Yusuf Tekin zorunlu eğitim süresini kısaltarak neyi amaçlıyor?
Ankara24.com, Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
“Zorunlu, parasız eğitim süresinin kısaltılmasının, kaldırılmasının kaybedeni yoksul, emekçi halkın çocukları olacak. Kaybeden atama için yıllardır bekleyen, norm fazlası, öğretmen hareketliliği gibi isimlerle her geçen yıl artan bir şekilde fiili sürgünü yaşayan öğretmenler olacak.”
Eğitimci yazar Feray Aytekin Aydoğan ile eğitimimizin güncel problemlerini konuştuk.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin katıldığı programda “12 yıllık zorunlu eğitimin kısaltılması için hazırlanan raporun tamamlandığını ilk kabinede sunum yapılacağını ve cumhurbaşkanın onayına sunulacağını” açıkladı. Zorunlu eğitim süresi kısaltılması ile ne amaçlanıyor?
Öncelikle şu soruyu sorarak başlamak gerekir. Zorunlu eğitim tartışması ile ne amaçladıklarını konuşmadan önce şu soruyu soralım.
Son 23 yılda eğitimde değişim adıyla atılan her adımda çocuklar, gençler, öğretmenler, veliler, ülkemiz kazandı mı kaybetti mi?
Eğitimde bu denli büyük bir yıkım yaratan siyasi iktidar eğitim ile ilgili çocukların, gençlerin, toplumsal faydanın yararını esas alan bir değişime imza atar mı?
Bu soruların cevabı hepimiz için çok açık. 23 yılın sonunda eğitimde değişim adıyla atılan her adımda laik, kamusal, eşit, parasız, nitelikli eğitim hakkında ciddi bir tahribat yaratıldı.
1 milyonu aşkın öğretmenin, milyonlarca öğrencinin, velinin gündemi eğitim süresinin kısaltılması değil. Onların gündemi öğrencilerin eşit, parasız, bilimsel, nitelikli, kamusal eğitim hakkına, öğretmenlerin ise eşit haklara sahip güvenceli, insanca yaşama, çalışma hakkına sahip olması. Siyasi iktidarın kamusal, parasız, zorunlu eğitim hakkını çocukların ellerinden alma hazırlıkları yaptığını yaklaşık 2 yıldır takip ediyoruz.
Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) temel gündeminin bu başlık olacağı ise açıklamalarla, siyasi iktidarın politikalarının sözcüsü olan platform, dernek, vakıf, sendika adıyla çeşitli sermaye gruplarının ve tarikatların da içinde olduğu yapıların hazırladığı çalıştay raporları ile fazlasıyla açıktı.
EĞİTİM KAMUSAL HAK OLMAKTAN ÇIKARILIYOR
Eğitimin bir hak olmaktan çıkarıldığı, yalnızca satın alınarak ulaşılabildiği onlarca adım atıldı. Şimdi ise eğitimde yaratılan bu yıkımın en büyük darbesine hazırlık yapılıyor. Eğitim kamusal bir hak olmaktan çıkarılıyor. Parasız, zorunlu eğitim hakkı Cumhuriyet’ in aydınlanma mücadelesinin kazanımı. Paraya ve siyasi güce sahip olanların ulaşabildiği bir ayrıcalık olan eğitimin bir yurttaşlık hakkı, kamusal bir hak olması aydınlanma mücadelesinin sonucuydu. Cumhuriyet kazanımıydı. Cumhuriyet kurulmadan önce eğitim yalnızca bir avuç saray ve saray eşrafının, toprak ağalarının elindeki ayrıcalıktı. 19 milyonu aşkın nüfusun okuryazar oranı yüzde 3 ila yüzde 5 arasında değişiyordu. Ülkemizde kamusal eğitim hakkı, parasız, zorunlu eğitim süresi Cumhuriyet’in ve yıllardır memleketin her yerinde sürdürülen eğitim hakkı mücadelesinin, emek mücadelesinin kazanımıdır.
Çünkü eğitim çocukların, gençlerin gelecek yaşantılarını değiştirmek için tek umuttu.
HER ARGÜMANLARI POLİTİK BİR TERCİH
Müslüman Sanayici İş Adamları Derneği (MÜSİAD), Maarif Platformu gibi siyasi iktidarın politikalarının destekçisi, sözcüsü yapıların yaptıkları açıklamalar ve çalıştay raporlarında zorunlu, parasız eğitim süresinin kısaltılmasına yönelik üç ana argümanı öne sürüyorlar. Her argüman aslında politik bir tercih ve amaçlananın ne olduğunun açık. Birincisi; eğitime ayrılan bütçenin “büyük bir yük” olduğunu, “bu yükün devletin elinden alınması” gerektiğini söylüyorlar. “Yeterince özel okulun, özel kursun, sertifika programının olduğunun parayla isteyenin eğitime ulaşabileceğini” söylüyorlar. “Önce lisenin, sonra ortaokulun zorunlu olarak kaldırılması gerektiğini, devlet okullarının çocukların yarı zamanlı okula gittiği fabrika-okul, dershanesiz okul, sanayi-okul, cami-medrese-okul gibi esnek okul modellerine dönüştürülmesi gerektiğini” söylüyorlar.
DEVLET OKULLARI DA PİYASALAŞTIRILDI
Özel okulların devlet okullarına oranı AKP iktidarı döneminde ülke tarihinin en büyük oranına ulaştı. Bakan Tekin katıldığı programda devlet okullarında para toplanmadığını söylese de gerçeği herkes biliyor, yaşıyor. Kayıt parası, katkı payı, proje sınıfı gibi isimlerle ve eğitime yeterli bütçenin ayrılmamasıyla, siyasi kadrolaşmayla özetle eğitim politikalarının sonucu olarak eğitim paralılaştırıldı. Eğitim paralılaştıkça yoksulluğun, eşitsizliğin sonucu okul terkleri, okuldan kopuş her geçen yıl artıyor. Geçtiğimiz yıl bu sayı 1,5 milyonun üzerindeydi. Son MEB örgün eğitim istatistiklerinde bu sayının 3 milyonu aştığını görüyoruz. Ayrıca geçen yıl açıklanan devamsızlık oranları açısından bakıldığında durum daha vahimdi. İlkokuldan itibaren devamsızlık oranları artıyordu. Örneğin meslek liselerinde yaklaşık iki öğrenciden, imam hatip liselerinde üç öğrenciden biri devamsızdı. Okul terklerinin, devamsızların artışına karşı okul çağındaki çocukların okula erişimi, geri dönüşümü için kamusal önlemler alınması gerekirken, çocukların okuldan kopuşunu hızlandıracak adımlara hız veriyorlar.
İkinci argümanları ise parasız, zorunlu eğitim süresinin erken yaşta işçiliği engellediği. Sermaye, patronlar erken yaşta, ucuz işgücü istiyor. Bu yüzden çocuk işçi bulma merkezleri olan Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) yaygınlaştırıldı. Zorunlu eğitim süresini kısaltarak “patronlar için daha fazla çocuğu çocuk işçi haline getireceğiz, okulları, kamu kurumlarını çocuk işçi bulma kurumlarına dönüştüreceğiz” diyorlar. Geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi, meslek ortaokullarının açılması, Kırıkkale ve Kocaeli gibi yerlerde sektör içi, sektöre entegre, bölge, ihtisas okullarının açılması gibi adımlarla organize sanayi bölgelerinde, ticaret bölgelerinde açılan okullarla meslek liselerinin de MESEM’lileştirilmesi, çocuk işçiliğinin ortaokul sıralarına indirilmesi konusunda adımlar atıldı. Çocukların okuldan koparılması, çocuk işçi haline getirilmesi ile ilgili ciddi yol aldılar. Zorunlu, parasız eğitimin kısaltılmasına yönelik hazırlıkların büyük çoğunluğunu tamamladılar.
İKTİDAR VE SERMAYE ERKEN YAŞTA UCUZ İŞGÜCÜ TELAŞINDA
Üçüncü argümanları ise “zorunlu eğitimin yuva kurmaya engel” söylemi. Söz konusu çocuklar 18 yaş altı, okul çağındaki çocuklar. Eğitim süresi azaltılmalı diyerek çocuk yaşta evliliklere çağrı yapıyorlar. Doğum oranları dünyanın her yerinde azalıyor. Ülkemizde de ülke tarihindeki en düşük orana yüzde 1,4’e düştü. Sermaye ucuz, bedava işgücü bulamama telaşına düşmüş durumda. Kadınlar işsizliğin, yoksulluğun sorumlusu ilan edilerek hedef gösteriliyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği karşıtı politikalarla, “kutsal aile”, “aile yılı” söylemleriyle ve parasız, zorunlu eğitim hakkını çocukların elinden alarak, eğitim süresini kısaltarak çocuk yaşta evliliklerin yaygınlaştırılmasını amaçlıyorlar. “Fıtrat”, “kader” diyerek dini araçsallaştırıyor, sermayenin ucuz, bedava işgücü ihtiyacı için patronlar ne istiyorsa onu yapmaya hazırlanıyorlar.
MEB KAMUSAL EĞİTİM SORUMLULUĞUNU ŞİRKETLERE VE TARİKATLARA DEVREDİYOR
Protokol ve iş birlikleri adıyla eğitim uzun yıllardır adım adım şirketlere ve tarikatlara devrediliyor. Zorunlu eğitimin kısaltılması, sınırlandırılması adımlarıyla eğitim sermaye gruplarının, vakıf, dernek adı altında şirketleşmiş tarikat yapılarının “paydaş” rolünün daha da kapsayıcı hale getirildiği bir işleyiş planlanıyor.
Zorunlu, parasız eğitim süresinin kısaltılmasının, kaldırılmasının kaybedeni yoksul, emekçi halkın çocukları olacak. Kaybeden atama için yıllardır bekleyen, norm fazlası, öğretmen hareketliliği gibi isimlerle her geçen yıl artan bir şekilde fiili sürgünü yaşayan öğretmenler olacak.
Bu saldırıyı eğitimde birleşik mücadeleyi örerek durduramazsak kaybeden memleket olacak.
Sevgili hocam değerli bilgileriniz için size teşekkür ediyorum. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin...
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:13
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 27 Ekim 2025 05:04 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















