Doğum günü pastası can aldı: Alerji nasıl ölümcül oluyor? Uzman isimden çok önemli uyarılar: Tek tehlike yumurta değil
Ankara24.com, Hurriyet kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Ağrı’da yumurtaya alerjisi olan ve doğum gününde arkadaşlarının aldığı pastayı yedikten sonra rahatsızlanan üniversite öğrencisi Remziye Horuz, 2 Aralık’tan bu yana tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
Anadolu Ajansı’nda yer alan haberde iddiaya göre, şehir merkezinde bir pastaneye giden iki öğrenci, arkadaşlarının yumurtaya alerjisinin olduğunu belirterek, yumurta içermeyen pasta siparişi verdi.
Aldıkları pastayla arkadaşlarının doğum gününü kutlayan öğrenciler, pastayı tükettikten sonra genç kadının fenalaştığını fark etti. Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan üniversite öğrencisi, aynı gece yoğun bakıma alındı. Tüm yapılan müdahalelere rağmen de yoğun bakımdaki yaşam mücadelesini kaybetti.
ÜÇ ZANLI TUTUKLANDI
Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, pastanede çalışan Y.A., F.Y. ve F.Y. gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen üç zanlı, çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklandı. Öte yandan, olay günü alınan pasta numunesinin yumurta bileşeni içerip içermediğinin tespiti için İstanbul İl Tarım Müdürlüğü Laboratuvarına teslim edildiği öğrenildi.
Şu ana kadar pastada yumurta bulunup bulunmadığına dair herhangi bir net açıklama yapılmadı. Ancak yumurta içerdiği varsayılırsa, yumurta alerjisi olan bir kişi için bu durum ölümcül olabilir mi? Daha da önemlisi, yalnızca yumurta değil, herhangi bir maddeye alerjisi olan bireyler için alerjik reaksiyonlar hayati risk taşır mı?
Konuyu Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu ile mercek altına aldık.
Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlhami Gülçin, başsağlığı mesajı yayımladı. Gülçin, mesajında “Üniversitemiz Mütercim Tercümanlık Bölümü 4. sınıf öğrencisi Remziye Horuz’un geçirdiği gıda alerjik reaksiyonu sonucu tedavi gördüğü yoğun bakımda hayatını kaybettiğini derin bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Merhumeye Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına, arkadaşlarına ve üniversitemiz camiasına başsağlığı diliyorum. Mekânı cennet olsun” ifadelerini kullandı.
‘ALERJİ, ASLINDA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZİN ‘YANLIŞ ALARM’ VERMESİDİR’
Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu öncelikle alerjilerin nasıl ortaya çıktığını anlattı. Uzman isim, alerjilerin bağışıklık sisteminin zararsız maddeleri tehlikeli bir düşman gibi algılaması sonucu ortaya çıktığını belirtti. Normalde bağışıklık sistemi bakteri, virüs ve parazit gibi gerçek tehditlere karşı savaşırken, bazı kişilerde yumurta, süt, fıstık, polen veya ev tozu gibi maddelere karşı aşırı tepki verdiğini söyledi.
Prof. Dr. Nacaroğlu, alerjilerin gelişiminde üç temel faktörün rol oynadığını aktardı:
Genetik yatkınlık: Ailede alerji, astım veya egzama öyküsünün bulunması.
Bağırsak florası: Mikrobiyota dengesizlikleri; sezaryen doğum, antibiyotik kullanımı veya işlenmiş gıda tüketimi gibi etkenlerle bağırsaktaki faydalı bakterilerin azalması.
Çevresel faktörler: Şehirleşme, hijyen standartlarındaki değişimler ve beslenme alışkanlıkları.
Prof. Dr. Nacaroğlu, “Alerji, aslında bağışıklık sistemimizin ‘yanlış alarm’ vermesidir. Bu nedenle risk faktörlerini bilmek ve önlem almak büyük önem taşıyor” dedi.
GIDA ALERJİLERİ ÖLÜMCÜL OLABİLİR Mİ?
Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, gıda alerjilerinin sadece hafif döküntü, kaşıntı veya karın ağrısı ile sınırlı kalmayabileceğini, bazı durumlarda ise hayatı tehdit eden anafilaksiye yol açabileceğini söyledi.
Prof. Dr. Nacaroğlu, “Anafilaksi, vücudun alerjene karşı aşırı ve hızlı tepki vermesiyle ortaya çıkar. Bu durumda dudak ve yüzde şişlik, kaşıntı, boğazda şişme, bulantı, kusma, karın ağrısı, öksürük, hırıltılı solunum, nefes almada güçlük, kan basıncında düşme ve kalp durması gibi ciddi belirtiler görülebilir” dedi. Uzman, bu nedenle anafilaksinin acil bir tıbbi durum olduğunu vurgulayarak, “Hızlı müdahale edilmezse ölümle sonuçlanabilir” uyarısında bulundu.
YUMURTAYA KARŞI ALERJİNİN OLDUKÇA YAYGIN OLDUĞU BİLİNİYOR. YUMURTANIN İÇİNDE ALERJİYE NEDEN OLAN ÖZEL BİR MADDE Mİ VAR?
Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, yumurtanın özellikle çocuklarda sık görülen bir alerjen olduğunu belirtti. Uzman isim, bunun nedeninin yumurtadaki bağışıklık sistemi tarafından kolay tanınabilen güçlü proteinler olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Nacaroğlu, “Yumurtadaki en önemli alerjenler, özellikle beyazında bulunan ovomukuoid ve ovoalbumin proteinleridir. Bu proteinler ısıya dayanıklı olabilir ve pişirilmiş gıdalarda bile alerjik reaksiyona yol açabilir” uyarısında bulundu ve şöyle devam etti:
“Çocukların büyük bir kısmında yumurta alerjisi yaşla birlikte kaybolur. Özellikle okul çağına doğru tolerans gelişebilir. Ancak bu süreç her çocuğun alerjik yükü değişken olduğu için aynı düzeyde ilerlemez. Bu nedenle, alerji geçene kadar tam kaçınma ve dikkat şarttır.”
YUMURTA DIŞINDA EN SIK ALERJİ YAPAN GIDALAR HANGİLERİDİR?
Dünyada ve Türkiye’de en sık sorumlu olan gıdalara değinen Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, “Çocuklarda: İnek sütü, yumurta, buğday, yer fıstığı, ağaç yemişleri (fındık, ceviz, kaju) ve susam. Ergen ve Erişkinlerde: Yer fıstığı, ağaç yemişleri ve deniz ürünleri (karides, midye vb.).” ifadelerini kullandı.
“Fındık, yer fıstığı ve deniz ürünleri, özellikle ölümcül reaksiyon riski yüksek olan alerjenlerdir” diyen Prof. Dr. Nacaroğlu, “Çoklu gıda alerjisi olanlar, astımı bulunanlar ve daha önce şiddetli reaksiyon geçiren hastalarda anafilaktik şok için daha yüksek risk altındadır” dedi.
ALERJİ ÖMÜR BOYU SÜRER Mİ, TEDAVİ EDİLEBİLİR Mİ?
Bu soruma “Bu durum alerjinin türüne ve kişiye göre değişir” cevabını veren Prof. Dr. Hikmet Tekin Nacaroğlu, şu önemli bilgilerin altını çizdi:
-- Çocukluk çağı alerjileri: Süt, yumurta ve buğday alerjileri çoğu çocukta zamanla geçebilir. Kalıcı olabilen alerjiler: Yer fıstığı, ağaç yemişleri ve deniz ürünlerine karşı gelişen alerjiler daha uzun sürebilir, hatta ömür boyu devam edebilir.
-- Bu yüzde anafilaksi yani alerjik şok seviyesinde besin alerjisi olan bireylerin mutlaka anafilaksi durumda ne yapmaları gerektiğini belirten yazılı bir acil eylem planına sahip olmaları, adrenalin iğnesi (adrenalin oto enjektörleri) taşımaları ve kullanım bilgisine sahip olmaları gerekir. Adrenalin oto enjektörleri, anafilaksi gibi ciddi alerjik reaksiyonlara yönelik acil müdahalede kullanılan hayati öneme sahip araçlardır. Bu yüzden tüm restaurant ve tesislerde, özellikle alerjen maruziyeti riskinin fazla olduğu açık büfe kullanım alanlarında adrenalin oto enjektörleri bulundurulmalıdır.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:20
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 23 Aralık 2025 13:00 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















