Yeni araştırma hem umut veriyor hem korkutuyor: Avrupa’yı koruyan akıntı tehlikede! Hava durumu nasıl etkilenecek? Türkiye’yi bekleyen 6 tehdit…
Hurriyet sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com haber yayımlıyor.
İklim değişikliği, gezegenimiz üzerinde her geçen gün daha belirgin ve yıkıcı etkiler bırakıyor. Bilim dünyası, insanlık için kritik bir uyarıda bulunuyor: Atlantik Meridyen Devir Daimi Dolaşımı (AMOC), yani Körfez Akıntısı’nın da parçası olduğu dev okyanus akıntı sistemi, ciddi bir tehdit altında!
Yeni araştırmalar, bu sistemin zayıflamasının yalnızca Atlantik çevresindeki ülkeleri değil, tüm dünyadaki iklim dengelerini sarsabileceğini ortaya koyuyor.
İKLİMİ DENGELİYOR AMA ŞİMDİ RİSK ALTINDA
AMOC, tropik bölgelerden aldığı sıcak suyu Kuzey Atlantik’e taşıyarak iklimi dengeliyor. Bu sistem, Avrupa’nın kuzeyini sert kışlardan korurken, ABD’nin doğu kıyılarında sıcaklıkların ılıman kalmasını sağlıyor.
Bilim insanları, küresel ısınmanın bu doğal taşıma bandını kritik bir kırılma noktasına sürüklediğini belirtiyor. AMOC’nin çökmesi halinde, Avrupa’nın büyük bir kısmı aşırı dondurucu soğuklarla karşılaşabilir, Kuzeydoğu ABD’de sert kışlar ve yaz aylarında kuraklıklar görülebilir.
Florida ve doğu kıyılarında deniz seviyesi hızla yükselebilir; kasırgaların rotası ve şiddeti değişebilir, felaketlerin sıklığı artabilir. Tarım ve balıkçılık gibi sektörler ciddi zarar görebilir, enerji altyapıları büyük bir baskı altında kalabilir.
TÜRKİYE’DE NASIL SONUÇLAR ORTAYA ÇIKABİLİR?
İstanbul Aydın Üniversitesi Meteoroloji Uzmanı Dr. Güven Özdemir, AMOC çöküşünün Türkiye’yi doğrudan etkilemese de dolaylı olarak ciddi sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekiyor. Dr. Özdemir’e, bu çöküşün ülkemizde yaratabileceği etkileri sorduğumda, çarpıcı değerlendirmelerini paylaştı.
Dr. Güven Özdemir, “Enerji ihtiyacı için kullanılan fosil yakıtların tüm dünyada artması, atmosfer sıcaklığının aşırı bir şekilde yükselmesine neden oluyor. Bu durum, doğal afetlerin giderek çoğalması ve şiddetinin artmasıyla birlikte hava koşullarında geniş alanlarda olumsuzluklar yaşanmasına yol açıyor. Zaten iklim değişikliğinin en büyük sebeplerinden biri budur” dedi ve ekledi:
“Bu duruma bağlı olarak, buzulların erimesi, Arktik deniz buzunun azalması ve tatlı su kaynaklarının okyanus suyuna karışması gibi etkiler görülüyor. Okyanus suyundaki tuzluluğun azalması ve yoğunluğunun düşmesi, Körfez akıntısının hızında ve yönünde değişimlere neden olmaya başladı. Tüm bu değişiklikler, daha ağır iklim değişimlerine ve felaketlere yol açma potansiyeline sahip. Ayrıca, küresel ölçekte tüm yerkürenin hava dengesinde değişimlere sebep olabilir.”
2004 yapımı ‘Yarından Sonra’ filmi iklim değişikliğinin dramatik sonuçlarını gözler önüne seren ilgi çekici bir film. Jake Gyllenhaal’ın başrolünde yer aldığı bu film, Körfez Akıntısı’nın çökmesiyle tetiklenen bir dizi doğal felaketi anlatıyor. Filmdeki süper fırtınalar, tsunamiler ve aşırı hava koşulları, izleyicilere iklim değişikliği hakkında düşündürücü bir perspektif sunuyor. Şimdi ise gerçek hayatta benzer senaryoların yaşanma olasılığı, bilim insanlarının yaptığı araştırmalar ve uyarılarla daha da somut hale gelmiş durumda.
Dr. Özdemir’e göre özetle çöküşün gerçekleşmesi halinde Türkiye’yi bekleyen durumu 7 madde de sıraladı:
1- Biyolojik çeşitliliğin azalması
2- Sera gazlarının, özellikle karbondioksit emisyonlarının artması
3- Tarım ve hayvancılık sektörlerinde üretim kayıpları
4- Ani sıcaklık dalgaları ve ani yağış rejimleri gibi uç hava olaylarının artması
5- Gıda fiyatlarının yükselmesi ve gıda güvenliği sorunları
6- Küresel deniz seviyesinin yükselmesinin kıyı bölgelerine etkisi
Dr. Özdemir, çözümün fosil yakıtlardan hızla vazgeçmek ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi hızlandırmak olduğunu vurguladı: “Rüzgâr, güneş ve su enerjisinden maksimum düzeyde yararlanmak, ormanlık alanlarımızı korumak, denizlerimizi ve deniz çayırlarını iyileştirmek, iklim projeleri geliştirmek ve eğitim vermek hayati öneme sahip. Risk yönetimini her zaman öncelikli bir konu olarak tutmalıyız.”
YENİ ARAŞTIRMA ÇARPICI SONUÇLAR SUNUYOR: KÖRFEZ AKINTISI KURTULABİLİR
Yeni bir araştırma ise Batı Antarktika Buz Tabakası’nın erimesinin, Kuzey Atlantik’teki kritik okyanus akıntısı olan Körfez Akıntısı’nı (AMOC) kurtarabileceğini ortaya koydu. Ancak bilim insanları, buz tabakasının erimesinin beraberinde felaketleri de getireceği konusunda uyarıyor.
Güney yarımküredeki devasa buz kütlesi, yaklaşık 750.000 mil küp buz içeriyor. Bu miktar, Wembley Stadyumu’nu yaklaşık üç milyar kez doldurabilecek büyüklükte. Utrecht Üniversitesi’nden iklim bilimci Dr. Sacha Sinet’in yürüttüğü çalışmaya göre, Batı Antarktika Buz Tabakası eridikçe tuzlu su Kuzey Atlantik’e taşınıyor ve suyun, AMOC’nin hareketini sürdürmesi için yeterince yoğun kalmasını sağlıyor.
İstanbul Aydın Üniversitesi Meteoroloji Uzmanı Dr. Güven Özdemir
Ancak buz tabakasının erimesi, başka bir açıdan tam bir felakete yol açabilir. Bilim insanlarına göre deniz seviyesi 4,3 metreye kadar yükselebilir; bu da su baskınları, can kayıpları ve altyapı hasarlarını beraberinde getirebilir.
Dr. Sinet, “Hangi senaryonun daha kötü olduğunu söylemek zor” diyor. Uzmanlar, sera gazı emisyonlarının azaltılmasının hem Körfez Akıntısı’nı hem de buz tabakasını korumanın tek yolu olduğunu vurguluyor.
GERÇEKTEN DE BATI ANTARKTİKA BUZ TABAKASI AMOC’Yİ KURTARABİLİR Mİ?
Araştırmada, Batı Antarktika Buz Tabakası’nın erimesinin AMOC üzerindeki etkileri, CLIMBER-X adlı gelişmiş bir bilgisayar modeliyle incelendi. Model, bazı koşullar altında buz tabakasının eriyen suyunun AMOC’nin çökmesini önleyebileceğini gösterdi. Bu etki, eriyen suyun Güney Okyanusu’ndaki su katmanlarının davranışını değiştirerek Kuzey Atlantik’e biraz daha tuzlu su göndermesiyle ortaya çıkıyor. Bu sayede AMOC’nin hareketi, modelde öngörüldüğü kadarıyla sürdürülebiliyor.
Dr. Sinet, “Grönland Buz Tabakası’nın erimesi genellikle AMOC’yi istikrarsızlaştırırken, Batı Antarktika’nın erimesi belirli koşullar altında akıntıyı istikrara kavuşturabilir. Ancak zamanlama yanlış olursa, dengeleyici etki ortadan kalkar” diye ekliyor.
KÜRESEL ISINMANIN KARMAŞIK ETKİLERİ
Dünyada iki büyük buz tabakası bulunuyor: Grönland ve Antarktika. Batı Antarktika Buz Tabakası, su altında kalan ve iklim değişikliğine daha hassas bir bölge. Küresel ısınmanın devam etmesi durumunda her iki tabakanın hızlı erimesi, deniz seviyesinde ciddi artışlara ve felaketlere yol açabilir.
Sera gazı emisyonlarının azaltılması hem AMOC’yi hem de buz tabakasını korumanın tek yolu olarak öne çıkıyor. Dr. Sinet, “Emisyonlar yüksek kalırsa, AMOC’nin çöküp çökmeyeceğini anlamak ve toplumları hazırlamak için iklim etkilerini öngörmek hayati önem taşıyor” diyor.
Çalışmanın sonuçları, küresel ısınmanın yalnızca felaket senaryoları değil, aynı zamanda karmaşık ve bazen beklenmedik etkiler de yaratabileceğini ortaya koyuyor.
Bristol Üniversitesi’nden Jonathan Bamber, AMOC’nin çökmesi halinde Kuzeybatı Avrupa’nın ikliminin “tanınmaz hale geleceğini” belirtti. “Kışlar Arktik Kanada’ya özgü olacak ve yağış miktarı azalacak” diyen Bamber, “Bu tür bir iklim değişikliği, sadece hava koşullarını değil, aynı zamanda bölgedeki yaşam biçimlerini de köklü bir şekilde değiştirebilir” ifadelerini kullandı.
Daily Mail’in “Scientists have come up with an unusual way to stop the Gulf Stream collapsing and plunging Europe into another Ice Age - and it involves MELTING an ice sheet” başlıklı haberinden faydalanılmıştır.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:77
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 02 Aralık 2025 11:21 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















