Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Genel Sekreteri Eray Yazgan için 52 yıl hapis istendi
Ankara24.com, Haberturk kaynağından alınan bilgilere dayanarak bilgi paylaşıyor.
Habertürk TV'den Ceylan Sever'in haberine göre İBB’ye yönelik “yolsuzluk” soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamenin detayları çıkmaya devam ediyor. İddianamede Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu Genel Sekreteri ve iş insanı Eray Yazgan da şüpheli olarak yer alıyor. Eray Yazgan’ın, "kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" ve "zincirleme şekilde rüşvet verme" suçlarından 16 yıldan 52 yıla kadar hapis isteniyor.
1 MİLYON 28 BİN TL ECRİMİSİL BEDELİ ÖDEDİİddianamede, Eray Yazgan 2 suç eyleminden sorumlu tutuldu. Suç eylemlerinden ilki, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Emlak Yönetimi Dairesi tarafından, Belediye ile kamu uhdesinde bulunan veya üçüncü kişilere ait açık hava reklam mecralarının ihalesiz ve izinsiz bir şekilde yandaş şirketlere verilmesi. Bu eylemde toplam kamu zararının 260 milyon 755 bin TL olduğu belirtildi. Eray Yazgan’ın yetkilisi olduğu SAS Tanıtım ve Medya AŞ tarafından 2019-2024 senelerinde toplam 1 milyon 28 bin 763 TL ecrimisil bedeli ödendiği anlatıldı.
944 BİN TL MUVAZAALI SÖZLEŞME İMZALANDISuç eylemlerinden ikincisi ise, İBB Kentsel Tasarım Müdürlüğü tarafından verilen reklam izinleri karşılığında şirketlerden muvazaalı sözleşme yöntemiyle Kültür A.Ş ve Medya A.Ş üzerinden rüşvet alındığı ve bu paraların örgüte aktarıldığı iddiası. Bu eylem kapsamında, şüpheli Eray Yazgan’ın yetkilisi olduğu SAS Tanıtım ve Medya A.Ş ile 944 bin TL bedelli muvazaalı sözleşmeler imzalandığı belirtildi.
"KAZANDIĞIM İHALE OLMADI"
Eray Yazgan ifadesinde, Sas Tanıtım ve Medya AŞ şirketini 2016 yılında satın aldığını söyleyerek, "O günden bugüne kadar açık hava reklam sektöründe bu firmamla faaliyet göstermekteyim. Öncesinde de 2000 senesinden bugüne kadar açık hava reklam sektörünün içerisindeyim. Bugüne kadar İBB veya iştiraklerinin yapmış olduğu birçok ihaleye girmeme rağmen kazandığım herhangi bir ihale olmamıştır.
Tevdi raporuna yansıyan ihaleye tamamen kendi inisiyatifimle birçok ihaleye teklif verdiğim gibi teklif verdim. Bu ihaleye teklif vermem için beni hiç kimse yönlendirmedi. Bu ihaleyi kazanan veya teklif veren diğer firmalarla herhangi bir iş birliğim bulunmamaktadır. Zaten dosya kapsamına yansıyan mali raporlarda da şirketimin bu şirketlerle bir bağının olmadığı net olarak görülmektedir” dedi.
“HİZMET TAM MANASIYLA SAĞLANMASA DA EKSİK OLARAK ÖDEME YAPILDI”Yazgan ifadesinin devamında şunları söyledi: “2019 belediye seçimlerinden sonra Kültür AŞ'ye genel müdür olarak atanan Serdal Taşkın koordinesinde açık hava reklam sektöründe faaliyet gösteren şirketler davet edilerek bir toplantı yapıldı. Bu toplantıya davet geldiği için şirketim adına ben de katıldım. Burada Serdal Taşkın reklam izinleri konusunda bazı sunumlar ve açıklamalar yaptı.
Sonraki süreçte bu reklam alanları için firmalarla drone çekimi, fotoğraf çekimi, grafik tasarım bedeli, konsept belirleme vb. konularda sözleşme imzalanacağını belirtti. Ben de bu kapsamda hazırlanmış olan sözleşmeyi imzaladım. Bu sözleşmenin bir suretini savcılığınıza sunuyorum. Bu sözleşmede belirtilen hizmet, tam manasıyla sağlanmamasına rağmen Kültür AŞ tarafından firmama kesilen fatura eksiksiz olarak Kültür AŞ'ye ödenmiştir.
1 Şubat 2020 tarihinde Ersoy Yatırım İnşaat AŞ'den kiralamış olduğum reklam alanı, bu şirket tarafından 2022 senesinde güvenlik nedeniyle mesafe olarak biraz öne çekildiğinden dolayı İBB tarafından Sas Medya isimli şirketime ecrimisil bedeli kesilmiştir.
“ŞİRKETİMİN TİCARİ GELECEĞİNİ DÜŞÜNDÜĞÜM İÇİN TEKLİF VERDİM”Bana sormuş olduğunuz sorulara açık ve samimi bir şekilde cevap verdim. Ben kesinlikle muvazaalı olarak herhangi bir ihaleye diğer şüphelilerle veya firmalarla anlaşarak teklif vermedim. İfademde de bahsettiğim üzere tamamen kendi inisiyatifimle şirketimin ticari geleceğini düşünerek teklifler verdim. Gayrı resmi herhangi bir faaliyetin içinde olmadım. Dosya kapsamında bana sormuş olduğunuz diğer şüphelilerle gayrı resmi olarak herhangi bir yapının parçası olmadım. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum” dedi.
“KİŞİSEL ZENGİNLEŞME ADINA KAMU ZARARI”
İddianamede, iki eylemle ilgili şu değerlendirmede bulunuldu: “Hileli bir şekilde ecrimisil bedeli tahsil edilmek suretiyle ilgili reklam alanlarını şüphelilerin yetkilisi olduğu şirketlere muvazaalı bir şekilde tahsis edildiği, bu suretle şüphelilere haksız kazanç sağlandığı, elde edilen haksız gelirin bir kısmının örgüte aktarıldığı açıkça anlaşılmıştır. Dolayısıyla hem kişisel zenginleşme hem de İmamoğlu suç örgütüne fon sağlamak adına kamunun zarara uğratılmıştır.
“KÂR ÖRGÜTE AKTARILDI”Mevzuata göre ihale yoluyla ya da diğer kanuni yöntemlerle söz konusu mecraların kullanımı ilgili şirketlere verilerek Belediyenin kasasına çok daha yüksek bedellerin girmesi mümkünken, adı geçen şirketlerden sadece ecrimisil bedeli tahsil edilerek kamu milyonlarca Türk Lirası zarara uğratılmıştır.
Buradaki asıl amacın; adı geçen şirket yetkilileri olan şüpheliler ile fikir ve eylem birliği içerisinde, hileli bir şekilde ecrimisil tahsil edilerek maliyetin düşürülmesi ve kârlılığın fahiş miktarda arttırılarak, bu kârın bir kısmının İmamoğlu suç örgütüne aktarılması olduğu anlaşılmıştır.”
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:27
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 13 Kasım 2025 13:42 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















