Hipnoz Sözcü Gazetesi
Ankara24.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
3 Kasım 2002.
3 Kasım 2025.
AKP dün itibarıyla iktidara gelişinin 23’üncü yıl dönümünü kutladı, kesintisiz en uzun süre iktidarda kalan parti olarak, çeyrek asra gidiyorlar.
★
Çünkü...
★
(Discovery Channel, National Geographic, BBC gibi saygın televizyon kanallarında belgesel olarak yayınlandı, internette duruyor, merak edenler bulup izleyebilir.)
★
Sinema salonunun kapısına afişler asılıyor, vizyona girecek olan yeni filmin tanıtımı için “bedava” seans düzenlendiği duyuruluyor. Tesadüfen oradan geçmekte olan 100 kadar insan afişleri görerek, bedava seansa giriyor.
Patlamış mısırlarını yiyerek filmin başlamasını beklerlerken, bu sosyal deneyi yapan mentalist, beyaz perdenin önüne çıkıyor, ışıklar sönüyor, sinema salonu zifiri karanlık oluyor, bir el feneri yakıyor, fenerin nokta gibi ışığını beyaz perdeye tutuyor, “lütfen odaklanın ve ışığı takip edin” diyor, “lütfen nefesinizi tutarak ses çıkarmadan ışığı dikkatle izleyin” diyor, sağa sola yukarı aşağı hareket ettiriyor ve asıl varmak istediği yere geliyor, “şimdi hepiniz uyuyacaksınız, 90 dakika boyunca hayatınızın en komik filmini seyredeceksiniz, ben uyanın dediğimde kahkahalarla uyanacaksınız, uyuyun” diyor.
İnanması gerçekten güç ama, 8-10 kişi hariç, gerisi uyku haline geçiyor.
Öyle böyle değil, derin uykuya dalıyorlar, başları önüne düşüyor.
Mentalist uyumayanları kısık sesle uyarıyor, “siz lütfen sessiz olun” diyor, uyumayanlar şaşkın halde, şaka programı zannederek, olan biteni sessizce seyrediyor.
Üç dört dakika sonra, mentalist yüksek sesle talimat veriyor, “şimdi hepiniz uyanın” diyor, gözlerini kapatanlar kahkahalarla uyanıyor iyi mi... Kahkahalarla alkışlıyorlar.
Sinemadan çıkarken röportajlar yapılıyor, “film nasıldı?” diye soruyorlar, kahkaha atanlar “hiç bu kadar komik film seyretmemiştim” cevabını veriyor, dedim ya inanılması gerçekten çok güç ama, “hiç bu kadar gülmemiştim” diyorlar, “gülmekten çenem ağrıdı” diyorlar, “gülmekten gözümden yaş geldi, makyajım aktı” diyorlar.
“Filmin konusu neydi?” diye soruluyor, konusunu hatırlayan olmuyor.
“Sanatçılar kimdi?” diye soruluyor, sanatçıları hatırlayan olmuyor.
Kendi cevaplarına kendileri de hayret ediyor ama, bir tek saniyesini bile hatırlamadıkları filmin, hayatlarında seyrettikleri en komik film olduğunu kesinlikle hatırlıyorlar!
★
Hipnoz bu.
★
Kelime anlamı, mitolojinin uyku tanrısı Hypnos’dan geliyor.
Rivayete göre, Lethe ırmağının kıyısındaki sarayında yasıyordu, bahçesinde haşhaş yetiştiriyordu, e kafa mis oluyordu tabii... Üstelik, dinlendirici şırıltılarla akıp giden Lethe ırmağı “unutkanlık ırmağı”ydı, hafızayı silen bir ırmaktı, suyundan içenler veya suyunda yıkananlar, dünyada yaşamış oldukları fani hayatlarına dair her şeyi unutuyorlardı.
Hipnoz kelimesi, bu mitolojik kavramdan esinlenerek türetildi.
★
Aslına bakarsanız, kesinlikle uyku değildir hipnoz... Telkine dayalı bilinç kontrolüdür.
Uykuyla uyanıklık arasındaki ruh halidir, trans halidir.
Zoraki mümkün değildir, bile bile’dir, isteyerek’tir.
Sadece “gönüllü” insanlar hipnoz edilebilir.
Yani, insanlar sadece kendi isteğiyle hipnoza girer.
Transa giren kişi, çevreden gelen ses/ışık/koku benzeri uyaranlara kendini kapatır, aldırmaz, sadece hipnoz yapan kişinin telkinlerini uygular.
Kişi eğer, kendisine yönelik telkini reddederse, istersen elli saat gözünün içine bakılsın, istersen elli saat dil dökülsün, asla hipnoz edilemez.
“Farkında olmadan hipnoz edilmişim” denilemez, imkansızdır.
“Gel seni hipnoz edeyim, çocukluğuna götüreyim” filan, palavradır.
Hipnozla geleceği görmek, düpedüz dolandırıcılıktır.
Spiritüel ayağına yatan şarlatanlar tarafından sömürülür.
Ama...
Bilimsel istatistiklere göre, insanların yüzde 80-85’i orta düzeyde hipnoza yatkındır, yüzde 20’si yüksek düzeyde hipnoza yatkındır, bilimsel gerçek bu, insanların sadece yüzde 15’i kesinlikle hipnoza kapalıdır.
Geçmişte ruhsal çöküntü yaşayanlar, depresyonda olanlar, yönlendirmeye ve yönetilmeye eğilimli olanlar, otoriteye bağlılık hissedenler, heyecan ve coşku hallerinde kendini kaybedenler, doğal uyurgezer olanlar, hipnoza yatkın olur.
Bu etkenler yüzünden, modern tıpta kullanılır.
Psikosomatik hastalıklarda, geçmek bilmeyen fiziksel ağrılı rahatsızlıklarda, kekemelik, tik, fobi, obezite gibi sorunlarda kullanılır.
ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi gelişmiş ülkelerde hem tıbbi hem hukuki olarak yasaldır. Hekimlerin, diş hekimlerinin, klinik psikologların tedavide kullanmalarına izin verilmiştir, kriminolojide mesela, kullanılır.
Türkiye’de ise henüz yasal altyapısı yoktur, başıboş̧ bir alandır.
★
Hipnoz için illa el fenerinin ışığı kullanılmaz.
Ampul de kullanılır.
★
Zifiri karanlığa sokulan ülkeye ampul gösterilir.
Telkin edilir...
Ampulün ışığına odaklanın.
Mışıl mışıl uyuyun denir.
Uyanana kadar, şahlandığımızı göreceksiniz denir.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:80
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 04 Kasım 2025 06:27 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















