Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsrail Gazze yi yine vurdu, Almanya olarak görmüyor musunuz?
Ankara24.com, Dha kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz'i resmi törenle karşıladı. Erdoğan ve Merz, ikili ve heyetler arası görüşme sonrası ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Türkiye'ye ilk ziyaretini gerçekleştiren Almanya Başbakanı Merz'i ve heyetini ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu kaydederek, "Bugün yaptığımız görüşmelerde iki yakın NATO müttefiki olarak ortak çıkarlarımız zemininde ikili ilişkilerimizi ve uluslararası meseleleri ele aldık. Ayrıca stratejik hedef olarak gördüğümüz Avrupa Birliği'ne tam üyeliğimiz noktasında kendilerinden beklentilerimizi ifade ettik. Türkiye'nin bu konuda sergilediği kararlı iradenin birlik nezdinde hak ettiği karşılığı görmesi durumunda çok kısa sürede ciddi mesafe alabiliriz. Bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere bakıldığında Türkiye-Birlik ilişkilerinin stratejik öneminin daha iyi anlaşılacağına inanıyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün batı Almanya ile imzalanan iş gücü anlaşmasının 64'üncü yıl dönümü olduğunu anımsatarak, "Bundan tam 64 sene önce ellerinde bavulları, kalplerinde sıla hasretiyle Almanya'ya giden kardeşlerimiz bugün 3,5 milyona varan nüfuslarıyla Almanya'nın kalkınmasına her alanda büyük katkı sundular. Değerli dostumla görüşmemizde Almanya'da yaşayan Türk toplumunun ortak değerimiz ve zenginliğimiz olduğunu bir kez daha teyit ettik. Almanya'daki kardeşlerimizin yıllara sari kazanımlarının korunmasına verdiğimiz önemin altını çizdim. Bu çerçevede son yıllarda Avrupa'da artışı bir türlü engellenemeyen yer yer ırkçılığa varan yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığıyla mücadeleye atfettiğimiz ehemmiyeti vurguladım. Yurt dışındaki kardeşlerimizin kültürlerini, kimliklerini ve kadim değerlerini muhafaza ederek bulundukları ülkelere entegrasyonunu hep destekledik. Bundan sonra da desteğimiz bakidir" diye konuştu.
'TİCARET HACMİMİZİ 60 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ'
Erdoğan, Türkiye ile Almanya arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin olumlu seyrini sürdürdüğünü vurgulayarak, "Almanya, Türkiye'nin Avrupa'daki en büyük ticaret ortağı. 50 milyar dolara ulaşan ticaret hacmimizi yakın vadede 60 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu minvalde gerek ticaretimizi gerek müşterek yatırımları bir üst seviyeye taşıyacak savunma iş birliği konusunu Sayın Şansölye ile değerlendirdik. Avrupa'da değişen güvenlik koşulları ışığında savunma sanayi ürünlerinin tedarikinde geçmişte yaşanan sıkıntıları geride bırakarak ortak projelere odaklanmamız gerekiyor. Eurofighter uçaklarının temin süreci gibi Almanya'nın son dönemde bu alanda attığı olumlu adımları memnuniyetle karşılıyoruz. Türkiye'nin savunma sanayi alanında yakaladığı ivme dikkate alındığında Almanya ile çok geniş iş birliği imkanlarına sahip olduğumuz görülüyor. Kazan-kazan anlayışı temelinde bu iş birliğini daha da güçlendirebiliriz" ifadelerini kullandı.
'HERKESİN TAŞIN ALTINA ELİNİ KOYMASI GEREKİYOR'
Bugünkü görüşmede ayrıca, Türkiye'nin terörle mücadeledeki beklentilerini de paylaştığını kaydeden Erdoğan, "Almanya'nın kamu güvenliği bakımından da ciddi tehdit teşkil eden terör örgütleriyle ortak mücadelenin önemine dikkat çektim. Bölgesel ve küresel meselelerde de fikir alışverişinde bulunduk. Türkiye olarak Gazze'deki soykırımı ilk günden itibaren uluslararası gündeme taşıdık. Ateşkesin sağlanması ve insani yardımların bölgeye ulaştırılması için yoğun çaba gösterdik. Bu mezalimin yeniden yaşanmamasına ve bölgede kalıcı barışın anahtarı olan iki devletli çözüme dair görüşlerimizi kendilerine aktardım. Evvela bölgeye yardımların kesintisiz ulaştırılması gibi yeniden yapılanma sürecinde de herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini ifade ettim" dedi.
'İŞ BİRLİĞİ COĞRAFYALARIMIZIN GÜVENLİĞİ İÇİN VAZGEÇİLMEZ'
Görüşmede, Suriye'deki gelişmelerin de ele alındığını belirten Erdoğan, "Devrimden bu yana geçen 11 ayda Cumhurbaşkanı Sayın Şara’nın liderliğinde Suriye, kalıcı barış, huzur ve ekonomik kalkınma yolunda ciddi ilerlemeler kaydetti. Yaptırımların kalkmasına paralel olarak bu sürecin daha da hızlanacağı inancındayız. Ülkenin toprak bütünlüğü ve birliğinin muhafazası suretiyle Suriye halkının tüm fertlerinin refah ve esenliği bizim için öncelikli hedeftir. Bu noktada 10 Mart mutabakatının uygulanmasına büyük önem atfediyor, bu yönde verilen mesajları dikkatle takip ediyoruz. Almanya'nın da Suriye konusunda bizimle eş güdüm içinde çalışmaya atfettiği önemin farkındayız. Ukrayna-Rusya Savaşı konusunda da görüş alışverişimiz oldu. Savaşın adil ve kalıcı şekilde çözümü için diplomatik çabaların sürdürülmesini önemli görüyoruz. Güçlü temellere ve çok katmanlı ilişki ağına sahip Türk-Alman iş birliğinin Avrupa'nın ve mücavir coğrafyalarımızın güvenliği için vazgeçilmez olduğunu bugün bir kez daha teyit etmiş olduk. Bu anlayışla Almanya ile yakın iş birliği içinde çalışmayı önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.
'BİZİM DE ANKARA KRİTERLERİMİZ VARDIR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ortak açıklamaların ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, Kopenhag kriterleri ile ilgili soru üzerine, "Şu an itibarıyla Türkiye'de biz bu yaklaşımlar noktasında rahatız, huzurluyuz. Çünkü biz Kopenhag kriterleri noktasında hep şunu söyledik. Kopenhag kriterleri bizim için olumsuz bir yaklaşım süreci değil. Eğer Kopenhag kriterleri noktasında Türkiye'ye yaklaşılıyorsa bizim de bunun karşısında Ankara kriterlerimiz vardır. Ankara kriterleriyle biz Avrupa'ya ve dünyaya açılırız. Çünkü Türkiye sıradan bir Avrupa veya Asya ülkesi değil. Türkiye, Avrupa'da, Asya'da her noktada bu süreci dünyada en iyi işleten ve işleyen bir demokrasi ülkesidir ve bu konuyla ilgili de herhangi bir sıkıntısı yoktur" cevabını verdi.
'YARGI NE GEREKİYORSA ONU YAPMAK ZORUNDADIR'
Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yürütülen soruşturmalarla ilgili soru üzerine, "Herhalde kim hangi makamda olursa olsun, bir hukuk devletinde hukuku ayaklar altına alamazsınız. Hangi makamda olursanız olun eğer hukuku ayaklar altına alırsanız, yargı devletinde yargı makamları ne gerekiyorsa onu yapmak zorundadır. Eğer yapmazlarsa bu defa yolsuzluk, hırsızlık, her tür yanlış alır başını gider. Nitekim İstanbul'daki süreç böyle işlemiştir ve şu anda da bu süreci yargı kendisine terettüp ettiği şekilde işletmektedir ve gereğini de yapmaktadır. Örneğin son dönemde mesela bir hakemler olayı çıkmıştır ve bu hakemler olayında da yine futbol sahalarında neler oluyor ve bütün bunlar olurken eli kolu bağlı olarak herhalde bir devlet bunu takip edemez. Ne gerekiyorsa yapması lazım ve şu anda da bu yapılmıştır ve vatandaş tribünlerdeki bu gelişmeyi görünce şimdi çok da mutlu olmaktadır. Neler oluyor, neler demeye başlamıştır" diye konuştu.
'İSRAİL SAVUNMA HAKKINI KULLANDI'
Almanya Başbakanı Merz, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin soruya ilişkin, "Biz kalıcı bir barış için çalışıyoruz. Böyle bir kalıcı çözüm Hamas’ın katılımıyla olamaz. Kurulmasından beri İsrail’in yanındayız. Bu ülke milyonlarca Yahudi için sığınabilecekleri bir yer. Almanya her zaman İsrail'in yanında olacak. Bu, İsrail’i eleştirmeyeceğiz anlamına gelmiyor. Önceki hükümetlerimiz de İsrail’i eleştirdi. 7 Ekim’de bize göre İsrail kendini savunma hakkını kullandı. Gazze’deki çocukların kaderi beni çok üzüyor. Bunun artık sona ermesini umuyorum" dedi.
'HAMAS'LA İLGİLİ ATILMASI GEREKEN ADIMLARI ATTIK'
Erdoğan, Almanya Başbakanı Merz'in, bu açıklaması üzerine, "Sayın Şansölye'nin bir konusuna maalesef katılamıyorum. O da şudur; Bir defa bu süreç içerisinde ne yazık ki 60 bini aşkın çocuk, kadın, yaşlı burada öldürülmüştür. Hamas'ın elinde bombalar yok. Hamas'ın elinde nükleer silah yok. Ama bu silahların hepsi İsrail'in elinde mevcut var ve İsrail bu silahları kullanarak, örneğin dün akşam yine bu bombalarla özellikle Gazze'yi vurmuştur. Bunları Almanya olarak sizler görmüyor musunuz? Almanya olarak bunları takip etmiyor musunuz? Bunlar Gazze'yi vurmak suretiyle, bırakın vurmayı, orayı açlıkla, soykırımla terbiye etmenin hep gayreti içerisinde olmuştur ve hala da bu devam etmektedir. Tehdit vardır. Gazze'ye yiyecek gönderilmesi noktasında örneğin Kızılay'ımız oraya gıda yardımı yapamamaktadır. Böyle bir durumla da karşı karşıyalar. Kızılhaç devamlı tehdit altındadır, bu da var. Biz şu ana kadar 100 bin tonun üzerinde oraya gıda yardımı ulaştırmaya çalıştık ama yeterli değil. Buraya bu yardımların devamı şart ve bu konuyla ilgili olarak Almanya'nın gerek Kızılhaç'ı, bizim de Kızılay'ımızı devreye sokmak suretiyle buradaki bu soykırımı, açlıkla terbiye edilme olayını sona erdirmemiz lazım. Bu bizim insani görevimizdir ve ben inanıyorum ki Almanya, Türkiye ve bölge ülkeleri bu konuda üzerimize düşen görevi yapmak suretiyle buradaki katliama son vermemiz gerekecektir. Hamas'la ilgili atılması gereken adımları biz bugüne kadar hep attık. Gerek Dışişleri Bakanım, gerek Savunma Bakanım, gerek istihbarat sürekli çalışıyoruz ki burada herhangi bir sıkıntıya fırsat vermeyelim diye. El ele vermeye hazırız ve şu anda da bu konuda ilgili bakanlarım bu talimatları almışlardır ve bu talimatla muhataplarıyla çalışmaya devam ediyorlar ve edeceklerdir. Nasıl ki Rusya-Ukrayna arasındaki savaş bitsin diyoruz, aynı şekilde de İsrail-Gazze arasında da bu savaşın bitmesinden yanayız. Ben inanıyorum ki Türkiye-Almanya bu iş için el ele verebilecek iki önemli ülkedir" dedi.
'İLİŞKİLERİMİZİN POTANSİYELİNİ DAHA İYİ DEĞERLENDİRELİM'
Almanya Başbakanı Merz ayrıca, "Gelin, ilişkilerimizin sunduğu olağanüstü potansiyeli önümüzdeki yıllarda daha da iyi değerlendirelim. Buna zorunluyuz; zira yeni bir jeopolitik sürece giriyoruz ve bu süreçte büyük güçlerin siyaseti belirleyici olacak. Buradan şu sonucu çıkarıyorum; Alman olarak, Avrupalı olarak stratejik ortaklıklarımızı geliştirmeliyiz ve Türkiye bu süreçte devre dışı kalmamalıdır. Burada sağlam bir temel üzerinde inşa edebiliriz. Toplumlarımız ve ekonomilerimiz, çok yakın bağlar içindedir. Aynı zamanda NATO’da da çok yakın müttefikleriz. Türkiye, neredeyse bizi meşgul eden bütün dış politika ve güvenlik politikası konularında çok önemli bir aktördür. Bu temel üzerinde çalışmaya devam edeceğiz ve yeniden bir stratejik diyalog başlatacağız. Güvenlik politikaları alanında daha yakın iş birliği içinde olacağız. Örneğin, daha önce de değindiğimiz Eurofighter uçaklarının alımı konusunda. Tabii ki bu ortaklığın birçok fırsat sunduğunu da belirtmek istiyorum. Örneğin, ulaştırma ve demiryolları konusunda önemli gelişmeler yaşayabiliriz. Birçok açıdan bu yeni jeopolitik durumda daha yakın bir iş birliği içinde olmayı sağduyu gerektiriyor. Bu, her iki tarafın da stratejik çıkarınadır. Türkiye ile Almanya arasındaki olgun bir ortaklık, tabii ki hassas konuları da açık ve güvene dayalı bir şekilde ele almamızı gerektiriyor" dedi.
'20 EUROFİGHTER KARARINDAN DOLAYI MUTLUYUZ'
Almanya ve Türkiye'nin, NATO müttefikleri olarak aynı çıkarlara sahip olduğunu kaydeden Merz, "Ankara’da da biliniyor ki, Rusya’nın militan revizyonizmi Avrupa’nın ve Atlantik bölgesinin güvenliğini bir bütün olarak tehdit ediyor. Bu nedenle, Lahey’deki NATO Zirvesi’nde verilen kararları kararlılıkla uyguluyoruz. Bu bağlamda, Almanya’nın da onayını verdikten sonra Türkiye’nin 20 Eurofighter uçağını alma kararından dolayı mutluluk duymaktayız. Şu konuda hemfikiriz; bu uçaklar hepimizin ortak güvenliğine hizmet edecektir. Göç konusunu da ele aldık. Geri göndermeler konusunda iş birliğimiz son derece önemlidir ve geçtiğimiz aylardaki iş birliğimizi sürdürmek istiyoruz. Mayıs ayından bu yana, geçtiğimiz yılın tamamında yapılandan daha fazla geri gönderme gerçekleştirdik. Fakat bu konuda daha fazla ilerleme kaydetmemiz gerekiyor ve ekiplerimiz bu yönde çalışacak" dedi.
'İLK DEFA KALICI BİR BARIŞ UMUDU VAR'
Görüşmede Orta Doğu'daki gelişmelerin de ele alındığını belirten Merz, "Orta Doğu’daki durumu da ele aldık. Rehinelerin serbest bırakılması ve ateşkesin ilerleme kaydetmesi çok olumlu gelişmeler. İlk defa kalıcı bir barış umudu var. Sayın Cumhurbaşkanı’na, Türkiye’nin bu süreçte oynadığı rol için teşekkür ettim. Türkiye, Katar, Mısır ve ABD olmasaydı bu süreç gerçekleşemezdi. Bunun için çok teşekkür ediyorum; bunu mümkün kıldığınız için. Türkiye’nin bu konuda yine imkanlarını kullanarak, örneğin Hamas’ın silahsızlanması yani sürecin ikinci aşamasına geçilmesi için etkisini kullanmasını arzu ediyoruz. Çünkü durum hala son derece kırılgan. Son çatışmalar da bunu gösteriyor. Bu nedenle umutlu olmalıyız ki burada kalıcı bir barış sağlansın. Federal Hükumet de bu barışın sürmesi için elinden geleni yapacaktır" ifadelerini kullandı.
'TÜRKİYE'Yİ AB'NİN YANINDA GÖRMEK İSTİYORUZ'
Almanya Başbakanı Merz, "Türkiye’nin Avrupa Birliği perspektifine değinmek istiyorum. Ben ve Federal Hükumet olarak Türkiye’yi Avrupa Birliği’nin yanında, bu yolda ilerlerken görmek istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı’na, bu konuda Avrupa düzeyinde bir stratejik diyalog arzu ettiğimi ifade ettim. Kopenhag kriterlerine koşul olarak değindik ve bu konuları bundan böyle de ele almaya devam edeceğiz. Dışişleri Bakanlarımızın stratejik diyaloğunun yeniden başlatılmasını ve JETCO toplantılarının da yakın zamanda beşinci kez toplanmasını arzu ediyoruz. Federal Hükûmet nezdinde de bu konuya değineceğim. Son olarak şunu söylemek istiyorum; İlişkilerimiz sadece ikili düzeyle sınırlı değil. Biz, NATO’da ve Avrupa Birliği’nde el birliğiyle ilerlemeler kaydedebiliriz. Tekrar, üçüncü defa bir araya gelebildiğimiz için çok mutluyum. Lahey’de ve Tiran’da, Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi vesilesiyle bir araya gelmiştik. Bugün ise resmi ziyaret için burada bulunmaktan mutluluk duyuyorum. Misafirperverliğiniz benim için son derece önemli. İlişkilerimizi bundan böyle de derinleştirmeye, geliştirmeye kararlıyız. Çünkü birlikte ilerlersek çok daha fazla başarı elde edebiliriz" dedi.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:70
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 30 Ekim 2025 18:51 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















