Pembe Köşk’teki koltuğun sırrı
Hurriyet sayfasından alınan verilere göre, Ankara24.com bilgi veriyor.
İnönü Vakfı, Türkiye’nin 2’nci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün evi Pembe Köşk’te çok özel bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Filiz Gencer’in küratörlüğünde “Mavilim’den Yunus Emre Oratoryosu’na, Cumhuriyet’in Başkentinde Müziğin Serüveni” sergisi önceki gün ziyaretçilere sunuldu. Sergi ile Osmanlı’dan devralınan kültür mirasının Cumhuriyet’e aktarılması sürecinden başlayarak, Atatürk’ün ulusal müziğin evrensel düzeye getirilmesi için başlattığı müzik devriminin izi sürülüyor. Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde izlenen müzik, sanat politikaları, yapılan kurumsal düzenlemeler, etkinlikler ve bu yolda hizmet veren kişiler tanıtılıyor. İnönü Vakfı Başkanı ve İnönü’nün kızı Özden Toker’in ev sahipliğinde gerçekleşen sergi, sanat ve siyaset dünyasından önemli isimleri de bir araya getirerek dikkat çekti.
İSMET İNÖNÜ’YE ÖZEL
Sergide ayrıca aileye ait özel eşyalar da sanatseverlerin ilgisine sunuldu. Bu eserlerden en dikkat çekeni ise İsmet Paşa’nın ve eşi Mevhibe İnönü’nün 1930’lu yıllarda Cebeci’deki Konservatuvar Binası’nın salonunda klasik müzik konserleri dinlemek için kullandıkları berjer koltuklar oldu. Edinilen bilgilere göre de bu tarihi teknolojik düzenekli koltuğun 1929 yılına uzanan ilginç bir hikâyesi bulunuyor. Tarihi Musiki Muallim Mektebi binası, 1929’dan itibaren Ankara’nın başlıca konser mekânlarından biri oldu. Burada verilen konserlerin en devamlı izleyicileri ise İsmet Paşa ve ailesiydi. İsmet Paşa’nın her iki kulağında da otoskleroza bağlı mikst tip işitme kaybı bulunuyordu. Konserleri rahat izleyebilmesi için de 1930’larda kendisi için özel bir koltuk yaptırıldı.
İKİ YANINDA HOPARLÖR
1980’li yıllarda bina Mamak Belediyesi’ne devredilince içindeki eşyalar Hacettepe Üniversitesi’nin Beşevler’deki yeni konservatuar binasına gönderildi. Eşyalar arasında İsmet Paşa ve Mevhibe Hanım’ın özel koltukları da vardı. Depo yıllar sonra, o dönem Konservatuar Müdürlüğü de yapan Prof. Dr. Erol Belgin tarafından açıldı. Her iki yanında hoparlörler bulunan deri koltuğun sol kolçağı üzerinde mekanik bağlantı ile çalışan bir akustik fan ve bu fana çarpan ses titreşimlerinin berjer koltuğun her iki tarafına yerleştirilen ses toplayıcıları tarafından yükseltilerek her iki kulağa da 30-40 dB’lik bir amplifikasyonla iletildiği bir düzenek bulunuyordu. Koltuğunun yanındaki bir düğmeye basıldığı zaman bu düzenek devreye giriyor ve bu yolla İsmet Paşa müziği rahatça dinliyordu.
‘KADROLU SEYİRCİ’
Hayatı boyunca sanata ve klasik müziğe ilgi duyan İnönü, ailesini ve çevresini de müzikle ilgilenmeleri için yüreklendirmişti. Batı müziğini insanların ancak çok dinleyerek sevebileceği inancıyla her fırsatta konserlere, hatta konser provalarına gitmeye çalışmıştı. Bir gazeteci tarafından da kendisine “kadrolu seyici” lakabı yakıştırılmıştı.
SAYGUN’UN DİPLOMASI
1948 yılında İnönü Sanat Armağanı yarışmasını müzik kategorisinde “Yunus Emre Oratoryosu” ile kazanan Besteci Ahmet Adnan Saygun’a verilen diploma da ilk kez sergileniyor. “Yunus Emre Oratoryosu”, İnönü Sanat Armağanı’nı müzik dalında alan ilk ve son eser oldu.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:60
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 27 Ekim 2025 07:06 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















