İki milyondan fazla kadın incelendi, sonuçlar oldukça endişe verici! Doğum kontrol hapları o korkunç hastalığa neden oluyor olabilir
Hurriyet sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com duyuru yapıyor.
Uzun yıllardır yapılan çalışmalar, hormonal doğum kontrolü ile meme tümörü geliştirme riski arasında bir bağlantı olabileceğini öne sürüyor. Bunun nedeni, bu ürünlerin sıklıkla östrojen ve progesteron hormonlarını içermesi ve bilim insanlarının bu hormonların bazı kanser hücrelerinin büyümesini uyarabileceğine inanmaları.
2 milyon 95 bin 130 genç kız ve kadını takip eden İsveçli bilim insanları, genellikle mini hap olarak adlandırılan, yalnızca progestojen içeren yeni hapın, eski alternatiflere göre daha yüksek risk taşıdığını buldu.
İŞTE ARAŞTIRMA SONUÇLARI
-- Uppsala Üniversitesi'nden araştırmacılar, herhangi bir hormonal doğum kontrol kullanımının meme kanseri riskini %24 oranında artırdığını keşfetti. Araştırmacılar, bu durumun her 7.752 kullanıcı için bir ek meme kanseri vakası anlamına geleceği varsayımında bulundular.
-- Mini hap kullanan kadınların (desogestrel adı verilen bir progesteron formu içerir), hormonal kontrasepsiyon kullanmayanlara göre meme kanseri geliştirme olasılığı yaklaşık beşte bir (%20 civarında) daha yüksekti.
-- Buna karşılık, östrojen ve progesteron içeren kombine hap kullananlarda risk artışı %12 olarak kaydedildi.
-- Ancak mini haptakinden farklı bir progesteron türü içeren diğer sadece progesteronlu enjeksiyon veya implant kullanan kadınlarda daha düşük veya hiç risk artışı olmadığı belirtildi.
TÜM BUNLAR NE ANLAMA GELİYOR?
“Doğum kontrol hapları ve meme kanseri arasında bulunan bağlantıyı nasıl yorumlarsınız?” diye sorduğumuz Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Kağan Kocatepe, “Bu çalışmanın sonucunu değerlendirirken göreceli risk kavramını bilmek ve hatırlamakta fayda var” dedi ve şunları söyledi:
“Doğuştan veya aile öyküsü nedeniyle meme kanseri riskinin nispeten yüksek olan kadınlar hariç, genel olarak meme kanseri riski zaten düşük olduğu için, bu artış yüzdesel olarak yüksek görünse de kanser olanlara eklenen birey sayısı anlamında bakıldığında, sadece ekstradan birkaç bireyi etkileyen çok küçük bir fark anlamına gelir.”
Ülkemizde eskiden var olan ve çok da fazla kullanılmamış olan ‘minipill’, çalışmada adı geçen ve tek başına kullanıldığında meme kanseri riskini artırdığı bulunan desogestrel adlı maddeyi içeriyordu ve şu anda bildiğim kadarıyla piyasada bulunmuyor. Bunun yerine ülkemizde nispeten yeni kullanıma sunulmuş olan sadece progesteron içeren gebeliği önleyici hap, drospirenon adlı sentetik progesteronu içeriyor.
Dr. Kağan KocatepeMEME KANSERİ RİSKİNİ NASIL ARTIRIYOR?
“Yumurtalıklardan salgılanan progesteron aslında kadında emzirme dönemine hazırlık olarak memede gerekli olan gelişime önemli katkıda bulunan gerekli bir hormondur ve bu amaca yönelik olarak meme hücrelerinde çoğalmaya neden olur” diyen Kocatepe hormonal doğum kontrol yöntemleri hakkında şu detayları verdi:
-- Aynı hormon rahim iç tabakasında yarattığı değişikliklerle de gebeliğin idamesini sağlar ve pro-gesteron (latince ‘gebelik için’) kelimesi de buradan gelir.
-- Gebelikten korunmada kullanıldığında ise progesteron farklı dozlarda gebeliği destekleyici değil, önleyici etki yaratır. Bu amaçla da progesteron etkisi yaratan desogestrel, levonorgestrel, medroksiprogesteron, drospirenon gibi farklı kimyasal özelliklere sahip sentetik progesteron türevleri geliştirilmiştir.
-- Bunların her birinin meme hücreleri üzerindeki mitojenik (hücresel çoğalmayı teşvik edici) özellikleri de farklıdır. Her birinin istenen ve istenmeyen yan etkileri de bu nedenle bariz farklıklar gösterebilir (özellikle desogestrelin tek başına kullanımda meme kanseri riskini daha fazla artırması gibi).
-- Kombine yani östrojen ve progesteronun beraberce kullanıldığı doğum kontrol haplarında ise bu kombinasyondaki östrojenin varlığının, tek başına kullanılan progesteronun zararlı etkilerini kısmen ‘değiştirmesi’, azaltması ve farklı bir doku yanıtı oluşturması, kombine olanda meme kanseri riskinin neden daha az arttığını kısmen açıklayabilir.
Ailede, özellikle anne ve kız kardeş-ablada meme kanseri öyküsü olması veya bakıldıysa BRCA gen mutasyonu varlığı ‘bazal risk’ adı verilen, doğuştan getirilen riskin yüksek olduğu durumlardır. Ancak meme kanseri olgularının önemli bir kısmı bazal riski yüksek olmayan kadınlardır. Bu nedenle riskin herkes için var olduğunu, lakin bazal riski yüksek olanlarda daha fazla olduğunu söylemek gerekir.
İLAÇLARI TEDAVİ AMACIYLA KULLANANLAR NE YAPACAK?
Bu ilaçlar sadece doğum kontrol değil tedavi amaçlı kullanan kadınlar da var. İlaçların meme kanseri bağlantısı, tedavilerin seyrini nasıl etkiler?
Kağan Kocatepe, “Hormonlu doğum kontrol yöntemlerinin gebelikten korunma yanında istenen yan etkilerine bağlı olan, çok sayıda önemli faydası vardır: Adet kanamalarını düzenler ve ağrıyı azaltır, aşırı kanamayı ve buna bağlı kansızlığı azaltır, endometriozis ve polikistik over gibi hastalıklarda belirtilerin hafiflemesini sağlar, yumurtalık ve rahim (endometrium) kanseri riskini azaltır. Bu çalışmaya bakarak iyi yan etkiden vazgeçmek için yeterli bir neden yoktur. Yukarıda söylediğimiz gibi yüzdesel risk artışı yüksek gibi gözükse de bunun kişisel vaka sayısındaki artışı oldukça azdır” dedi.
‘Bedelsiz’ ilaç kullanımı olmaz ve ödenen ‘bedel’, ‘alınan fayda’ arasındaki fark doğum kontrol hapı kullanımında fayda lehine oldukça yüksektir (belli durumlar hariç). O yüzden de bu ilaçlar dikkatli bir doktor değerlendirilmesiyle kullanılmak koşuluyla kadın için önemini korumaktadır. Bu ilaçların doktor değerlendirmesi yapılarak kullanılması sadece konumuz olan meme kanseri riski açısından değil, bu ilaçların pıhtılaşma bozukluklarına yol açabilmesi gibi istenmeyen bazı yan etkileri de olabilmesi nedeniyle önemlidir.
Dr. Kağan KocatepeKİMLER HORMONAL DOĞUM KONTROL KULLANMAMALI?
Kocatepe, “Meme kanseri tanısı almış veya bununla ilgili aile geçmişi olan kadınlarda (ve diğer bazı durumlarda) hormonal kontraseptifler ve hormonal tedavilerin kullanımı uygun değildir. Çünkü hormon, duyarlı tümörlerin hızlı gelişimini tetikleyebilir. Bu durumlarda non-hormonal seçeneklerin (bakırlı spiral, kondom, tüplerin bağlanması, vazektomi gibi) tercih edilmesi gerekir” diye konuştu.
KADINLAR HORMONAL DOĞUM KONTROL YÖNTEMLERİNDEN UZAK MI DURMALI?
Dr. Kağan Kocatape “Yukarıda anlatılan göreceli risk kavramını dikkate alarak hormonlu kontrasepsiyondan toptan vazgeçmenin çok da anlamlı olmadığını söyleyebiliriz. Çalışma, gebelikten korunmadaki güçlü etkinlik ve diğer istenen yan etkileri nedeniyle daha farklı jinekolojik durumlarda kullanımı, bu ilaçların tıbbi önemi ve değerine gölge düşürmeye yetecek güçte değildir. Lakin adı geçen progesteron türevinin (desogestrel) kullanımından vazgeçmemiz gerektiğini göstermesi açısından önemlidir” ifadelerine yer verdi.
‘GENEL OLARAK TOPLUMUMUZDA BİR DİRENÇ VAR’
“Risksiz yöntem yoktur. Basit bir prezervatif kullanımı bile bazı hastalarda ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir. Hatta prezervatif vajinaya kaçtığında anatomilerine yeterince hâkim olmayan kadınlar prezervatifi çıkarttırmak için acile bile başvurabiliyor. Ben genel olarak bizim toplumumuzda doğum kontrol hapı kullanımına karşı bir direnç olduğunu ve her gün hap alma zorunluluğunun insanımıza zor geldiğini gözlemliyorum. Bazı kadınlar ise hap yutamıyorlar. Bu nedenle de gebelikten korunma amacıyla ‘ciddi’ bir yöntem arayan kadınların spirali daha çok tercih ettiğini gözlemliyorum” diyen Kocatepe ekledi:
“Lakin spiral istemeyenler ve gebelikten korunma dışındaki amaçlarla (aşırı ve ağrılı kanama, adenomiyozis, endometriyozis gibi) doğum kontrol hapı kullanan hastalar kar/zarar oranını iyice anladıklarında ve belirtilerinin hafiflediğini deneyimlediklerinde hap kullanımını da benimsiyorlar. Henüz doğum yapmamış olanlar (bu kadınlara da spiral takılması sakıncalı olmasa da), daha çok geri çekme, gün sayma gibi oldukça etkisiz yöntemler kullanıyor, daha bilinçli olanlar ise ek olarak cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı da koruyucu özelliği olan prezervatifi tercih ediyorlar."
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:17
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 13 Kasım 2025 10:37 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















