Türkiye, Doğu Akdeniz in en büyük oyuncusu oldu! Yunan basını yazdı: Enerji oyununda denklem yeniden kuruluyor
Ankara24.com, Hurriyet kaynağından alınan verilere dayanarak duyuru yapıyor.
Ukrayna'nın Dikey Gaz Koridoru boru hattını kullanarak Yunanistan'dan ABD sıvılaştırılmış doğal gazı (LNG) ithal edeceği geçtiğimiz ay kamuoyuna duyurulmuştu. Anlaşma, Rusya ile Batı arasında enerji çekişmesini artıracak bir adım olarak görülüyor.
Polonya ve Hırvatistan'ın benzer planlarını tamamlayıcı nitelik taşıyan proje, ABD LNG'sinin Avrupa'da Rus doğal gazının yerini almasında kilit rol oynama potansiyeline sahip.
Atina hükümeti, anlaşmanın ülkeyi bir enerji merkezi haline getirdiğini öne sürdü. Ancak uzmanlar, anlaşmanın uzun vadeli etkileri ve maliyetleri konusunda uyarıda bulundu. Yunan basınına göre Kiev ve Atina arasındaki LNG anlaşması, bölgedeki enerji denkleminde Türkiye'nin konumunu güçlendirici bir rol oynayacak.
Yunanistan merkezli Banking News'ün haberine göre, "Yunanistan-Ukrayna arasındaki anlaşma büyük bir yenilgiye dönüştü ve Türkiye, Doğu Akdeniz'in en büyük oyuncusu oldu." Anlaşmanın, Yunan çıkarlarına hizmet etmediği savunulan haberde, ABD LNG'sinin Rus gazından çok daha pahalı olduğu ancak Avrupa'nın siyasi nedenlerle bu tercihi yaptığı bildirildi.
Yunan haber sitesi, anlaşmanın Atina'yı ABD'nin jeopolitik çıkarlarına entegre ederek yüksek enerji maliyetlerine mahkum ettiğini belirtti. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in hükümeti, ulusal çıkarlara ters düşen bir anlaşma yapmakla eleştirildi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, 17 Kasım'da Yunanistan'ın başkenti Atina'ya yaptığı ziyarette Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile bir araya gelmişti. Zelenski'nin Atina ziyareti vesilesiyle, Yunanistan'ın Kamu Doğal Gaz Şirketi (DEPA) ile Ukrayna'nın milli petrol ve doğal gaz şirketi Naftogaz arasında, ABD'den gelecek LNG'nin Ukrayna'ya tedarik edilmesine ilişkin niyet beyanı anlaşması imzalanmıştı.
YUNANİSTAN VE UKRAYNA ARASINDAKİ LNG ANLAŞMASI
Atlantic ile Venture Global firmaları arasında imzalanan 20 yıl süreyle geçerli olacak LNG tedarik anlaşması, Yunanistan'da eleştirilerin odağına yerleşti. Uzmanlar, ABD LNG'sinin Rus gazına kıyasla daha pahalı olmasına rağmen, enerji güvenliği gerekçesiyle tercih edildiğini belirtti. Bu kararda, ABD baskısının belirleyici bir etken olduğu iddia edildi.
Eurobank'ın konuya ilişkin araştırması, anlaşmanın detaylarına ışık tuttu. Boru hatları üzerinden gelen Rus gazının tarihsel olarak daha düşük maliyetli olduğu belirtilirken, siyasi kabul edilebilirliğinin ortadan kalktığı vurgulandı.
Yıllık 0,5 milyon tonluk sözleşme miktarının, Yunanistan'ın yıllık doğal gaz talebinin yalnızca %10-12'sini karşılayabileceği aktarılan araştırmada, "Atlantic-See LNG Trade ve Venture Global arasındaki uzun vadeli LNG tedarik anlaşması, Yunanistan'ın bölgesel enerji rolünü güçlendirmede önemli bir adım teşkil ediyor ancak yakın vadede yerel etkisi sınırlı olacak." ifadelerine yer verildi.
Anlaşmanın fiyatlar üzerindeki olası etkisine değinen Eurobank, "Fiyatlandırma şartları açıklanmamış olsa da, anlaşma, fiyatları Henry Hub'a bağlayan ve sıvılaştırma ve nakliye ücretlerini ekleyen Venture Global'in diğer uzun vadeli sözleşmelerinde yaygın olan yapıyı izleyebilir" denildi.
ENERJİDE DENKLEM DEĞİŞİYOR
ABD'nin enerji rekabetindeki bu hamlesi, Rusya'nın Türkiye'de bir doğal gaz aktarma merkezi kurma planlarını da etkileyebilir.
Asia Times'ın bildirdiğine göre, Kiev ve Atina arasındaki anlaşma, Türkiye'yi Doğu Akdeniz'deki enerji oyununda değerli bir aktör haline getirdi. Haberde, Türkiye'nin artan yerli üretimi ve LNG ithalatının, TürkAkım boru hattı sayesinde Rus gazına olan bağımlılığı azaltma potansiyeli taşıdığı belirtildi.
Bloomberg ise geçen haziran ayında, Rusya-Türkiye enerji merkezi planlarının teknik zorluklar ve ikili anlaşmazlıklar nedeniyla askıya alındığını duyurmuştu. ABD'nin Dikey Koridor aracılığıyla pazarda daha büyük pay almasıyla, bu merkez projesinin hayata geçme şansı daha da azalıyor.
Rusya ile Türkiye arasında 10 Ekim 2016'da imzalanan hükümetler arası anlaşmayla temeli atılan TürkAkım Doğal Gaz Boru Hattı projesi, 9. yılını geride bıraktı. Deniz kısmı 2018'de tamamlanan ve 2020'de devreye alınan proje, bölgesel doğal gaz akışını yeniden şekillendirerek Türkiye'nin enerji arz güvenliğinde ve Avrupa'nın tedarik çeşitliliğinde kritik rol üstlendi.
"AVRUPA'NIN RUS GAZINA BAĞIMLILIĞI TAMAMEN BİTEBİLİR"
Yunan analist Alex Christoforou, X'te yaptığı paylaşımda, Doğu Akdeniz boru hattı projesinin (EastMed) tamamlanmasının, ABD LNG'siyle birleştiğinde Orta ve Doğu Avrupa'nın Rus gazına bağımlılığını neredeyse tamamen ortadan kaldırabileceğini kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
"Doğu Akdeniz, İsrail ve Güney Kıbrıs, bu Dikey Koridor'un başlatılmasını yakından izliyor çünkü bu koridor, Doğu Akdeniz'den Avrupa'ya gelecekte doğal gazın taşınmasında kullanılabilir."
Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve İsrail arasındaki boru hattı projesi olan EastMed, Orta Doğu ve Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarını Avrupa'ya taşımayı amaçlıyor.
EastMed projesine göre Doğu Akdeniz'de çıkarılacak doğalgaz önce Kıbrıs Rum Kesimi, ardından Girit'e gidecek. Oradan da Yunanistan'ın Mora Yarımadası'na geçecek boru hattı, en son İtalya'da son bulacak. Uzmanlar tarafından 6 ile 15 milyar dolara mal olacağı tahmin edilen EastMed boru hattının yılda 12 milyar metre küp gaz taşıması planlanıyor.
TÜRKİYE'NİN BÖLGESEL ENERJİ OYUNUNDAKİ YÜKSELEN KONUMU
Banking News'ün haberinde, bölgede yeniden kurulan denklemin "Türkiye'yi enerji oyununda en değerli oyuncu haline getirdiği" kaydedildi. Zengezur Koridoru'nun Türkiye'nin Avrupa açısından jeopolitik önemini artırdığı bildirilen haberde, Ankara'nın Doğu Akdeniz'de kilit konumda olduğu vurgulandı.
Türkiye'nin öncülüğünde geliştirilen Zengezur (TRIPP-Trans-Caspian International East-West Middle Corridor Initiative) Koridoru'nun, bölgesel enerji ve ticaret akışlarında önemli bir değişim potansiyeli taşıdığı kaydedildi. Yunan haber sitesi, koridor aracılığıyla, Orta Asya kaynaklarının Batı pazarlarına taşınmasında Türkiye'nin merkezi bir rol üstleneceğini bildirdi. Proje, aynı zamanda Batı'nın bölgedeki nüfuzunu güçlendirebilecek bir altyapı yatırımı olarak değerlendirildi.
Türkiye'nin enerji arz güvenliğini çeşitlendirmeye yönelik adımları, Rusya ile olan enerji dengelerini de değiştirdi. Uzmanlar, Zengezur Koridoru'nun faaliyete geçmesi durumunda, Rusya'nın geleneksel olarak etkili olduğu güney bölgelerinde yeni zorluklarla karşılaşabileceğini ifade etti. Bu gelişmenin, Ankara ile Moskova arasındaki ilişkileri enerji ve lojistik alanlarında daha karmaşık bir hale getirebileceği öne sürüldü.
Zengezur Koridoru için başlatılan girişimler ve Yunanistan ile Ukrayna'nın LNG anlaşmasıyla, Rusya'nın enerji ihracatını yeniden canlandırma çabalarının ve ABD ile olası bir uzlaşma arayışının önemi arttı. Yunan gazetesi böyle bir anlaşmanın, halihazırda devam eden Ukrayna ile ilgili müzakerelerin bir parçası olabileceğini ifade etti.
Haberde, Rusya'nın Türkiye'deki pazar payını garanti altına almayı ve Orta ve Doğu Avrupa pazarında kısmen yeniden konumlanmayı amaçladığı savunuldu. Banking News analistlerin, "Moskova'nın böyle bir adım için Ukrayna konusundaki bazı hedeflerinden taviz vermek zorunda kalabileceği" yorumunda bulunduğunu açıkladı.
ZENGEZUR KORİDORU KRİTİK ÖNEMDE
Bölgesel ticarette stratejik önem taşıyan Zengezur Koridoru'nun, Türkiye’nin kilit enerji ve lojistik merkezi olma konumunu pekiştireceği düşünülüyor. Orta Asya, Hazar Bölgesi, Azerbaycan ve Ermenistan’ı Türkiye’ye bağlayan koridor, aynı zamanda Orta Koridor’un önemli bir parçası olarak öne çıkıyor. Bu kapsamda, ağustos 2025'te Kars-Iğdır-Aralık-Dilucu Demir Yolu Hattı”nın temeli atıldı.
Uzmanlara göre Zengezur, yalnızca ticaret değil, enerji güvenliği açısından da büyük potansiyel taşıyor. Avrupa’nın ihtiyaç duyduğu alternatif petrol, gaz ve elektrik güzergahları için stratejik bir hat olma özelliği dikkati çekiyor.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oktay Tanrısever, Zengezur Koridoru'nun, Hazar enerji kaynaklarını Türkiye ve Avrupa pazarlarına ulaştırmada en kısa yolu oluşturacağı için kritik önemde olduğunu söyledi.
AB ve ABD'nin Zengezur Koridoru'nu Rusya'dan bağımsız bir enerji koridoru olduğu için stratejik olarak desteklediklerini dile getiren Tanrısever, koridorun Rusya'nın bölgesel etkisinin zayıflamasına ve Avrupa enerji güvenliğine katkı sağlayabileceğine değindi.
RUSYA'NIN TEPKİSİ NE OLACAK?
Rusya, bu gelişmelere karşılık olarak enerji alanında uyarılarda bulundu. Moskova, Avrupa'nın Rus doğal gazından çekilme konusundaki adımlarıyla, enerji riski seviyesini artırdığını iddia etti.
Batılı uzmanlar, Rusya'nın NATO ile doğrudan çatışmayla değil, enerji sistemlerine yönelik siber faaliyetler, açık deniz tesisleri etrafında sondaj hareketleri ve enerji taşımacılığına düzensiz baskı gibi taktiklerle baskıyı artırmaya çalıştığını belirtiyor.
Rus tarafı, Avrupa Birliği'nin (AB) Ukrayna'ya yönelik askeri ve endüstriyel desteğini artırma tartışmalarına misilleme niteliğinde mesajlar veriyor. Kremlin'in bakış açısına göre AB, savaşta basit bir ekonomik muhataptan stratejik bir hasıma dönüştü. Moskova'nın, bu dönüşümün siyasi maliyetini artırmayı amaçladığı öne sürüldü.
Türkiye'nin Zengezur Koridoru aracılığıyla Orta Asya'daki etkisini artırması beklenirken, Banking News bu durumun, Ankara-Moskova ilişkilerini daha da karmaşık hale getirebileceği yorumunu yaptı.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:74
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 07 Aralık 2025 13:06 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















