Savcılar neredesiniz? Sözcü Gazetesi
Sozcu sayfasından alınan verilere göre, Ankara24.com bilgi veriyor.
Masal uyutur. Gerçekler ise şöyle: Türkiye, en fazla Brezilya ve Uruguay’dan ve son yıllarda da Macaristan, Bulgaristan, Polonya ve hatta Çekya olmak üzere 20 farklı ülkeden canlı hayvan ithal ediyor. 20 yıl önce halkının et ihtiyacını kendi yerli üretim hayvanı ile karşılayan Türkiye’nin 5 veteriner fakültesi vardı.
Bugün çok ilerledik!
33 fakültemiz var.
★★★
Çin, 1.5 milyar nüfusu ile veteriner fakültesi sayısında dünya birincisi. Hindistan ikinci. Türkiye 87 milyon nüfusu var. Veteriner fakültesi sayısı bakımından dünya üçüncüsü.
Gurur duyalım.
★★★
Ancak gerçek çok acı: Dünya’da veterinerlik fakültesi sayısında üçüncü olan Türkiye “Hayvan varlığını yerli ve milli olarak artıracak bilimsel bilgiyi hayvan yetiştirici çiftçimiz ile buluşturamadığı” için işsiz veteriner ordumuz oluştu.
★★★
Veteriner diploması var.
Motokuryelik yapıyor.
Lahmacun getiriyor.
Köfte ulaştırıyor.
Kurye veterinerlerimizin getirdiği lahmacun ile köfteye giren et ise ithal. 23 yıldır artan oranda canlı hayvan eti ithalatına bağımlı olduk. Borçla bulunmuş dolarla et ithal edip yabancı çiftçiyi mutlu ediyoruz. Hayvan ihracatımız ise sıfır. Yeni yıla ulaşmamıza 30 gün kaldı. Yeni yılda Türkiye yurt dışından 450 bin baş sığır ve 70 bin ton et ithal etmeyi hedefledi. Yerli ve milli sığır sayımızın düşeceği ve Türkiye’nin dünya canlı hayvan ithalatında ikincilikten birinciliğe geçeceği rapor ediliyor.
★★★
Bir acı gerçek daha var: Türkiye’de hayvan besiciliği karlı, kazançlı, mutlu eden iş olmaktan çıktı. Maliyet çok yükseldi, kazancı sıfıra indi. Hem hayvanı dışarıdan ithal ediyoruz ve hem de o ithal hayvanın yediği karma yem içinde ağırlığı olan soya fasulyesi ile mısırı da ithal ediyoruz.
★★★
Üçüncü acı gerçek: Son 23 yılda “kendi buzağısını yaşatamayıp öldüren ülke” olama acizliğinden bir türlü kurtulamadık. Her yıl ineklerimizin doğum yaparak; “Alın yaşatın, besleyin, büyütün et ithalatına bağımlı olmaktan kurtulun” dediği 500 bin buzağıyı yaşatamıyoruz. Her yıl 500 bin buzağı doğar doğmaz 15 gün içinde ölüyor ve her yıl 450 bin canlı hayvanı dışardan ithal ediyoruz.
★★★
Gerçekler bu derece acıyken bizim SÖZCÜ’nün dürüst kalem Muhabirleri, çalışkan milletvekili Turhan Çömez’den alıp yazdıkları belgelere göre devlet şirketi Et ve Süt Kurumu (ESK) Genel Müdürü Mücahid Taylan’ın kendi adına bir özel şirket kurduğu ortaya çıktı. Devlet şirketi Et ve Süt Kurumu (ESK) kuruluş amacı, Türkiye’deki hayvan besicisi çiftçiyi Türkiye’nin veteriner fakültelerindeki bilimsel bilgiyle buluşturup ülkeyi ithal et bağımlısı olmaktan çıkartmak olmasına rağmen onun müdürlüğüne getirilen Mücahid Taylan, kendi özel şirketiyle Macaristan ve Çekya’dan et ithal edip Türkiye’ye satarak yıllık cirosunu 1 milyar 300 milyon dolara kadar çıkartabilmiş.
★★★
Son acı gerçek: ESK Müdürü Mücahid Taylan, Türkiye’de iç pazara sattığı etin bir kısmını yurt dışında kurduğu başka bir şirketten alıp, sonra da o eti ülkeye ithal etmiş ve bundan kazanç sağlamış ise “Güveni kötüye kullanma suçu” işlediği iddiasıyla sorguya çekilmesi gerekirdi. Savcılar neredesiniz? Mücahid Müdürü, devlet şirketinin başına getiren Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yöneticileri siz niye susmaktasınız?
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:27
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 01 Aralık 2025 05:02 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















