Düşüncenin gücü: Çekim yasasına göre niyetler nasıl belirlenmeli?
Ankara24.com, T24 kaynağından alınan verilere dayanarak açıklama yapıyor.
Yaşam yolculuğu boyunca her şeyi olumlu yanıyla görüp deneyimleme fikri, gerçek dışı ve uygulanması zor bir seçimmiş gibi gözükebilir. Çünkü yaşam; tabiatı oluşturan her bir zıtlığı içinde barındıran, kolaylıkla ve neşeyle gelen durumların yanı sıra zor ve baş etmesi güç olaylardan da oluşan bir deneyimler bütünüdür. Zorlu durumlarla baş etmenin yolları aranırken yorgun hissetmek oldukça normal ve anlaşılırdır. Ancak olumsuz deneyimlerin akışına bırakmak ve yaşamın benzer örüntülerle devam edeceğini kurgulamak, enerji akışını negatif yönde beslemekten başka bir işe yaramaz. Bu noktada enerji akışını negatif enerjilerden arındırmanın, eylemleri besleyen düşüncelerin zemininin farkına varmanın ve niyetleri doğru bir şekilde talep etmenin gerekliliğini vurgulayan çekim yasası ilkelerine kulak verilebilir.
Çekim yasası nedir?Çekim yasası, özünde “düşünce gücüne ve tüm düşünce biçimlerinin evrenin işleyişine olan etkisine odaklanan bir felsefe” olarak tanımlanabilir. Olumlu düşüncelerin olumlu eylemlere ve sonuçlara, olumsuz düşüncelerin ise olumsuz eylemlere ve sonuçlara yol açabileceğini savunur. Ayrıca salt her hayal edileni gerçekleştirme gibi bir yaklaşımdan ziyade belirli ilkelere bağlı olarak çalışır. Çekim yasasının temel üç ilkesi şöyle açıklanabilir:
İlk ilke olan “Benzer benzeri çeker”, evrendeki her var oluşun evrensel bir yaşam enerjisi taşıdığı fikrinden hareketle bireylerin enerjilerine göre yaşamlarına olumlu ya da olumsuz enerjileri çekebileceği düşüncesi üzerine şekillenir. Bireylerin yaşamları, hayatlarına dâhil ettikleri insanlar ve başlarından geçen olaylar, düşüncelerinin oluşturduğu olumlu ya da olumsuz enerjiyi yansıtır. Örneğin “iyi niyetli olma” niyetine sahip bir birey, yaşamına iyi niyetli insanları çeker. Negatif bir enerji akışından beslenen niyetler ise beraberinde olumsuz koşulları ve durumları getirir. Bu noktada Dr. Joe Dispenza’nın “Dış dünyanız, içsel gerçekliğinizin bir parçasıdır” cümlesi, bu ilkenin daha kolay benimsenmesine yardımcı olabilir.
Çekim yasasının ikinci ilkesi olan “Tabiat boşluk kabul etmez.”, insan tabiatının daima pozitif ya da negatif bir enerjiyle dolu olacağını ifade eder. Bu bağlamda ilke, bireylerin bilinçsiz bir şekilde olumsuz düşüncelerle kapladığı zihinlerini temizlemelerinin gerekliliğini vurgular. Olumsuz düşünceleri olumlu düşüncelere dönüştürme ve zihnin pozitif enerjiye hizmet eden düşüncelere ev sahipliği yapması fikrini önemli kılar.
Son ilke olan “Şimdiki zaman her zaman mükemmeldir”, bireyin zihnen burada ve şu anda kalarak geçmişten gelen olumsuz düşüncelere ya da gelecek kaygılarına alan açmadan yaşamasını öğütler. Çünkü geçmiş ve gelecek zamana ait olumsuz düşünceler, bireyin kaygı seviyesini yükselterek anda kalmasına engel olabilir. Ancak bu noktada olumlu deneyimlerin yanı sıra zorlu süreçlerin ve dönüşüme kapı aralayan negatif durumların da varlığının kabulüyle hareket etmek önemlidir. Aksi takdirde birey, toksik bir pozitiflik sergilemeye başlayabilir.
Yaşam, birbirine bağlı eylemlerle somut bir gerçekliğe kavuşsa da eylemleri var eden ve şekillendiren düşüncelerdir. Bu bağlamda yaşam enerjisini dönüştürebilmek için ihtiyaç duyulan şey, çekim yasasının “Ne düşünürsen o olur” mottosundan hareketle zihinsel farkındalık kazanarak niyetleri birin ve bütünün hayrına olacak şekilde belirleyebilmektir. Peki, çekim yasası nasıl uygulanır?
Çekim yasası ve yasanın ilkeleri; bilinçte ve bilinç dışında yer edinmiş tüm düşüncelere, değerlere, ihtiyaçlara ve isteklere göre çalışır. Zihinsel süreçleri her zaman, her şeyin olumlu yanını görmeye alan açacak bir farkındalıkla yönetebilmek için uygulanabilecek çeşitli çekim yasası yöntemleri bulunur. Bu yöntemlerden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
Cümlelere ben zamiriyle başlayınNiyet cümlelerine, kurulan her cümlenin bilinç dışını ve düşünme biçimini etkilediği unutulmadan, spesifik zamirler kullanarak başlanmalıdır. Örneğin niyet iş yaşamında başarılı olmaksa “Ben mesleğimde başarılı olmak istiyorum” şeklinde spesifik ve doğru zamirlerle niyette bulunulabilir. Böylece hem bireyin kendisine hem de evrene ne istediği açıkça ifade edilmiş olur ve eylemler daha net bir şekilde belirlenir.
Zihinde oluşan ve dile getirilen her cümle, evrende bir enerji akışı oluşturur. Bu noktada enerji akışı, “akıldan geçen şeyin gerçekleşmesine yönelik ilk adım” olarak düşünülebilir. Gerçekleşmesi ve dönüşmesi istenen düşünce ve eylem her neyse, en basit hâliyle niyet edildiğinde, müdahalede bulunulamayan bilinç dışı tarafından aynı şekilde kayıt altına alınır. Dolayısıyla niyetler dile getirilirken basit, kısa ve olumlu cümlelere yönelindiğinde düşünce gücü ve çekim yasası, amaçları ve istekleri pozitif yönde beslemeye başlar.
Niyetleri sık sık yüksek sesle dile getirinÇekim yasasına dair “Bir şeyi çok istersen olur mu?” sorusu sıkça merak edilir. Yaşamda gerçekleşmesi gerçekten istenen şeylerin ilk defa yüksek sesle dile getirildiği anlardaki heyecan hatırlanabilir. Niyetler hakkında ne kadar çok düşünülür ve konuşulursa, onları gerçekleştirebilmek üzere o kadar çok harekete geçme isteği doğar. Bu noktada önemli olan, niyetlerin bütünün hayrına mı yoksa salt bireysel iyiliği mi gözettiğinin farkında olmaktır. Niyetler dile getirilirken cümleye “Hayırlısı olsun.” veya “Her şeyin hayırlısı.” ifadeleriyle başlanarak evrene, niyetin bütünün hayrına olacaksa gerçekleşmesinin istendiği enerjisi yayılabilir.
Cümlelerde şimdiki zaman veya geniş zaman kipi kullanınÇekim yasasının “Şimdiki zaman her zaman mükemmeldir.” ilkesinden hareketle niyetler belirlenirken şu ana ya da geniş zamana işaret eden ifadeler kullanılmalıdır. “Ben sağlıklı yaşayacağım.” yerine “Ben sağlıklı yaşıyorum.” gibi geçmiş ve gelecek zaman çekimlerinden arındırılmış ifadeler kullanılarak zaman kavramı olmayan bilinç dışına net mesajlar gönderilebilir.
Görselleştirme çalışması yapınGörselleştirme, zihinde cümleler olarak yer edinmiş çekim yasası olumlamalarını somutlaştırarak niyetlerin gerçeğe dönüşmesine yardımcı olabilir. Bunun için niyet gerçekleştiğinde içinde bulunmak istenen an ayrıntılı bir şekilde kurgulanarak zihne yerleştirilebilir. Niyet edilenler zihinde ya da doğrudan bir kâğıt üzerinde resmedilebilir. Kolaj tekniği kullanılarak hayal panosu da hazırlanabilir.
Kuantum enerjisini kullanınBasit ve olumlu ifadelerle, yüksek sesle ve şimdiki zaman kipiyle oluşturulan çekim yasası cümleleri sık sık tekrar edilmeye başlandığında “kuantum tanecikleri” olarak adlandırılan titreşimler oluşmaya başlar. Evrenin akışını değiştirme gücü olan kuantum enerjisi, istenilen sonuçları elde etmek için kullanılabilir.
Kutsal inanışlarda niyet etmenin gücüÇekim yasası, ilk olarak 20. yüzyılın başlarında New Thought hareketinde kullanılan bir kavramdır. Bununla birlikte çekim yasası örneklerine ve niyet etmenin gücüne Antik Çağ düşünürlerinin sözlerinde ve kadim Doğu öğretilerinde de rastlanabilir.
Budizm öğretilerinde çekim yasasına dair doğrudan bir ifadeye rastlanmamakla birlikte Buddha’nın “Olduğumuz her şey, düşündüklerimizin bir sonucudur” sözü, düşüncenin ve niyet etmenin gücünü vurgular. Şiddetsiz direnişin sembolü hâline gelen Mahatma Gandhi’nin “Düşüncelerine dikkat et, duygulara dönüşür; duygularına dikkat et, davranışlara dönüşür.” ifadesi, düşüncenin evrendeki temsilini ve çekim yasasının etkisini yansıtır.
19. yüzyılda ezoterizm (batınîlik) ve teozofi alanında çalışmalar yürüten Helena Petrovna Blavatsky, düşüncelerin bireyin özünde kim olduğunu ve eylemlerini belirlediğini dile getirir. Blavatsky’nin yaklaşımı, çekim yasasının tecrübeleri ortaya çıkaran yaşam deneyimlerinin, bireyin kendi sınırlarını aşarak elde ettiği düşüncelerden oluştuğunu anlatır.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:17
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 30 Aralık 2025 09:21 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















