Ankara24.com
close
up
Menu

Sarıyer de sağanak sonrası göle dönen caddede domuz boğuldu

Kremlin den şaşırtan açıklama! İptal deniyordu ama... Trump ve Putin görüşecek

Merdan Yanardağ ın gözaltı süresi uzatıldı

Alev savaşçıları , termal kameralı ısı tespit dronu ile gökyüzünden hayat kurtarıyor Bursa Haberleri

Safi Arpaguş un iki büyük sınavı

Yeni Şafak yazarı TELE1 in kayyumu oldu Sözcü Gazetesi

Kuşadası Tenis Kulübü nde Cumhuriyet Kupası heyecanı başladı

Meteoroloji tek tek açıkladı! Sel su baskını ve dolu bir arada

Gece boyu uyuyana kadar saatleriniz mi geçiyor? Uykusuzluk çekiyorsanız daha derin bir uyku için uygulamanız gereken yöntemler!

ABD de bütçe krizine bağış yaması!

Putin: Sınırsız menzilli Burevestnik füzesinin testleri tamamlandı

1. Lig ekibi rakibine gol yağdırarak liderliğe yükseldi

Kahverengi bela dünya ticaretinde lider olduğumuz ürünü de vurdu! Rekolte dibi gördü

Bisikletliler yine trafik kurbanı Son dakika haberleri

Hamileyken kaç kere ihanete uğradığını bile sayamamıştı... Kızını doğurdu, hayırsız sevgilisini affetti

Bakan Bak, 16. Zeytinburnu Cumhuriyet Koşusu etkinliğine katıldı Sözcü Gazetesi

150 sterline aldı, on binlerce sterline sattı! Salvador Dali ye ait çıktı

TÜRKSOY 2. Türk Dünyası Gençlik Forumu nda gençliğe mesaj: Türk dünyasının umudusunuz

Motosiklet sürücüsü ölümünü an an kaydetti Sözcü Gazetesi

Yeni Torba Yasası nda neler var? 36 maddelik Torba Yasa içeriği, yeni düzenlemeleri ile yürürlüğe ne zaman girecek?

Batı soykırıma verdiği desteğin bedelini ödüyor Düşünce Günlüğü Haberleri

Batı soykırıma verdiği desteğin bedelini ödüyor Düşünce Günlüğü Haberleri

Ankara24.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.

Bugün Gazze’de süren yıkım, sadece Filistin halkının trajedisi değil; aynı zamanda Batı demokrasilerinde yönetenlerle yönetilenler arasındaki uçurumun daha da derinleşmesinin sembolü hâline geldi.

Doç. Dr. Necmettin Acar / Mardin Artuklu Üniversitesi

İsrail’in 7 Ekim sonrasında benimsediği saldırgan siyaset ve özellikle Gazze başta olmak üzere tüm Filistin topraklarında işlediği soykırım suçları, bölgesel ve küresel siyaset açısından belirgin bir kırılmayı tetiklemiş görünüyor. Canlı yayınlarda parçalanan masum sivillerin bedenleri, meskûn mahallere binlerce ton bomba yağdırılması, bombalanan hastaneler, buna eşlik eden açlık ve kıtlık manzaraları; ayrıca İsrail’in uluslararası hukuku hiçe sayarak İran, Suriye, Irak, Yemen ve Lübnan’a yönelik saldırıları, bu dönüşümü hızlandıran başlıca gerekçeler arasında sayılabilir.

Geçmişte İsrail’in Filistinlilere yönelik vahşi saldırıları, Arap Ortadoğu’sunda yönetenlerle yönetilenler arasındaki uçurumu derinleştiriyordu. Bugün benzer bir etki Batı’da gözlemleniyor. Ortadoğu toplumları, devletlerinin İsrail’i caydıramaması ve Filistinlilere yönelik saldırıları durdurmadaki acziyeti nedeniyle kendi yönetimlerini sert biçimde eleştirirken; Batı’da ise hükümetlerin, İsrail’in uluslararası hukuku, insan haklarını ve insani değerleri ihlal eden uygulamalarına verdiği sınırsız destek, yönetenlerle yönetilenler arasındaki uçurumu büyütüyor.

SALDIRGAN STRATEJİNİN SİYASAL MÜHENDİSLİK BOYUTU

İsrail, kurulduğu günden bu yana hem Filistin coğrafyasında hem de genel olarak Ortadoğu’da sergilediği saldırgan politikalarla çok farklı amaçlar gözetti. Bu saldırganlığın ilk ve en görünür amacı, Filistin’deki işgali genişletmek ve Yahudi yerleşimciler aracılığıyla homojen bir Yahudi toplumu inşa etmekti. Bu strateji, askeri hedeflerin yok edilmesine ve Filistin direnişinin bastırılmasına odaklanan açık bir askeri yönelim içeriyordu.

Ancak, İsrail’in saldırgan tutumunun daha az dikkat çeken bir başka boyutu da bulunuyor; Ortadoğu’da yönetenlerle yönetilenler arasındaki uçurumu derinleştirmek. İsrail açısından bu strateji, askeri bir zaferden çok daha kalıcı ve etkili sonuçlar doğurabilecek bir araç. Bu doğrultuda İsrail, uzun yıllar boyunca bölgede yönetenlere toplumsal güveni aşındırarak rejimlerin toplumsal meşruiyet tabanlarını zayıflatmayı temel hedeflerinden biri hâline getirdi. Bu yaklaşım, İsrail’in çevresinde halkın yönetimlerinden memnun olmadığı, zayıf ya da çökmekte olan devlet yapılarını teşvik ederken, ülke içinde de devlet dışı aktörlerin rejimlere meydan okuyabilecek düzeye erişmesine zemin hazırladı.

İKİ TEMEL YÖNTEM

İsrail bu hedefini gerçekleştirmek için iki temel yönteme başvuruyor. İlk olarak İsrail, bölgedeki devletlerin ulusal onurunu hedef alan, itibarlarını zedeleyen ve caydırıcılıklarını ortadan kaldıran provokatif eylemlerle bu devletleri küçük düşürmeyi amaçlar. İkinci olarak İsrail, özellikle Filistin’de ve genel olarak Ortadoğu’da geniş çaplı acı, yıkım ve mateme yol açan saldırıların gerçekleştirilmesi ve bu saldırıların medya üzerinden tüm dünyanın gözü önünde sergilenmesiyle toplumsal travmalar üreterek bölge haklarını kendi rejimlerine olan güveni aşındırmayı amaçlar. Her iki yöntem de, sadece askeri anlamda değil, psikolojik ve diplomatik düzeyde de bölge devletlerinin meşruiyetini aşındırır ve halk nezdinde zayıf bir görüntü oluşturur.

İsrail'in kuruluşundan bu yana sürdürdüğü bu strateji, Ortadoğu’da yönetimler ile halklar arasındaki uçurumu derinleştirmede ve bölge rejimlerinin meşruiyet tabanını zayıflatmada oldukça işlevsel bir rol oynadı. Toplumsal meşruiyet tabanları aşınan rejimler, iç tehditlere odaklanmak zorunda kalarak İsrail’le rekabet etmekten uzaklaştı, rejim karşıtı hareketleri bastırmak için ise giderek daha fazla ABD ve İsrail desteğine bağımlı hâle geldi. Bu tablo, İsrail’in askeri gücünün ötesinde, siyasal mühendislik boyutuna sahip uzun vadeli bir stratejiyi temsil etmektedir.

BATI MEŞRUİYET KRİZİNE GİRDİ

İsrail’in uzun yıllardır Ortadoğu’da “başardığı” bölge rejimlerinin toplumsal meşruiyet tabanlarını aşındırma stratejisi, 7 Ekim sonrasında farklı bir coğrafyada, beklenmedik sonuçlar doğurmaya başladı. Bu kez, İsrail’in eylemleri Ortadoğu’da değil, Batı dünyasında siyasal dengeleri sarsan bir etki yarattı. Üstelik bu sonuçları, İsrail’in kendisi bile öngörememişti.

Gazze’de yaşanan soykırım, uzun süredir derinleşen Batı’nın normatif krizini tetikledi. İsrail’in tüm uluslararası hukuk ihlallerine ve insanlık suçlarına rağmen Batılı hükümetlerden gördüğü sınırsız destek, Batı kamuoyunda ciddi bir meşruiyet aşınmasına neden oldu. Bugün Gazze’de süren yıkım, sadece Filistin halkının trajedisi değil; aynı zamanda Batı demokrasilerinde yönetenlerle yönetilenler arasındaki uçurumun daha da derinleşmesinin sembolü hâline geldi.

Son iki yılda kampüslerde, stadyumlarda, konser salonlarında, sinema gösterimlerinde ve sokaklarda yükselen öfke, Batı toplumlarının Filistin halkına duyduğu empatiyi aşıp politik bir bilinç düzeyine ulaşalı çok oldu. Bu öfke, hükümetlerin jeopolitik çıkar hesapları ile toplumların vicdani ve insani değerleri arasındaki derin fay hattını görünür kılıyor.

ABD’den İspanya’ya, Fransa’dan İngiltere’ye kadar birçok Batı ülkesinde giderek büyüyen Filistin yanlısı gösteriler, Batı’nın uzun yıllar boyunca gururla savunduğu “insan hakları”, “evrensel değerler” ve “hukukun üstünlüğü” gibi kavramların, İsrail’in soykırım politikalarına verilen destek karşısında içinin nasıl boşaldığını açığa çıkarmış oldu.

Sonuç olarak, İsrail’in Filistin’de uyguladığı şiddet ve Batılı hükümetlerin bu politikalara verdiği koşulsuz destek, yalnızca Gazze’de bir soykırıma yol açmakla kalmadı; aynı zamanda Batı’nın kendi içinde derin bir meşruiyet krizini de tetikledi. Bu kriz, Batılı demokrasilerin uzun yıllardır üzerine inşa edildiği etik ve siyasal temelleri yeniden sorgulamak zorunda kaldıkları bir dönemin habercisidir. Bugün Batı ülkeleri, İsrail’in soykırımına verdikleri sınırsız desteğin bedelini, kendi toplumlarında hükümetlerin meşruiyet tabanlarının aşınmasıyla ödüyorlar.

En son güncellemeleri ve haberleri takip etmek için Ankara24.com'ı izlemeye devam edin, biz durumu takip ediyor ve en güncel bilgileri sunuyoruz.
seeGörüntülenme:47
embedKaynak:https://www.yenisafak.com
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 27 Ekim 2025 04:05 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Sarıyer de sağanak sonrası göle dönen caddede domuz boğuldu

25 Ekim 2025 12:11see107

Kremlin den şaşırtan açıklama! İptal deniyordu ama... Trump ve Putin görüşecek

25 Ekim 2025 08:13see107

Merdan Yanardağ ın gözaltı süresi uzatıldı

25 Ekim 2025 09:27see106

Alev savaşçıları , termal kameralı ısı tespit dronu ile gökyüzünden hayat kurtarıyor Bursa Haberleri

25 Ekim 2025 11:20see105

Safi Arpaguş un iki büyük sınavı

25 Ekim 2025 12:17see105

Yeni Şafak yazarı TELE1 in kayyumu oldu Sözcü Gazetesi

25 Ekim 2025 10:07see105

Kuşadası Tenis Kulübü nde Cumhuriyet Kupası heyecanı başladı

25 Ekim 2025 12:06see105

Meteoroloji tek tek açıkladı! Sel su baskını ve dolu bir arada

25 Ekim 2025 07:47see105

Gece boyu uyuyana kadar saatleriniz mi geçiyor? Uykusuzluk çekiyorsanız daha derin bir uyku için uygulamanız gereken yöntemler!

25 Ekim 2025 11:56see104

ABD de bütçe krizine bağış yaması!

25 Ekim 2025 13:29see104

Putin: Sınırsız menzilli Burevestnik füzesinin testleri tamamlandı

26 Ekim 2025 13:25see104

1. Lig ekibi rakibine gol yağdırarak liderliğe yükseldi

25 Ekim 2025 18:45see104

Kahverengi bela dünya ticaretinde lider olduğumuz ürünü de vurdu! Rekolte dibi gördü

25 Ekim 2025 13:04see104

Bisikletliler yine trafik kurbanı Son dakika haberleri

25 Ekim 2025 14:10see104

Hamileyken kaç kere ihanete uğradığını bile sayamamıştı... Kızını doğurdu, hayırsız sevgilisini affetti

25 Ekim 2025 15:07see104

Bakan Bak, 16. Zeytinburnu Cumhuriyet Koşusu etkinliğine katıldı Sözcü Gazetesi

26 Ekim 2025 10:21see104

150 sterline aldı, on binlerce sterline sattı! Salvador Dali ye ait çıktı

25 Ekim 2025 14:08see104

TÜRKSOY 2. Türk Dünyası Gençlik Forumu nda gençliğe mesaj: Türk dünyasının umudusunuz

25 Ekim 2025 16:55see104

Motosiklet sürücüsü ölümünü an an kaydetti Sözcü Gazetesi

25 Ekim 2025 18:27see104

Yeni Torba Yasası nda neler var? 36 maddelik Torba Yasa içeriği, yeni düzenlemeleri ile yürürlüğe ne zaman girecek?

25 Ekim 2025 14:04see103
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları