Ankara24.com
close
up
Menu

Kerem Aktürkoğlu pişman etti: Hayal kırıklığıydı

Merdan Yanardağ ın gözaltı süresi uzatıldı

Sarıyer de sağanak sonrası göle dönen caddede domuz boğuldu

Beylikdüzü döneminde ihaleye fesat karıştırdığı iddia edilmişti: Mahkemeden İmamoğlu hakkında karar Politika Haberleri

Kremlin den şaşırtan açıklama! İptal deniyordu ama... Trump ve Putin görüşecek

Meteoroloji tek tek açıkladı! Sel su baskını ve dolu bir arada

ABD de bütçe krizine bağış yaması!

ŞOK aktüel kataloğu 24 28 Ekim yayında! ŞOK ta bu hafta neler var? İşte ŞOK indirimli ürünler listesi

Kuşadası Tenis Kulübü nde Cumhuriyet Kupası heyecanı başladı

Gece boyu uyuyana kadar saatleriniz mi geçiyor? Uykusuzluk çekiyorsanız daha derin bir uyku için uygulamanız gereken yöntemler!

Safi Arpaguş un iki büyük sınavı

Hatay da dama çıkan inek, vinçle indirildi Hatay Haberleri

Bisikletliler yine trafik kurbanı Son dakika haberleri

150 sterline aldı, on binlerce sterline sattı! Salvador Dali ye ait çıktı

Maduro dan ABD ye Savaş İddiası

Kahverengi bela dünya ticaretinde lider olduğumuz ürünü de vurdu! Rekolte dibi gördü

Fındıkta üçlü zarar; 250 bin ton kayıp Trabzon Haberleri

Alev savaşçıları , termal kameralı ısı tespit dronu ile gökyüzünden hayat kurtarıyor Bursa Haberleri

Yeni Şafak yazarı TELE1 in kayyumu oldu Sözcü Gazetesi

Yeni Torba Yasası nda neler var? 36 maddelik Torba Yasa içeriği, yeni düzenlemeleri ile yürürlüğe ne zaman girecek?

CHP den Brüksel de tarihi miting! Millet iradesine sahip çıkıyor Sözcü Gazetesi

CHP den Brüksel de tarihi miting! Millet iradesine sahip çıkıyor Sözcü Gazetesi

Ankara24.com, Sozcu kaynağından alınan verilere dayanarak haber yayımlıyor.

CHP lideri Özgür Özel’in katılımıyla Brüksel’de düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingine, Avrupa’nın dört bir yanından yurttaşlar akın etti.

Belçika’da ve Almanya, Fransa ve Hollanda gibi çevre ülkelerde yaşayan gurbetçilerin yoğun ilgi gösterdiği buluşmada, Silivri’de tutulan İmamoğlu ve diğer belediye başkanları lehine sloganlar atılarak, hükümet istifaya çağrıldı.

Mitingde, Avrupa'daki bazı belediye başkanlarının mesajları okundu.

AVRUPALI BELEDİYE BAŞKANLARI’NDAN “İMAMOĞLU’NA ÖZGÜRLÜK MESAJLARI

Brüksel buluşmasında; Roma Belediye Başkanı Roberto Gualtieri, Amsterdam Belediye Başkanı Femke Halsema, Budapeşte Belediye Başkanı Gergely Karácsony, Selanik Belediye Başkanı Stelios Angeloudis, Timişora Belediye Başkanı Dominic Fritz, Köln Belediye Başkanı Henriette Reker ve Frankfurt Belediye Meclisi Başkanı Hilime Arslaner’in Ekrem İmamoğlu ve tutuklu belediye başkanları ile dayanışma mesajları okundu. Brüksel Belediye Başkanı Philippe Close da buluşmaya video mesajla katıldı.

Brüksel buluşması; Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunulması ve hep bir ağızdan İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Buluşmada ilk konuşmaları yapan; CHP Belçika Birlik Başkanı Derya Bulduk, Avrupa Yeşiller Partisi Eş Başkanı Vula Tsetsi ve Avrupa Sosyalist Partisi Genel Sekreteri Giacomo Filibeck, İmamoğlu ve arkadaşlarına özgürlük taleplerini yüksek sesle dile getirdi. İmamoğlu’nun Brüksel’e yolladığı mektubu, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke gurbetçilerle buluşturdu.

İMAMOĞLU: “HEPİMİZİN ZİHNİNDE VE YÜREĞİNDE ÜÇ KELİME VAR: DEMOKRASİ, ADALET VE CESARET”

İmamoğlu, mektubunda şunları söyledi:

“Değerli yurttaşlarım, Avrupa’da yaşayan dostlarım, kardeşlerim, yol arkadaşlarım… Biliyorum, aklınızın ve kalbinizin bir yanı hep Türkiye’de. İnanın bizim de aklımız ve kalbimiz hep sizde. Çünkü bu ülke, sadece sınırlarla değil; inançla, sevdayla, umutla birbirine bağlı bir ülkedir. Ben, bugün size yine Silivri’den sesleniyorum. Ama biliyorum ki sesim burada, Avrupa’nın kalbinde, sizlerin yüreğinde yankı buluyor.

Bu zor dönemde, hepimizin zihninde ve yüreğinde üç kelime var: Demokrasi, adalet ve cesaret. Bu üçü, birbirine tutunarak ayakta kalıyor. Zira bugün, yalnızca demokrasi ve adalet talep etmek değil, demokratik haklarımızın elimizden alınması ve adaletsizlik karşısında sessiz kalmamak da cesaret gerektiriyor. Avrupa Birliği de bir zamanlar işte bu cesaretle oluştu. Savaş yorgunu halkların, barış, özgürlük ve insanlık onuru için gösterdiği büyük cesaretle.”

“AVRUPA DA DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİ GİBİ, BÜYÜK BİR SINAVDAN GEÇİYOR”

“Ama bugün görüyoruz ki, Avrupa da dünyanın birçok ülkesi gibi, büyük bir sınavdan geçiyor. Bu sınav yalnız ekonomik ya da diplomatik değil; ahlaki ve vicdani bir sınav. İklim krizi, savaşlar, göç, enerji krizi, eşitsizlik… Ve en önemlisi; halkların kurumlara olan güveninin sarsılması.

Bu ortamda otoriter liderler, hakikati eğip bükerek, adaleti kendi iktidarlarının aracı haline getiriyor. Demokrasiyi sadece sandığa, hukuku ise siyasetin sopasına indirgemeye çalışıyorlar. Bugün Ukrayna halkı, özgürlük için direniyor. Gazze’de yaşanan büyük acıların ardından gelen ateşkes, umut verici. Ancak gördük ki, devletlerin kendi toplumlarının vicdanından gerisine düşen tutumları, dünyayı daha güvensiz, insanlığı ise daha yorgun hale getiriyor.”

“BİR YERDE ADALET EKSİLİRSE, HER YERDE OTORİTERLİK VE DESPOTLUK GÜÇLENİR”

“Bu iki tablo, iki ayrı coğrafyada görünse de aslında aynı gerçeği gösteriyor: Bir yerde adalet eksilirse, her yerde otoriterlik ve despotluk güçlenir. Adaletin coğrafyası daraldığında, despotların zulmü genişliyor. Avrupa da kendi değerlerinden uzaklaştıkça, kısa vadeli çıkarların peşine düştükçe, uzun vadede kendi demokrasisini tehlikeye atıyor. Ben, halkın özgür oylarıyla üç kez İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildim. Bugün özgürlüğüm elimden alınmış olsa da mücadelem asla bitmedi.

Çünkü bu, sadece benim mücadelem değil, adil ve özgür bir Türkiye’nin mücadelesidir. Bu; yoksulluktan, haksızlıktan ve hukuksuzluktan bitap düşmüş büyük bir milletin onur ve haysiyet mücadelesidir. Ve Yüce Allah’a şükürler olsun ki yalnız değilim… Yalanlar, iftiralar, baskılar, zorbalıklar, tehdit ve şantajlar sonuç vermiyor. Tam tersine, milyonlar mücadelemizde birleşiyor. Omuz omuza, el ele veriyor. Gençlerin üniversitelerde, kadınların meydanlarda, aziz milletimizin sokaklarda gösterdiği barışçıl mücadele, ülkemizin demokrasiye olan inancının ne kadar köklü ve güçlü olduğunu kanıtlıyor.”

“HALKIN İRADESİ VİCDANLARDA, SANDIKLARDA VE MEYDANLARDADIR”

“Gelişmiş ülkelerde dahi meşruiyet krizi yaşanıyor. Otoriter iktidarlar, demokrasiyi sandığa sıkıştırıyor, hukuku yok sayıyor ve hatta ayaklar altına alıyor. Ama biz biliyoruz ki; halkın iradesi vicdanlarda, sandıklarda ve meydanlardadır. Ve hiçbir güç, o iradeyi susturamaz. Biz, halkın sesini devletin kalbine, adaletin merkezine taşıyana kadar mücadelemize devam edeceğiz. Kararlarımızı, kapalı kapılar ardında değil; birbirimizin gözünün içine, aynı hizadan bakarak alacağız.

Aslında İstanbul’da biz, bu anlayışın ilk adımlarını attık. Katılımcı yönetim modelimiz, sadece bir şehir uygulaması değil; geleceğin Türkiye’si için bir demokrasi örneğidir. Bugün Avrupa’daki tüm demokratlara sesleniyorum: Bu mücadele, sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın da geleceğini ilgilendiriyor. Avrupa’nın yeniden değerlerine sahip çıkması, adaleti ve demokrasiyi her yerde savunması gerekiyor. Çünkü adaletsizliğin milleti olmaz, coğrafyası olmaz.”

“BENİ VE YOL ARKADAŞLARIMIZI ESİR TUTANLARIN AMACI; KENDİ İKBALLERİDİR”

“Beni, belediye başkanlarımızı ve yol arkadaşlarımızı esir tutanların amacı; kendi ikbâlleridir, bitik tükenmek bilmeyen koltuk hırslarıdır. Onlar, milletin iradesine ve demokrasinin özüne yönelmiş, aciz ve hukuksuz bir girişimin içindeler. Bizim tek talebimiz, adil bir yargılamadır. Biz, adaleti sadece kendimiz için değil, herkes için istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki adalet artık bir kişiye değil, herkese lazımdır. Adalet olmadan ekmeğin olmayacağını, dirliğin olmayacağını, birliğin olmayacağını biliyoruz. Evet Türkiye bugün zor bir dönemden geçiyor. Ama biz umutsuzluğu değil, umudu diri tutan, adaleti ve birliği yeniden hâkim kılan günler için tarifi zor bir onur mücadelesi veriyoruz.”

“TÜRKİYE, ŞU YA DA BU ŞAHSIN, ŞU YA DA BU PARTİNİN DEĞİL; MİLLETİN ORTAK ÇIKARLARINA UYGUN OLARAK YOLUNU BELİRLEYECEK”

“Türkiye, şu ya da bu şahsın, şu ya da bu partinin değil; milletin ortak çıkarlarına uygun olarak yolunu belirleyecek. Türkiye; adaletin, eşitliğin, kardeşliğin gücüyle büyüyecek, zenginleşecek, güçlenecek ve adilce paylaşacak. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak, dünyanın her yerinde gıpta edilen, saygı duyulan bir imtiyaz olacak.

Birbirimize güveneceğiz. Asla geride bir tek arkadaşımızı bırakmayacağız. Omuz omuza vereceğiz ve onları duyduklarında tir tir titreten o sözü yılmadan haykıracağız: Her şey çok güzel olacak! Her şey çok güzel olacak! Her şey çok güzel olacak! Hepinizi hasret ve özlemle kucaklıyorum. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”

"TÜRKİYE'DEKİ TÜM SİYASİ TUTSAKLARA SAHİP ÇIKMAYA GELDİK"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Brüksel'deki mitingde açıklamalarda bulundu. Özgür Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"Bugün Brüksel Meydanı'ndayız, hava Türkiye'den biraz daha soğuk, sonbahar serinliği var ama bugün bu kalabalık hem bizim hem de Türkiye'deki milyonların yüreğini ısıtıyor. Ayaklarınıza sağlık, emeklerinize sağlık, yüreklerinize sağlık. Bugün bu meydan bize ve Türkiye'ye çok şey söylüyor. Birilerinin dediği gibi, küçümsediği gibi Avrupa'daki Türkler, ülkesinin sorunlarına uzak, ülkesinin dertlerine kulak tıkayan, yılda bir kez gelip tatilini yapıp giden, ülkesini düşünmeyen insanlar değil, aksine Türkiye için, ülkenin geleceği, yarınları için söyleyecek sözü olan kahramanlardır. Hepiniz hoş geldiniz, hepinizi çok seviyoruz" 

"EN BÜYÜK MİTİNGLERİ YAPTIK"

Özel, "Önce miting yapıyoruz sandılar, toplanırlar dağılırlar dediler, uzun sürmez dediler, yaz gelince ne yapacaklar dediler ama her çarşamba akşamı İstanbul'da bir meydanda, yüz binleri, her hafta sonu Türkiye'nin güzel bir ilinde, doğusunda, batısında, kuzeyinde, güneyinde, çoğunlukla da bir zamanlar AK Parti'nin kalesi denilen yerlerde o şehrin en tarihi, en büyük mitinglerini yaptık. Çünkü yaptığımız şey bir miting değil, bir eylemdi, bir karşı çıkıştı, bir karşı koyuştu" dedi.

"DOSTA SARILMAYA GELDİK"

"Buraya eylem yapmaya değil, sesimizi duyurmaya, dayanışmaya, sizlerden güç almaya, sizlere umut vermeye geldik" diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Buraya gelmeden önce Türkiye'de iktidar sahipleri her zamanki kolaycılıkla, 'Yurt dışına mı gideceksiniz, Türkiye'yi mi şikayet edeceksiniz?' diye bir safsataya sarılmaya başladılar. Birisi birine gammazlanacak, şikayet edilecekse karşı tarafın düşman olması lazım, hasım olması lazım. Biz buraya dertleşmeye, konuşmaya, güç almaya, güç vermeye dosta geldik, dosta sarılmaya geldik, sizlere sarılmaya geldik. Suçsuz yere 207 gündür hapiste bulunan Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'na, Adana gibi başkan Zeydan Karalar'a, Torosların yiğit evladı Muhittin Böcek'e, onların da içerisinde olduğu 16 belediye başkanımıza, yüzlerce siyasetçiye, bürokrata, Türkiye'deki tüm siyasi tutsaklara, Selahattin Demirtaş'a, Figen Yüksekdağ'a, fikrinden, düşüncesinden dolayı içeride kim varsa ona sahip çıkmaya geldik."

CHP Lideri konuşması esnasında mitinge katılan ve çeşitli konuşmalar yapan çeşitli siyasi partilerin temsilcilerine de teşekkürlerini iletti. Özel, çeşitli Avrupa ülkelerinin belediye başkanlarına yönelik, "Bu meydana verdikleri destek ve bize gösterdikleri ev sahipliği için yürekten teşekkür ediyoruz. İyi ki varlar, iyi ki bizimle birlikteler" ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE'DEKİ DEMOKRASİYE KARŞI KURULAN KUMPASA KARŞI SUSANLAR VAR"

Özel, Avrupalı kimi belediye başkanlarına teşekkürlerini iletirken bir yandan da CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluğuna karşı sessiz kalanları eleştirdi. Özel, "Diğer yandan, Erdoğan ile bir al‑ver ilişkisi içerisinde oldukları için Türkiye'deki demokrasiye karşı kurulan kumpasa karşı susanlar var, sessiz kalanlar var. Türkiye sığınmacılara baksın, ileri karakolumuz olsun diyenler var. İşte bugün buradaki bütün demokratların varlığını bildiğimiz gibi, bir takım çıkar hesaplarıyla Türkiye'nin karşısındaki planlara suspus olanları da tarih önünde kaydediyoruz. Kimse bundan endişe etmesin" dedi.

"ERDOĞAN'A SEVAP OLAN BAŞKASINA NEDEN GÜNAH OLSUN?"

Özel, şunları kaydetti:

"Avrupa'daki bütün kardeş partileri saygıyla selamlıyorum, hiçbirini ayırmadan hepsini saygıyla selamlıyorum ve İngiltere İşçi Partisi'nin kıymetli üyelerine, yürekli mücadele insanlarına, yönetim anlayışından bağımsız olarak saygılar sunuyorum. Onları da seviyoruz. Irak'ın işgaline Amerika ile birlikte 'nükleer silah var' diyerek susanları nasıl tarih bugün utandırıyorsa, bugün de Amerika ile birlikte Suriye'deki hesaplar için Türkiye'deki darbeye susanları görüyoruz, not ediyoruz. AK Parti iktidarı siyasete, işine geldiği gibi kural koymaya çalışıyor. Türkiye'de ne olursa olsun 'ben yaparım, orada kalır' diyor; 'sen çıkarsan, dışarıda konuşursan, beni şikâyet ediyorsun' diye şikâyet ederim diyor. O iş o kadar kolay değil. Nerede bu yoğurdun bolluğu? Erdoğan'a sevap olan başkasına neden günah olsun? Ona helal olan neden başkasına haram olsun?

"Darbeye uğrayan kendisi olunca dünyadan dayanışma bekliyor; darbeyi kendi yapınca 'bunu dünyaya anlatmayın' diyor"

Türkiye'de öğrencilerin başörtüsü sorunu vardı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne geldiğiniz davayı açtınız; o günlerde bir hak mücadelesiydi. Ben de karşınızda olmadım, ama o gün gelip, Türkiye hakkında dava açarken, bu şikâyet değil. AK Parti'ye kapatma davası açılmış, 4 kişilik heyet yapmış, dünya başkentlerini geziyor, bu şikâyet değil. 15 Temmuz darbesi olmuş, kapımızı çalıyor; 'Avrupa sizi tanır, dünya bizden iyi bilir; birlikte anlatalım bu darbeyi, dünyaya şikâyet edelim' diyor. Darbeye uğrayan kendisi olunca dünyadan dayanışma bekliyor; darbeyi kendi yapınca 'bunu dünyaya anlatmayın' diyor. Vallahi de anlatacağım, billahi de anlatacağım; bir adım geri durmayacağım.

ERDOĞAN'A SESLENDİ

Haksızlığı yapan kendisi olunca 'susun' diyor. Susmayacağız ve konuşacağız. Esas sorun nedir biliyor musunuz, değerli yol arkadaşlarım? Sorun Brüksel'de, Avrupa'nın kalbinde, başkentinde bunları konuşmak değil; Avrupa'nın başkentinde, 60 sene önce tam üyesi olmak istediğimiz Avrupa Birliği'nin başkentinde, kurucusu olduğumuz Avrupa Konseyi'nin varlığında Türkiye'de yaptığınız işlerin Brüksel'de söylenmesinden utanıyorsanız, utanılacak işler yapıyorsanız esas sorun buradadır. Ben küçücük bir çocukken bir kusur işlediğimde anneannem, Selanik doğumlu Sadriye Hanım, beni karşısına alırdı, iki omzumdan tutardı. Ben utanır, yüzümü kapatırdım. Bana derdi ki 'şuna bak, yapmaya utanmıyor, bakmaya utanıyor gözüme' derdi. Erdoğan'a buradan söylüyorum: 'Avrupa'nın parçasıyız' diyeceksen, Avrupa Birliği'ni hedefleyeceksen ne yapacaksın? Yapıyorsan da dönüp Avrupa'nın gözünün içine bakacaksın. Ben öyle yapıyorum kardeşim: bakamayacağın işi yapmayacaksın; yaptıysan da gözünü kimseden kaçıramazsın.

"BİR FAYDASI VAR MI?"

Esas sorun bu kadar sorunu, işleri yapmaktır; bunu hepimiz biliyoruz. Biz içeride de dışarıda da Türkiye'nin menfaatlerini savunmaktan geri durmayız. Türkiye'nin ana muhalefet partisi yurt dışına çıktığımızda Türkiye'nin partisiyiz ama karşımızdaki iktidar sadece kendi menfaatlerini koruyan, kollayan, kendi çıkarı için Türkiye'nin çıkarlarını bir kenara bırakabilen ve bu yüzden de her türlü müzakereyi kendi iktidarını sürdürmek üzere yapan bir iktidardır. Soruyorum: Bu darbe sürecinin milletimize bir faydası var mı? Türkiye'nin demokrasiden kopmasının milletimize bir faydası var mı? Bu yapılanların Türkiye–Avrupa ilişkilerine bir faydası var mı? Ekonomiye faydası var mı? İşsizliğe faydası var mı? Memlekete faydası var mı? Hiçbiri yoksa demek ki Erdoğan yanlış yoldadır, Türkiye'nin menfaatinin karşısındadır; kendi iktidarı için pazarlık halindedir. Türkiye'nin tarafında olan, Türkiye'nin zenginleşmesinde, gençlerinin iş bulmasını isteyen ve Türkiye'nin tarafında olan parti Cumhuriyet Halk Partisi'dir; kurulduğu gün gibi Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye'nin birinci partisidir.

"AK PARTİ İKTİDARI ARTIK TRUMP'A ÇALIŞMAYA BAŞLADI"

Türkiye'nin çıkarına değil de kendi çıkarlarına çalışan her şey bir yana, yandaşının çıkarına çalışan, sadece zenginlere çalışan AK Parti iktidarı artık Trump'a çalışmaya başladı. Ülkede bulamadığı meşruiyeti, Avrupa'da, dünyada bulamadığı meşruiyeti Beyaz Saray'ın kapılarında, Oval Ofis'lerde arar oldu. Artık milletin desteğini kaybetti; milletin yitirdiği desteğine karşı Trump'a güveniyor. Ülkenin her şeyini pazarlık konusu yaptı: 300 Boeing uçağı da masada, Türkiye'nin pahalıya yakacak gaz alması da masada. Maalesef gelecekteki en büyük zenginliğimiz, dünyada 5. sıradayız, nadir elementlerimiz de Trump ile pazarlık masasında. Oysa ülkeyi kuran parti olarak bakın bize en zor günümüzde, Cumhurbaşkanı adayımız, İstanbul Belediye Başkanı tutuklanmışken ve en zor günlerde Avrupa'nın, dünyanın desteği bekleniyorken, Almanya hükümeti Eurofighter'ları Türkiye'ye vermekten vazgeçti, blokaj koydu. Onlar olsa, AK Parti olsam, mağdur olan kendisi olsa buna çok memnun olur; 'aman vermeyin, der süründürün bunları' der: önce biz kurtulalım sonra Eurofighter gelsin der. Biz ne yaptık? Ekrem İmamoğlu, yattığı hapishaneden, hücreden mesaj yazdı. Ben Şansölye Yardımcısıyla, Savunma Bakanı ile görüştüm. Almanya hükümetine bizzat mesajı ilettik. Bizim yaşadığımız hukuksuzluk ayrı, Türkiye'nin savunma kaygıları ayrı. Eurofighter'ı Türkiye'ye mutlaka verin dedik. Almanya blokajı kaldırdı ve Türkiye Eurofighter alma noktasına geldi. Bir tarafta Türkiye'nin nadir elementlerini Trump'a peşkeş çekenler, bir tarafta kendi canından geçip ülkenin menfaatini düşünenler.

"DEMOKRASİ GİDERSE, SANDIK GİDERSE HER ŞEY FELAKET OLUR"

Biz olduğumuz yerde dimdik duruyoruz. Biz Türkiye ittifakıyız. Türkiye'nin çıkarlarını savunuyoruz. Burada, bu meydanda sadece sosyal demokratlar yok; Allah eksikliklerini göstermesin, muhafazakar demokratlar, milliyetçi demokratlar, Kürt demokratlar, liberal demokratlar omuz omuzadır çünkü demokratlar bilir ki demokrasi varsa her sorun halledilir. Demokrasi giderse, sandık giderse her şey felaket olur. Bunu en iyi bilenler sizlersiniz. Batı sadece bir yön değildir, bir anlayış meselesidir. Batıya gidildikçe saraylar gider; tarihi saraylar vardır, ancak ülke daha mütevazi mekanlarda yönetilir. Konvoylar kısalır, arabalar mütevazileşir, liderler denetim altındadır, mütevazidir; ancak halk zengindir. Oysa bundan uzaklaşınca, otoriterlik artınca saraylar başlar. Bin odalı saraylar, uzun konvoylar. Dünyanın en pahalı makam araçları, uçak filoları... Ancak itibar çoktur, ancak halk fakirdir. Şimdi Erdoğan ve biz iki farklı akımı temsil ediyoruz. Bir yanda uzun konvoyları, bin 500 odalı sarayları, tasarruf etmediği itibarı ve yoksulluk vaat ettiği halkıyla Erdoğan; bir tarafta onun uçan sarayına, en pahalı limuzin Mercedes'lerine değil, ülkenin demokrasisine talip olan bizler varız. Andolsun ki biz kazanacağız, biz kazanacağız, biz kazanacağız."

Gelişmeleri kaçırmamak için Ankara24.com'dan en güncel haberleri takip edin.
seeGörüntülenme:20
embedKaynak:https://www.sozcu.com.tr
archiveBu haber kaynaktan arşivlenmiştir 12 Ekim 2025 23:48 kaynağından arşivlendi
0 Yorum
Giriş yapın, yorum yapmak için...
Yayına ilk cevap veren siz olun...
topEn çok okunanlar
Şu anda en çok tartışılan olaylar

Kerem Aktürkoğlu pişman etti: Hayal kırıklığıydı

24 Ekim 2025 18:38see110

Merdan Yanardağ ın gözaltı süresi uzatıldı

25 Ekim 2025 09:27see105

Sarıyer de sağanak sonrası göle dönen caddede domuz boğuldu

25 Ekim 2025 12:11see105

Beylikdüzü döneminde ihaleye fesat karıştırdığı iddia edilmişti: Mahkemeden İmamoğlu hakkında karar Politika Haberleri

24 Ekim 2025 18:31see105

Kremlin den şaşırtan açıklama! İptal deniyordu ama... Trump ve Putin görüşecek

25 Ekim 2025 08:13see105

Meteoroloji tek tek açıkladı! Sel su baskını ve dolu bir arada

25 Ekim 2025 07:47see104

ABD de bütçe krizine bağış yaması!

25 Ekim 2025 13:29see104

ŞOK aktüel kataloğu 24 28 Ekim yayında! ŞOK ta bu hafta neler var? İşte ŞOK indirimli ürünler listesi

24 Ekim 2025 19:06see104

Kuşadası Tenis Kulübü nde Cumhuriyet Kupası heyecanı başladı

25 Ekim 2025 12:06see104

Gece boyu uyuyana kadar saatleriniz mi geçiyor? Uykusuzluk çekiyorsanız daha derin bir uyku için uygulamanız gereken yöntemler!

25 Ekim 2025 11:56see104

Safi Arpaguş un iki büyük sınavı

25 Ekim 2025 12:17see103

Hatay da dama çıkan inek, vinçle indirildi Hatay Haberleri

24 Ekim 2025 23:30see103

Bisikletliler yine trafik kurbanı Son dakika haberleri

25 Ekim 2025 14:10see103

150 sterline aldı, on binlerce sterline sattı! Salvador Dali ye ait çıktı

25 Ekim 2025 14:08see102

Maduro dan ABD ye Savaş İddiası

25 Ekim 2025 08:57see102

Kahverengi bela dünya ticaretinde lider olduğumuz ürünü de vurdu! Rekolte dibi gördü

25 Ekim 2025 13:04see102

Fındıkta üçlü zarar; 250 bin ton kayıp Trabzon Haberleri

25 Ekim 2025 10:00see102

Alev savaşçıları , termal kameralı ısı tespit dronu ile gökyüzünden hayat kurtarıyor Bursa Haberleri

25 Ekim 2025 11:20see102

Yeni Şafak yazarı TELE1 in kayyumu oldu Sözcü Gazetesi

25 Ekim 2025 10:07see102

Yeni Torba Yasası nda neler var? 36 maddelik Torba Yasa içeriği, yeni düzenlemeleri ile yürürlüğe ne zaman girecek?

25 Ekim 2025 14:04see102
newsSon haberler
Günün en taze ve güncel olayları