Ankara24.com
close
up
Menu

Trump, ABD göçmenlik yasasıyla ilgili yaptığı paylaşımda yetkisini vurguladı

SON DAKİKA… Mardin’deki aile katliamında kan donduran yasak aşk iddiası: Tutuklanan komşu her şeyi anlattı!

Mememen FK nın konuğu Ankara Demirspor İzmir Haberleri

Ünlü ekonomistten altın yatırımcısına 8 saat uyarısı: O fiyatı görürse bekleyin! Sözcü Gazetesi

Bu hafta en çok kazandıran yatırım aracı hangisi oldu?

Gebze Eski Hal Kavşağı hizmete girdi Kocaeli Haberleri

Yiğidolar Boluspor a hazır Futbol Haberleri

Çeşme de etkili sağanak: Adeta denizle kara birleşti İzmir Haberleri

Erzincan ı sis kapladı: Görüş mesafesi 20 metreye düştü Erzincan Haberleri

Samsunspor da Alanyaspor mesaisi Futbol Haberleri

24 kırmızı kart çıkmıştı: Gelen olursa oynarız kararı alındı

Yanan Kırklar Mescidi nin yerine yenisi yapılacak Trabzon Haberleri

Son dakika: Çılgın Sayısal Loto sonuçları açıklandı 29 Kasım 2025! İşte Sayısal Loto sonuç sorgulama ekranı

Güllü’nün bilirkişi raporu ortaya çıktı: Canlı yayında seslendi: Anneni atmışsın Sözcü Gazetesi

A Milli Erkek Basketbol Takımı, İsviçre ye konuk olacak! Basketbol Haberleri

Gaziantep FK Eyüpspor maçında ilginç karar: Ortalık karıştı, kaleci kavgayı ayırırken gol yedi!

HSK’dan kritik atamalar… İstanbul’a üç yeni başsavcı vekili

Gine Bissau da darbe sonrası yeni hükümet kuruldu

BÜLENT CANKURT Yazdıklarımı adli tıp onayladı

Airbus tan 55 yılın en büyük geri çağırması: A320 ler yere iniyor! 6 bin uçak etkilenecek... THY, Ajet ve Pegasus tan peş peşe açıklama

Dervişoğlu Öcalan görüşmesine ateş püskürdü! İsimleri artık Cumhur değil Öcalan ittifakı

Dervişoğlu Öcalan görüşmesine ateş püskürdü! İsimleri artık Cumhur değil Öcalan ittifakı

Ankara24.com, Halktv kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 24 Kasım’da kurulan ve terör örgütü PKK’nın lideri Öcalan’la görüşen komisyona ağır sözlerle yüklendi. Dervişoğlu, bu girişimi “terörsüz Türkiye kılıfı altında ikbalsiz bir Türkiye yaratma projesi” olarak nitelendirdi.

Komisyonun 24 Kasım’daki faaliyetlerini hatırlatan Dervişoğlu, bu tarihi Türkiye Cumhuriyeti açısından utanç verici bir gün olarak tanımladı:

"24 Kasım günü Türk'ün talihinde kapkara bir andır. Türk tarihinin kara bir günüdür 24 Kasım. Devleti yönetenlerin o devleti İmralı ile eşitlediği, milletin vekaletiyle orada oturanların o vekaleti teröristle paylaştığı günün adıdır""ÖCALAN İTTİFAKI OLARAK TARİHE GEÇECEK"

Dervişoğlu’na göre bu tarihte AKP, MHP ve İmralı arasında resmi bir ittifak oluştu. Dervişoğlu, Cumhur İttifakı'nın ismini 'Öcalan İttifakı' olarak anmaya başladığını şu sözlerle duyurdu:

"24 Kasım, AKP, MHP, İmralı ittifakının da resmileştiği gündür. Artık bana hiç kimse Cumhur İttifakı'ndan falan bahsetmesin. Bu ittifak Abdullah Öcalan ittifakı olarak tarihe geçecek"

İYİ Parti lideri, Kürtlerle PKK’yı ayıran çizgisinden uzaklaşıldığını vurguladı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi hedef aldı. Dervişoğlu şunları ifade etti:

Kürtler ile PKK'yı birbirinden ayırmaya çalışan devlet aklı gitmiş, yerine Öcalan'ı Kürtlerin ulusal lideri yapmaya çalışan Devlet Bahçeli aklı gelmiştir

Türkiye’yi Ortadoğu benzeri bir yapıya dönüştürme çabası olarak gören Dervişoğlu, sürecin sonucunda devletle doğrudan vatandaş ilişkisinin ortadan kalkacağı söyledi. Dervişoğlu şöyle konuştu:

"Bu İmralı süreci devam ettiği takdirde bunun iki sonucu olacaktır. Birincisi vatandaşlar artık devlet ile doğrudan vasıtasız ilişki kuramayacaktır. Her kimlik grubunun kendi liderleri veya partileri üzerinden gerekirse çete, mafya, kartel ya da terör örgütü kurarak iktidar ile hak ve imtiyazlar için pazarlık yapmayı kendine hak görecektir.Bu proje Lübnan ve Irak'ta uygulanan gücü etnik ve mezhepsel kimlikler arasında bölüştüren müstemleke artığı bir projedir. İşte İyi Parti'yi bu ülkenin milliyetçi, vatanperver her vatandaşını telaşa düşüren ve feveran ettiren şey budur.Zaten Bahçeli bir Kürt bir de Alevi Cumhurbaşkanı yardımcısı talebini daha önce dile getirmiştir. Meclis Başkanı anayasanın 3. maddesinden rahatsız olduğunu alenen ifade edebilmektedir. Cumhurbaşkanı ise hayallerinde başka bir cumhurun reisi olacağı günü beklemekte Türkiye'yi etnisitelerle tanımlamaktadır. Büyük Türk milleti bil ki Türkiye'nin Lübnan gibi, Irak gibi bir ülkeye dönüşme ihtimali ufukta belirmiştir.Ortadoğu'nun iç savaş yaşayan ve belini bir türlü doğrultamayan ülkelerinin benimsediği bir modeldir bu. İnsanların birbirini acımasızca yok ettiği, kurtarılmış mahallelerin olduğu, ticaretin durduğu, toplumun yoksulluğa sürüklendiği bir modeldir.100 senedir sağ salim devam eden Türkiye Cumhuriyeti'nin dibine koyulan bir dinamittir bu. Bunu yapanların tamamı suçludur ve hesap vermelidir. Artık bu teşhisi yapmanın aşikar olanı ilan etmenin zamanı gelmiştir.Türkiye'yi Lübnanlaştırmak, Iraklaştırmak, Ortadoğululaştırmak isteyenler kimlerdir? Türkiye'ye Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail tehdidiyle kendi çıkarlarına çevre temizliği yaptıranlar kimlerdir? Bizi 100 yıllık cumhuriyet rüyamızdan ilelebet men etmek isteyenler kimlerdir? Tarihte Türk adıyla kurulmuş bu ikinci devletimizi bize çok görenler kimlerdir? Bu soruların cevabını bulmak mecburiyetindeyiz. Bildiğimiz cevapları da milletle paylaşmak mecburiyetindeyizBen genel başkan olarak doğmadım. Ama hangi bayrakla öleceğimi biliyorum. Al bayrakla öleceğim. O yüzden O yüzden vatandaş Musavat Dervişoğlu olarak konuşuyorum. Sesime kulak verin. Cumhuriyet Halk Partisi başta olmak üzere tüm partilere derneklere vakıflara bu süreçte ne şiş yansın ne kebap diyenlere sesleniyorum.Arkalarındaki motivasyon siyasi taktiklerden ibaret olmayan bu güruha karşı siyasi taktiklerle yanıt vermek tıpkı o komisyona desteğiniz gibi onu meşrulaştırma oyununa yani Türkiye için çatılan bu odunlara yenilerini eklemektir. Bu yankı odasından çıkın. Bu oy hayalinden uyanın artık. Tarlayı ayrık otları kaplamışsa sanmayın ki altındaki bereketli toprak kalmamıştır."

Dervişoğlu, Öcalan ile süreç görüşmesinin savcıların dikkate alması gereken 'aleni bir suç' olarak değerlendirdi:

"Kürtlere yaklaşırken PKK terörizmine ve Öcalan canisine paye vermekse sadece cumhuriyetimize ve anayasamıza yapılan açık bir saldırı değil, savcılarımızın mutlaka dikkate alması gereken aleni bir suçtur"

Geçmişte terörle mücadele adına verilen kararlı siyasi iradeyi hatırlatan Dervişoğlu, bugünkü sürecin bu mücadeleyi boşa düşürdüğünü savundu:

"Biz geçmiş dönemlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden çıkmış tezkerelerle teröre karşı mücadele ederken hiç kimsenin aklına bu canilerle masaya oturmak gelmemişti...PKK'yı Suriye'de jeopolitik dengeler açısından en güçsüz zamanında yakalamışken, Gazi Meclisimizi Öcalan'ın ayağına götürüyorsunuz. Bunun adı denize düşenin yılana sarılması mıdır yoksa yılana sarılıp yılanla birlikte denize atlamak mıdır?"ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİNE ŞARTLI EVET

Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın süreç ve Öcalan ile görüşülmesi konusunda görüşlerinin net olarak bilinmediğini vurguladı. Dervişoğlu, Erdoğan'ın Bahçeli'nin tahakkümü altında olduğunu iddia edip Anayasa değişikliği önerdi.

Parlamenter sistem şartı ile Anayasa değişikliği ile gelinmesine Dervişoğlu şu sözlerle yeşil ışıl yaktı:

"Ülkenin güvenliğini böylesine ilgilendiren bir konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ne düşündüğünü hala bilmiyoruz. Bileniniz var mı? Kenarda bekliyor. Bir tartışma yaşanıyor. Eğer lehine olursa gelişmeler o başarıya sahip çıkacak, aleyhine olursa şayet her zaman söylediğimiz gibi elini yıkayıp çıkacak. Bizzat kendisi İmralı'ya gitme konusuna komisyonun karar verdiğini söylüyor. Sayın Erdoğan İmralı kararınızdan anlıyoruz ki Cumhurbaşkanı olarak farklı Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı olarak farklı düşünüyorsunuz. Ve en sonunda AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'ın söyledikleri gerçeğe dönüşüyor. O halde size düşen Cumhurbaşkanı Erdoğan ile AK Parti Genel Başkanı Erdoğan arasındaki krizi çözmektir. Krizi çözmektir.İki Erdoğan arasındaki krizi çözmek mecburiyetindeyiz. Komisyonun yetkilerinizi gasp etmesine şayet itirazınız yoksa ve Bahçeli'nin ülkeyi sizin yerinize yönetmesine müsaade ediyorsanız sizi bu zilletten kurtaralım. Getirin anayasa değişikliğini parlamenter sisteme geçelim. Bu işinde adını koyalım. Teröriste teröriste teslim edilmiş değil terörsüz Türkiye istiyorsanız bu yetkili mecliste olur. Korsan komisyonlarla değil. Buradan bin kere daha uyarıyoruz."ULUSA SESLENİŞ ÇAĞRISI

Erdoğan’a da çağrı yapan Dervişoğlu, bu süreci halkın karşısında açıkça izah etmesi gerektiğini söyledi.

Dervişoğlu, Erdoğan'dan 'Ulusa Sesleniş' konuşması istedi:

"Sayın Erdoğan tüm kanallar elinizde çıkın anlatın Apo ile el sıkışma hikayenizi paratonellerinizle tepki soğurarak ima etmeyin bu millete. Açıkça anlatın. Çıkın ulusa seslenin ve Cumhurbaşkanı olarak olup biteni siz anlatın. Biz şifre çözücüler kullanarak kim ne demek istiyor diye araştırma yapmak mecburiyetinde değiliz. Zira bunların hiçbirinin iyi niyetine ve samimiyetine asla güvenmiyoruz. Dış politikayı ele alırken taraftarlarına hamaset satan rakiplerine ise küfür saydıranlar laflarımızı cımbızlayıp bizi sadece bağırırken duyuyorlar. Ancak Türkiye'yi çözüm süreci ile soktukları çıkmaz sokak Türkiyesiz bir Türk dünyası, Türkiyesiz bir Ortadoğu'dur. İki devlet tek millet dediğimiz kardeş Azerbaycan'la bile aramızın açılmasıdır. Bahçeli'nin de Öcalan'ın da akıllarının ermediği yer tam olarak burasıdır. Bu iki kafadarın iç siyaseti dönüştürmeyi amaçlayan yerel ve güdük hamlelerini dayandırdıkları jeopolitik denklem onların iddia ettiğinin tam aksi istikamette ilerlemektedir"BAHÇELİ'YE DARAĞACI YANITI

Dervişoğlu, MHP Lideri Bahçeli'nin, "Terör bitsin yeter ki sonumuz darağacı olsun" sözlerine yanıt verdi. Dervişoğlu şunları ifade etti:

"Bir de darağcına giderim diyorsun. Sen darağcına Türkiye Cumhuriyeti devletini çıkarıyorsun. Farkında mısın? Bunu yapmayın. Tarihe taş üstüne taş koyan yerine taş üstüne taş bırakmayan olarak geçmeyin. Size güvenen bu aziz millete size emanet edilen bu yüce devlete bu kötülüğü yapmayın. "

Dervişoğlu, Öcalan ile müzakere sürecinde yer alan herkesin tarih önünde sorumlu tutulacağını belirtti:

"Teröristi muhatap alan, terörist başı 50.000 insanımızın katilini en ciddi muhatap bilenler artık ne derlerse desinler bizim muhatabımız değildirler. İhanetin yaşı da yoktur, zaman aşımı da yoktur. Her geçen gün hesap vermeye bir gün daha yaklaşacaksınız"

Hüseyin Yayman'dan İmralı sorusuna gergin yanıt: Açıklama yapmıyoruz

DERVİŞOĞLU'NDAN CIA İDDİASI

Dervişoğlu, ayrıca konuşmasında dönük bazı eleştirileri hatırlatıp CIA toplantılarına 'tanıdık' isimlerin katıldığını iddia etti:

"Türk milletinin egemenliğini dalaverelerle ele geçirmiş bir yapı, milli dayanışma 330 oy uğruna 10 senedir 7'den 77'yi terörist diye yaftalayıp meydan meydan linç ettiren bir vicdan kardeşlik sandığı kayyumla ifal etmeyi alışkanlık haline getirmiş bir zihniyet demokrasi diyordu.Üstelik etkisiz ve yetkisiz bıraktıkları, bütçesini dahi yapamayan bir meclise yapacaklardı bunu. Neden diye sorduğumuzda da çok celalleniyorlardı. Neden? Çünkü bölge dengeleri değişti. Kör müsün diye cevap veriyordu. Neden? Baas diktatörlüğü yıkıldı. Esadçı mısın diyorlardı. Neden? Amerika Birleşik Devletleri emperyalizmi artık bölgede hakimiyet kurmak istiyor. FETÖ'cü müsün diyorlardı. Neden? İsrail geliyor. Siyonist misin diye cevap veriyordu. Her seferinde de tek bir cevap verdik. Bu söyledikleriniz bizim üstümüze yapışmaz.Allah yakışan iftiradan korusun. Her seferinde elhamdülillah Türk'üz. Bu soruları işte o yüzden soruyoruz diye cevap verdik. Çok afilli laflardı bunlar. Algılaması zor bir yüce gönüllülüktü. Sözcüleri İmralı Feneri müebbetlik caniye övgüler diziyor. 40 yıllık kaniler bir anda yani oluyorlardı. Bilmesek inanacak görmesek kanacaktık. İlk andan itibaren karşı durduk. Marifet değildi bu. Milletimizin tarihimizin hepimizin iffetiydi mesele. Ve Türkiye Büyük Millet Meclisi buna alet ediliyor dedik.Meşruiyet pazarındaki al veri görmüyor musunuz dedik. Öcalan canisinin önerisiyle direktifiyle surda bir gedik daha açılıyordu.O delikten, Bilderberg toplantılarından, CIA’nın enstitülerinden geçenler tanıdıktı. Bu delik, egemenliğimizin, milletimizin ve vatanımızın tam ortasına düşüyordu. Cambaz yine çok sevdiği yere çıkmıştı, Aynı yan kesicilerse ortadaydı. Her şey açıktı, apaçıktı."

Dervişoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

Cumhuriyetin ikinci yüzyılının en büyük projesi terörsüz Türkiye kılıfın içindeki İkbalsiz Türkiye'dir. O kılıf yamandıkça açılmaktadır. Ne kadar dikilse ipek ve kumaş yetmemektedir. İkbale erişemememizin yolu hainsiz Türkiye'den geçer. Hainlerin abad değil tarumar edildiği bir Türkiye'ye ihtiyaç vardır.

Öfkemiz öfkemiz sözde kalmayacak. Sözler amaçlara amaçlar da gün gelecek gerçeklere dönüşecek. Bu devran er ya da geç mutlaka ama mutlaka dönecek.

Ne kadar erken dönerse bu vatana o kadar layık olacağız. Biz cesurlarız, asla yorulmayacağız. ve mutlaka başaracağız değerli dava arkadaşlarım.

24 Kasım günü Türk'ün talihinde kapkara bir andır. Türk tarihinin kara bir günüdür 24 Kasım. Devleti yönetenlerin o devleti İmralı ile eşitlediği milletin vekaletiyle orada oturanların o vekaleti teröristle paylaştığı günün adıdır.

24 Kasım uzun yıllardır hayaleti dolaşan habisliğin ete kemiğe büründüğü gün büründüğü gündür. AKP, MHP, İmralı ittifakının da resmileştiği gündür 24 Kasım.

Artık bana hiç kimse Cumhur İttifakı'ndan falan bahsetmesin. Bu ittifak Abdullah Öcalan ittifakı olarak tarihe geçecek. Kapkara bir gündür. Biliyorsunuz uzun süre isim koyamadılar kurdukları komisyona. Bugün komisyoncuların medarı iftarı olarak haini de ziyaret etmekten gurur duyan, at pazarlıkçıları bırakın fotoğraf vermeyi gittim bile diyemiyorlar. Suçlarının telaşı yaşadıkları korkuyla birleşiyor. Evet, haftalarca debelenip durdular.

Türk milletinin egemenliğini dalaverelerle ele geçirmiş bir yapı, milli dayanışma 330 oy uğruna 10 senedir 7'den 77'yi terörist diye yaftalayıp meydan meydan linç ettiren bir vicdan kardeşlik sandığı kayyumla ifal etmeyi alışkanlık haline getirmiş bir zihniyet demokrasi diyordu.

Üstelik etkisiz ve yetkisiz bıraktıkları, bütçesini dahi yapamayan bir meclise yapacaklardı bunu. Neden diye sorduğumuzda da çok celalleniyorlardı. Neden? Çünkü bölge dengeleri değişti. Kör müsün diye cevap veriyordu. Neden? Baas diktatörlüğü yıkıldı. Esadçı mısın diyorlardı. Neden? Amerika Birleşik Devletleri emperyalizmi artık bölgede hakimiyet kurmak istiyor. FETÖ'cü müsün diyorlardı. Neden? İsrail geliyor. Siyonist misin diye cevap veriyordu. Her seferinde de tek bir cevap verdik. Bu söyledikleriniz bizim üstümüze yapışmaz.

Allah yakışan iftiradan korusun. Her seferinde elhamdülillah Türk'üz. Bu soruları işte o yüzden soruyoruz diye cevap verdik. Çok afilli laflardı bunlar. Algılaması zor bir yüce gönüllülüktü. Sözcüleri İmralı Feneri müebbetlik caniye övgüler diziyor. 40 yıllık kaniler bir anda yani oluyorlardı. Bilmesek inanacak görmesek kanacaktık. İlk andan itibaren karşı durduk. Marifet değildi bu. Milletimizin tarihimizin hepimizin iffetiydi mesele. Ve Türkiye Büyük Millet Meclisi buna alet ediliyor dedik.

Meşruiyet pazarındaki al veri görmüyor musunuz dedik. Öcalan canisinin önerisiyle direktifiyle surda bir gedik daha açılıyordu. O delikten Bilderberg toplantılarından CIA enstitüleri ortak tanıdıklarımızdı.

Bu delik egemenliğimizin milletimizin ve vatanımızın tam ortasına denk geliyordu. Canbaz yine çok sevdiği yere çıkmıştı. Aynı yan kesicilerse ortalarda geziyordu. Her şey açıktı. Apaçıktı. Bugün kurulan şer ittifakının müstakbel ortakları kaçak kat çıkar gibi kaçak komisyon kurarken terörsüz Türkiye'ye karşı mısınız diye soruyorlardı.

Biz terörsüzlüğe değil şuursuzluğa karşıyız dedik. İtirazımız terörsüz Türkiye zarfına değil mazrufunadır dedik.

O mazruftaki bedeli kimse Türkiye'ye ödetemez, ödettirmeyeceğiz dedik. Türkiye illa birileri tarafından yönetilmek bahsiyle kendini yok edecek bir bedeli asla ödemez. Hiçbir zaman ödemedi dedik. Biz cumhuriyeti bu yüzden kurduk. O haccı getirenleri de toprağa gömdük dedik. Bunlar ne hamasetti ne de niyet okumaydı. Ne bir komploydu ne de afaki iddialardı. Türkiye tek yönlü bir yolda yokuş aşağı hızla frensiz sürükleniyorken menzilde başımıza gelecek olanı anlamak için kahin olmaya gerek yoktu. Bunun 100 sene önce döndüğümüz kavşak olduğunu da görüyorduk. 25 senedir Türkiye'yi kendi diyetine ipotek edenleri de gayet iyi tanıyorduk. İsmi değişse de Büyük Ortadoğu Projesinin hedeflerini biliyorduk. Hep aynı ağızlar, çok da biliyorlar. Öylesine de özgürlükçü ve ileri görüşlüler sözde. 15-20 yıl önceki nakaratları yine tekrarlıyorlar. Efendim Türkiye kabuk değiştirmesin mi? Ne kadar zekice bir soru. Elbet değiştirsin. Değiştirmelidir de Türkiye zata mahsus bir rejimin kabuğunu ve zincirlerini hiç zaman kaybetmeden derhal ve behemahal kırmalıdır.

Aziz milletim, Türkiye Cumhuriyeti küresel hokkobazların eşit vatandaşlık tanımıyla değil yurttaş eşitliği anlayışı ve esasıyla kuruldu. Kürtler ile PKK'lı teröristler arasına her zaman kalın bir duvar çekti. Bu bu duvarlardır ki ne kadar zorlanırsa zorlansın Türkiye'de bir iç çatışmayı her zaman engelledi.

İmralı süreci ve Öcalan'ın doğrudan muhatap alınması ise evvela bu anlatıyı yıkmış, Kürtleri Öcalan'ın vesayeti altına almanın yolunu açmıştır. Şimdi ise Kürtler ile PKK'yı birbirinden ayırmaya çalışan devlet aklı gitmiş, yerine Öcalan'ı Kürtlerin ulusal lideri yapmaya çalışan Devlet Bahçeli aklı gelmiştir. Cumhuriyet fertlerin kendi aralarında ve devletle aracısız, pazarlıksız, komisyonsuz ilişki kurabilmesi demektir.

Bu yüzden Türkiye'nin her vatandaşı kimliklerinden bağımsız haklarda ve sorumluluklarda eşittir ve eşit olmalıdır. Kürtlere yaklaşırken PKK terörizmine ve Öcalan canisine paye vermekse sadece cumhuriyetimize ve anayasamıza yapılan açık bir saldırı değil aynı zamanda Cumhuriyeti korumak için and içmiş savcılarımızın da mutlaka ve mutlaka dikkate alması gereken aleni bir suçtur. Bu cumhuriyetin Kürt vatandaşlarıyla ilişki kurması için ne Öcalan'a ne de PKK'ya ihtiyaçları yoktur.

Bu İmralı süreci devam ettiği takdirde bunun iki sonucu olacaktır. Birincisi vatandaşlar artık devlet ile doğrudan vasıtasız ilişki kuramayacaktır. Her kimlik grubunun kendi liderleri veya partileri üzerinden gerekirse çete, mafya, kartel ya da terör örgütü kurarak iktidar ile hak ve imtiyazlar için pazarlık yapmayı kendine hak görecektir. Bu proje Lübnan ve Irak'ta uygulanan gücü etnik ve mezhepsel kimlikler arasında bölüştüren müstemleke artığı bir projedir. İşte İyi Parti'yi bu ülkenin milliyetçi, vatanperver her vatandaşını telaşa düşüren ve feveran ettiren şey budur. Zaten Bahçeli bir Kürt bir de Alevi Cumhurbaşkanı yardımcısı talebini daha önce dile getirmiştir. Meclis Başkanı anayasanın 3. maddesinden rahatsız olduğunu alenen ifade edebilmektedir. Cumhurbaşkanı ise hayallerinde başka bir cumhurun reisi olacağı günü beklemekte Türkiye'yi etnisitelerle tanımlamaktadır. Büyük Türk milleti bil ki Türkiye'nin Lübnan gibi, Irak gibi bir ülkeye dönüşme ihtimali ufukta belirmiştir.

Ortadoğu'nun iç savaş yaşayan ve belini bir türlü doğrultamayan ülkelerinin benimsediği bir modeldir bu. İnsanların birbirini acımasızca yok ettiği, kurtarılmış mahallelerin olduğu, ticaretin durduğu, toplumun yoksulluğa sürüklendiği bir modeldir.

100 senedir sağ salim devam eden Türkiye Cumhuriyeti'nin dibine koyulan bir dinamittir bu. Bunu yapanların tamamı suçludur ve hesap vermelidir. Artık bu teşhisi yapmanın aşikar olanı ilan etmenin zamanı gelmiştir. Türkiye'yi Lübnanlaştırmak, Iraklaştırmak, Ortadoğululaştırmak isteyenler kimlerdir? Türkiye'ye Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail tehdidiyle kendi çıkarlarına çevre temizliği yaptıranlar kimlerdir? Bizi 100 yıllık cumhuriyet rüyamızdan ilelebet men etmek isteyenler kimlerdir? Tarihte Türk adıyla kurulmuş bu ikinci devletimizi bize çok görenler kimlerdir? Bu soruların cevabını bulmak mecburiyetindeyiz. Bildiğimiz cevapları da milletle paylaşmak mecburiyetindeyiz. Ben genel başkan olarak doğmadım. Ama hangi bayrakla öleceğimi biliyorum. Al bayrakla öleceğim. O yüzden O yüzden vatandaş Musavat Dervişoğlu olarak konuşuyorum. Sesime kulak verin. Cumhuriyet Halk Partisi başta olmak üzere tüm partilere derneklere vakıflara bu süreçte ne şiş yansın ne kebap diyenlere sesleniyorum. Arkalarındaki motivasyon siyasi taktiklerden ibaret olmayan bu güruha karşı siyasi taktiklerle yanıt vermek tıpkı o komisyona desteğiniz gibi onu meşrulaştırma oyununa yani Türkiye için çatılan bu odunlara yenilerini eklemektir. Bu yankı odasından çıkın. Bu oy hayalinden uyanın artık. Tarlayı ayrık otları kaplamışsa sanmayın ki altındaki bereketli toprak kalmamıştır. Bugün olan budur. Türkiye toprağını, siyasetini, kültürünü ve vicdanını ve hatta aklını ayrık otları bürümüştür diye endişe etmesin. Sabanı vurduğumuzda ters yüz olur ve o saban hepimizin elindedir. Bir cumhuriyetimiz, bir milletimiz, bir önderimiz Mustafa Kemal'imiz vardır. Biz cumhuriyetçiyiz ve bu ülkede yaşayan herkesin sorununu yine bu cumhuriyetin çözeceğini biliyoruz. Eğer onu kaybedersek başımıza gelecek belalar çok çok daha derin hale gelir. Türkiye sandıkla süslenmiş bir tiranlığa tek adam maskeli bir hanedancılığa federalizm maskesi takmış feodalliğe sürüklendiğinde hepimiz o girdapta boğuluruz. Derdimiz cumhuriyette değil de daha iyi bir cumhuriyetle ise bilin ki bu tekinsiz ve ümitsiz Türkiye'yi el birliğiyle aşarız. Sağlığı, eğitimi, barınmayı, din, vicdan ve fikir özgürlüğünü sağlarız. Siz yeter ki derdinizi söyleyin. Biz terörsüz Türkiye reklamını izlemeyi değil imtiyazsız ve eşit Türkiye'yi yaşamak ve yaşatmak isteyenleriz. Siz tam olarak ne istiyorsunuz? Gelin onu söyleyin. Kardeşlerim başkanlık sistemi daha en başından ölü doğmuş bir sistemdi. Daha başında pazarlıklara bağlı ödenerek bitmeyecek diyetleri vardı. Dışarıdaki borçları da içerideki borçları da görüyoruz. 2023 senesinde ülkenin sorunlarını sorunlarını çözmek için halktan oy isteyen Erdoğan Bahçeli'nin aba altından sopa göstermeleri sonucu yetkisini mecliste kurulan korsan bir komisyon ile paylaşmak zorunda kaldı ve en nihayetinde geçen hafta bu yetkisini kaptırdı.

Ülkenin güvenliğini böylesine ilgilendiren bir konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ne düşündüğünü hala bilmiyoruz. Bileniniz var mı? Kenarda bekliyor. Bir tartışma yaşanıyor. Eğer lehine olursa gelişmeler o başarıya sahip çıkacak, aleyhine olursa şayet her zaman söylediğimiz gibi elini yıkayıp çıkacak. Bizzat kendisi İmralı'ya gitme konusuna komisyonun

Daha fazla bilgi ve son haberler için Ankara24.com'ı takip edin.
seeGörüntülenme:25
embedKaynak:https://halktv.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 26 Kasım 2025 12:04 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Trump, ABD göçmenlik yasasıyla ilgili yaptığı paylaşımda yetkisini vurguladı

30 Kasım 2025 01:45see111

SON DAKİKA… Mardin’deki aile katliamında kan donduran yasak aşk iddiası: Tutuklanan komşu her şeyi anlattı!

29 Kasım 2025 10:28see108

Mememen FK nın konuğu Ankara Demirspor İzmir Haberleri

29 Kasım 2025 11:55see108

Ünlü ekonomistten altın yatırımcısına 8 saat uyarısı: O fiyatı görürse bekleyin! Sözcü Gazetesi

29 Kasım 2025 10:44see108

Bu hafta en çok kazandıran yatırım aracı hangisi oldu?

29 Kasım 2025 09:38see107

Gebze Eski Hal Kavşağı hizmete girdi Kocaeli Haberleri

29 Kasım 2025 11:49see107

Yiğidolar Boluspor a hazır Futbol Haberleri

29 Kasım 2025 16:00see107

Çeşme de etkili sağanak: Adeta denizle kara birleşti İzmir Haberleri

29 Kasım 2025 09:40see107

Erzincan ı sis kapladı: Görüş mesafesi 20 metreye düştü Erzincan Haberleri

29 Kasım 2025 09:20see106

Samsunspor da Alanyaspor mesaisi Futbol Haberleri

29 Kasım 2025 17:44see106

24 kırmızı kart çıkmıştı: Gelen olursa oynarız kararı alındı

29 Kasım 2025 14:16see106

Yanan Kırklar Mescidi nin yerine yenisi yapılacak Trabzon Haberleri

29 Kasım 2025 17:13see106

Son dakika: Çılgın Sayısal Loto sonuçları açıklandı 29 Kasım 2025! İşte Sayısal Loto sonuç sorgulama ekranı

29 Kasım 2025 22:28see106

Güllü’nün bilirkişi raporu ortaya çıktı: Canlı yayında seslendi: Anneni atmışsın Sözcü Gazetesi

29 Kasım 2025 13:24see106

A Milli Erkek Basketbol Takımı, İsviçre ye konuk olacak! Basketbol Haberleri

29 Kasım 2025 09:37see106

Gaziantep FK Eyüpspor maçında ilginç karar: Ortalık karıştı, kaleci kavgayı ayırırken gol yedi!

29 Kasım 2025 19:57see106

HSK’dan kritik atamalar… İstanbul’a üç yeni başsavcı vekili

29 Kasım 2025 07:07see106

Gine Bissau da darbe sonrası yeni hükümet kuruldu

30 Kasım 2025 00:36see105

BÜLENT CANKURT Yazdıklarımı adli tıp onayladı

29 Kasım 2025 06:57see105

Airbus tan 55 yılın en büyük geri çağırması: A320 ler yere iniyor! 6 bin uçak etkilenecek... THY, Ajet ve Pegasus tan peş peşe açıklama

29 Kasım 2025 09:01see105
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları