Ayı saldırısına uğrayan insan sayısı her gün artıyor! Peki neden ayılar ve insanlar bu kadar çok karşılaşıyor? Saldırı anında nasıl hayatta kalacağız? Uzman...
Hurriyet sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com haber yayımlıyor.
TİŞÖRTÜNÜ YAKARAK KURTULDU
Geçtiğimiz günlerde Sakarya'nın Hendek ilçesinde bir ayı saldırısı yaşandı. Kestane toplarken saldırıya uğrayan Ecevit Korkmaz, ikinci saldırı anında son çare olarak tişörtünü çıkarıp yakarak ayıyı uzaklaştırmayı başardı.
Eylül ayında da yine Sakarya’nın Hendek ilçesinde bir ayı saldırısı daha yaşanmıştı. Cevat Sunman, dere yatağından geçtiği sırada ayının saldırısına uğradı.
Yere düştüğü esnada ayının da kendisi ile yere düştüğünü söyleyen Sunman, "Evde canım sıkıldı dayımın oğlunun yanına gidiyordum, o esnada ayı saldırdı omuzuma doğru. Ayaklarımı kaldırdı, düştüm. Ayı da benimle yere düştü. Ben de o esnada bölgedeki bir ağaca tırmandım. Tepeye çıktım, dayımın oğluna telefon açtım durumu anlattım. Evine kadar gittim o sırada da ambulans eve geldi. Daha sonrasında beni hastaneye kaldırdılar. Ayı benim peşime düşmedi aşağı tarafa doğru gitti" ifadelerini kullandı.
YÜRÜYÜŞ SIRASINDA KÂBUSU YAŞADILAR
Haziran ayında Hakkari’nin Çukurca ilçesine bağlı Kazan Vadisi'nde doğa yürüyüşüne çıkan dört kişilik bir grup, ayı saldırısına uğradı.
Yine haziran ayında Diyarbakır'dan Kars Kağızman'a oğlunun yanına gelen ve doğa gezisine çıkan Sadun Önen, Kozlu köyü yakınlarında ayı saldırısına uğradı.
Son zamanlarda neden ayılar ve insanlar daha sık karşılaşır oldu? Bu karşılaşmalarda insan elinin suçu var mı? Ve en önemlisi bir ayı ile karşılaşınca hayatta kalmak için ne yapmalıyız?
Fotoğraf: Prof. Dr. Ahmet Karataş
DÜNYADA DOĞASI EN HIZLI BOZULAN ÜLKELERDEN BİRİSİYİZ
Kendisi de daha önce defalarca kez ayılar ile karşılaşan ve bu konuda saha çalışmalarında yer alan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Karataş, ülke genelinde arka arkaya ayı saldırılarının yaşanmasının spesifik bir nedeni olup olmadığını anlattı, “Türkiye’de doğal yaşam ortamları her yıl çok fazla azalıyor. Dünyada doğası en hızlı bozulan ülkelerden birisiyiz. Aslında ayılar bizim mekanlarımıza gelmiyor, biz onlarınkine gidiyoruz. Keza aynı şey domuz, geyik, tilki gibi birçok hayvan için de söylemek mümkün” dedi ve şunları söyledi:
“Ağaç kesme, ormanları tahrip etme, köylerin yerleşim alanlarının artması, tarım alanı açma gibi sebeplerle hayvanların doğal yaşam alanlarını işgal ediyoruz. Sonuç olarak ise hayvanlar kaçınılmaz olarak insanlarla karşı karşıya geliyor. Dünyada ekolojik problemleri sıralarken bizim ilk sırada söylediğimiz şey habitat kaybı ve parçalanmasıdır. Yukarıda bahsettiğim noktalar da habitat kaybına giriyor.”
Ayı, dünya genelinde çok geniş dağılım gösteren, bazı ülkelerde ise nesli tehlike altında olan türlerden biri. Dünya nüfusunun 100 binden fazla olduğu, Türkiye'de ise dağlık ve ormanlık bölgelerde 3500-4000 bireyin yaşadığı tahmin ediliyor. Ancak habitatları son 50 yılda çok parçalandı ve nitelik yönünden çok bozuldu. Yiyecek arama için günlük katettikleri mesafe çok arttı.
Doç. Dr. Oğuz KurdoğluÖLDÜRMENİN CEZASI 130 BİN TL AMA...
Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu ise bir ayının bazen birbirinden epey uzak köylerde yiyecek arayabildiğini ve kırsal nüfusun ise bu durumu ayı sayısının çoğaldığı ve o yüzden köylere indiği şeklinde değerlendirdiğinden bahsetti.
Kırsal alanda yaygın olarak hem zararları nedeniyle hem de yağının sağaltıcı etkisine inanıldığı için bir ‘ayı piyasası’ söz konusu” diyen Kurdoğlu ekledi:
“2025 yılında ayı öldürmenin tazminatı 130 bin TL olduğu halde, yasa dışı öldürülmeye devam ediliyor. Öldürülen ayı sayısı hakkında kesin bir sayı belirtmek çok zor. Ancak sürekli sahada olan bir kişi olarak insanlarla çatışmalar daha çok yaşansa da ayı sayılarının arttığına dair bir değerlendirmem bulunmuyor.”
BESİN SIKINTISI ÇEKEN AYILAR ALANLARINDAN UZAKLAŞMAK ZORUNDA KALIYOR
Prof. Dr. Karataş, birçok canlıda özellikle de memeli hayvanlarda teritoryum denen bir durum olduğunu, bunun da canlının kendisine yaşam alanı oluşturması anlamına geldiğini söyledi, “Hayvan kendine alan oluşturuyor ve o yaşama alanını koruyor. Tıpkı bizim tapulu arsalarımız gibi düşünebilirsiniz. Çiftleşme dönemi dışında ayıları kolay kolay aynı mekân içinde yan yana göremezsiniz. Ancak insanlar kamp ve piknik yapmak, ağaç kesimi, mantar, böğürtlen, kestane veya diğer yabani meyveleri toplamak gibi amaçlarla ayıların habitatına giriyor ve ayılar ile daha sık karşılaşılmasına sebep oluyor” dedi.
Ayılar Ursidae familyasına mensuptur. Bu familya sekiz ayı türünü kapsıyor; boz ayı, kutup ayısı, Amerikan kara ayısı, Asya kara ayısı, güneş ayısı, tembel ayı, gözlüklü ayı ve panda. Türkiye’de ise sadece boz ayı çeşidi yaşıyor.
TÜRKİYE’DE EN ÇOK AYI NERELERDE YAŞIYOR?
Ahmet Karataş bu soruya, “Türkiye’de ayı popülasyonun dağılımında başta Karadeniz Bölgesi ve Marmara’nın nispeten şehirlerden uzak yerleri gibi kuzey kesimleri geliyor. Bunun yanı sıra Doğu Anadolu’da da birçok yerde ayıların sık görüldüğü dağlık alanlar mevcut. Ayılarla karşılaşma durumunu özellikle kuzey kesimdeki illerimizde daha çok yaşıyoruz” cevabını verdi.
‘HAZİRAN AYINDA ÇÖPLÜKTE 44 AYI SAYDIK’
İnsanlarla ayıların çok sık karşılaşması durumunu günümüzden çok önemli bir örnekle anlatan Ahmet Karataş, “Kars, Sarıkamış’ta belediyenin çöplüğü şehrin 10 kilometre kadar ilerisinde bulunuyor. Orada haziran ayında bir gecede tam 42 ayı saydık. Ertesi gün ise ayı sayısı 44 oldu. Bunlar karanlıkta görebildiklerimiz idi. Rakam belki de daha fazlaydı. Birçoğu ikişer yavruluydu. Bir tanesinin ise üç yavrusu vardı. Sarıkamış çöplüğü insan ile ayıların en fazla karşılaştığı yerlerden biri olma özelliğini taşıyor” dedi ve şu bilgileri verdi:
“Normalde bu kadar fazla ayının aynı ortamda bulunması mümkün değildir. Çöplerde yiyecek atıkları olduğu için ayılar buraya geliyor ve herkes besin bulabildiği zaman da birbirlerine tolerans gösterebiliyorlar. Hatta aynı yerde tilki, yaban domuzu, kurt, sokak köpekleri ve kirpi gibi birçok hayvanı da beraber gördük. Bu durum, insanoğlunun doğal dengeyi bozmasına en iyi örneklerden biridir.”
Fotoğraf: Prof. Dr. Ahmet Karataş
AYI İLE KARŞILAŞINCA NE YAPACAĞIZ?
Bu zamana kadar çok sayıda ayı saldırısı vakası duyan ve kendisi de defalarca kez ayılar ile karşılaşan Karataş, bir ayı ile karşılaştığınızda neler yapmanız ve yapmamanız gerektiğini detaylıca anlattı:
-- Sakarya’nın dağlarında, Uludağ’da, Kaçkar Dağı’nda ya da başka bir yerde geziyorsunuz, kamp yapıyorsunuz ve bir ayı ile karşılaştınız diyelim. Öncelikle çok zor olsa da lütfen sakin kalın. Karşınızda birkaç yüz kiloluk bir hayvan var, nasıl sakin kalabilirsiniz? Eğer hayatta kalmak istiyorsanız mümkün olduğunca sakin kalmayı başarabilmelisiniz.
-- Sakın paniğe kapılıp kaçmaya çalışmayın. İlk yapacağız şey sakince ayının yolundan çekilmek olmalı. Ayıların gideceği patikalar olur genelde, o yolun üzerinde durmayın ve sakince kenara çekilin.
BÜYÜK GÖRÜNMEYE ÇALIŞIN
-- Olabildiğinde büyük görünmeye çalışın. Montunuzu çıkarıp ondan yardım alarak ya da ellerinizi yukarı kaldırarak vücudunuzu daha büyük göstermelisiniz. Göz temasınızı hiç kesmeden yavaş adımlarla geri çekilmelisiniz. Ani hareketlerden uzak durmalısınız.
-- Ayılar meraklıdır, önce sizi inceler. Ayılar da dahil olmak üzere çoğu yaban hayvanı bir tehlike sezmez ise çekip giderler.
ÜZERİNİZE GELMEYE DEVAM EDİYORSA BAĞIRIN
-- Ancak ayı halen üzerinize doğru geliyor ise kaçmadan bağırabilirsiniz. Daha da tehlike hissediyorsanız bir taş parçası, ağaç dalını ayının yakınlarına fırlatabilirsiniz.
-- Yukarıdaki örnek vakalardan biri olan Ecevit Korkmaz'ın ateş/duman yaratma girişimi gibi bir yöntem de ayıyı uzaklaştırmak için işe yarayabilir.
AYI SPREYLERİ SİZİ HAYATTA TUTABİLİR
-- Bir diğer etkili yöntem de ayı spreyleri’ Bu spreyler aslında bir çeşit biber gazıdır. Bu ayı spreyleri hayvanın görme yetisini engelliyor ve anlık olarak solunumu olumsuz etkiliyor, size de uzaklaşmak için vakit kazandırmış oluyor.
YİYECEKLERİNİZİ AÇIKTA BIRAKMAYIN
-- Özellikle ayıların bulunduğu bölgelerde orman yürüyüşü gibi aktiviteler yapıyorsanız kalabalık halde gezmek çok daha doğru olacaktır. Eğer kamp ya da piknik yapıyorsanız gündüz saatlerinde de ayılarla karşılaşabilirsiniz.
-- Ayılar çok iyi koku aldığı için yiyeceklerin kokusunu çok uzaklardan da duyabilir. O yüzden kamp yapıyorsanız gece yatarken yiyeceklerinizi arabanızda saklayabilir, kapalı kutuya koyabilir ya da poşetlere koyup ağzını iyice bağlayabilirsiniz. Yiyecekleri asla açıkta bırakmamalısınız.
RİVAYET DOĞRU: KAÇIŞINIZ YOKSA ÖLÜ TAKLİDİ YAPIN
-- Artık ayıdan kurtuluş yok, size saldıracağı belli ise yapmamanız gereken şeylerden biri kesinlikle ağaca çıkmamak. Çünkü ayılar çok iyi tırmanıcılardır.
-- Eğer çaresiz kaldıysanız yapmanız gereken şey ölü taklidi olmalıdır. Bunun için yüz üstü yere yatarak ellerinizi ensenizde birleştirmeli ve başınızı koruma altına almalısınız. Bacaklarınızı da V harfi şeklinde açmalısınız. Çünkü ayı sizi doğrudan ısırmak yerine yerde yuvarlayacak, merakını gidermek için inceleyecektir. Dengenizi kaybetmemek ve yuvarlanmamak için bu şekilde bir yatış pozisyonu öneriyorum.
YAVRU AYILARDAN UZAK DURUN
-- Ormanda bir ayı yavrusu ile de karşılaşabilirsiniz. Yavru olduğu için size saldırmayacaktır ama siz yine de sakın yaklaşmayın. Çünkü yakınlarda mutlaka annesi vardır. Bir ayının en tehlikeli olduğu an yavrusunun tehlikede olduğunu hissettiği zamandır. Yaralı bir ayı görürseniz de aynı şekilde uzak durmalısınız.
İNSAN-AYI ÇATIŞMALARINI KALICI OLARAK AZALTMAK İÇİN NELER YAPILMALI?
Ahmet Karataş, birçok ilimizde özellikle de küçük ilçelerde belediyeler tarafından çöplerin doğaya, dere kenarlarına, ormanın açıklığına bırakıldığını söyledi ve ekledi, “Bu tip yerler yabani hayvanların insanlarla karşılaşma riskini artıyor. Belediyeler bu konuda gerekli önlemleri almalı, geri dönüşüm planlanmalıdır.”
Oğuz Kurdoğlu ise yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
-- En büyük problemlerden biri insanların ayıların yaşam ortamlarına çok sokulmaları. Kış aylarının kısa ve karsız geçmeleri ayıların kış uykusuna yatmalarını engelliyor. Bu da daha fazla insan ayı çatışmasını ortaya çıkarıyor. Ayı popülasyonunun bulunduğu orman içinde veya doğal ortamlarda çöp alanları kurulması ayılara resmen davetiye anlamına geliyor. Atık yönetimi ve düzenli depolama yerine vahşi depolama sürdükçe ayı insan çatışması kuşkusuz sürecektir.
-- En kısa zamanda aşırı orman kesimi terkedilerek hızlı bir ekosistem restorasyonuna geçilmelidir. Orman Genel Müdürlüğü ağaçlandırmalarda yaban hayatını da destekleyecek meyveli türlerin dikilmesine özen gösterse de yeterli yoğunluğa ulaşamıyor.
-- Bir doğal ekosistem için ayı ve diğer yaban hayvanlarının ormanların doğal bir parçası olarak kabul edilmesi gerekiyor. Bu, yaban hayvanları- insan çatışmasını düzenlemek için atılacak ilk önemli adımdır.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:47
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 27 Ekim 2025 07:16 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















