Ekrem İmamoğlu nun hesabı engellendiği gün rapor geldi: Türkiye de internet özgür değil
Halktv kaynağından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com açıklama yapıyor.
Tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, yüzbinlerce takipçiye sahip Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi hesabı hakkında da erişim engeli kararı verildi.

Washington merkezli uluslararası insan hakları kuruluşu Freedom House'un yayınladığı 2025 yılı "İnternette Özgürlük Raporu"na göre Türkiye, "internetin özgür olmadığı ülkeler" kategorisinde yer aldı.
Raporda, "Raporlama döneminde Türk makamlarının talebi üzerine çok sayıda sosyal medya hesabı engellendi ya da askıya alındı" bulgusuna yer verildi.
Son Dakika | İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi hesabında da erişim engeli
Uluslararası insan hakları kuruluşu Freedom House; Kian Vesteinsson ve Grant Baker tarafından hazırlanan 2025 İnternette Özgürlük Raporu'nu yayınladı. 72 ülkedeki internet özgürlüğüne ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı raporda, bu yıl internetin 18 ülkede özgür, 32 ülkede kısmen özgür ve 22 ülkede özgür olmadığı belirtildi.
Freedom House Türkiye raportörü ve Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi, Medya Özgürlüğü İzleme Sorumlusu Gürkan Özturan'ın hazırladığı rapora göre Türkiye, 2024 yılındaki puanını koruyarak 31 puan ile "internetin özgür olmadığı ülkeler" kategorisinde yer aldı. Raporda, 0 (sıfır) en az özgür anlamına gelirken, 100 en özgür anlamına geliyor.

Raporda, Mısır, Pakistan, Rusya, Türkiye ve Venezuela gibi internet özgürlüğünde son 15 yılda yaşanan küresel gerilemeden en ağır biçimde etkilenen ülkelerde hükümetlerin, iktidarlarına yönelik zorluklar karşısında çevrimiçi ortamdaki denetimlerini artırdığı belirtildi.
Raporda, "Bu ülkelerdeki yetkililer, çevrimiçi içeriklere yönelik kısıtlamaları genişletti, elektronik iletişim üzerindeki gözetimi artırdı ve özellikle protestolar ve seçimler sırasında çevrimiçi olarak eleştirilerini dile getirenlere daha ağır cezalar uyguladı. Bu durum, otoriter rejimlerde iktidarın güvenliği için dijital baskının ne kadar önemli hale geldiğini ortaya koyuyor" tespiti yer aldı.
"PROTESTOLAR, GELENEKSEL BASIN SANSÜRÜNÜ AŞMAK İÇİN SOSYAL MEDYANIN NASIL KULLANABİLECEĞİNİ ORTAYA KOYDU"Türkiye'de 2013'teki Gezi Parkı protestolarının da etkisiyle son 15 yılda kapsamlı bir sansür sisteminin pekiştirildiği ifade edilen raporda, şunlar kaydedildi:
"GAZETECİLER, AKTİVİSTLER VE SOSYAL MEDYA KULLANICILARI SORUŞTURMALARLA KARŞI KARŞIYA KALDI""Protestolar, insanların geleneksel basın sansürünü aşmak için sosyal medyayı nasıl kullanabileceğini ortaya koydu. Protestoların ardından kolluk kuvvetleri, çevrimiçi gazeteciler ve dijital aktivistleri cezalandırma çabalarını artırdı. O dönemde Başbakan olan ve 2014'ten bu yana Cumhurbaşkanı olarak görev yapan Recep Tayyip Erdoğan, protestolardan sonra çevrimiçi hakaret suçlamalarıyla onlarca kişiye dava açtı. Erdoğan hükümeti, internet sitelerinin engellenmesi ve sosyal medyanın kısıtlanması gibi sert sansür önlemlerine başvurdu ve siyasi liderliği eleştiren içeriklerin kaldırılması için çevrimiçi medya kuruluşları ile platformları yükümlü kılan yeni yasalar çıkardı."
Rapor döneminde çevrimiçi içerikler nedeniyle uzun süreli hapis cezası alan internet kullanıcılarının sayısı azalsa da Türkiye'de internet özgürlüğüne ilişkin birçok kısıtlamanın devam ettiği kaydedildi.
Raporda, "Protestolar sırasında sosyal medya platformlarına erişim kısıtlandı ve yetkililer internet sitelerini engellemek ve içerikleri kaldırmak için çok sayıda emir yayımladı. Çevrimiçi trol ağları, hükümet yanlısı dezenformasyonu yaymaya devam ederken, gazeteciler, aktivistler ve sosyal medya kullanıcıları paylaştıkları içerikler nedeniyle soruşturmalarla karşı karşıya kaldı" ifadelerine yer verildi. Son bir yılda Türkiye'de öne çıkan gelişmelerin yer şöyle aktarıldı:
"TÜRKİYE'DE DURUM DİĞER ÜLKELERDEKİ OLUMSUZ GELİŞMELERDEN PEK FARKLI DEĞİL""Hükümet, Temmuz 2024'te Kayseri'de Suriyeli mültecilere yönelik düzenlenen gösteriler sırasında bir hafta boyunca internet erişimini kısıtladı. Yetkililer ayrıca, 2025 yılının Mart ayında muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasına yönelik düzenlenen protestolar esnasında 42 saat boyunca sosyal medyaya erişimi kısıtladı.
Ağustos 2024'te, Türkiye Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumu (BTK) sosyal medya platformu Instagram'ı dokuz gün boyunca engelledi. BTK engelleme için ilk önce bir gerekçe belirtmedi. Ancak bu karar, Instagram'ın Hamas'ın siyasi lideri İsmail Haniye'nin öldürülmesi sonrası yasını paylaşan Türk kullanıcıların gönderilerini kaldırmasının ardından geldi.
Raporlama döneminde Türk makamlarının talebi üzerine çok sayıda sosyal medya hesabı engellendi ya da askıya alındı. Sosyal medya platformu X, Mart 2025'te medya kuruluşu Bianet'in İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla ilgili protestoları haber yaptığı gerekçesiyle hesabını engelledi. İmamoğlu'nun X hesabı da platform tarafından engellendi.
Mart 2025'te çevrimiçi ifade özgürlüğünü ve gizliliği kısıtlayabilecek düzenlemeler içeren Siber Güvenlik Yasası (7545 sayılı yasa) Meclis'te kabul edildi. Yasa, yetkililere mahkeme kararı almaları koşuluyla Türkiye'deki tüm verilere geniş erişim hakkı veriyor ve yetkililer tarafından talep edildiğinde kişisel bilgilerini vermeyi reddeden kişilere cezai yaptırımlar öngörüyor. Yasa ayrıca, çevrimiçi veri sızıntıları hakkında yanlış bilgi yaymayı suç sayarak, beş yıla kadar hapis cezası öngörüyor."
porun dijital alanın dünya genelinde üst üste 15'inci kez önceki yıllara kıyasla daha baskıcı hale geldiğini gösterdiğini belirtti. İktidarların, ülkelerindeki eylemleri bastırmak ve eleştirel sesleri susturmak için interneti kısıtlamaya, içerikleri manipüle etmeye ve gözetimi genişletmeye devam ettiğini dile getiren Özturan, şunları kaydetti:
ABD'DEKİ BÜTÇE KRİZİ RAPORA DA YANSIDI"Dünyayla kıyaslandığında, Türkiye'de de durum diğer ülkelerdeki olumsuz gelişmelerden pek farklı değil. Sosyal medyaya erişimin kitlesel eylemler esnasında kısıtlanması, içerik kaldırma ve erişim engelleme kararlarındaki artış ve usulsüz içerik kaldırma emirlerinin yoğunluğu, dijital ifade hürriyetini ciddi biçimde daraltıyor. Kayseri’de yaşanan şiddet olayları sırasında internetin bir hafta boyunca yavaşlatılması, İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası başlayan eylemler sırasında sosyal medyanın erişime kapatılması ve yeni siber güvenlik yasası, çevrimiçi alanı daha da baskı altına aldı.
Ancak bu baskılar, bir diğer yandan ele alındığında, ifade hürriyeti mücadelesinin dijital mecralarda ne kadar yaşamsal hale geldiğini de gösteriyor. Her bir kısıtlama kararı, toplumun bilgiye erişim hakkı ve demokratik katılımı için daha geniş bir dayanışma gerekliliğini ortaya koyuyor. İnternetin geleceğinin, devletlerin teknolojiyi nasıl kullanacağından çok, toplumların dijital haklarına ne şekilde ve ne kadar sahip çıktığıyla belirleneceğini unutmamak gerekiyor."
ABD'de uzun süredir devam eden bütçe kısıtlaması Freedom House'un bu seneki raporlama faaliyetini de etkiledi. Türkiye'ye ilişkin veri ve değerlendirmelerin yer aldığı internet sitesine, "Bu rapor, devam eden bütçe kısıtlamaları nedeniyle Freedom on the Net 2025 için kısaltılmıştır" notu düşüldü.
Öte yandan, ABD Senatosu, 1 Ekim'de kapanan federal hükümetin yeniden açılmasına yönelik geçici bütçe tasarını dün onayladı.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:15
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 13 Kasım 2025 17:56 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















