Muhalefetin asgari ücret talebi netleşiyor: Babacan da hükümete çağrı!
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, Ankara24.com duyuru yapıyor.
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, TBMM’de düzenlenen Yeni Yol Grup Toplantısı’nda 2026 bütçesi, enflasyon, asgari ücret ve sosyal politikalar üzerinden hükümete sert eleştiriler yöneltti. Bütçede faiz ödemelerine ayrılan payın sosyal yardımları üçe katladığını söyleyen Babacan, “Hükümet kimin derdiyle dertleniyor? Fakir fukaranın mı, faiz lobilerinin mi?” ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE, ÜÇ KURUŞLA HAYATTA KALMAYA ÇALIŞANLARIN ÜLKESİ OLDU"2026 bütçesinde faiz ödeneğinin 2,7 trilyon lira seviyesine çıkartıldığını, sosyal yardımların ise 917 milyar lirada kaldığını belirten Babacan, bu durumun Türkiye’nin sosyal devlet niteliğinden uzaklaştığının göstergesi olduğunu söyledi. Yoksulluğun derinleştiğini, marketlerde sebze-meyvenin artık kiloyla değil taneyle satıldığını vurgulayan Babacan, bu ifadeleri kullandı:
"ASGARİ ÜCRETTEKİ ARTIŞIN EN AZ YÜZDE 50 OLMASI LAZIM""2026 bütçesindeki faiz ödeneği, sosyal yardımlara ayrılan 917 milyar liranın nerdeyse üç katı. Başka bir ifadeyle, toplumun yardıma muhtaç en yoksul kesimlerine ayrılan ödenek, zaten parası olup faize yatıranlara ödenecek rakamın sadece 3’te biri. Ülkemiz, sosyal devlet olmaktan her geçen gün biraz daha uzaklaşıyor. Yoksulluk arttı, fakir fukaralık diz boyu. Emeklimiz, asgari ücretlimiz sadakaya, fitreye muhtaç oldu. “Kiramızı ödeyemez haldeyiz!” diyorlar; sokağa atılmaktan korkuyorlar. Ülkemizin yarınları, tutulmayan vaatlerle kararıyor. Milletimizin umudu, yıllardır ertelenen sözlerle tüketiliyor. Ve bugün Türkiye, refah yolunda ilerlemek yerine; giderek daralan bir darboğazın içinde sürükleniyor. Dar ve sabit gelirli milyonlar, enflasyonun ağır yükü altında ezildi, ezdirildi. Gelir adaletsizliği tarihinde görülmemiş seviyelere ulaştı.
Türkiye; üç kuruşla hayatta kalmaya çalışanların ülkesi oldu. Koskoca ülke Survivor setine döndü. Bu tablo bizi kahrediyor. Çarşıya, pazara, markete, manava gittiğimizde, sebze meyvenin kiloyla değil taneyle satıldığını görüyoruz. Bir zamanların bolluk ülkesi oldu yokluk ülkesi Her gün ama her gün, insanımızın onurunu, haysiyetini ayaklar altına alan bir durumla karşı karşıyayız. Orta direğin yok olduğu ülkemizde, yoksul insanların oylarıyla ayakta kalabileceğine inanan bir iktidarla mücadele ediyoruz. Yoksullaşan halkı kendine bağımlı kılmaya çalışan, vatandaşın başını kaldırmasına bile imkân vermeyen, bu ortamdan siyasi nema elde etmeye çalışanlarla mücadele ediyoruz."
Emekli maaşları üzerinden yapılan tartışmalara da değinen Babacan, açlık sınırının 29 bin 828 liraya yükseldiğini, en düşük emekli maaşının ise 16 bin 881 lirada kaldığını hatırlattı. 16 milyon emeklinin büyük kısmının bu seviyede gelirle yaşadığını hatırlatarak bu ifadeleri kullandı:
"KEMER SIKMAYI DEVLETTEN BAŞLATACAKSINIZ""Emekli maaşlarının geldiği şu duruma bir bakın. Açlık sınırı 29.828 TL, en düşük emekli maaşı: 16.881 TL. Bakın 16 milyondan fazla emeklimiz var, ancak 25 bin liranın üzerinde maaş alan emekli sayımız sadece 640.000. Durum içler acısı. Yıl sonu yaklaşırken, asgari ücret hesapları da gündemde artık. Daha rakam masaya gelmeden hedefler, projeksiyonlar havada uçuşuyor. Söyledik söylüyoruz, 2025 başında asgari ücret ilk defa “gerçekleşen” değil, ”beklenen” enflasyona göre belirlendi. İşçimizin enflasyondan doğan hakkı %45 iken, %31 artış verildi. Asgari ücretlimizin geçen seneden %15 alacağı var. Bunu bir kenara yazın. Az önce açıklanan Kasım enflasyonundan sonra artık kesinleşti, bu yılın enflasyonu da %30’un üzerinde gerçekleşecek. 15 artı 30, etti mi 45? 45’i de bir kenara yazın. Pazartesi günü açıklandı. Ekonomi %3,7 büyüdü diyorlar. Büyümeden de bir %5 refah payı, zaten işçimizin hakkı. 45’e 5 daha ekle, etti 50. Yani, asgari ücretteki artışın en az %50 olması lazım. Hesap çok basit. %50’den az bir artış, hakka da vicdana da sığmaz.
Şunu da vurgulamak isterim ki, bu %50 hesabı, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına göre. Peki, TÜİK’in rakamlarına güveniyor muyuz? Hayır, çünkü TÜİK şeffaf değil. Eskiden açıkladığı ürün fiyatlarını artık açıklamıyor. Enflasyon rakamı budur, inanın diyor. Biz ne diyoruz? “Doğru hesaptan kaçmaz. Hesabına güveniyorsan, ürün fiyatlarını açıkla, insanlardan saklama” diyoruz. Bir başka önemli konu da, Temmuz ara zammı. Enflasyonun çok düşük olduğu yıllarda bile 1 Temmuz’da mutlaka bir ara zam verilirdi. 2025’de bu da verilmedi. Unutturulmaya çalışılıyor. Bakın, asgari ücretle, açlık sınırı arasındaki makas nasıl açıldı"
Enflasyonla mücadelenin üç ayaklı bir politika gerektirdiğini, ancak hükümetin faiz artırıp vergileri yükselterek maaşları baskılamak dışında bir yöntem izlemediğini söyleyen Babacan, kamuda tasarrufun hayata geçirilmediğini, ihale kanununun düzeltilmediğini, yapısal dönüşümlerin yapılmadığını belirtti. “Gerçek bir mücadele istiyorsanız kemer sıkmayı emekliden, işçiden değil devletten başlatacaksınız” ifadesini kullandı.
Babacan 'Af' düzenlemesinin genişletilmesini istedi
Konuşmasında aile bazlı “asgari gelir desteği” önerisini de anlatan Babacan, ihtiyaç sahibi ailelerin gelirinin devlet tarafından belirli bir seviyeye tamamlanmasını öngören modeli tekrar hatırlattı. Türkiye’nin imkânlarıyla yoksulluk sarmalını hızla tersine çevirebileceğini belirterek, "Parti programımızda da yer aldığı gibi aile bazlı, vatandaşlarımızın gelir ve geçim durumunu baz alıp, bu geliri asgari bir seviyeye tamamlayacak farkın devlet tarafından ödenmesidir. Bakın ne yapacağız: Bir ailede kaç kişi yaşıyor? Gerçek ihtiyacı ne? Önce bunu hesaplayacağız. Peki, bu aileye toplam ne kadarlık bir gelir giriyor şu anda? Onu da hesaplayacağız. İşte o ihtiyaç rakamıyla, toplam mevcut gelir arasındaki farkı devlet ödeyecek. “Asgari gelir desteği” sistemi bu. Hepsi hazır. Kısacası vatandaşlarımızın yoksulluğa, sefalete terk edildiği bir Türkiye’ye razı olmayacağız. Az kaldı. Sağlam adımlarla, Türkiye’yi bir kabustan uyanma hızında iyileştireceğiz inşallah" dedi.
KIŞ SAATİ TEPKİSİKış saati uygulamasını da eleştiren Babacan, gün doğumunun büyükşehirlerde sabah 08.30’a kadar sarktığını, çocukların karanlıkta okula gitmek zorunda bırakıldığını söyleyerek uygulamanın kaldırılmasını istedi. Güvenlik kaygılarının arttığını dile getiren Babacan, “Bu inat damattan kaldı, artık vazgeçin” dedi.
Gençlere yönelik mesajlarında ekonomik sıkıntılar, işsizlik ve barınma sorunlarına dikkat çeken Babacan, gençlerin diplomalarının değersizleştirildiğini savunarak, özgür üniversiteler, yeterli yurt kapasitesi, profesyonel ordu ve liyakate dayalı bir istihdam sözü verdi.
ENGELLİLER İÇİN ÇAĞRI3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle yaptığı değerlendirmede engellilerin eğitim, istihdam ve erişim alanlarında ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu söyleyen Babacan, kamuda engelli istihdam kotasının uygulanmadığına dikkat çekti ve devletin kendi kanunlarına uyması çağrısı yaptı.
AF DÜZENLEMESİ AÇIKLAMASIAdalet alanında ise 11. Yargı Paketi’nin infazda eşitliği sağlamaktan uzak olduğunu belirten Babacan, “Eğer hakkıyla bir düzenleme yapmak istiyorsanız “Anayasal düzene karşı kalkışma suçu” dışında kalan suçlar arasında ayrım yapmayın. “İnfazda eşitliği” böyle sağlayın. 11.Yargı paketinin komisyon ve genel kurul çalışmaları sırasında eksik bırakılan hususları tamamlayın ve başından bu yana dile getirdiğimiz “Cezada adalet, infazda eşitlik” ilkelerini teklifin metnine de ruhuna da hakim kılın. Bu yönde atacağınız adımlara arkadaşlarımız destek vereceklerdir. Öte yandan, hepimiz iyi biliyoruz ki, infaz yasamız yamalı bohçaya dönmesinden rahatsızız Yeni bir infaz yasası yapmak ve bunu tüm paydaşlarıyla görüşerek meclisten bir uzlaşı ile çıkarmak adaletin hakkın gereğidir" ifadelerini kullandı.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:90
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 03 Aralık 2025 11:56 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















