtiyaç var” dedi.
"KİRALAR ZATEN 25 BİN LİRA OLMUŞ"
İzmirli vatandaşlar da yeni yılda asgari ücrete ilişkin beklentilerini ANKA Haber Ajansı'na dile getirdi. Geçinebilmek için asgari ücretin 40 bin lira bandında olması gerektiğini belirten Mustafa Yıldız, "Asgari ücret en az 40-45 bin lira olması lazım. Yani öyle bekliyor, bekliyoruz ama pek yapmazlar, sanmıyorum olacağını yani. Yapsa en fazla yapacağı 27-28 bin lira yaparlar. Başka da yapmazlar. Kiralar zaten 25 bin lira olmuş, geçinemiyoruz" dedi.
"30 BİNDEN AŞAĞISI KURTARMAZ"Asgari ücretin 28 bin lira dolaylarına yükselmesi durumunda geçim sorunun devam edeceğin aktaran Mehmet Yılmaz, “Hiç bir zaman beklentilerimizi karşılamadı ama yapacak bir şey yok en az 30 binden aşağısı da kurtarmaz. 28 bin hayatta yetmez nasıl yetecek ki bu insanlara. Biz kendi insanlığımızdan vazgeçtik zaten kendi çocuklarımız düşünüyoruz onlar yaşasın diyoruz ama onları düşünen yok maalesef anca kendilerini düşünüyorlar” ifadelerini kullandı.
"EN AZ 40 BİN LİRA"Selçuk Çelik ise maliyetlere dikkat çekti ve "Bu zorlukta en az 40-50 bin lira olması lazım. Çünkü bir makarnaya 500 lira veriyorsun, bir kahveye 200-300 veriyorsun. Bir tatlı yemeye kalksan yine 300-400 lira. Bunlar artık ultra geliyor ve 22-23 bin lira bunları karşılayacak bir bütçe değil. Özellikle biz gençleri ve bizden sonraki liseli çağdaki gençler için imkansız.
En az olması gereken 40 bin lira ama bunu yaparken de asla enflasyondan dolayı yükseltmemeleri lazım. Şimdi asgari ücret 50 bin lira yapar ama maliyeti de yükseltirse bir anlamı kalmayacak yani. Maliyeti böyle tutup asgari ücreti yükseltmeleri gerekiyor. Başka bir yol yok bence" diye konuşurken, kulislerde konuşulan 28 bin lira iddialarına ilişkin şunları söyledi:
"Sanki harçlık verilmiş gibi. 'Bu aylık bizden olsun' dermiş gibi bir rakam olur o. Onun dışında ekstra bir etkisi olmaz. Ki o 28 bini verirken, kim bilir piyasaya ne kadar zam yapacaklar. Bunu bizden 30-35 bin lira olarak geri alırlar"
dedi.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:36
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 14 Kasım 2025 14:01 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















