Kalp hastalıklarında tehlike: Tedaviye uyum eksikliği Sağlık Haberleri
Ankara24.com, Haberturk kaynağından alınan bilgilere dayanarak haber veriyor.
Kalp-damar hastalıkları, tüm dünyada hem ölüm oranları hem de yaşam kalitesi üzerindeki etkisi açısından önemli bir halk sağlığı sorunu olarak öne çıkıyor. Özellikle stent takılan hastalarda tedaviye uyum, düzenli takip ve yaşam biçimi değişiklikleri, kalp krizlerinin önlenmesinde belirleyici oluyor. Bu konuda bilgi veren Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aycan Fahri Erkan, stent trombozu, kalp durması ve hipoksik hasar riskiyle ilgili önemli uyarılarda bulundu.
STENT İÇİNDE PIHTI OLUŞUMU KALP KRİZİNE YOL AÇABİLİYOR"Stent trombozu, kalp damarına yerleştirilen stendin içinde pıhtı oluşması sonucu damarın ani şekilde tıkanmasıyla ortaya çıkan ciddi bir durumdur" diyen Prof. Dr. Erkan, "Bu tablonun çoğu zaman kalp krizine, ritim bozukluklarına ve hatta kalp durmasına neden olabilir. Stent trombozunun en önemli sebeplerinden biri, stent sonrası verilen kan sulandırıcı ilaçların düzensiz veya erken kesilerek kullanılmamasıdır. Ayrıca damar yapısındaki bozukluklar, pıhtılaşma eğilimi ve stent yerleştirme tekniğine bağlı faktörler de riski artırabilir. Özellikle stent sonrası ilk aylar, bu komplikasyonun gelişmesi açısından en hassas dönemdir" dedi.
KALP SAĞLIĞINI KORUMAK YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİYLE MÜMKÜNErkan, stent takılan hastalarda ilaç tedavisine uyumun hayati önem taşıdığını vurgulayarak, kalp-damar sağlığını korumak için yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: "Kan sulandırıcı ilaçlar mutlaka düzenli kullanılmalı, sigara bırakılmalı, sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazanılmalı ve düzenli egzersiz yapılmalıdır. Ayrıca kolesterol ve tansiyonun kontrol altında tutulması, obeziteden uzak durulması ve düzenli kardiyoloji kontrollerinin aksatılmaması da büyük önem taşır."
KALP DURMASI SONRASI İLK 4-6 DAKİKA HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR
Kalp ve damar hastalıkları nedeniyle meydana gelebilecek kalp krizi ve kalp durması durumunda müdahale süresinin kritik olduğunu vurgulayan Erkan, "Kalp durduktan sonraki ilk 4-6 dakika içinde yeniden dolaşım sağlanmazsa, beyin başta olmak üzere organlara oksijen gitmediği için kalıcı hasarlar meydana gelebilir. Erken ve etkili CPR (kalp masajı) uygulaması, hem hayatta kalımı hem de nörolojik iyileşmeyi belirler. Bu nedenle ilk müdahalenin hızlı ve bilinçli şekilde yapılması son derece önemlidir" şeklinde konuştu.
UZUN SÜRELİ KALP DURMASI SONRASI HİPOKSİK HASAR GELİŞEBİLİRKalbin uzun süre durması sonrasında beyin dokusunda hipoksik hasar yani oksijensizliğe bağlı hasar gelişebileceğini belirten Erkan, bu durumun kalp yeniden çalıştırıldıktan sonra bile ciddi sonuçlara yol açabileceğine dikkat çekti ve ekledi: "Kalbin durduğu sürenin uzaması, beynin ve organların oksijensiz kalmasına neden olur. Bu da bilinç bozukluğu, nörolojik sekeller ve çoklu organ yetmezliği gibi kalıcı hasarlara yol açabilir. Hastanın hayatta kalması kadar, nörolojik iyileşmenin sağlanması da müdahalenin hızı ve etkinliğiyle doğrudan ilişkilidir. Kalp-damar hastalıklarının erken tanısı, doğru tedavi ve yaşam tarzı düzenlemeleriyle önemli ölçüde önlenebilir. Kalp hastalıkları çoğu zaman sessiz ilerler. Bu nedenle düzenli kontrollerin yapılması, risk faktörlerinin izlenmesi ve ilaç tedavisine eksiksiz uyulması, kalp sağlığını korumanın en etkili yollarıdır."
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:81
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 18 Ekim 2025 10:35 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















