Haydi Komisyon bastır Komisyon! Sözcü Gazetesi
Ankara24.com, Sozcu kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi yayımlıyor.
Sevgili okurlarım, bu iktidarın çok önemli bir amacı vardı!.. Terörsüz Türkiye yaratmak.
İktidar nereye el atsa bozmuş, hemen her konuda çuvallamış ve başarısızlığa uğramıştı. Kitleler bugün olduğu gibi atılan palavraları artık yutmuyordu. Milyonlarca insanımız bu AKP-MHP işbirliğinin aldığı kararların ve ortaya sürdüğü “sorumsuz marifetlerin” altında eziliyordu.
Bu durumda düşündüler taşındılar ve çok önemli buldukları bir adım attılar.
Terörsüz Türkiye yaratmak.
Buna itiraz edecek kimse elbette ki olamazdı... Ve zaten olmadı. Sonra sıra örgüt liderliğini henüz sürdürmekte olan Apo’nun ikna edilmesine geldi. İmralı’ya çeşitli heyetler gönderildi, teröristin onayı alındı.
Örgüt bu amaçla Irak Süleymaniye’de bir tiyatro sergiledi, bazı çakar almaz silahlarını çöp bidonu içinde yaktı.
En son aşamada Tayyipgiller iktidarının aklına muhteşem bir fikir geldi!
Gerekirse Meclis’te bir komisyon kuralım, Apo’ya gönderelim ve örgütün piyasadan tamamen çekilmesini sağlayalım. Buna kimse itiraz edemez, aksi takdirde Türkiye’de terörün devamını ister duruma düşer ve bu lekenin, böyle bir suçlamanın altından kalkamaz.
★★★
Neyse efendim, bu konuda yapılanları ve gösterilen çabaları hepimiz biliyoruz... Ve Meclis’teki partilerin milletvekillerinden oluşan 52 üyeli bir komisyon kuruldu. İşin başkanlığı da Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un payına düştü. Daha ilk günlerde burada şöyle yazmıştım:
Türkiye’de bir işin olmasını değil olmamasını istiyorsanız, işi komisyona havale edersiniz! Şimdi bu komisyondan da civciv çıkacak kuş çıkacak.
Komisyonun adına gelince, gerçekten dört dörtlüktü:
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu!
Birbiri ardına toplantılar yaptılar, ilgili ilgisiz ya da gerekli gereksiz herkesi çağırıp sözüm ona dinlediler, fikirlerini aldılar... Ve iş sonunda olacağına vardı!
İmralı’ya gidip Apo ile yüz yüze konuşmak, onu ikna etmek...
Ama kimler gidecekti!
Devleti temsil edenler on binlerce insanımızın katili olan bir teröristin ayağına gidip onunla pazarlığa nasıl olur da otururdu?
Bu aşamada büyük devlet ve hükümet adamı Devlet Bahçeli, adeta kendisini feda edercesine yine ön almaya soyundu.
Gerekirse yanıma birkaç arkadaşımı alıp İmralı’ya kendi imkânlarımızla ben giderim falan dedi.
★★★
Böyle bir görüşme gerçekten muhteşem olur! Düşünsenize, aynı masada Devlet Bey ve Apo oturmuşlar...
Valla oturup hep birlikte düşünelim yani!.. Görüşme öncesinde boy boy çekimler yapılıyor, el ele kol kola pozlar veriliyor, sonra her ikisi de kameraların karşısına geçip konuşma yapıyorlar...
Hatta o kadar ki “Terörsüz Türkiye konusunda uzlaşmaya vardık. PKK artık bitmiştir” diyorlar...
Apo ise “Ben katil bir terör örgütünün başıydım. Hatta Devlet Bey’in vurguladığı gibi kurucu önderiydim. Bütün yaptıklarım nedeniyle, hayranı olduğum sayın cumhurbaşkanımızdan, Devlet Bey’den ve milletimizden özür diliyorum. Sayın cumhurbaşkanımızı ilk fırsatta burada, İmralı’da ağırlamak da bana kısmet olur inşallah” derken hıçkırıklara boğuluyor...
Ve onları medyadan izleyen milyonlarca insanımız da bu sözlerden sonra duygusallaşıp göz yaşı dökmeye, sevinçten ağlamaya başlıyor.
Muazzam bir şey olmaz mı?
Bence olur yani!
★★★
Sevgili okurlarım işin şakası bir yana, şimdi hepimizin kafasında yer alan birkaç soruyu gündeme getireyim.
Biliyorsunuz, bu memlekette her işin başında karar verici olan bir Recep Tayyip var.
Ancak Recep Tayyip bu İmralı ve Apo ziyareti konusunda ağzını hiç açmıyor.
Milletimizi yakından ilgilendiren bu konuyla ilgili hiçbir şey söylemiyor... Allah Allah, ortada çok acayip bir durum var. Onun yerine sürekli olarak Devlet Bahçeli konuşuyor.
Nasıl olur da her işin başında olan, her gün her konuda bol bol ahkâm kesen cumhurbaşkanı böyle önemli bir konuda konuşmaz, fikrini açıklamaz!
Acaba bu son derece kritik işin ihalesini Bahçeli’ye mi devretti? Üzerine sorumluluk almaktan korktu mu?
Komisyonda yer alan AKP milletvekilleri acaba Apo’ya gidecek mi, gitmeyecek mi?
Bundan birkaç gün önce Devlet Bey’i konutunda ziyaret etti, baş başa görüştüler. Acaba kararını orada mı verdi?
“Devlet Bey bu iş çok kritiktir, sen bildiğin gibi konuş ama beni devreye sokma. Gerekirse kendini feda et” mi dedi?
Komisyonu niçin devreye soktu?
Bilmiyoruz, hiçbir şey bilmiyoruz.
Sadece bu konu bile Türkiye’nin kimler tarafından nasıl yönetildiğinin en somut örneklerinden biridir.
Haydi Komisyon, bastır Komisyon!
Bu işin nereye varacağını, neler olacağını kısa bir süre sonra hep birlikte göreceğiz efendim.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:87
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 21 Kasım 2025 05:02 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar


















