Fay hattı da engel değil: Balıkesir’de üç ilçede yeni altın madeni projeleri
Halktv sayfasından elde edilen bilgilere dayanarak, Ankara24.com duyuru yapıyor.
BirGün muhabiri Aycan Karadağ’ın haberine göre, Balıkesir’in üç ilçesinde altın madenciliğine yönelik yeni projeler için çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreçleri devam ediyor.
Zenit Madencilik Bigadiç’teki Kızılçukur projesinde üretim kapasitesini 30 bin tondan 2,5 milyon tona çıkararak 83 kat artırmak için 10 Ekim 2025’te Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na başvurdu. Limak Holding’e bağlı Altınordu Madencilik, Balya’da 276,9 hektarlık alanda siyanürlü altın üretimi planlıyor. Koza Altın İşletmeleri ise Karesi’nin Turplu Mahallesi’nde patlatmalı açık ocak işletmesi kurmak için 11 Nisan 2025’te inceleme raporunu tamamladı.
CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı’nın hazırladığı teknik inceleme raporu, üç ilçedeki projelerin ortak bir tabloya işaret ettiğini ortaya koydu. Rapora göre maden sahaları, aktif fay hatlarına tehlikeli biçimde yakın. Orman ve tarım alanları “bedel karşılığı” izinlerle madenciliğe açılmış durumda.
3 FAY HATTINI HAREKETE GEÇİREBİLİRRapora göre, Balya’daki proje alanı Şamlı Fayı’na 1,6 kilometre, Havran-Balya Fayı’na 9,6 kilometre ve Balıkesir Fayı’na 19 kilometre uzaklıkta bulunuyor.
Sarı, “Patlatmalı madencilik faaliyetleri aktif fay segmentlerinde sismik hareketleri tetikleyebilir” değerlendirmesinde bulundu.
Projelerin yürütüleceği alanların önemli bir kısmı orman ve tarım arazilerinden oluşuyor. Koza Altın’ın Turplu’daki 12,35 hektarlık projesi orman alanı içinde yer alıyor. 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 16. maddesi, bu tür faaliyetlerin “bedel karşılığı izinle” yürütülmesine olanak tanıyor. Sarı’ya göre bu, “yasal kılıfa bürünmüş orman talanı” anlamına geliyor.
Bigadiç’teki Zenit Madencilik projesi ise 94,6 hektarlık, büyük kısmı orman ve tarım arazisi olan bir bölgede yürütülüyor. Şirket, üretimi 30 bin tondan 2,5 milyon tona çıkararak kapasiteyi 83 kat artırmayı planlıyor.
KORUMA ALTINDAKİ TÜRLER TEHLİKE ALTINDABalya’daki projede yeraltı suyu analizlerinde mangan ve demir oranlarının standartların üzerinde olduğu kaydedildi. Proje alanının Karanlık Dere’ye 58 metre, içme suyu kaynaklarına ise 1,78 kilometre uzaklıkta olduğu belirtildi.
Karesi Turplu sahasında yapılan incelemelerde 127 kuş ve 42 memeli türü tespit edildi. Bunlar arasında şah kartal ve alaca sansar gibi koruma altındaki türler de yer alıyor.
PROJE SONRASI BÖLGENİN REHABİLİTASYONU DÜŞÜNÜLMEMİŞÜç projede de madencilik sonrası rehabilitasyon planı bulunmuyor. Turplu’ya ilişkin raporda “bitkisel toprağın yeniden serileceği” belirtilse de ekolojik restorasyon kriteri tanımlanmadı. Balya projesinde “saha kapanışı 3 yıl sürecek” denilse de bu sürecin yalnızca teknik faaliyetleri kapsadığı, bağımsız izleme ve şeffaf raporlama mekanizmasının tanımlanmadığı tespit edildi.
CHP’li Serkan Sarı, durumu şöyle özetledi:
“Balıkesir’in dört bir yanında aynı tablo var. Ormanlar, tarım alanları ve su kaynakları rantın hedefinde. Madenlerin her biri ayrı bir risk ama birlikte değerlendirildiğinde Balıkesir bir madencilik kuşatması içinde.”
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:54
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 17 Ekim 2025 06:33 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















