Uykusuzluğun gizli bedeli: Zihin bulanıklığından kalp krizine
Ankara24.com, Haberturk kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
Birçok kişi uykusuzluğu “önemsiz bir rahatsızlık” olarak görse de bilimsel veriler tam tersini söylüyor. Kronik uykusuzluk, vücudu içeriden yavaşça tüketiyor. Uzun süre uyumayan kişilerde kalp-damar hastalıkları ve depresyon riski iki kat artıyor.
Stres seviyesini yönetmenin yolları neler?
Migrenin tedavisi mümkün mü?
UYKUNUN ÖNEMİ VE UYKUSUZLUĞUN ETKİLERİİnsan yaşamının vazgeçilmez bir ihtiyacı olan uyku, vücudun kendini yenilemesini ve biyolojik işlevlerin düzenli şekilde sürdürülmesini sağlar. Sağlıklı bir yetişkinin günde ortalama 7 ila 9 saat uyuması önerilir. Ancak bazı bireyler fiziksel ya da psikolojik etkenler nedeniyle uyuyamayabilir. Uykusuzluk süresi uzadıkça, bu durum hem bedensel hem de zihinsel sağlık üzerinde ciddi sonuçlar doğurabilir.
Uykusuzluk; stres, depresyon, yoğun iş temposu, düzensiz uyku alışkanlıkları, aşırı kafein tüketimi ya da bazı ilaçların kullanımı gibi nedenlerden kaynaklanabilir. Bunun yanı sıra uyku apnesi ve huzursuz bacak sendromu gibi uyku bozuklukları da uykusuzluğa yol açabilir. Ayrıca DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) olan bireylerde ve hamile kadınlarda uykusuzluk sıkça görülür.
24 SAATLİK UYKUSUZLUK VE BELİRTİLERİKısa süreli, örneğin 24 saatlik uykusuzluk, birçok kişinin yaşadığı yaygın bir durumdur. Ancak bu süreçte bedende ve zihinde çeşitli etkiler ortaya çıkar:
Konsantrasyon Bozukluğu ve Dikkatsizlik: Beynin odaklanma becerisi azalır, kişi günlük yaşamında hata yapmaya daha açık hâle gelir.
Yorgunluk ve Enerji Kaybı: Enerji seviyeleri düşer, kişi kendini halsiz ve bitkin hisseder.
Sinir Sistemi Üzerindeki Etkiler: Reflekslerde zayıflama, ruh hâli dalgalanmaları ve hafıza problemleri görülebilir.
Psikolojik Etkiler: Hormon ve nörotransmitter dengesinin bozulması stresin artmasına, sinirlilik ve agresif davranışlara neden olabilir.
48 SAATLİK UYKUSUZLUK VE ZİHİNSEL ETKİLERİ Uykusuzluk süresi 48 saate ulaştığında belirtiler daha yoğun hâle gelir ve bedensel işlevlerde ciddi yavaşlama gözlenir:
Beyin Fonksiyonlarında Azalma: Beyin hücreleri arasındaki iletişim zayıflar; karar verme, yaratıcılık ve problem çözme becerileri olumsuz etkilenir.
Hafıza ve Öğrenme Güçlüğü: Yeni bilgilerin öğrenilmesi zorlaşır, kısa süreli hafıza zayıflar.
Duygusal Dengesizlik: Duyguları kontrol etme becerisi azalır, stres ve gerginlik artar.
Sosyal ve İş Yaşamında Zorlanma: İletişim güçlüğü, sabırsızlık ve motivasyon düşüklüğü günlük hayatı olumsuz etkiler.
72 SAATLİK UYKUSUZLUK VE FİZYOLOJİK SONUÇLAR
Üç gün boyunca uyumamak, algıda ciddi bozulmalara neden olur. Kısa süreli mikro uykular artar ve vücut fizyolojik sınırlarını zorlamaya başlar.
Halüsinasyonlar ve Algı Bozuklukları: Nesneler olduğundan farklı algılanabilir, kişi hayal görmeye başlayabilir.
Bağışıklık Sisteminin Zayıflaması: Uyku sırasında salgılanan sitokin ve antikorların üretimi azalır, vücut enfeksiyonlara daha açık hâle gelir.
Kas Ağrıları ve Fiziksel Yorgunluk: Uykusuzluk iltihaplanmayı artırarak kas ağrılarına ve genel yorgunluğa yol açabilir.
Kalp ve Dolaşım Sistemi Üzerindeki Etkiler: Uzun süreli uykusuzluk, yüksek tansiyon ve kalp hastalıkları riskini yükseltir.
KRONİK UYKUSUZLUK VE UZUN VADELİ ETKİLER Uykusuzluğun üç aydan uzun süre, haftada en az üç kez yaşanması durumu kronik uykusuzluk olarak tanımlanır. Bu tablo, kişinin hem fiziksel sağlığını hem de yaşam kalitesini kalıcı şekilde etkileyebilir.
FİZİKSEL SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLERNREM (hızlı göz hareketi olmayan) uyku evresi kalbin dinlenmesi ve yenilenmesi açısından kritik öneme sahiptir. Ancak kronik uykusuzluk, bu evrenin yeterince yaşanmasını engelleyerek kalp hastalıkları, hipertansiyon ve diyabet riskini artırabilir.
MENTAL SAĞLIK ÜZERİNDEKİ ETKİLER
Uykusuzluk ve depresyon arasında çift yönlü bir ilişki vardır. Uykusuzluk depresyonu tetikleyebilir ya da depresyon uykusuzluğa yol açabilir. Ayrıca uykusuzluk anksiyete bozukluğu, sinirlilik ve konsantrasyon eksikliği gibi belirtilerle de kendini gösterebilir.
UYKUSUZLUKLA BAŞA ÇIKMA YÖNTEMLERİ Uykusuzluk çoğu zaman yaşam tarzı değişiklikleri ve uyku hijyeni ile kontrol altına alınabilir. Bazı durumlarda tıbbi tedavi veya terapi desteği gerekebilir.
UYKU HİJYENİ VE ORTAM DÜZENİUyku hijyeni, uykuya dalmayı kolaylaştıran ve uyku kalitesini artıran alışkanlıklar bütünüdür.
Yatak odasının sıcaklığı 18-22°C arasında olmalıdır.
Gürültüsüz, karanlık ve rahat bir ortam sağlanmalıdır.
Teknolojik cihazlar yatmadan en az 1 saat önce bırakılmalıdır.
GEVŞEME TEKNİKLERİProgresif kas gevşemesi: Kasları 5–10 saniye kasıp ardından gevşetmek rahatlamayı sağlar.
4-7-8 nefes tekniği: 4 saniye nefes alınır, 7 saniye tutulur, 8 saniye verilir. Bu yöntem sinir sistemini sakinleştirir.
BESLENME VE YAŞAM TARZI Kafein ve alkol tüketimi özellikle akşam saatlerinde sınırlandırılmalıdır.
Triptofan, magnezyum ve B vitamini içeren besinler (hindi, yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler) uykuya yardımcı olur.
Melisa ve papatya çayı rahatlatıcı etkiye sahiptir.
Düzenli egzersiz yapmak, stresi azaltır ve uyku kalitesini artırır.
MELATONİN VE DİĞER TAKVİYELERMelatonin hormonu uyku döngüsünü düzenler. Ancak melatonin veya benzeri takviyeler doktor önerisi olmadan kullanılmamalıdır.
PROFESYONEL DESTEK VE TERAPİLER Uykusuzluk uzun süre devam ediyorsa bir uyku bozuklukları uzmanına başvurulmalıdır.
Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT): Uykuya engel olan olumsuz düşünceleri kontrol etmeye yardımcı olur.
İlaç Tedavisi: Hekim kontrolünde kısa süreli kullanım için sakinleştirici etkili ilaçlar tercih edilebilir.
Görsel Kaynak: shutterstock
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:19
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 15 Kasım 2025 11:24 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















