İş başa düşünce Ahmet Hakan devreye girdi: Yeni Şafağı böyle kurtardı
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, Ankara24.com duyuru yapıyor.
Geçtiğimiz günlerde DEM Partisi’nin İmralı heyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir görüşme gerçekleştirmiş, Erdoğan da bu görüşme sonrası “Yansımalarını önümüzdeki günlerde göreceğiz” açıklamasında bulunmuştu. Bu açıklamanın ardından saraya yakınlığıyla bilinen gazeteci Abdulkadir Selvi, “İmralı görüşmelerine yeşil ışık yakıldı” yorumunu yapmıştı.
Erdoğan - DEM görüşmesinden Öcalan ile görüşmeye onay çıkmış
MHP Grup Toplantısı’nda konuşan Bahçeli, hem gündeme hem de sürece ilişkin dikkat çeken mesajlar verdi. Bahçeli, Meclis’te “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu” adıyla kurulan yapının çalışmalarını tamamladığını belirterek, İmralı’ya gidilmesinde bir sakınca olmadığını söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
“Bir kez daha vurguluyorum, Meclis’te kurulan komisyondan seçilecek milletvekillerinin İmralı’ya giderek ilk elden mesajları alması süreci güçlendirecektir.
Milliyetçi Hareket Partisi böyle bir heyete katılmaya hazırdır.
Korkuya, kaygıya, çekinmeye gerek yoktur.”
Son Dakika | Bahçeli: MHP İmralı Heyeti'ne katılmaya hazırdır
Bahçeli’nin bu çıkışının ardından medya manşetleri konuya odaklandı. Ancak Yeni Şafak’ın manşeti dikkat çekti.
Gazete, İmralı görüşmelerine ilişkin yapılan Areda Survey araştırmasının sonuçlarını manşetine taşıdı. Ankete göre, vatandaşların %76,7’si komisyonun İmralı’ya giderek Öcalan ile görüşmesine karşı çıktı. Haberde, “Görüşmenin sürece zarar vereceği endişesi var” ifadeleri yer aldı.

Yeni Şafak'ın 'Komisyon İmralı'ya gitmesin' manşetini kurtarmak isteyen Ahmet Hakan, Yeni Şafak'ın AKP yanlısı olduğunu ancak bazen farklı yaklaşımlarının olabildiğini ifade etti. Hakan gazetenin buna sonsuz hakkı olduğunu da belirtti.
"Yeni Şafak, iktidarın iyiliğine olacağını düşündüğü konularda aykırı ve farklı tavır koyamaz mı?" ifadelerini kullanan Hakan iktidar destekçisi gazetenin iktidarın bazı politikalarına itiraz etmesinin o kadar da tuhaf olmadığını ileri sürdü.
"YÜZDE 23.3 BİLE FAZLA"Yeni Şafak'ın söz konusu haberine konu olan araştırmada Öcalan ile görüşülmesine yüzde 23.3 çıkmasının bile çok fazla olduğunu belirten Hakan,
Açık söyleyeyim: “Desteklerim” için yüzde 23.3 çıkması bile çok fazla. Çünkü içinde Abdullah Öcalan geçen bir soruya halktan olumlu cevap gelmez, bunu biliyoruz.
Ama aynı halka “Terör bitsin mi, barış gelsin mi, terör örgütü kendini feshetsin mi” diye sorarsanız. Yüzde 90’ları aşan oranda “evet” yanıtını alırsınız."
şeklinde konuştu.
Ahmet Hakan'ın yazısından ilgili kısım şu şekilde:
DEVLET Bahçeli, “Komisyon İmralı’ya gidebilir” dedi. Ertesi gün Yeni Şafak, şu manşeti attı: “Komisyon İmralı’ya gitmesin.”
Konuyla ilgili İKİ ŞEY söyleyeceğim:
BİRİNCİSİ
YENİ ŞAFAK’IN BUNA HAKKI VAR
Evet. Yeni Şafak, iktidar destekçisi bir gazete. Ancak zaman zaman iktidardan farklı yaklaşımları olabiliyor ya da iktidarın bazı kararlarına itiraz edebiliyor.
İktidarı destekleyen bir gazete olarak Yeni Şafak’ın buna sonsuz hakkı var.
Benim itirazım Yeni Şafak’ın bu tür yaklaşımlarıyla ilgili olarak yazılıp çizilen birbirinden acayip senaryolara.
Ne yani?
Yeni Şafak, iktidarın iyiliğine olacağını düşündüğü konularda aykırı ve farklı tavır koyamaz mı?
Kulaktan kulağa fısıldamıyorlar, arkadan dolanmıyorlar. Ne düşünüyorlarsa güm diye manşetten haykırıyorlar. Parti içi bir kliğe falan yaslanma durumu da yok.
Peki iktidar ne yapıyor bu tutum karşısında? “Emredersin Yeni Şafak” mı diyor? Tabii ki hayır.
Belki faydalanıyor, belki hiç umursamıyor. Bir duyarlılık olarak belki hesaba katıyor, belki katmıyor.
Yani demem o ki... İktidar destekçisi bir gazetenin, iktidarın bazı politikalarına itiraz etmesi o kadar da tuhaf bir şey değildir.
İKİNCİSİ
“KOMİSYON İMRALI’YA GİTMESİN” MANŞETİ
“Areda Survey” isimli şirketin yaptığı ankette halka sorulmuş:
“Terörsüz Türkiye Komisyonu’nun İmralı Adası’na giderek Abdullah Öcalan’la görüşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?”
Cevaplar şöyle gelmiş:
- DESTEKLEMEM: Yüzde 76.7
- DESTEKLERİM: Yüzde 23.3
Yeni Şafak’ın dünkü manşeti, işte bu ankete dayanıyor.
Açık söyleyeyim: “Desteklerim” için yüzde 23.3 çıkması bile çok fazla. Çünkü içinde Abdullah Öcalan geçen bir soruya halktan olumlu cevap gelmez, bunu biliyoruz.
Ama aynı halka “Terör bitsin mi, barış gelsin mi, terör örgütü kendini feshetsin mi” diye sorarsanız. Yüzde 90’ları aşan oranda “evet” yanıtını alırsınız.
Tamam, halkımızda kuvvetli bir Öcalan nefreti var ama halkımızda Öcalan nefretinden bile daha kuvvetli bir barış arzusu var.
Komisyon, Öcalan’la görüşecekse halkımızın kuvvetli barış arzusunu gerçekleştirmek için görüşecek.
Komisyon’un Öcalan’la görüşmesinin bağlamı ne? Şu: Terörü ortadan kaldırmak.
Peki halkımızın arzusuyla yüzde yüz örtüşen bu bağlam, anket sorularına tam olarak yansıyor mu? Hayır.
Dolayısıyla Öcalan’lı anket soruları, her zaman doğru sonuçlar vermez, vermiyor.
Tabii işin şu kısmı da hesaba katılmalı:
“Aman ha aman! Komisyon’un birkaç üyesi Öcalan’la görüşmesin, aman ha aman!” falan diye tutturarak...
Ne sorunu çözebilirsiniz ne sorunun çözülmesine engel olmak için iç ve dış fitne odaklarının milyon tane saldırısını bertaraf edebilirsiniz ne de milim yol alabilirsiniz.
Yani marşın işaret ettiği gibi: Cesaret, daha fazla cesaret.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:97
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 06 Kasım 2025 10:24 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















