Korkunç katliam, hastaneyi basıp 460 kişiyi infaz ettiler! Altın için insanlıktan çıktılar!
Haber Global kaynağından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com açıklama yapıyor.
Paramiliter grup Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Sudan ordusunun kontrolündeki kilit kent Faşir'i ele geçirdikten sonra, bölgede büyük bir insani felaket yaşanabileceği endişeleri artıyor.
Birleşmiş Milletler, “infazlar”a ilişkin güvenilir raporlar bulunduğunu açıkladı. Yale Üniversitesi İnsani Araştırmalar Laboratuvarı da, uydu görüntülerinde toplu infazlara maruz kalmış ceset yığınlarının tespit edildiğini bildirdi.
HDK tarafından 18 aydır kuşatma altında tutulan El Fasher, uzun süredir ciddi bir gıda kriziyle boğuşuyor; yüz binlerce sivil şehirde mahsur kalmış durumda.
HDK, sivillere yönelik saldırı ve Arap olmayan etnik gruplara karşı katliam iddialarını reddediyor; ancak BM ve insan hakları örgütleri bunun aksini gösteren çok sayıda kanıt sundu.
El Fasher’in düşüşü, Darfur bölgesindeki son ordu kalesinin de kaybı anlamına geliyor ve Sudan iç savaşında kritik bir dönüm noktası olabilir. Şehirde 250 bin sivilin, aralarında 130 bin çocuğun bulunduğu belirtiliyor; kuşatmanın başlamasından bu yana yardım erişimi yok.
Uydu görüntüleri, hastanelerde ve şehir surlarının çevresinde toplu katliamlar yaşandığını gösteriyor.
Hastanede yüzlerce sivil öldürüldüDünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, HDK savaşçılarının El Fasher’in ana hastanesinde yüzlerce sivili öldürdüğünü bildirdi. DSÖ, “460 kişinin öldürülmesinden dehşete düştük ve derin şekilde sarsıldık” açıklamasını yaptı.
Sudan Doktorlar Ağı da, “HDK milislerinin Suudi Hastanesi’nde buldukları herkesi —hastaları, refakatçilerini ve orada bulunan herkesi— soğukkanlılıkla öldürdüğünü” açıkladı. Hastaneler “insan mezbahasına” dönmüş durumda.
Çocuklar açlıktan ölüyorBM Çocuk Fonu (UNICEF), El Fasher’in “çocukların açlıktan, hastalıktan ve şiddetten her gün öldüğü bir acı merkezi hâline geldiğini” bildirdi.
UNICEF Direktörü Catherine Russell: “El Fasher’deki çocuklar açlıktan ölüyor, çünkü yardım ve beslenme hizmetlerimiz engelleniyor.”
Kuruma göre, 600 binden fazla kişi şehirden ve çevresindeki kamplardan yerinden edildi.
Gıda stokları tükendi, fiyatlar fırladı.
Bir sağlık çalışanı, “Mısır ve darı 300 bin ila 350 bin Sudan lirasına çıktı; hayvan yemi bile lüks oldu.” dedi.
Bir diğeri, “Yaraları sarmak için gazlı bez bile bulamıyoruz, cibinlik kumaşlarını kullanıyoruz.” ifadesini kullandı.
Sudan, aynı zamanda onlarca yılın en kötü kolera salgınını yaşıyor: 2024 Temmuz’undan bu yana 96 bin şüpheli vaka ve 2 400 ölüm bildirildi.
Kontrol mücadelesiEl Fasher için verilen savaş, 2023’te başlayan geniş iç savaşın bir parçası.
Sudan ordusu (Genelkurmay Başkanı Abdelfettah el Burhan yönetiminde) kuzey ve doğu bölgelerini kontrol ediyor; Kızıldeniz kıyısındaki Port Sudan, fiili başkent hâline geldi.
HDK (lideri General Muhammed Hamdan Dagalo, nam-ı diğer Hemedti) batıda hâkimiyet kurdu; neredeyse tüm Darfur ve Kordofan’ın büyük kısmı onların elinde.
Sudanlı siyaset analisti Dallia Abdelmoniem, “El Fasher, ordunun Darfur’daki son şehriydi,” diyerek şu uyarıyı yaptı: “HDK, bağımsızlık ilan etmeyi ya da bölünmeyi dayatabilir.”
Etnik gerilim ve tarihi arka planDarfur, uzun süredir ülkeyi sarsan etnik çatışmaların merkezinde. Bölge; Fur, Zaghawa ve Masalit gibi Afrikalı topluluklara ev sahipliği yapıyor. Bu gruplar, hükümetin Arap nüfusa öncelik veren politikalarına karşı çıkıyor.
2003’te bu gerilim, hükümet destekli Arap milislerinin —Cancevidlerin— Afrikalı topluluklara saldırılarıyla katliamlara dönüştü. Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Sudanlı liderleri ve Cancevid milislerini soykırım, işkence ve savaş suçlarıyla suçladı.
2013’te Cancevidler’in adı Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) olarak değiştirildi. Bugün HDK, Darfur’un tamamını kontrol etme amacında.
Abdelmoniem’e göre: “El Fasher’in halkı çoğunlukla Afrikalı kabilelerden geliyor, HDK ise Arap kabilelerinden ve paralı askerlerden oluşuyor. Bu, yeni bir şiddet dalgasını tetikleyebilir.”
Savaşın acı yüzü ve çıkarlarHer iki tarafın da vahşeti belgelenmiş durumda.
Ocak 2025’te Çad sınırındaki bir mülteci kampını ziyaret eden dönemin İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy şöyle demişti:
“Kadınlar ve çocuklar hayatta kalmak için kaçıyor; toplu katliamlar, tecavüzler, yakmalar, açlık... Akıl almaz bir tablo.”
El Fasher üzerindeki kontrol mücadelesi aynı zamanda kaynaklar üzerine de bir savaş. BBC muhabiri Mohanad Hashim’e göre:
“Darfur’un altın, petrol, uranyum ve yeraltı suyu açısından büyük potansiyeli var; ama asıl mesele altın.”
BM uzmanları, altın madenciliğinin HDK için başlıca finansman kaynağı olduğunu belirtiyor.
El Fasher’in ele geçirilmesi, HDK’ye Libya ve Çad üzerinden kaçak ticaret yollarına erişim sağlıyor — hem silah girişi hem altın çıkışı için.
ABD Hazine Bakanlığı belgelerine göre Hemedti, Darfur’daki kârlı bir altın madenini kontrol ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı ocak ayında onu soykırım suçlamasıyla yaptırım listesine aldı.
Mart 2025’te Sudan ordusu, Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) Uluslararası Adalet Divanı’na taşıdı; ülkenin Darfur’daki soykırıma ortak olduğunu, HDK’ye askeri, mali ve siyasi destek sağladığını iddia etti.
BAE, bu suçlamaları “kötü niyetli bir siyasi gösteri” olarak reddetti ve davanın düşürülmesini talep etti.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:24
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 30 Ekim 2025 16:57 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















