Paralimpik Judocu Yeşilyurt: Engelimi avantaja çevirdim
Dha sayfasından alınan verilere göre, Ankara24.com bilgi veriyor.
Paralimpik milli judocu Döndü Yeşilyurt 1993 yılında Samsun’un Alaçam ilçesine bağlı Vicikler Köyü’nde doğdu. 8’inci sınıfta 'tavuk karası' adı ile bilinen göz hastalığına yakalanan Döndü Yeşilyurt, tedavisi olmayan bu hastalık ile hayatını devam ettirmek zorunda kaldı. Üniversitede Turizm Rehberliği ve Seyahat Acentacılığı bölümünü okuduktan sonra görme engellilerde spor branşlarıyla tanıştı. İlk olarak atletizmle spora başlayan Yeşilyurt, Türkiye şampiyonlukları elde etti. Aynı dönemde haltere yönelerek 2017 yılında Türkiye rekorları kırdı. 2018 yılında Mısır’da düzenlenen Dünya Görme Engelliler Halter Şampiyonası’nda benchpress kategorisinde dünya şampiyonu, powerlifting kategorisinde ise dünya ikincisi olarak iki madalya kazandı ve İstiklal Marşı’nı okuttu. Ankara’da antrenörü Fikret Popur’un yönlendirmesiyle judoya başlayan Yeşilyurt, fiziksel gücü ve azmi sayesinde kısa sürede milli takıma seçildi. 2022 yılında Azerbaycan’ın Bakü kentinde düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda 57 kilogram J1 kategorisinde dünya şampiyonu oldu. Aynı turnuvada kadın takımıyla birlikte dünya üçüncülüğü elde etti.

‘HAYATTA BAŞARMAK ZORUNDA OLDUĞUMUN FARKINDAYIM’
8’inci sınıfta göz problemiyle karşı karşıya gelen milli judocu Döndü Yeşilyurt, “İlk başta yüzde 70 görme engelim olduğunu öğrendim. Lise hayatım o yüzden biraz zor geçti. Şu an 10 yıldır çok hızlı bir şekilde ilerlediği için son raporumda %90 seviyesinde kaybım var. Sadece yüzde 10 görebiliyorum. Spor hayatıma, normal hayatıma devam edebiliyorum. Kaybım yüzde 90 seviyesinde olmasına rağmen, bu benim spor yapmamı ve ilerideki hayatımı olumsuz bir şekilde etkileyeceği düşüncesi olmuyor. Çünkü hayatta hep başarmaya başladıkça ve bir engel olarak görmüyorum. Zaten bir engel olarak görseydim bu kadar şeyi başarmam mümkün olmazdı. Ben aslında engelimi avantaja çevirmiş kişilerden birisiyim. Zorluklardan geldiğim için hayatta başarmak zorunda olduğumu daha çok farkındayım. Görme engelli, bedenseli engelli, işitme engelli bir engelli olmak, hayatta dezavantajlı olmak anlamına gelmiyor benim için. Spor sayesinde hayatta beklemedikleri noktaya gelebilir. Çünkü spor evrensel bir haktır ve herkesin ulaşılabilir olması gereken bir araçtır. Başaracağıma inanıyordum ve kendimi geliştirmem gerektiğini biliyordum” diye konuştu.

‘BANA SAYGIYI VE SAVUNMAYI ÖĞRETTİĞİ İÇİN JUDOYU SEÇTİM’
Judo sporunda kendisini ileri seviyeye taşıması gerektiğini belirten Yeşilyurt, “Başaracağıma inanıyordum ve kendimi geliştirmem gerektiğini biliyordum. Bu yüzden koronavirüs sürecinden sonra 3 ay Slovenya’ya judo eğitimine gittim. Sonra Paris Paralimpik Oyunları’nda yenildikten sonra yenilmek beni çok üzdü ve daha çok kendimi geliştirmek için üç ay yine kendi masraflarımı kendim karşılayarak Japonya Tokyo'da, judo eğitimine gittim. Bu arada judonun ana vatanı olan, dünya okullarından biri olan Kodokan Judo Okulu’nda seminerlere katıldım. Oradan birincilik sertifikaları aldım ve üç ay boyunca orada Japon judocularla antrenman yaptım. Ülkeme geldiğimde de bu emeğimin karşılığını almaya başladım. Çünkü 2025 ilk Dünya Şampiyonası'nda kadın görme engeller milli takım olarak ilk defa tarihte Dünya şampiyonu olduk takımlar kategorisinde. İki ay önce Eylül 2025 tarihinde Avrupa Şampiyonası'nda da finale çıkarak Avrupa ikinciliği madalyamı J2 kategorisinde getirmeyi başardım. Benim için judo çok özel bir spor çünkü judonun felsefesinde saygı, nazik ve kibar olmak felsefe açıdan ön planda. Hem fiziksel ve zihinsel gelişimin yanında güç kullanmadan karşı tarafın gücünden ve enerjisinden yararlanarak avantaja dönüştürerek kendimizi dengeli bir şekilde savunmaya çalıştığımız bir spor. Benim için kendimi savunabileceğim bir spor yapmak hayattaki hedeflerimden birisiydi. Judo hem saygıyı hem de savunmayı bana hayatta öğrettiği için Judo sporunu seçtim” dedi.

‘FAZLA ÇALIŞTIĞIM İÇİN BAŞARILI OLDUĞUMU DÜŞÜNÜYORUM’
Judonun çok özel bir spor olduğunu ifade eden Yeşilyurt, “Judonun felsefesinde saygı, nazik ve kibar olmak ön planda. Hem fiziksel ve hem zihinsel gelişimin yanında güç kullanmadan karşı tarafın gücünden ve enerjisinden yararlanarak avantaja dönüştürerek kendimizi dengeli bir şekilde savunmaya çalıştığımız bir spor. Benim için kendimi savunabileceğim bir spor yapmak hayattaki hedeflerimden birisiydi. Judo hem saygıyı hem de savunmayı bana hayatta öğrettiği için judoyu seçtim. Burada Sinan hocamız, Rahman hocamız ve Barış hocamızla birlikte disipline ederek doğru geliştirmeye çalışıyorum. Bir insan çok çalıştığında zaten vücudu tekniği doğru öğreniyor. Doğru şekilde karşılık vermeyi öğreniyor. Görme engelim olmasına rağmen normalinden fazla çalıştığım için bence başarılı olduğumu düşünüyorum. Çünkü vücut mental olarak bazen yorgun olsa bile kendi refleksleri açık olduğu için hem savunmada hem saldırıda her zaman refleks olarak kendini geliştirmiş oluyor” diye konuştu.
�


 Görüntülenme:73
Görüntülenme:73 Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 31 Ekim 2025 15:28 kaynağından arşivlendi
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 31 Ekim 2025 15:28 kaynağından arşivlendi



 Giriş yap
Giriş yap
 Haberler
Haberler Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Hava durumu Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Manyetik fırtınalar Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Namaz vakti Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Değerli metaller Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Döviz çevirici Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Kripto para Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Burçlar Türkiye'de Soru - Cevap
Türkiye'de Soru - Cevap İnternet hızını test et
İnternet hızını test et Türkiye Radyosu
Türkiye Radyosu Türkiye televizyonu
Türkiye televizyonu Hakkımızda
Hakkımızda İletişim
İletişim 
 

 
 
 







 
 En çok okunanlar
En çok okunanlar



















