Kreşte ses kaydıyla ortaya çıkan şiddet olayında 4 yıl sonra dava: Çocuğum karanlık bir yere kilitlendiğini söyledi, ısırık iziyle eve geldi, hâlâ karanlıktan korkıuyor!
T24 kaynağından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com açıklama yapıyor.
Mersin’de 4 yıl önce bir velinin kreşe gönderdiği 2 yaşındaki kızının oyuncak ayısına yerleştirdiği ses kayıt cihazıyla ortaya çıkan, 15 çocuğa şiddet uygulanması olayıyla ilgili tutuksuz 5 sanığın ‘Çocuğa karşı eziyet’ suçundan yargılanmasına başlandı.
Sanıklar Mersin 6’ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Duruşmaya tutuksuz sanıklardan kreş sahibi R.H.K., mağdur yakınları ve taraf avukatları katıldı.
Mağdur ailelerin çocukları dinlendiÇocuklardan İ.U.’nın babası Azmi U., “Kızım 2020 Eylül 2021 Mart tarihleri arasında iddianameye konu kreşe gitmişti. Sanık M.K. kızımın öğretmeniydi, ancak daha sonradan öğrendiğim kadarıyla tüm sanıklar tüm öğrencilerle ilgileniyormuş, sanık S.K. öğretmen değildi. Sosyoloji okuduğunu söylemişti, çocukların bakımı ile ilgileniyordu, temizlik vs yapmazdı. İddianameye konu eziyet olayından ses kaydından sonra haberdar oldum. Kızımın yaşı küçük olduğu için olayla ilgili herhangi bir şey anlatmadı. Ancak evde karanlıktan korkuyordu. Bize bağırarak tepki veriyordu. Yine bebeklerinin üzerini tamamen örtmeye çalışıyordu. Sanıklardan şikayetçiyim” dedi.
"Çocuğumun dudağına acı biber tarzı bir şey sürülmüş"Çocuklardan Y.K.A.’nın babası Yaşar A. da “Mağdurun babasıyım. Tam olarak tarihi hatırlamıyorum. 2,5 - 3 yıl önce bir yıl süre ile oğlum iddianameye konu kreşe gitti. Yoğun çalıştığım için okul işleri ile eşim ilgileniyordu, bu nedenle çocuğumun öğretmenini kim olduğunu bilmiyorum. Sanıklardan H.K. olabilir. Çocuğum akşam eve gelince korkuyordu. Servise binmek istemiyordu. Servise binerken bizi bırakmıyordu. Bu konu hakkında eşim okul ile görüştü, ancak alışır herhangi bir şey yok dediler. Hatırlamadığım bir tarihte çocuğumun dudağı kıp kırmızı eve gelmişti, tahminimce acı biber tarzı bir şey sürülmüştü, çocuğum yerinde duramıyordu. Yine hatırlamadığım tarihlerde çok kez kolunda bacağında cimcikleme izi ile eve geldi. Sabaha kadar uyumadı. Çocuğumda bu tarihlerde travma başlamıştı, okulu her aradığımızda bir şey olmadı kendisi düştü vs diyorlardı, bizi bu şekilde oyaladılar. Biz çocuğu servise bindirdiğimizde güler yüzle karşılıyorlardı. Bu nedenle böyle olacağını tahmin edemedik. Olaydan ses kayıtlarından sonra haberdar olduk. Sanıklardan şikayetçiyim” diye konuştu.
"Kızım ısırık iziyle eve geldi"Çocuklardan D.S.B.’nin babası İsmet B. “Mağdur kızım olur. 2020-2021 yıllarında 1,5 sene boyunca iddianameye konu kreşe gitmişti. S.M. ve M.K. kızımın öğretmeniydi. S.M.’nin ne kadar süre ile kreşte çalıştığını bilmiyorum. Çocuğumun gittiği süre boyunca orada çalışıyor diye hatırlıyorum. Hatırlamadığım bir tarihte bir kez kızım ısırık izi ile eve geldi. Okula sorduğumda özel bir çocuğun ısırdığını söylediler. Görünüş itibari ile büyük birinin ısırığına benziyordu. Bunu söylediğimizde de özel bir çocuk yaptı dediler. Bunun dışında herhangi bir darp izi görmedim. Ancak geceleri ışığı kapatınca uyumuyordu. Ağlıyordu, buna ilişkin pedegog kayıtları da vardır. İddianameye konu olaydan ses kayıtları çıktıktan sonra haberdar olduk. S.M. ses kaydından sonra kızımın yemek yemediği zamanlarda sanık M.K. tarafından karanlık bir yere kilitlendiğini söyledi. Bir kaç defa bu odadan çıkartmaya çalıştığını ancak Merve'nin müsaade etmediğini söyledi. İlk başlarda okula giderken herhangi bir sıkıntımız yoktu ancak daha sonra okulda çalışanları görünce gitmek istemiyordu. Bildiğim kadarı ile sanık Sema K. yabancı dil öğretmenliği yapıyordu, hem derslere girip hem de kurum yetkilisi olarak çalışıyordu. Kızım şu an 8 yaşında hala karanlıktan korkuyor, sanıklardan şikayetçiyim” dedi.
Duruşmada kreşte öğretmenlik yapmış olan S.M., tanık sıfatı ile dinlendi. Okuldaki düzensizlikten bunaldığını belirten ve çeşitli sebeplerle ayrıldığını belirten tanık S.M. şunları söyledi:
“O gün bir öğrenciye yapılan hareketler bana göre yanlıştı, bu nedenle anlatma gereği duydum. İşten ayrılırken bana kurumla ilgili dışarıya herhangi bir bilgi vermeyeceğime dair el yazısı ile bir şeyler imzalatıldı. Ben de bundan çekindiğim için o tarihte öğrencinin odaya götürüldüğünü annesine dahi anlatamadım. Çalıştığım süre boyunca böyle bir olay olmamıştı, ilk kez o gün oldu. Sanık R.H. her zaman sinirli değildi, bazen melek gibi oluyordu, bazı günler ise sinirli olduğu için bağırıyordu. Çocuklara durduk yere bağırmıyordu, ancak ses yaptıklarında yemeklerini yemediklerinde vs bağırdığı oluyordu. Bazı zamanlar özel çocukları sınıftan alıp odasında ilgilendiğini hatırlıyorum. Bunun dışında çocuklara yemek yedirildiği sırada toplu halde görüyordu. Özellikle bir çocuğu bağırdığı olmuyordu, yemek yenildiği sırada toplu olarak ses yapıldığında genel olarak bağırıyordu. Yeri geldiği zaman sanıklar çocuklara karşı şefkatliydiler, yeri geldiği zaman da öfkeliydiler.”
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:19
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 21 Ekim 2025 23:17 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















