ABD de üniversitelere antisemitizm soruşturması: Öğrencilerin beyni yıkanıyor Amerika Haberleri
Yenisafak sayfasından alınan verilere dayanarak, Ankara24.com haber yayımlıyor.
ABD'de, hükümetin üniversitelere yönelik antisemitizm soruşturmalarında İsrail'in Gazze saldırılarının başladığı 7 Ekim 2023'ten bu yana belirgin bir artış yaşanırken bu soruşturmaların bir kısmı İsrail eleştirilerini dahi inceleme altına aldı.
İngiliz The Guardian gazetesinde özel haber olarak yayımlanan, ABD merkezli Orta Doğu Çalışmaları Derneği ve Amerikan Üniversite Profesörleri Derneğinin hazırladığı araştırmada, ABD Eğitim Bakanlığının Medeni Haklar Ofisi tarafından ülkedeki üniversitelere yönelik artan antisemitizm soruşturmaları ele alındı.
Araştırmaya göre, 2004'ten bugüne ABD'deki 89 üniversiteye yönelik 39'u 2024'te, 38'i de 2025 yılının 9 ayında olmak üzere 126 antisemitizm soruşturması başlatıldı.
Bu soruşturmaların büyük çoğunluğu, İsrail ve siyonizm eleştirilerine karşı açılırken bu yönde yapılan şikayetler, Yahudileri genel olarak hedef alan aşağılayıcı söylem veya ayrımcı eylemleri katbekat aştı.
Araştırmaya konu olan 102 şikayetten yalnızca biri İsrail eleştirisiyle alakası olmayan bir antisemitizm olayını dile getirdi.
Şikayetlerin yüzde 78'inin İsrail yanlısı grupla bağlantısı olan kişi ya da organizasyonlarca yapıldığı belirlendi.
StandWithUs isimli İsrail yanlısı kuruluşun üst yöneticisi Roz Rothstein, yaptıkları 6 şikayet sonucunda soruşturma başlatıldığını belirtirken Campus Reform isimli üniversite haber sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Zachary Marschall, şahsen 33 başvuru yaptığını, bunların 16'sıyla ilgili soruşturma başlatıldığını ifade etti.
Kanıtsız şikayetlerle soruşturma başlatıldı
Bir önceki ABD Başkanı Joe Biden'ın görevdeki son yılı olan 2024'te tüm diğer ayrımcılık davalarının toplamından iki kat daha fazla antisemitizm soruşturması başlatılırken, mevcut Başkan Donald Trump döneminde antisemitizm dışındaki ayrımcılık soruşturmaları neredeyse hiç yapılmadı.
Araştırmada Cornell Üniversitesindeki bir profesör hakkında yapılan bir şikayet örnek olarak gösterildi. Şikayette,
"Hamas'ı ve fikirlerini destekliyor. Yahudilere karşı nefret ve ayrımcılık için öğrencilerin beynini yıkıyor."
ifadeleri kullanıldı.
Olaya ilişkin başka detay ve kanıt sunulmayan şikayet karşısında ABD Eğitim Bakanlığı, Cornell Üniversitesi rektörüne bir yazı göndererek üniversitenin bu tür vakaları ele almakta başarısız olduğunu belirterek rektör hakkında soruşturma başlattı.
Bir başka şikayette ise kızı Eastern Washington Üniversitesi öğrencisi olan bir ebeveyn, okuldaki Filistin yanlısı gösteriler nedeniyle kızının güvende hissetmediğini kaydetti.
Yine hiçbir kanıt sunulmayan bu şikayette öğrencilerin,
"Yahudiler soykırım yapıyor"
sloganı attığını öne süren ebeveyn, Siyasal Bilimler Fakültesinin Hamas'ı destekleyen, Yahudileri bebek katili olarak gören radikaller tarafından ele geçirildiğini iddia etti.
Söz konusu ebeveyn, okuldaki
"Gazze'de Katliam: Güvenlik mi soykırım mı?"
başlıklı etkinliğin afişini şikayete ekledi.
Eğitim Bakanlığı bu şikayet karşısında da üniversite hakkında soruşturma başlattı.
Yasa, konuşma özgürlüğünü kısıtlama aracı oldu
Araştırmada, okullarda kimseye ırkı veya ten rengi nedeniyle ayrımcılık yapılamayacağını belirten Medeni Haklar Yasası'nın 6'ncı maddesinin okullarda konuşma özgürlüğünü kısıtlama aracı olarak kullanıldığı ifade edildi.
Eğitim kurumlarında ayrımcılığı önlemeyi amaçlayan bu hükmün önceki ABD yönetimi tarafından Filistin yanlısı aktivizmi hedef almak için kullanıldığı belirtilirken şimdi de Trump yönetiminin bunu kullandığı kaydedildi.
The Guardian'a konuşan Orta Doğu Çalışmaları Derneği Başkanı Aslı Bali, yasanın artık yükseköğretimde ırk ayrımcılığını ele almak için kullanılmadığının altını çizerek, "6'ncı madde bunun yerine, yönetimin sağcı siyasi ve kültürel gündemi doğrultusunda, yükseköğretimi yeniden yapılandırma yönündeki geniş kapsamlı çabasının bir parçası olarak yeniden tasarlandı." görüşünü dile getirdi.
Araştırmanın yazarlarından Chicago Üniversitesinden Prof. Darryl Li ise hükümetin neredeyse YouTube yorumlarından dahi yola çıkarak hareket ettiğine dikkati çekti.
Li, bazı gerçek antisemitik vakaların da bulunduğunu ancak hükümet müdahalesinin haklı görülemeyeceğine işaret ederek,
"Burada soru, birisinin ayrımcı bir harekette ya da söylemde bulunup bulunmadığı değil, bu ayrımcı saldırının eğitim sürecini etkileyecek kadar ciddi ya da yaygın olup olmadığı, düşmanca bir ortam yaratıp yaratmadığıdır. Bir şikayet, korunması gereken İsrail hakkındaki bir siyasi konuşmaya 1-2 tane antisemitik duvar yazısı ekliyorsa burada nasıl bir düşmanca ortam oluştuğunu görmek zor olur."
değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan iddiaları yanıtlayan Beyaz Saray Sözcüsü Elizabeth Huston,
"Başkan Trump'ın yok etmek için yorulmaksızın çalıştığı antisemitizmin ABD'de yeri kesinlikle yoktur. Trump yönetiminde yasaları ihlal edenler ve başkalarına ayrımcılık yapanlardan hesap sorulur."
ifadelerini kullandı.
Bu konudaki diğer haberler:
Görüntülenme:13
Bu haber kaynaktan arşivlenmiştir 07 Kasım 2025 21:12 kaynağından arşivlendi



Giriş yap
Haberler
Türkiye'de Hava durumu
Türkiye'de Manyetik fırtınalar
Türkiye'de Namaz vakti
Türkiye'de Değerli metaller
Türkiye'de Döviz çevirici
Türkiye'de Kredi hesaplayıcı
Türkiye'de Kripto para
Türkiye'de Burçlar
Türkiye'de Soru - Cevap
İnternet hızını test et
Türkiye Radyosu
Türkiye televizyonu
Hakkımızda








En çok okunanlar



















