3 kişinin öldüğü zehirlenme vakası mikrobiyal kaynaklı olabilir İzmir Haberleri
Haberturk sayfasından alınan verilere göre, Ankara24.com bilgi veriyor.
GIDA Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ulaş Kırım, İstanbul'a tatile gelen Almanya vatandaşı 4 kişilik Böcek ailesinden anne ve 2 çocuğunun gıda zehirlenmesi şüphesiyle kaldırıldıkları hastanede hayatını kaybettiği olayla ilgili vakanın mikrobiyal kaynaklı olabileceğini belirtip, "Tüketilen ürünün miktarının yanı sıra içerisinde barınan mikrobiyal yükün fazlalığı da önemli" dedi.
Almanya'dan İstanbul'a tatile gelen 4 kişilik Böcek ailesinden gıda zehirlenmesi nedeniyle hastaneye kaldırılan anne ve 2 çocuğu hayatını kaybetti, babanın yoğun bakımda tedavisi sürüyor. Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Ulaş Kırım, gıda güvenliğinin önemini bir kez daha gündeme getiren olayla ilgili açıklamalarda bulundu. Zehirlenme sonrasında hastaneye başvuran ailenin taburcu edildiğini, akşam tekrar fenalaşınca önce 2 çocuğun sonrasında annenin hayatını kaybettiğini söyleyen Kırım, pirinç, tavuk ya da toprakla temas eden ürünlerdeki bakterilerden kaynaklı etkilerin 48 saate kadar görülebileceğini, bu nedenle hastaların müşahede altında tutulmasının daha doğru olabileceğini söyledi.
PİRİNÇ KULLANAN İŞLETMELERE DİKKAT
Gıda zehirlenmesi vakalarının Türkiye'de sürekli yaşandığını ancak ölüm olduğu zaman gündeme taşındığını söyleyen Kırım, "Özellikle pirinç kullanan işletmelerde bu tarz zehirlenmelere çok fazla rastlıyoruz. Son vakada 'Bacillus Cereus' ve 'Clostridium Botulinum' bakterilerinden şüpheleniyoruz. Toplu işletmelerde özellikle sıcak sunulan ürünlerde, ürün o gün satılmazsa dolaba kaldırılıp, ertesi gün tekrar satışa sunuluyor. Bu da zehirlenme vakalarında riski artırıyor. Çocukların bağışık sistemi daha zayıf olduğu için bu tarz mikrobiyal yükler hayati tehlikelerini daha da artırıyor" dedi.
'RİSK GİTGİDE ARTIYOR'
İşletmenin denetim sıklığının incelenmesi gerektiğini vurgulayan Kırım, Türkiye'de 500 binin üzerinde işletme olmasına rağmen gıda kontrolörü sayısının eksik olduğunu, artırılması gerektiğini söyledi. Geçen sene İzmir Buca'da kumpir zehirlenmesi ve Kocaeli'nde çok fazla sayıda insanın etkilendiği tavuk döner zehirlenmesi vakalarını hatırlatan Kırım, "Ortaköy'de de kumpir ya da midye kaynaklı bir zehirlenme vakasıyla karşı karşıyayız. Risk gitgide artıyor" diye konuştu.
'ŞU AN TÜM NUMUNELER ALINDI'
İstanbul'da yaşanan vakanın mikrobiyal kaynaklı bir zehirlenme olduğunu düşündüklerini ifade eden Kırım, "Tüketilen ürünün miktarının yanı sıra içerisinde barınan mikrobiyal yükün fazlalığı da önemli. Mikrobiyal yükün fazla olmasının sebepleri; uzun süre sıcaklığa maruz kalması, rafta çok uzun süre beklemesi, açıkta satışa sunulması ya da doğru şekilde pişirilmemiş olması olarak düşünebiliriz. Şu an tüm numuneler alındı ve laboratuvarlarda incelemeye sunuldu. Yaklaşık 4-8 gün içerisinde resmi sebeplerini de öğrenmiş olacağız. Ancak çözümünü üretmemiz gerekiyor" dedi.
'SİRKÜLASYON YÜKSEKLİĞİ CİDDİ BİR RİSK'
Kırım, "Toplu tüketim yapılan yerlerde alışveriş yaparken ortamın hijyenine ve sağlığına, satıcının bilincine, ürünlerini tazeliğine dikkat edilmesi gerekiyor. Özellikle açıkta satılan gıdaları almaktan çekinmeleri ve güvenilmedik işletmelerden de alışveriş yapmamaları lazım. Ancak bu turistik bir bölgede ve sirkülasyon yüksek olduğu bir işletmede yaşanmış. Sirkülasyonun yüksekliği ciddi bir risk oluşturuyor. Çünkü kontrolü sağlayamayabiliyor. Türkiye'de belediyelerin ruhsat biriminde gıda mühendisi yüzde 1'in altında. Zabıta işletmelerinde gıda mühendisi çalışmadığı için de oraya gittiği zaman gözle kontrolünü sağlıyor" açıklamalarında bulundu.
'TAVUK VE PİRİNÇ ÜRÜNLERİ BOZULSALAR BİLE FARK ETMİYORUZ'
Tavuk ve pirinç gruplarının ciddi boyutlarda risk taşıdığını söyleyen Kırım, "Birçok gıdanın bozulduğunu gözümüzle ya da damağımızla anlayabiliriz. Ancak tavuk ve pirinç ürünleri çok hızlı bozulsalar bile bunu her zaman fark edemiyoruz. Midye gibi ürünler tüketilirken, özellikle baharatla karıştırılmış pirinçlerde bozulmayı anlamama ihtimali yüksek. Tavukta da ciddi bir bozulma olmadıkça bakteriyel yükü tespit etmemiz mümkün olmuyor. Bu bakteriler vücut sıcaklığında çok hızlı gelişebiliyor. Vücuda alındıktan sonra 48 saate kadar reaksiyon gösterebiliyorlar. Düşük miktarda alınsa bile vücut sıcaklığında hızla çoğalıp, ölüme kadar gidebilen sonuçlara yol açabiliyorlar. Dışarıda tüketilen pirinç, açıkta satılan ürünler ve tavuk ürünlerine karşı dikkatli olunması gerekiyor. Mezeler ve benzeri ürünler de bu risk grubunun içinde" dedi.
'SEYYAR SATICILAR HER ZAMAN RİSK BARINDIRIR'
Gezici oldukları için seyyar tezgahların denetlenmesinin çok daha zor olduğunu belirten Kırım, "Birçoğunun satış ve üretim izni olmayabilir. Merdiven altı üretim olduğu düşünülen yerlerden kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Daha güvenilir ve uzun yıllardır alışveriş yapılan işletmelerin tercih edilmesi daha sağlıklı olur. Seyyar satıcılar her zaman risk barındırır" açıklamasında bulundu. Kırım, vatandaşların şüpheli durumlarda Alo 174 Gıda Hattı üzerinden doğrudan ihbarda bulunabileceğini belirterek, "Her tüketici kendi sağlık sorumluluğunu taşımalı, bir nevi denetmen gibi davranmalı" diye konuştu.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:98
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 15 Kasım 2025 10:24 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















