Hayatın tokadını yedik ama çok şükür güzel şeyler de oldu
Sabah kaynağından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com açıklama yapıyor.
KARSU DÖNMEZ
Tabula Rasa adlı bir albüm çıkardık. Bu hikâyeyi çok bilmiyordum. Annemden öğrendim. Yeni başlangıç demek. Son 3-4 senedir her şey üst üste geldi. Çok üzüldük. Bir gün yine her şey güzel olacak derdi annem. Oradan yola çıkarak hikâyeleri müziğe döktüm. 6 yıl sonra bu albüm çıkmış oldu.
Ailemde çok hasta vardı. Kuzenim beyin kanseriydi. 6 Şubat depreminde çok kayıplar yaşadık, yıkıldık. Hayatın çok tokadını yedik ailece. Herkesin benzer şeyleri yaşadığını öğrenince bir şekilde güçlü kalıyorsun. Olmak zorundayız. Hep böyle gidecek sanıyorsun üst üste gelince ama sonra hayat devam ediyor. Neyse ki iyileştik mucize şekilde. Nitekim hayatımda güzel şeyler de oldu. Evlendim, çocuğum oldu. Doktor müzik getirebilirsin dedi doğuma. Gece 11'de oturdum sabah 7'de doğuma gideceğim. O gece, oğlumun kalp atışının üzerine piyanoyla bir beste çaldım. Albümün ilk şarkısı oldu. Albüm oğlumun mırıldanmasıyla bitiyor.
11 şarkı var. albümde. Oğlum da 11 Nisan doğumlu. 2 yıl önce Sertab Erener'le Amsterdam'da görüştük. Onun vasıtasıyla Los Angeles'ta yaşayan Grammy adayı olan Türk müzisyen Esin Aydıngöz'le tanıştık. Ben Amsterdam'da o Los Angeles'ta 'Yaylılarız'ı yazdık. Sonra İstanbul'da buluştuk, kayıtlarını yaptık. İnanılmaz ilham aldım. Kalben 4 şarkı yazdı. Şarkılarımın hepsinin hikâyesi var.
30-31 Ekim'de İstanbul, 2 Kasım Eskişehir, 4 Kasım Bursa, 6 Kasım İzmir ve 8 Kasım'da Ankara konserlerim var. Hollanda'da 10 konser vereceğim. 2026'da İngiltere, Almanya ve Amerika'da konser verme planım var.
Her yıl birkaç hafta köyüme giderdim. Oraya ilk gittiğimde ilk önce hangi mezara gideceğim diye düşünmek zorunda kaldım. Çok acı bir düşünce. Herkes hikâyesini bana anlatmak istiyor. Babam sosyolog annem psikologtu. Bana çok destek verdiler. O hikâyeleri dinleyerek müzikle insanlara sarıldım.

Karsu isminin köyümüzden geldiğini biliyordum. Ben köyümde ünlüydüm, bu kız köyümüzü temsil edecek diyorlardı.
Avrupa'da hiç Türk yemek programı yoktu. Karsu'nun Türk Mutfağı'nı iki yıl çektik. Avrupa'da Türk yemeği dediğimiz zaman herkes döneri biliyor ona da "Turkish pizza" diyorlar Bunu değiştirmek istedik. O programı Türkiye'de çekmeyi planlıyoruz.
Hataylı olduğumuz için annem çok güzel yemek yapar. Babamın restoranında 15 yaşında garson olarak başladım. Orada piyano vardı. Hafta sonu çalıyordum önce. Mini konserler verdim 6 sene her hafta sonu. Günde 20 euro kazandım. Okuldaki öğrenciler 2 euro kazanırken ben zengindim. Orası benim için çok güzel tecrübe oldu. Sahneye korka korka çıkmama sebebim orası.
Yeni nesil her şeyi çok çabuk olsun istiyor. Aslında öyle değil. Damlaya damlaya göl olur derler ya herkes şelalenin altında durmak istiyor. Bir an önce parayı bulmak istiyor.
Annemle babam araba almak için para biriktiriyorlardı. Ben çok istediğim için o parayla piyano aldılar bana. Hâlâ duruyor. Aradan yıllar geçti ben onlara araba aldım.
Müziğin sınırı yok. Hollanda'da Türk müziğini çok seviyorlar. Kalbimize dokunuyor diyorlar. Barış Manço, Neşet Ertaş, Müslüm Gürses, Sezen Aksu coverlarını söylüyorum. Yeni konserlerimde Emel Sayın'dan Mavi Boncuk şarkısını seslendireceğim.
Bunu yaşamasaydım şöyle olsun böyle olsun derdim belki ama o acılar sebebiyle düğüne gelen kişiler en büyük zenginlik diyorsun. Sonuçta para geçici, hayatta başka öncelikler var.
Eşim buldu oğlumun ismi. Blues, çok havalı... Müzikle ilgili, ismime benzesin istedim. Annelik çok iyi gidiyor. Enerjim gayet yerinde. Tabi ki zor zamanları da var ama bir gülüyor her şeyi unutuyorsun. Mutlu kalkıyoruz.

HATAY'DA İKİNCİ OKULU AÇACAĞIZ
Vakfım var. Hollanda'da para toplayıp, Hatay'da müzik okulu açmıştım. Bin 100 öğrencimiz var. İnanılmaz güzel gidiyor; terapi gibi geliyor çocuklara müzik. Dikiş nakış yapan anneler için de bir yer açtık. İkinci okulumuzu açmak istiyoruz. Amsterdam'daki belediye başkanı da Hatay'a destek verdi, her haneden para toplayarak.
TÜRKÇE'Yİ OĞLUMA DA ÖĞRETECEĞİM
Hollanda'da yaşıyorduk ama Türkiye hep hayatımızdaydı. Annem 7 yaşındayken Hollanda'ya gelmiş, babam 20 yaşında. Orada çanak antenimiz yoktu ama Türkçe öğrettiler bana. Oğluma da öğreteceğim. Eşim 5 dil biliyor Türkçe'yi zor buluyor ama oğlumuz için konuşmamız gerektiğini biliyor. Ev işlerinde de bana yardım ediyor. Çamaşır bulaşık hepsi... Babam da öyle.

KİLLA HAKAN
MÜZİK SAYESİNDE SAYGI KAZANDIM
Almanya'da gurbette doğdum, büyüdüm. Tarihe şahitlik yaptım diyebilirim. Berlin Duvarı'nın kapalı olduğu zamanları yaşadım. Ama ailemin kafasında hep Türkiye'ye geri dönmek vardı. O yüzden gece gündüz çok çalıştık ailece, bir an önce dönelim memlekete diye. Okullara gittik, işe girdik hayat bir şekilde aktı gitti. Memleketten evler aldık ama hala Almanya'da yaşıyorlar. Ben de sık sık geliyorum Türkiye'ye ama Almanya'da yaşıyorum. Ama sonuçta ben Türk vatandaşıyım, Alman pasaportum bile yok. Babam sorun olur diye istemedi, vatandaşlığı kabul etmedim. Eski milli güreşçi babam, beni büyük disiplinle büyüttü. Bizde Türk bayrağı ve Türkçe her zaman önde gelir.
Irkçılık da yaşadım, şiddetle, kavgayla büyüdüm ama hiç yılmadım. Mücadelemi her zaman sürdürdüm. Çeteye de katıştım, çok belalıydım. Beni gören karşıya geçiyordu. Ama o ortamdan müziğe girince hayatın başka yüzünü gördüm. Müzik sayesinde saygı kazandım ve ben de saygı gösterenlere yine aynı şekilde karşılık verdim. Bir insana ne verirsen ne gösterirsen o şekilde karşılık alırsın. Sevgi olmayabilir ama saygı hep olmalı…
Almanya'da İngilizce albüm yapıp sattık Bülent İpek'le. Leylim Ley'leri Barış Mançoları hiphop müziğine kattık. Sonra diğerleri yüreklenip Türkçe'yle devam ettiler. Biz öncü olduk. Almanya'da Türk çocuğu olarak İngilizce şarkıyla başarılı olmak çok büyük bir şey. 90'ların başında ilk orada başladı bu yolculuk. 2000'lerin başında Bülent İpek 28 yaşında erkenden vefat edince büyük bir darbe yedim. Onun bayrağını devralmaya karar verdim. Şu an en iyi bilinen rapçiler. Ama köklerini biz attık. Rap'in para yapmadığı zamanlardan geliyorum. Bugünleri biliyorduk ama ne zaman geleceğini bilmiyorduk.
1.5 ay komada kaldım. Gittim geldim öbür tarafa. Nefes borusunda sıkıntı vardı. Doktorlar şaşırıyor hayatta kalmama. 6 ayda bir doktora gidip imza atıyorum. Örnek teşkil ettim diğer hastalar için.
21 Ekim'de Berlin'de dev bir konser vererek hip-hop'taki otuzuncu yılımı kutlayacağım. Gecede. Ceza, Gazapizm, Sefo, Murda, No.1, Eko Fresh, Blok 3, Yener Çevik, Batuflex, Ayben, Alizade, LVLC5, Gringo, Eypio, Caney 030, Summer Cem, Xir ve daha birçok sürpriz isim de sahne alacak.
Gelişmeleri kaçırmamak için Ankara24.com'dan en güncel haberleri takip edin.
Tabula Rasa adlı bir albüm çıkardık. Bu hikâyeyi çok bilmiyordum. Annemden öğrendim. Yeni başlangıç demek. Son 3-4 senedir her şey üst üste geldi. Çok üzüldük. Bir gün yine her şey güzel olacak derdi annem. Oradan yola çıkarak hikâyeleri müziğe döktüm. 6 yıl sonra bu albüm çıkmış oldu.
Ailemde çok hasta vardı. Kuzenim beyin kanseriydi. 6 Şubat depreminde çok kayıplar yaşadık, yıkıldık. Hayatın çok tokadını yedik ailece. Herkesin benzer şeyleri yaşadığını öğrenince bir şekilde güçlü kalıyorsun. Olmak zorundayız. Hep böyle gidecek sanıyorsun üst üste gelince ama sonra hayat devam ediyor. Neyse ki iyileştik mucize şekilde. Nitekim hayatımda güzel şeyler de oldu. Evlendim, çocuğum oldu. Doktor müzik getirebilirsin dedi doğuma. Gece 11'de oturdum sabah 7'de doğuma gideceğim. O gece, oğlumun kalp atışının üzerine piyanoyla bir beste çaldım. Albümün ilk şarkısı oldu. Albüm oğlumun mırıldanmasıyla bitiyor.
11 şarkı var. albümde. Oğlum da 11 Nisan doğumlu. 2 yıl önce Sertab Erener'le Amsterdam'da görüştük. Onun vasıtasıyla Los Angeles'ta yaşayan Grammy adayı olan Türk müzisyen Esin Aydıngöz'le tanıştık. Ben Amsterdam'da o Los Angeles'ta 'Yaylılarız'ı yazdık. Sonra İstanbul'da buluştuk, kayıtlarını yaptık. İnanılmaz ilham aldım. Kalben 4 şarkı yazdı. Şarkılarımın hepsinin hikâyesi var.
30-31 Ekim'de İstanbul, 2 Kasım Eskişehir, 4 Kasım Bursa, 6 Kasım İzmir ve 8 Kasım'da Ankara konserlerim var. Hollanda'da 10 konser vereceğim. 2026'da İngiltere, Almanya ve Amerika'da konser verme planım var.
Her yıl birkaç hafta köyüme giderdim. Oraya ilk gittiğimde ilk önce hangi mezara gideceğim diye düşünmek zorunda kaldım. Çok acı bir düşünce. Herkes hikâyesini bana anlatmak istiyor. Babam sosyolog annem psikologtu. Bana çok destek verdiler. O hikâyeleri dinleyerek müzikle insanlara sarıldım.
Karsu isminin köyümüzden geldiğini biliyordum. Ben köyümde ünlüydüm, bu kız köyümüzü temsil edecek diyorlardı.
Avrupa'da hiç Türk yemek programı yoktu. Karsu'nun Türk Mutfağı'nı iki yıl çektik. Avrupa'da Türk yemeği dediğimiz zaman herkes döneri biliyor ona da "Turkish pizza" diyorlar Bunu değiştirmek istedik. O programı Türkiye'de çekmeyi planlıyoruz.
Hataylı olduğumuz için annem çok güzel yemek yapar. Babamın restoranında 15 yaşında garson olarak başladım. Orada piyano vardı. Hafta sonu çalıyordum önce. Mini konserler verdim 6 sene her hafta sonu. Günde 20 euro kazandım. Okuldaki öğrenciler 2 euro kazanırken ben zengindim. Orası benim için çok güzel tecrübe oldu. Sahneye korka korka çıkmama sebebim orası.
Yeni nesil her şeyi çok çabuk olsun istiyor. Aslında öyle değil. Damlaya damlaya göl olur derler ya herkes şelalenin altında durmak istiyor. Bir an önce parayı bulmak istiyor.
Annemle babam araba almak için para biriktiriyorlardı. Ben çok istediğim için o parayla piyano aldılar bana. Hâlâ duruyor. Aradan yıllar geçti ben onlara araba aldım.
Müziğin sınırı yok. Hollanda'da Türk müziğini çok seviyorlar. Kalbimize dokunuyor diyorlar. Barış Manço, Neşet Ertaş, Müslüm Gürses, Sezen Aksu coverlarını söylüyorum. Yeni konserlerimde Emel Sayın'dan Mavi Boncuk şarkısını seslendireceğim.
Bunu yaşamasaydım şöyle olsun böyle olsun derdim belki ama o acılar sebebiyle düğüne gelen kişiler en büyük zenginlik diyorsun. Sonuçta para geçici, hayatta başka öncelikler var.
Eşim buldu oğlumun ismi. Blues, çok havalı... Müzikle ilgili, ismime benzesin istedim. Annelik çok iyi gidiyor. Enerjim gayet yerinde. Tabi ki zor zamanları da var ama bir gülüyor her şeyi unutuyorsun. Mutlu kalkıyoruz.
HATAY'DA İKİNCİ OKULU AÇACAĞIZ
Vakfım var. Hollanda'da para toplayıp, Hatay'da müzik okulu açmıştım. Bin 100 öğrencimiz var. İnanılmaz güzel gidiyor; terapi gibi geliyor çocuklara müzik. Dikiş nakış yapan anneler için de bir yer açtık. İkinci okulumuzu açmak istiyoruz. Amsterdam'daki belediye başkanı da Hatay'a destek verdi, her haneden para toplayarak.TÜRKÇE'Yİ OĞLUMA DA ÖĞRETECEĞİM
Hollanda'da yaşıyorduk ama Türkiye hep hayatımızdaydı. Annem 7 yaşındayken Hollanda'ya gelmiş, babam 20 yaşında. Orada çanak antenimiz yoktu ama Türkçe öğrettiler bana. Oğluma da öğreteceğim. Eşim 5 dil biliyor Türkçe'yi zor buluyor ama oğlumuz için konuşmamız gerektiğini biliyor. Ev işlerinde de bana yardım ediyor. Çamaşır bulaşık hepsi... Babam da öyle.
KİLLA HAKAN
MÜZİK SAYESİNDE SAYGI KAZANDIM
Almanya'da gurbette doğdum, büyüdüm. Tarihe şahitlik yaptım diyebilirim. Berlin Duvarı'nın kapalı olduğu zamanları yaşadım. Ama ailemin kafasında hep Türkiye'ye geri dönmek vardı. O yüzden gece gündüz çok çalıştık ailece, bir an önce dönelim memlekete diye. Okullara gittik, işe girdik hayat bir şekilde aktı gitti. Memleketten evler aldık ama hala Almanya'da yaşıyorlar. Ben de sık sık geliyorum Türkiye'ye ama Almanya'da yaşıyorum. Ama sonuçta ben Türk vatandaşıyım, Alman pasaportum bile yok. Babam sorun olur diye istemedi, vatandaşlığı kabul etmedim. Eski milli güreşçi babam, beni büyük disiplinle büyüttü. Bizde Türk bayrağı ve Türkçe her zaman önde gelir.
Irkçılık da yaşadım, şiddetle, kavgayla büyüdüm ama hiç yılmadım. Mücadelemi her zaman sürdürdüm. Çeteye de katıştım, çok belalıydım. Beni gören karşıya geçiyordu. Ama o ortamdan müziğe girince hayatın başka yüzünü gördüm. Müzik sayesinde saygı kazandım ve ben de saygı gösterenlere yine aynı şekilde karşılık verdim. Bir insana ne verirsen ne gösterirsen o şekilde karşılık alırsın. Sevgi olmayabilir ama saygı hep olmalı…
Almanya'da İngilizce albüm yapıp sattık Bülent İpek'le. Leylim Ley'leri Barış Mançoları hiphop müziğine kattık. Sonra diğerleri yüreklenip Türkçe'yle devam ettiler. Biz öncü olduk. Almanya'da Türk çocuğu olarak İngilizce şarkıyla başarılı olmak çok büyük bir şey. 90'ların başında ilk orada başladı bu yolculuk. 2000'lerin başında Bülent İpek 28 yaşında erkenden vefat edince büyük bir darbe yedim. Onun bayrağını devralmaya karar verdim. Şu an en iyi bilinen rapçiler. Ama köklerini biz attık. Rap'in para yapmadığı zamanlardan geliyorum. Bugünleri biliyorduk ama ne zaman geleceğini bilmiyorduk.
1.5 ay komada kaldım. Gittim geldim öbür tarafa. Nefes borusunda sıkıntı vardı. Doktorlar şaşırıyor hayatta kalmama. 6 ayda bir doktora gidip imza atıyorum. Örnek teşkil ettim diğer hastalar için.
21 Ekim'de Berlin'de dev bir konser vererek hip-hop'taki otuzuncu yılımı kutlayacağım. Gecede. Ceza, Gazapizm, Sefo, Murda, No.1, Eko Fresh, Blok 3, Yener Çevik, Batuflex, Ayben, Alizade, LVLC5, Gringo, Eypio, Caney 030, Summer Cem, Xir ve daha birçok sürpriz isim de sahne alacak.
Bu konudaki diğer haberler:Hayatın sözü Gökhan Özcan
23 Ekim 2025 04:03
MELİH ALTINOK Bazen iyi şeyler de olur
20 Ekim 2025 07:00
Hayatın başlangıcını aydınlatabilir: Şarj istasyonu gibi
25 Ekim 2025 17:16
Akıllı evler akıllı sorunlar! Akıllı hayatın beklenmedik kurbanı
24 Ekim 2025 12:44
Aşktan başı dönüyor ama şükür gözleri kapanmadı... Evlilik bu şakaya gelmez! Milyarlık servetini koruma altına alacak
17 Ekim 2025 13:24
Görüntülenme:43
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 19 Ekim 2025 07:01 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















