Son Dakika: Cumhurbaşkanı Erdoğan: 20 vatan evladını şehit verdik
Ankara24.com, Haber7 kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.
GİRİŞ 12.11.2025 14:52 GÜNCELLEME 12.11.2025 15:19
İlk Yorum Yapan Sen Ol
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi'nde partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Öncelikle hepimizin başı sağ olsun. 20 vatan evladını şehit verdik. Dün, seksen altı milyonun tamamını hüzne boğan çok acı bir haber aldık. Karabağ Zaferi'nin beşinci yıl dönümü kutlamaları için Azerbaycan’da bulunan birliğimizi taşıyan C-130 tipi askeri kargo uçağımız, ülkemize gelmek üzere havalandıktan kısa bir süre sonra Gürcistan-Azerbaycan sınırına yakın Signa-G bölgesinde düştü.
Elim hadisede maalesef 20 vatan evladını şehit verdik. İsimlerini kalbimizin en mutena köşesine yazdığımız uçuş ekibinden:
Yarbay Gökhan Korkmaz,
Binbaşı Nihat İlgen,
Binbaşı Serdar Uslu,
Üsteğmen Cüneyt Kandemir,
Astsubay Kıdemli Başçavuş Nuri Özcan,
Astsubay Kıdemli Başçavuş Ümit İnce,
Astsubay Başçavuş Emrah Kuran,
Astsubay Başçavuş Burak Özkan,
Astsubay Üççavuş Emre Altıok,
Astsubay Üççavuş Burak İbegi.
Yolcu ekibinden:
Üsteğmen Emre Mercan,
Astsubay Başçavuş Ramazan Yağız,
Astsubay Başçavuş Hamdi Armağan Kaplan,
Astsubay Başçavuş İlker Aykut,
Astsubay Başçavuş Akın Karakuş,
Astsubay Üççavuş Berkay Karacay,
Astsubay Üççavuş İlhan Ongan,
Astsubay Kıdemli Çavuş Ahmet Yasir Kuyucu,
Uzman Çavuş Cem Dolapcı,
ve Uzman Çavuş Emre Sayın’ı rahmetle yâd ediyorum.
"YÜREKLERİMİZDEKİ YANGINI TARİF ETMEK MÜMKÜN DEĞİL"
Cenab-ı Allah, şehitlerimizin mekânlarını cennet, makamlarını âli eylesin. Yüreklerimizdeki yangını tarif etmek elbette mümkün değil. Gözyaşlarımızı içimize akıtıyor, acımızı kalbimize gömüyoruz.
Ancak şunu da biliyoruz ki her ne şekilde olursa olsun, vatanı için, milleti için, devletinin güvenliği için canını vermek hiç şüphesiz fedakârlıkların ve kahramanlıkların en büyüğüdür, en onurlusudur.
Dün düşen uçakta şehit olan kahramanlarımız, peygamberlikten sonraki en yüksek rütbe olan şehadet makamına erişmişlerdir. Şehitlerimize milletçe ödenmesi imkânsız bir şükran borcumuz bulunuyor.
86 milyonun her bir ferdine, aziz şehitlerimizin kederli ailelerine ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize sabır ve başsağlığı temenni ediyorum.
Olayın haberini alır almaz, Millî Savunma Bakanımızın yanı sıra İçişleri ve Dışişleri Bakanlarımız muhataplarıyla temas kurdular. Arama-kurtarma çalışmaları süratle başlatıldı. Görüntü almaları için Gürcistan makamlarıyla iş birliği içinde insansız hava araçlarımızı hemen harekete geçirdik.
Aynı gün, akşam saat 17.00 itibarıyla uçağın enkazına ulaşıldığı bilgisi geldi. Uçağın enkazının bulunduğu alan güvenlik amacıyla kordon altına alındı.
Yine dün gece, 46 kişilik kaza-kırım inceleme ekibimizin bölgeye intikalini sağladık. Uçağımızın kara kutusu bulunmuş ve incelemeler başlatılmıştır.
"SON NAAŞIMIZA YÖNELİK ARAMA ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR"
Şehitlerimizin 19’unun naaşına ulaştık, son naaşımıza yönelik arama çalışmalarımız sürüyor. Biz de bu süreçte önce Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın Aliyev’le, ardından Gürcistan Başbakanı Sayın Kobayesi’yle telefonla görüştük.
Birlikte, Azerbaycanlı kardeşlerimizi ve Gürcü dostlarımızı da büyük bir üzüntüye gark eden bu elim olayı tüm yönleriyle araştırıyoruz. Gürcistan makamları bu süreçte en üst düzeyde gereken kolaylığı ve iş birliğini sergiliyor. Azerbaycanlı kardeşlerimiz de aynı şekilde gerekli her türlü desteği, her türlü katkıyı veriyor.
Milletim şundan emin olsun; Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile birlikte Gürcistan ve Azerbaycan’ın tüm imkânları da kahramanlarımız için seferber edilmiştir. Sahadaki çalışmalar anbean takibimizdedir.
Gerekli incelemelerin titizlikle yapılarak olayın tüm boyutlarıyla aydınlığa kavuşturulmasını temin edeceğiz. Millî Savunma Bakanlığımız ve İletişim Başkanlığımız, düzenli bir şekilde kamuoyumuzu bilgilendiriyor. Bu bilgilendirmeleri sürdürecekler.
Milletimizden; yalanlara, manipülasyonlara ve dezenformasyonlara karşı uyanık olmalarını özellikle rica ediyorum. Bilhassa sosyal medyada, kirli siyaset uğruna böyle bir hadiseyi istismar edecek kadar alçalanlara prim vermemelerini istirham ediyorum.
Bir kez daha şehitlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Şehitlerimizin yakınlarına, acılı ailelerine, Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve aziz milletimize bir kez daha başımız sağ olsun diyorum. Mesaj yayımlayarak veya telefon ederek acımızı paylaşan, taziyelerini ileten tüm dost ve kardeş ülkelere de buradan teşekkür ediyorum.
Kıymetli yol ve dava arkadaşlarım, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantımızın 175’incisinde sizlerle beraberiz. Sizlerin şahsında, AK Parti’ye gönül veren tüm vatandaşlarıma, partimizin tüm mensuplarına buradan selam ve sevgilerimi gönderiyorum.
81 ilimizin her köşesinde gece gündüz demeden, partimiz ve hareketimiz için samimiyetle gayret gösteren teşkilatımızın değerli mensuplarını, yol ve dava arkadaşlarımı aynı şekilde hürmetle selamlıyorum. Toplantımızın tüm teşkilatımız, ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz için hayırlara vesile olmasını Rabbimden niyaz ediyorum.
Değerli kardeşlerim, kıymetli başkanlarımız, kasım ayı hem partimizde hem de Türk demokrasi tarihinde bir dönüm noktasını ihtiva etmektedir. Dönemin gazetelerinin “Anadolu İhtilali” manşetini attığı 3 Kasım 2002 seçimlerinde, Türkiye’yi yönetmek için milletimizden ilk defa icazet aldık. Seçimlerden 15 gün sonra, 58. Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini kurarak ülkeye ve millete hizmet yolculuğumuza başladık. O günden bu yana tam 23 sene geçti.
İktidardaki 23 yılımızın her anını, her gününü, Allah’a sonsuz hamdolsun, hep hizmetlerle, eserlerle, yatırımlarla geçirdik. Çok partili demokrasi tarihimizde hiçbir yönetime nasip olmayan başarılara, milletimizin hayır dualarına ve girdiğimiz tüm seçimlerde büyük desteğine mazhar olduk.
23 yıllık süreçte hiçbir zaman dikensiz bir gül bahçesine girmedik, yürümedik. Nice engelle, nice saldırıyla, nice badireyle, nice ihanetle karşılaştık.
Hatırlayın! Milletimizin, namusumuza emanet ettiği iradeyi gasp etmek isteyenler çıktı. Tahriklerle, komplolarla, iftira ve ithamlarla üzerimize gelenler oldu. Sınır tanımadılar, ilke tanımadılar. Ellerindeki her aracı, her imkânı, her fırsatı bize karşı kullanmaktan asla çekinmediler.
Nasıl meyve veren ağaç taşlanırsa, biz de 23 sene boyunca taşlandık. Kimi zaman medya, kimi zaman tetikçi kalemler, kimi zaman vesayet odakları, kimi zaman terör örgütleri, kimi zaman da çıkarları tehlikeye giren uluslararası güçler tarafından hedef alındık.
Türkiye’nin büyümesini ve güçlenmesini engellemek amacıyla, içeride olduğu kadar dışarıda da partimize yönelik çok büyük tuzaklar kuruldu. Maalesef, bu tuzaklara düşen arkadaşlarımız da oldu.
Ama biz ne ile karşılaşırsak karşılaşalım, sabrımızı yitirmedik, öfkeye kapılmadık, sağduyu ve serinkanlılığımızı bir an olsun kaybetmedik. Milletimiz de engin ferasetiyle oynanan oyunları gördü, bizi hiçbir zaman yalnız bırakmadı, desteğini ve hayır duasını bizlerden esirgemedi.
Şimdi bakınız değerli kardeşlerim; Hükûmet etmeyi Ankara’ya sıkışıp kalmak sananların aksine, 23 yıldır ülkemizin 81 vilayetine, 86 milyonun her bir ferdine ulaşmanın, oy tercihi ne olursa olsun insanımızın gönlüne girmenin mücadelesi içindeyiz.
Şunu burada büyük bir gururla ifade etmek isterim: 23 yıla o kadar çok sayıda eser sığdırdık ki, bunların kahir ekseriyetini artık biz bile hatırlamıyoruz. İcraat ve yatırımlarımızı tek tek saymaya kalksak, buna değil saatler, inanın günler bile yetmez.
Eser ve hizmet siyasetimizle ülkemizin çehresini değiştirmekle kalmadık; bundan çok daha önemlisi, rakiplerimizi dönüştürdük.
Yıllarca antidemokratik güçlerin yelkenlerini şişirmesiyle siyaset yapanlar, gönülsüz de olsa en azından zahirde millî iradeyle barışmak, milletin tercihine saygı duymak zorunda kaldı.
Millete “bidon kafalı” diyen, “göbeğini kaşıyan adam” diyen, “dağdaki çobanla benim oyum bir olabilir mi?” diyen zihniyet; yenile yenile, burunları sürtüle sürtüle Anadolu insanına saygı göstermeyi öğrendi.
İmtiyazlıların, mütegallibenin, kerameti kendinden menkul elitlerin, milletin kesesinden geçinen tüfeylilerin saltanatına son verdik. Bunu birlikte başardık, bu değişime birlikte imza attık.
Biliyorum, beyefendiler rahatsız olacak ama şu gerçeği, Türk siyasetinin son çeyrek asırdaki serencamını bilen herkes kabul ve tasdik ediyor: Ana muhalefet partisi dâhil, rakiplerimiz birçok konuda bizi takip ediyor; bizim siyasetimizi referans alarak politikalarını belirliyor. Siyasetin kutup yıldızı olarak işte bu kadroyu, AK Parti’yi ve Cumhur İttifakı’nı görüyor.
Ülkenin bekasının garantisi olmasının yanı sıra, AK Parti ve Cumhur İttifakı, demokratik siyasetin mütemmim cüzü olarak da önemli bir görev ifa ediyor. Bugün tartışmasız bir şekilde Türkiye’de siyasetin rotasını, eksenini, ana omurgasını ve çerçevesini AK Parti ve Cumhur İttifakı tayin ediyor. Açık söyleyeyim; biz bundan şikâyetçi değiliz. Rakiplerimizin kalite ve kalibresini yükseltebiliyorsak, ne mutlu bize. En nihayetinde taklitler aslını büyütür, aslını güçlendirir. Ancak görüyoruz ki, siyasette nezaket dersini almayı unutanlar var. Bunların en başında da CHP’nin yeni genel başkanı geliyor. Geçen haftaki hezeyanları karşısında milletimiz gibi bizim de yüzümüz kızardı, bu ülkenin ana muhalefeti adına utanç duyduk.
Seleflerine kıyasla, yeni genel başkanın Türk siyasetinin görüp göreceği en ağzı bozuk, en küfürbaz figürlerden biri olduğu görülüyor. Onu da bu zatın çiğliğine, acemiliğine, zayıf karakterine ve vesayet altında siyasetçilik oynamasına veriyoruz.
Biz, kendimize ve milletimize saygımız gereği elbette bunların seviyesine inmedik, bundan sonra da inmeyeceğiz.
“Üslubu beyan, ayniyle insan” diyor. Bu şahsın geçen hafta bize, yargı mensuplarımıza ve kamu görevlilerimize yönelik kurduğu pespaye cümleleri kendisine aynen iade ediyoruz.
Değerli arkadaşlarım, dikkatinizi çekmek istediğim bir başka husus şudur: AK Parti tecrübesi, İslam dünyasında da önemli bir referans kaynağıdır. Asya’dan Afrika’ya, Balkanlardan Orta Doğu’ya birçok yerde AK Parti çok yakından takip edilmekte; hukuk ve demokrasi zemininde yürüttüğümüz başarılı mücadelemiz örnek alınmaktadır.
Demokrasi kültürü, devlet yönetme tecrübesi ve güçlü teşkilat yapısıyla AK Parti, yurt dışında da milyonlara yol göstermektedir.
Bugün aynı zamanda dünyada da bir AK Parti gerçeğinden bahsediyoruz. Bundan büyük bir kıvanç duyduğumuzu özellikle vurgulamak istiyorum.
Bu vesileyle, tüm il başkanlarımıza ve yönetimlerine; onların şahsında tüm ilçe, belde başkan ve yönetimlerine, gençlik kollarımıza, kadın kollarımıza, partimize ve milletimize yaşattıkları bu başarılardan dolayı bir kez daha teşekkür ediyorum.
Şehirlerine 23 yıl boyunca aşkla hizmet eden büyükşehir, il, ilçe ve belde belediye başkanlarımızı, belediye meclis ve il genel meclis üyelerimizi de tebrik ediyor, kendilerine şükranlarımı sunuyorum. Ebediyete uğurladığımız yol arkadaşlarımıza Yüce Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.
Şunun da bilinmesini istiyorum: Bundan 23 sene önce hangi niyetlerle, hangi gayeyle siyaset yapıyorsak, bugün de aynı değerlerin rehberliğinde siyaset yapıyoruz. 23 yıl önce hangi ilkeleri savunuyorsak, bugün de aynı prensiplerin izinden gidiyoruz. 23 yıl önce nasıl bir heyecan içindeysek, bugün de aynı heyecanla, aynı aşkla, aynı sevdayla millete ve memlekete hizmet için koşturuyoruz.
En küçük bir rehavete kapılmadan, kibre ve tekebbüre meyletmeden, en küçük bir ihmale mahal vermeden 7 gün 24 saat azimle çalışacağız. Teşkilatla ahenk içinde olacak, genel merkez birimlerimizle irtibatımızı her zaman çok sıkı tutacak, kabinedeki arkadaşlarımızla eşgüdüm içinde hareket edeceğiz.
Bir kere daha altını çizerek ifade etmek isterim ki; tıpkı genel merkezimiz gibi, AK Parti il, ilçe ve belde teşkilatlarının kapısı da tüm vatandaşlarımıza ardına kadar açıktır. Aynı şekilde, AK Partili belediyeler milletimizin emrinde ve hizmetindedir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızdan itibaren, 30 yılı aşkın süredir hep bu hassasiyetle siyaset yaptık. Bundan sonra da bu çizgimizi koruyacağız. Milletle bağımızı daha da güçlendireceğiz.
Bu salondaki her bir kardeşim, milletin emanetini bize; bizim emanetimizi de millete ulaştırmak adına bu görevlerde bulunuyor.
Her biriniz, milletin derdini bize; bizim çözümümüzü milletimize anlatmak üzere bu toplantılara katılıyorsunuz.
İllerinize döndüğünüzde bu şuurla hareket etmenizi bekliyorum. Emanetimize, derdimize, gayretimize sahip çıkacağınıza yürekten inanıyorum. Rabbim aşkımızı, şevkimizi, sevdamızı daim eylesin diyorum.
Aziz kardeşlerim, değerli başkanlarımız, halktan, sokaktan, vatandaştan kopuk siyaset olmaz. Olsa da bundan ülkeye ve millete hayır gelmez.
Bugüne kadar gözümüzü ve kulağımızı bir an olsun milletten ayırmadık. İktidarda bulunmanın sorumluluğu, rahmetli Erbakan Hocamızın o veciz ifadesiyle, “Hayra motor, şerre fren olmayı” da gerektirir. Halka hizmet etmekle görevimizi tam manasıyla yerine getiremeyiz. Aynı zamanda milletin faydasını gözetmek, çıkarlarını korumakla da mükellefiz.
KAYNAK: HABER7
Ayşe Çolpan Tan Haber7.com - Editör
Editör Hakkında 1990 yılında İstanbul’da doğdu. Meslek hayatına Aydın Doğan Anadolu İletişim Meslek Lisesi’nde Gazetecilik bölümü okuyarak başladı. İlk stajını Hürriyet Gazetesi’nde yaptı. Üniversiteyi ise İstanbul Üniversitesi Radyo Televizyon Yayımcılığı bölümünde tamamladı. 2009 yılında Milliyet Gazetesi’nde internet haberciliğine başladı. 15 senelik kariyerinde çok sayıda gazete, haber portalı ve televizyon bulunmaktadır. Meslek hayatına Haber7.com’da “Gündem Editörü” olarak devam etmektedir. Evli ve 2 çocuk annesidir.
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
GÖNDER
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:92
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 12 Kasım 2025 15:20 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















