Ülkeyi toptan kapatsanız mı acaba?
Halktv sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com haber yayımlıyor.
Akın Gürlek’in İBB iddianamesini açıklayacağını Yeni Şafak’tan öğrendik.
Açıklanınca Borsa’nın tepetaklak çakılmasından da, iddianamenin artçı sarsıntılarının neye mal olacağını anladık.
Bu yazıda size iddianame değerlendirmesi yapamam elbette. Çok taze.. Ve çok sayfa!
Ama, internet medyasındaki gazeteci arkadaşların da yardımıyla, en azından ilginç / tuhaf birkaç ayrıntı verebilirim:
“* Akın Gürlek, Erdoğan’ın “ahtapotun kolları” benzetmesini beğenmiş anlaşılan. Perdeyi o benzetme ile açmış. “
* Okurken güldüğüm suçlama, İmamoğlu’nun tutuklu avukatı Mehmet Pehlivan için "müvekkili olan şüphelinin lehine en iyi savunmayı yapmak, sanığın lehine olan delillerinin toplanmasına yardım etmek" ifadesi oldu. Mehmet Pehlivan’dan özür dilerim güldüğüm için.. Ama 2025 yılında bir avukatın böyle suçlanması hukuk tarihine nadide bir katkı olmuş!
“* Ekrem İmamoğlu ve çalışma ekibinin, Le Meridien Oteli'nde toplantı yaptığı esnada getirilen bavulların içerisinde para olduğu daha önce Saray medyasında pek çok kez iddia edildi. İddianamede ise, bavulların içerisinde para değil sinyal kesici cihazların yer aldığı bilgisi yer aldı. Ancak bunun neresinin suç olduğu anlaşılamadı.”
* Savcılık çok çalışmış! Özgür Özel’in genel başkan seçildiği 2023 yılındaki kurultayın videoları -medyamızın pek bayıldığı ifadeyle- saniye saniye incelenmiş. Savcı, Kurultay’ı “örgüt faaliyeti” kapsamına sokmuş. Ardından sıra örgüt üyelerini teşhise gelmiş. Sonuçlar belli olduktan sonra kürsüde Özel ve İmamoğlu’nun yanında ve yakınında kimlerin olduğu saptanmış. Kimmiş peki tespit edilenler derseniz; Murat Ongun, İmamoğlu’nun kampanya direktörü Necati Özkan ve İBB iştiraki İSKİ gibi şirketlerin yöneticileri… “Eeeee” demeyin! Ben dedim, İşe yaramıyor!
“* İddia sağanağı, şu ifadeyle bitiyor: “Toplanan deliller doğrultusunda çıkar amaçlı suç örgütü kurulduğu ve kamu kaynaklarının usulsüz şekilde yönlendirildiği yönünde KUVVETLİ ŞÜPHE oluşmuştur.” “
* Akın Gürlek’in şüphelerinde önemli payı olduğunu bildiğimiz gizli tanıklar da ilginç kod adlarıyla iddianamede yer almış: Meşe, Çınar, Maun, Gürgen, Mimoza, Sekoya, Ladin..
“* O gizli tanıklar ve itirafçılar ne demiş peki. Halk TV İnternet sitesi, iddianamedeki ifadeleri tek tek saymış.. Buna göre ilk sırada 969 kez “hatırladığım kadarıyla” ifadesi var. Onu 774 kez “bilmiyorum” izliyor. 546 kez “duydum” denmiş. 9 kez ile son sırada yer alan bir ifade var ki, sayısını boşverin, iddianamede yer almasıyla bile not düşmeyi hak ediyor: “HİSSETTİM..”
*. *. *
Türkiye bu ilginç iddianameyi anlamaya çalışırken, başsavcı bey bir bomba daha patlattı:
“CHP’yi kapatma hamlesi” olarak yorumlanan bir gelişmeyi açıkladı. “CHP'nin seçimlerin güvenilirliğine ve seçmen iradesine sistematik olarak müdahalede bulunduğu" iddiasıyla, Anayasa’nın 68 ve 69. maddeleri ile Siyasi Partiler Kanunu’nun ilgili maddeleri uyarınca gereğinin yapılması talebiyle Yargıtay’a bildirimde bulunulduğunu” bildirdi.
CHP lideri Özel bunu “SİYASETE MUHTIRA” ifadesiyle eleştirdi.
Doğal olarak televizyonlarda “SON DAKİKA” notu olarak geçen gelişme, a Haber tarafındansa “trollerin konuyu saptırması” olarak yorumlandı:
“Çok sayıda muhalif basın yayın organları ve troller tarafından sosyal medyada "CHP'ye kapatma davası açılıyor" şeklinde algı çalışmaları başlatılarak vurgun-rüşvet-yolsuzluk suçlarının üstleri kapatılmaya çalışıldı..”
*. *. *
Dediğim gibi bugün meselenin daha ziyade magazin sayılabilecek yanına değindim. Sonraki günlerde elbette okuyup inceleyerek iddianameyi anlamaya ve anlatmaya çalışacağım.
Ancak..
Bugünden şunu söylemek isterim.
Erdoğan’ın sadece İmamoğlu’nu değil CHP’yi saf dışı ederek erken ve garantili seçime gitmek istediği açık. İşte bu noktada DEM’in tutumu sadece Türkiye değil, kendi seçmeni açısından da en ciddi sınav olacak.
Sağ iktidarların ve Siyasal İslam’ı yeşerten darbelerin yapamadığını yapması için Erdoğan’a destek verecekler mi?
Yoksa yine birkaç -sert göründüğünü umdukları- mesajlarla yetinip susmaya devam mı edecekler?
Demokrasinin “BOĞAZLANDIĞI” bir süreçte Öcalan Ankara’ya taşınsa bile geleceğe güvenebilecekler mi?
Belki de kestirmeden gitmek lazım, değil mi!
Sadece CHP’yi değil memleketi toptan kapatsınlar!
Güçleri yetiyorsa tabii!!!!!
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:28
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 12 Kasım 2025 09:16 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















