Kekemelikte erken dönemde terapi şart Sağlık Haberleri
Ankara24.com, Yenisafak kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Konuşma akıcılığını bozan ses, hece ya da kelimelerin tekrarı, uzatması şeklinde ortaya çıkan kekemelik konuşmaya başlarken yaşanan duraksamalarla da kendini gösteriyor. Toplum genelinde her 100 kişiden birinde görülen bu durum, özellikle 2-5 yaş aralığında başlıyor. 22 Ekim Dünya Kekemelik Farkındalık Günü çerçevesinde konuşan Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi’nden Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Burçin Mutlu, bilinenin aksine kekemeliğin ortaya çıkışında psikolojik etkenlerin değil, genetik yatkınlığın etkili olduğunu söyledi. Nörolojik farklılıkların bu duruma yol açtığını anlatan Mutlu, “Yani kekemelik bir korkunun, heyecanın ya da utanmanın sonucu değil. Taklit ederek oluşmaz. Genetik faktörlerin etkili olduğu bu durum, genellikle 2 ila 5 yaş arasında başlar. Toplumda görülme oranı ise yüzde 1 civarındadır, yani her yüz kişiden biri konuşurken kelimelerle mücadele eder” dedi. Kekemeliğe erken müdahalenin önemine vurgu yapan Mutlu, “Bu sayede kekemeliğin kalıcı hale gelmesini önleniyor. Erken dönemde başlanan kekemeliklerde herhangi bir müdahaleye gerek kalmadan kendiliğinden iyileşme ihtimali yüksek. Ancak en büyük hata, “geçer” diyerek beklemektir çünkü her geçen ay, kalıcılık riskini artırır. Bu nedenle kalıcı olma riski göz ardı edilmemeli. Mutlaka bir uzman tarafından değerlendirilip yol haritası çizilmeli” diye konuştu.
ÖNYARGILAR SESSİZLEŞTİRİYOR
Dil ve konuşma terapistlerinin kekemeliği yalnızca konuşma akıcılığı üzerinden değil; duygusal, sosyal ve davranışsal etkileriyle birlikte değerlendirdiğini vurgulayan Mutlu, kekeme bireylerin hayatının toplumun bakışları, önyargı ve akran zorbalığı gibi sebeplerle zorlaştığına dikkat çekti. Mutlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Okullarda alay edilmek, sınıfta söz hakkı verildiğinde gülüşmeler duymak, bir yetişkin olarak iş görüşmesinde cümlelerin yarıda kesilmesi gibi durumlar kekemelikten değil, önyargıdan doğar. Kekemelikle yaşayan bireyler, ‘takıldıkları’ kelimeler yüzünden değil, sabırsız dinleyiciler yüzünden sessizleşir. Oysa kekemeliğin en tehlikeli sonucu konuşamamak değil, konuşmamayı tercih etmektir.”
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:28
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 23 Ekim 2025 08:30 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















